11 Temmuz 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

11 Temmuz 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Temmuz Hergün Milit Ül'fîılnfuıı —ovz<cv— Falih Rif Muhterem — Başvekilin ralar, şüphesiz, ordu için Evimizin içinde rahat olup olmadığımızı bilmek herşeyin başın e ne Bsüs, Rösteriş vasıtasıdır. Ne sokak ve Meydanlarımızı askeri nümayiş- )lduruyoruz; ne de onunla tehdit ediyoruz. Fakat un hazır ve tamam olduğunu bilmek, memleketi daimi bir ferah Ve şenlik havası içinde tutar. Bir defa daha bu şahadeti, ona ebedi Başkumandanı ile - birlikte #u yakınlarda temas eden cephe kumandanından işitiyoruz: “Milli Servetimiz ve takatimiz nisbetin- Orduya verdiğimiz paranın, yerin- ©€ ve iyi kullanıldığına, iycap ederse, ölçülemiyecek geniş ve Müspet neticeler alacağına emin ©labilirsiniz.,, Biz, şimdiye kadar milli mü- dafaa edebiyatımızı, kuru milita- rizm belagati ile yıpratmadık. Halka ve gençliğe sulh terbiyesi Vermekte asrar ettik. — Ancak, İnatçı bir — sulh — siyasetinin dahi, sarsılamaz — bir milli müdafan iradesine ve kudretine İstinat etmezse, esaslı bir değeri ve faydası olmiyacağını da dilimiz | döndüğü kadar anlatmiya çalıştık. Üütün tecrübeler, ordusuz sulhun henlz bir rüya olduğunu ispat etti Biz Türk milletinin sülhseverli- ginin, hiç bir tarafta, harp kor- Usu ile tefsir edilmiyeceğini bili- yorduk. Milli müdafaa günü gelip | çattığı zaman, destani fedakârlık kaynaklarının Türk milletinde tü: kenmez olduğu görülmüştür. Bizim gibi, bütün milletlerin de, bu yüksek enerjiyi herkesin sulhu — ve - kendilerinin — saadati işlerinde kullanmalarını temenni ederiz. Fakat Türk ordusunun, daima, yakın ve uzak tehlike ihti- malleri ile bir nisbette kuvvetli bu- lunduracağız. Milli müdafaayı bir tarafa bırakarak, taliini yabancı hâkimlere teslim eden bir mille- | tin nasıl ayak altına atıldığnı, hasıl her türlü hak ve şereften | tecrit edilmiye kalkışıldığını öğ- | renmek için hiçbir yerde misal #ramağa muhtaç değiliz. Milletimiz. ergin ve olgundur. Onunla bütün hakikatler konu- Şulabilir. Dünyada milletler için zayıflık kadar pahalı ve masraflı Sir şey yoktur. Milli müdafaa için hissemize en bütün vazifeler üstünde 1 ve kıskanç olalım. Türk top- denizini ve havasını korur için, Bizden ne istenirse güle güle, seve seve ödiyelim. * Hakimiyeti M Yunan Harbiye Vazırı Diyor Ki: Atinadan yazılıyor: Yunan Harbiye Nazırı Jeneral Kondilis. vaki olan beyanatında: — Türk -Yunan dostluğu iki milletin — ruhi — ihtiyaçlarından doğmuştur. Türkiye; hükümet adamları tihetinden kıskanılmıya lâyıktır. Selânik şehrini tahkim etmeyi düşünmedik. Balkan misakından sonra bunu Üzümsuz — görüyoruz. — Akdeniz misakı muhteviyatının ne olacağı enüz anlaşılmamıştır, demiştir. Sinemalar Meselesi Sinemacılar dün bir heyet ha- üya » linde belediyeye giderek sinema- | Arın açılması için biriken darü- Scze - hissesini vermeye — hazır olduklarını bildirmişler, — fakat 'undan sonraki Darülaceze resmi- Din şimdilik tecilini istemişlerdir. flc:lıyn buna muvafakat etme- Miştir, 1934 | nutkunda hepimizi en çok sevin- | ne de | Resimli Makale ki kederli anesile kendilerini İnsanlar — vardır avulmak b © gündüz rakı masasının mazlar. Bunlara sorarsanız size teselli mak için içtiklerini söyleri Hayıre teselli — bul- malla keder ve aslırabi. yok et- Keder, giderilmez. Gam, mek için en iyi yol, sevinç sebepleri bulmak, sevin- mektir. Kederli zaman- larında bayatı rakı, şa- vi ;_I: rap fıiçısın; ibaret gören'er, kendilerini aldat. maktan başka lLir şey yapmazlar. Kondinizi aldatmayınız. Çünkü istırap, ferahlık yolun- dan yürümekle gide- rilir. Bu yolu bulmı- ya çalışınız. Ki Kendinizi Aldatmayınız! l gamlarını kiye verirler. başından kalk- bul- Gelibolu, 10 (A. A.) — Dahi- larındaki zevat ile boluya geldiler. Büyük bir halk hütlesi, mekt ve jandarma mektep kıt'aları kasabanın anetha- linde toplanarak Vekil Beyi alkış- r. Vekil Bey, be- e halk mümessil- | e aai | za göre Geliboludan Çanakkaleye lerinin ve memurlarıtın ziyaretle- rini kabul ettikten sonra gece motörle Çanakkaleye — hareket Gazi Hz. Vekiller Heyetinin Top- lantısına Riyaset Ettiler Ankara, 11 (Hususi) — Vekiller Heyeti dün saat 19 da Hz. nin reislikleri altında toplan- mıştır. İçtimada Büyük Erkânı- berbiya Reisi. Müşir Fovri Paşa Hz. de hazır bulunmuştur. Iki saat devam eden bu içti- mada Dahiliye Vekili Şükrü Ka- | ya Bayin Trakyada yaptığı tet- kikat hakkında gönderdiği rapo- | run gözden geçirildiği n%ımı_n edilmekte ve içtimaa hususi bir ehemmiyet atfolunmaktadır. Yeni Buğday Mübayaa Merkezleri Ankara 11 ( Hususi )— Ziraat Vekili Muhlis Beyin riyasetindeki buğday komitesi mevcut — 20 merkerze ilâveten yeniden 25 buğ- day mübayan merkezi ihdasına karar vermiştir. Yeni Ziraat Teşkilâtı Ankara, 11 (Hususi) — Ziraat Vekâleti yeni teşkilât projesini hazırlamıştır. Ziraat ve orman müdürlükleri — tevhit edilmekte, teşkilâtları genişletilmektedir. İstanbul polisi biribiri ardı a kıyet gösterdi. n Hükümet, erocin kaçakçılığının Gazi | liye Vekili Şükrü Kaya Bey yan- | birlikte Geli- | | İ İSTER İNAN iki mühim muvaffa-” ve kokain zebirlerini satan iki şebekeyi meydana çıkardı, bir yığın beyaz kaladı, meafur kaçakçıları da mahkemeye verdi. önüne geçmek için STER INAN BSTER INANMA! Cemil Bey Rektör Oldu | güne kadar Istanbula gidecektir. SN TELGRAF HABERLERİ Dahiliye Vekili Şehrimizde Şükrü Kaya Bey Trakyada Yahudi Hâ- 'disesi Hakkındaki Tahkikatını Bitirdi edecektir. X Trakyadaki Yabudi meselesinin tahkikatı neticesi olarak Kırkla- | reli valisi Fuat Beyin Vekâlet emrine alındığı haber verilmek- tedir. Vekili Bey Şehrimizde Son dakikada haber aldığımı- geçen Dahiliye Vekili Şükrü Kaya B. tahkik ve tetkiklerini tamamla- Fakülte Dekanları Ara- sında Tebeddüllerden Bahsediliyor Ankara, 11 — İstanbul Üni- versitesi Rektörlüğüne — Ankara Hukuk Fakültesi profesörlerinden Cemil B. tayin edilmiştir. Birkaç * Birinci sayfamızda Üniversite- | de tebedddüllere ait okuduğunuz haberden başka son dakikada | Edebiyat Fakültesi dekanı Köprülü zade Fuat ve Tıp Fakültesi de- kanı doktor — Nuürettin — Ali Beylerin de vazifelerinden ayrıla- cakları şayiası çıkmıştır. Doçentlerin Maaşları Arttırılamıyor Ankara, 11 ( Husust ) — Do- çentlerin ve asistanların maaşla- rının arttırılması için Maarif Ve- kâletine vukubulan müracaatleri henüz tetkik edilmemiştir. Maarif Vekâleti bu müracaat- leri tetkik ederek terviç etse bile şimdilik maaşların arttırılmasına STER geçenlerde şiddetli buna rtağmen beyaz zebir ya- | Pulananlar hâlâ var. künü büsbün kazımak için alınan şiddetli tedbirlerin daha fazla şiddetlendirilmesi lâzımgeldiğine biz. İnanı- yoruz. Sen de ey kari: mıştır. Vekil Bey dün geç vakıt Ça- nakkaleden — “Çanakkale,, — va- purile şehrimize hareket etmiştir. | Bugün şehrimize gelmiş olacaktır. Şükrü Kaya Beyin bu akşam veya yarın Ankaraya dönmesi | muhtemeldir. Vekil bey Trakyadaki tahki- | katı hakkında umumi ve mufassal bir rapor hazırlıyacak ve Başvekil paşaya takdim edecektir. Alsancakta İhtiyar Bir Zarzavatçıyı Öldürdüler İzmir, 11 (Hususi) — Alsan- çakta oturan İtalyan tebaasından Sebzeci Mateo yatak odasında iki meçhul şahis tarafından 11 yerinden bıçakla yaralanmak su- retile öldürülmüştür. Mateoyu iki senedenberi dar- gin bulunduğu kardeşinin öldür- düğü tahmin edilmektedir. Maamafih bu hususta henüz | bir iz elde edilmiş değildir. Tah- kikata devam olunmaktadır. Morinos Çiftlikleri Ankara, 11 (Hususi) — Memle- kette Morinos koyunları yetişti- rilmesi, pamuk tohumu üretilme! için çiftlikler tesis edilmesi için bir kanun hazırlanmaktadır. Mo- rinos damızlıkları uygun bir fiatla, pamuk tohumları da — parasız olarak yetiştiricilere verilecektir. imkân görülmemektedi Çünkü maaşların arttırılması için Millet Meclisinden tahsisat almak icap etmektedir. İNANMA! tedbir ittihaz etmişti. Demek ki zehir ticareti yapmak cüretinde Şu hülde hu menhus ticaratin kö- | lar cemiyetinin î ğu Sözün Kısası Zaman Farkı. Muhit Farkı.. A, E — Kütüpanemi karıştırırken eli- me geçen bir romanın ilk satır- larına gözüm takaılı — " Kalende münde maun sandal ile beyaz sandalın yekdi- gerile müsademeyi andıran bu karşılaşmalarına okadar alışmış- lardı ki... , Cümleyi bitiremedim, beyni de küçük bir araştırma başladı: — Kalender neredeydi. Birden bulamadım, gözüm say- fanın son satırlarına kaydı: “ Göksudan Küçüksu isti- kametine sapan kayık..,, Birinciyi unutturan düşünce düğümü oldu: — Göksu hatırımda, Küçüksu neredeydi ? * Akşam üzeri tramvayla Tepeba- şından geçiyordum, bahçeye baktım, bir köşede dadıları refakatinde üç beş çocuk, ötede sandalyeleri boş masa dizilerinin arasında beyar ce- ketli birkaç garson ve hepsi bundan ibaret! Yanımda düşünce ile: — Eski halini hatırlıyor musun, diye sordu ve hemen İlâve ettiz — O da bir zamandı, geçti. ikinci bir duran arkadaşım ayni * Tepebaşını birakınız, inşallah Şe- hir Tiyatrosu san'atkârlarının elinde yava; canlanacaktır, fakat bu- gün m bahçesi de ayni halde değil midir? Muhit ve nesil değişmiştir, inanıl- mıyacak, — korkulacak bir — süratle değişmiştir. Kalender, Göksu, Küçük su, sonra Kâğıthane, Çırpıcı, evvelâ Hamidin, müteakiben de meşrutiyet devrinin sazile inledi. Yeni gelenlerin gözleri başka yerlere açılmıştır. Bu gün Ada diyor, Suadiye diyor, hiç şüphesiz yarın diline başka isimleri ir devir mesaktah, dir. Bunun içindir ki meslektaşlarıt yeni ufuklar açmak İsteyen sandaler Göksuda bir âlem tertip etmeyi düşünmesini anlarım, takdir. ederim, fakat tahakkukunu güç bulurum. Muhitten ve nesilden başka hayat telâkkisi de değişmiştir. Bugünün genci otomobili kendi kullanmak, küreği kendi çekmek ister. Maun sandalın arka tara- fında, beyaz cepkenli sandalcılara | bakarak yangelen siyah redingotlu efendi, eğer bugüne kaldıysa ak saçlı büyük babadır. Ve bittün isteği de gençliğinin hatıraları ile yalnız kalmaktır. Suryede Türk Emlâki İtilâfnamesi Ankara 10 (A.A) — Hükü- metimizle Fransız hükümeti ara- sında Ankarada imzalanan Suriye- de Türklere ait emlâk ile Türki- yede Suriyelilere âit emlâk hak- kındaki — (itilâfnamede derpiş olunan ve 10 kânunusani 934 tarihinde temdit edilmiş bulunan mühletler 11 temmuz 934 tari- hinden itibaren ve Fransa büyük elçisi ile teati olunan mektup ve olbaptaki kanun mucibince altı ay müddetle tekrar temdit edil- miştir, Nüfus Artımı Bir Hesaba Göre Nüfu- sumuz Senede Yarım Milyon Artıyor Ankara, !! — Af kanununun tatbikinden haziran sonuna kadar 2,745,970 doğum, 1,598,726 ölüm, 844,978 evlenme — vakası tesbit edilmiştir. Nüfusumuzun 17 milyon oldu- tesbit edilmiştir. Hesaplara göre nüfusumuzun her sene yarımı milyon arttığı tesbit edilmiştir. İMuhtelit Mübadelenin Lâğvı Türkiye ile Yunanistan arasın- da aktedilen son itilâf mucibince Muhtelit Mübadele komisyonu 19 teşrinievvelde lâğvedilecektir. Komisyondaki — işlerin tasfiyesi için hummalı bir faaliyetle çalışıl- maktadır.)

Bu sayıdan diğer sayfalar: