2 Mayıs 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

2 Mayıs 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

K .2 ..y- Siyaset Âlemi | Dünya, Gayri- - memnunlar * Dünyası Oldu Bütün dünyada bir Mi harpten doğduğunu ve onun Beticesi olduğunu söylemi Yoktur. Evvelce, içtimal altıada “görüyoruz. Çünkür Harp sonu | dünyamı tamamen iktızadt meselelerle kargilaştı ve onlar halledilmedikçe KU yığını hergün bir parça daha arttı. İşte, bazı memleketlerde erken, bazılarında lse bir hayli geç başlıyan - siyast rejim kavgaları, bu Siğn ,“" veya — azlığından, müstacel olup olmamalarından ileri geldi. Faşizn, Nasyonal, Sosyalizm Bu müşküllerle alâkadar memleket- lerin bünye kabiliyetlerinin birer ifa- desidir. İtalya, davayı, kabullendiği ma'üm rejimle, Almanyâa yine Hitlerin Jân ettiği ak hallettiği iddia- sındı Bolşevikler ise bu işi N Taşmaktım başka çıkar yol bul dığı iddiasındadırlar. Birçok — memleke içinde bulur tetkik « fazla eyle gün, l vaziyetleri Memnuniyetsizi beklediklerini ç değişiklik nedi Esazlı değildir. ve bir ruLİ'II Bubran — iktıs, lir. %'ııı- iktısadi bir çare hujuıım di yocalamak zaruridir. Dünya bi rTimemnunlar dünyası oldu, Vetselâ , iâm, Süreyya Silâhları Bırakma İngiliz Hükümeti Hâlâ Bu İş!e Meşgul aması — dolayısı Bları birakma lehinde jesi hazırla- ye kadar Beni na zırlardan —müteşekl ekkil tal te de, M. Musolininin tevdi ee Metain — teforruatını tetkik L * Vi ondra, (ALA.) «« Dünkü kabine çlimamında dahili siyaseto ve silâhları ma meselelerine dair müzakere. ıpııdı!ı zennedilmektedir. Avam vam 8 mayısta silâhları bırakma ve İngliz harici siyaseti hakkında bir görüşme yapacaktır. pfak bir tahkikat ona acı lı_ık'ıkati öğretti. Genç kız kendi gibi başka bankada çalışan bir gen;le Sevişiyordu. İkisi de ka- ıı;a'ndı.ıklanle ailelerine bakıyor- çin Üstü: ne İlina cdiyoîcvî-'m.' gunu — buna kızın tasarruf etmek yemeklerinden bile kendini rum ettiği .ıEyltniyordu.dmı K Buna mukabil sinemaları, lence yerlerini hiç ? yordu, Mütekait bir memür olan h?buuı da evinin idaresine yardım için kazının eline bakıyordu. :f'ğf“ Ğe[ıelleli bürosunda ça- ir kız daha bi i Yat sürüyordu. Buî:ılîlal:î: h.aı; Masraflarını tanıştığı bir erkeğe yordu. — Aralarındaki yaş eğ- ihmal etmi- rejim hoşnut- u var, Bu hoşnutsuzluğun umu- bir lüzum mta siyasi muadeleler hâkim — bulu: ürken, şimdi İçtmaiyatla siyaseti iktısadın hükmü Amerika Ve Sovyet Rusya Müzakereler Az Daha Kesiliyordu Vaşington, 1 — Eski borçlar işinde Sövyet Rusya ile yapılmakta olan üzakere çıkmaza girmek Üzere iken ön Cümhur Reisi, Hariciye Nazırı va Sovyet Sefiri arasında yapılan görüşe meler neticesinde vaziyet düzelir gibi olmuştur. Sefir tarafından M. Ruzvelte Savyet Hariciye Komiserinin bir mektübu — verilmiştir. Bu birçok —işlere temas - edilmektedir. Müzakereler devam ediyor. İ Haftada Otuz Saat Mesal Vaşington, 1 — İşsizliğin azalması için haftada kırk saat çalışılması yfıine ©tuz snat çalışılması hakkında bir kanun lâyihası bazırlanmış, buna Kız sevgilisinin hoşuna git- | Si için M, Ruzvelte ştir. Ai ” n M. Kondilisin l’ bi * Ankara Seyahati V « Ve Bir Beyanat » 1 (A A.) — Harbiye Na- Kondilisin yakında Ankaraya | ği seyahat hakkında kendi. sinden sorulan suale cevap veren Başvekil M. Çaldarla, bu münase- betl Tü unan misakının | bir tarafı dığını ve bu metninin neşredilmiş — bulunduğunu beyan etmek fırsatımı elde etmiştir, Yunan Başvekili ilâveten demiştir ki; d İki memleket, ancak kendi ı'xhrl ve milli hudutları ilc biribirin. den ayrı bulünüyon. — Aralarındaki münasebetler okadar mkı ve okadar dostanedir. Küçük İtilâf ısat T! mlsak Küçük meclisi müzakerelerine başla ma Harici ehemmiyetinden bahs- nin ve istiklâl imkân. ması için üç memlek taklığı yapmasını — söyle. miş ve demiştir ki: “— Merkezi Avrupn çekmekte Olduğu buhrandan elbirliğile hareket eYdu.k kurtulmalıdır.,, llkıvık Havalara Çıkacak enl Bir Tayyarı Moskova, 1 — Bir Falrza ktedi çalışma Stratosfer tay- EMRi | derindi, Buna ra; mışlardı. Hattâ | münasebeti biliy, luyorlardı. Bütün bu kızların hakiki sıfat- | larını tayin etmek müşküldü. | | lerinde Münire gibi nişanla ohuî | lar da yok değildi. Fakat bu ni- | osanlı sınıfi da pek şüpheli idi. Çokları kendi kendilerine maklarına bir halka geçirip ken- | dilerine bir gmen iyi anlaş- kızın ailesi de bu ©r ve tabil bu- | ! r kıymet verdirmeyi lşrnh ediyorlardı. Çapkın ve zen- Zl"_erkfklcrin kendilerine mahsus | Sarip düşünceleri kızları ve ka- | dınları bazan böyle hile yapmıya alıştırıyordu. Bu sınıf erkekler tanışmak ve sevişmek istedikleri kadının evli va yahut nişanlı oluşundan daha başka hususi bir zevk alıyorlardı. ; Eğlııınek. hoş vakit geçirmek için bekâr, serbest genç kızlar okadar rağbet görmiyordu. Bun- mektupta | gizli | ( | cih etmişlerdir. par- | SON POSTA W Hicaz - Yemen “vermiştir. | Yemen- Vehabı Harbi Yemen kuvvetleri ve Hecinler cephe yolunda San'adan gazetemize — yazılıyorr barbi muhakkak ki teşvikile patlak ondan başka bir mücadelenin inki- ediyor. Şimdilik kuvvetleri arasında mevzif müsademeler — olmaktadır. Bu hal, büyük çarpışmalar arifesinde bulun- duğumurzu habear veriyor. ecnebi bir. devletin Fakat et daha ka İlo taki diğer şafı: iki taraf Amerikanın Bir Notası Japonyaya, Çinle Olan Münasebet- lerinin Esasını İzah Etti Vaşington, 1 rika sefiri, Japon hariciye neraretine Uzak taki vaziyetini tavzih eden şifahi nota vermiştir. Bu notada Amerikanın Çin ile karşılıklı birçok münasebetleri olduğu, bir takım mua- hedelerle Amerikanın bazı tashıhütler altında bulunduğu, ayrıca Amerikanın Japonyanın, Çinin ve diğer devletlerin imzalamış oldukları muahedelerle de Uzak Şarkta bazı haklar tecssüs et- - Tokyodaki Ame- t miş olduğu bildirilmiştir. Selir de. miştir. ki: *— Bu muahedeler değiştirilebilir ve nihayet verilebilir. Fakat işte usülüne tevfikan hareket lâzımdır. Amerika diğer devletlerin haklarını dalma göz Önünde tutmuştur. Kendisi de ayni muameleyi beklemektedir.., Sefir, Amerika hükümetinin, Ja- ponyanın Çin üzerinde yegâne hâkim olmak istemesine hiç taraftar olma- ——— — T ÇO aa ların ya bir vesile ile başlarına belâ olmalarından korkuyor veya- hut serbest oldukları için birçok- larile de tanışıp iptizale düşme- lerinden çekiniyorlardı. Bu belki de yanlış bir düşü- Hüştü. Çünkü başa belâ olmak için kadının veyahut kızın ser- >best, bekâr olmasına lüzum yok- ta. Ne evli kadınlar görülmüştü ki sevdikleri erkeğe tesahup et- mek için kendi ocaklarını yıktık- ları gibi o erkeğin de bütün kurulmuş manevi rabıtalarını par- ça parça etmiye muvaffak olmuş- lardır. Ve sonra ne genç, serbest kızlar vardı ki samimi ve içli bir sevgi ile bağlandıkları evli erke- ğin hayatını kurtarmak için aşkı larını kaleplerinde saklamayı ter- Bütün bu vaziyetlere rağmen erkeklerin evli ve nişanlı kadın- lara tercih hakkı verdikleri şüphe götürmez. Hayri Arif Bey Avrupada staj yaptığı yerlerde de ayni vazi- yeti görmüştü. Yalnız orada çalı- şan kızlar daha mukavemetli ve daha hesaplı idi. İstanbulda çalış- mâ hayatına yeni atılan kızlar tecrübesizliklerinin ve görgüsüz- lüklerinin kurbamı — oluyorlardı. Halbuki içlerinde ne iyi kalpli, ne temiz rul aile yavruları vardı. Hayri — Arif T ı Tü5 li v n kızların bayatını böyle uzaktan ve yakından tetkik ettiği sırada Münire üzerinde fazlaca meşgul olmuştu. Şimdi yemek yerlerken hem genç kızın hareketlerini takip ediyor. Hem düşünüyordu. Münire bankaya bir müsabaka imtihanı neticesinde girmişli, İlk zamanlar fazla sıkılgan ve mahcup görünüyordu. Mesai ar- kadaşlarile muarefesi ve teması arttıkça açıldı. Fakat bu açılış | başkalarında olduğu gibi yüzgöz olma şeklinde — değildi, Ciddi, terbiyeli ve hududu mesai ha- yatının havasını geçmiyen tabii bir istikamette idi. Kız arkadaşlarile o kadar lâti- feci ve müstehzi ve lâübali görü- nen Münira bankadaki erkeklere adeta konuşan bir heykel gibi | görünürdü, Bankadaki öteki genç kızların hepisi hakkında türlü türlü rivayetler, dedikodular ya- pıldığı halde kimse Münireye ait bir maceradan bahsetmiyordu. — Onun nişanlandığı - haberini kendinden evvel yine arkadaşları werdiler. Çünkü onun hayatile © kadar meşgul oluyorlardı ki her harekâtını adeta adımla takip ediyorlardı. Zaten Necdetle mua- refesi nişanlanması arasındaki va- kit bir dedikodu mevzuu çıkar maya fırsat verecek kadar azdı. Hayri Arif Böy onun nişan- Gönül İşleri Arkadaşın Emniyetine Hiya- net Edilir Mi? « Bir iş için İstanbula gitmiş- tim. Orada eski bir arkadaşımın evinde — kaldım. — Arkadaşımın güzel bir nişanlısı vardı. Bu vesile ile onunla da bir iki defa gbr':?- tük, Şimdi kendi kendime itirafa mecbur. - oluyorum ki bu kıza &şık oldum. Kendisine birşey söylemedim, fakat hissimde abk danmiyorsam bu alâka karş lıklı- dır. Hissimden utanıyorum, fakat | kendime hükmedemiyorum. Bana ne yapmaklığımı tavsiye edersiniz! 'zmir-Şükrü Hırsızlar arasında şerefli İn« sanlar vardır, derler, fakat ben inanmam, âşıklar arasında şerefli | insanlar bulunduğundan da müte- reddidim. Sert mi knnuş.ı)omm'? Mazur görün. Başkalarının sevgi- lilerine ve karılarına göz koyan erkekler, yahut başkalarının er keklerini baştan çıkaran kızlar az değildir. Ve bunların namus- luca hareket ettiklerini iddin etmek mümkün değildir. Bir adam ticaret hayatında namuslu olabilir, borçlarını vak- tinde ödeyebilir, — düşmanlarını affedebilir. Fakat aşk meselesinde dürüst olmasıma imkâ - yoktuğ, Aşk insanı kör ediyor. Bütüm cemiyet mevzuatımı unutturuyor. Bu genç te arkadaşına hiya- neti, tabii görmek iıliyor..lşqdı-un_ bakışına aldanarak kendisini ma- sum göstermeye çalışıyor. Filvaki m anlamaz, dert dinle- :ekı.m;:l:ıl herşeyin bir. hududu vardır. Arkadaslarımızın mukad- desatını çalmak hakkını haiz deği- liz. Bu hırsızlık, adi bir hırsızlık- tan çok daha kötüdü * Vaşington, 1 — Hariciye namri, Uzak Şarkta Japon siyasetinin İnki- 'na nit vesikaları tetkik ettirmek- | tedir. Nazır, Japonyanın aldığı sen tavırdan doğan vaziyetin kapanmış olduğuna dair beyanatta bulunacaktır. Ingilterede Efkâr 1 Gazeteler yine Uzı iyetinden bahsediyorlar ve hariciye mazırı Sir Con Simonun bu hususta tedbirli davranmak suretile İngilterenin — haklarını dirayet — ve metanetle koruduğunu yamıyor ve kendisini tebrik ediyorlar. ——— 'ayınle gazetesi, son vaz'yeti, ÖnüÜ alınmış bir tehlike olarak görüyor ve devletlerin bu vaziyetten ibret alma- larım söylüyor, ——— landığını haber aldığı zaman merak etti. Acaba bu titiz, ince kız kendisine hayat arkadaşı ola- rak kimi seçmişti. Nihayet bir gün bankaya gelen Necdeti göre dü. Genç zabite karşı Münirenin vaziyetini de tetkik etti. Genç kız bakışları, hareket- leri ile içini belli edecek kadar ona yakın görünüyordu. Yalnız son zamanlarda Münirenin on beş gün izin alıp tekrar işe başlama- sından sonra genç kızın Bi sına karşı vaziyeti değiştiğini de hissetti. K Şimdi hem yemek yiyor hem ağır ağır knııuıuyorlnrdı.' : Hayrı Arıf Bey Münirenin en küçük hareketini bile gözden ka- du. $ Akat genç kiz çok tabildi. Lakırdılarına düşünerek ce- vap veriyor. Anlattığı fıkralara zarif tebessümle mukabele edi- yordu. Hayri Arif Bey bu vaziyette- genç kızlarla sık sık beraber bu- lunmuştu. Onların çoğu böyle bir kibarca lokantada veyahut bir gezinti yerinde sıkıldıklarını belli etmemek için bir takım yapma- cıklarla onu mahcup ediyor, ace- mi, Ürkek, çiğ bareketlerle yü- zünü kızartıyor, sinirlerini oyna- tıyorlardı. ( Arkası var ) HMĞ . ÜN d ci di S inete ddi öi de K aa lli N l TP BB

Bu sayıdan diğer sayfalar: