14 Eylül 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1

14 Eylül 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABKIN GÜZÜ HALKTWWoK ULAĞI HAFKİIN mı.ı İııı işleri telefr Bon Posta — — PERŞEMBE — 14 Eylül 1933 İdare işleri talefonu:; 20203 Fiatı 5 hıru. M. Caldarıs Neticeden Memnun Türk -Yunan Harici Siya- setleri Bırleştırıldı Yeni Misak Bugün İmzalanıyor, Misa- firler Yarın Buraya Dönecekler Ankara, 14 ( Hususi ) — Ankara bugün en mühim siyasi günlerinden birini daha yaşayacaktır. Tür - Yunan müşterek siyasetini ve dostluğunu daha fazla yakınlaştıran ve - kuvvetlendiren yeni misak bugün öğle üzeri, belki de öğle yemeğinden sonra imza edilecektir. Yeni misak hakkında Üüç gündenberi Türk ve Yunan devlet ricali arasında devam eden görüşme- ler, müzakereler dün akşam geç vakit tam bir anlaşma ile neticelendi. Misak, Atinada kaleme alınmış olan şeklin aynı- dır, temin edildiğine göre hiç bir maddesinin de- ğiştirilmesine lüzum görülmemiştir. Kuvvetli bir habere göre yeni :— dostluk misakı on sene müddetle | tatbik —mevkiünde bulunacaktır. Bu müddet zarfında tatbikatta vukua — gelmesi muhtemel olan noktai nazar farkları da şimdi- den göz önünde bulundurulmuş ve ayrıca bir de tatbikat proto- kolu haxıılnumwtır Bir Çocuk Kudurdu, İstı-. raplar lçınde Can Zavallı Yavru, Bağırıyordu: “Baba.. Senı Yemek, oldurmek İstiyoruml,, Üç ayda dört zavallının kudurup öldüğü kudur hastanesi gözlerini kapayan bu nurtopu gibi yavru, Uluborlu Süleyman ağa- nın kızı Fatmadır. Bu feci akibetin başlangıcını Size çok acıklı bir haber: Çapadaki kuduz tedavi mü- essesesinde bir çocuk kudurdu Ve ağzından köpükler saçarak gece feci bir surette canver- di. Yedi yaşını bitirirken hayata ——— anlatalım: Tülkiye demişler ki Para- ra gider misin?. Doğrusu o kadar kabadayılığım yok, demişa Davulcuya demişler ki: Ea İyi adam kimdir? Bahşişi gök veren demlşi. Bugün ı Sayfa ( Devamı 12 inci sayfada ) Bu protokol sayesinde tatbikatta ihtilâf çıkma- sına meydan kalmıyacaktır. Buügün misak imza edilirken Ankara heyecanlı dostluk tezahüratına sahne olacaktır. Misafir Baş- vekil dün akşam dört saat süren son müzakereden sonra alınan anlaşma neticesi karşısında derin bir memnuniyet izhar etmiştir. Ayni memnuniyet izleri Başvekil Paşanın çehre- sinde de tam bir emniyetle okunuyordu. Bugün im- za merasiminden sonra bir resmi tebliğ neşredilerek gerek misak hakkında, gcreluı iki taraf arasındaki gürüşmelere dair efkârı umumiye tenvir olunacaktır. z İ Misakın ihtiva ettiği hükümlere gelince; mevsuk olarak öğrendi- l ğime göre, yeni dostluk misakının birinci maddesi iki taraf hudut- larının müştereken temin ve te- keffülüne aittir. Bu tekeffül tama- men tedafül mahiyette olacak, başka bir devlet aleyhine teca- vüzi şekilde olmıyacaktır. 1 Devımı 3 ıuıeu ııyfııııwlı) Verdı Irak Kıralı Faysalın birdenbire | ölümü, yerli yersiz birtakım dedi- kudulnnn meydan almasına sebep oldu. Bugün bu dedikoduları haklı gösterecek hiçbir delil mev- cut değildir. Hatta cesedin mua- yenesi yapılarak verilen rapor dahi ölümün tabit sebeplerden ileri geldiğini tesbit etmiş ve ceset Bağdata — nakledilmiştir. Fakat kıralın ölümü ilk defa şayi olur olmaz ayni endişe ve ayni şüphe onun yakınlarını bile sarıp sars- mıştır. Buna dair Avrupa gazete- leri şu tafsilâtı veriyorlar : Kıral Faysalin ölümü haberi ortalığa yayılır yayılmaz, misafir olduğu otelde derin bir heyecan ve tesir hasıl olmuştur. Bu haberi alan kıralın hususi doktoru Heki- mi paşa, Bern şehrinin maruf doktorlarından — profesör - Karl Wegelin ile Koşeri Cavet etmiş, üçü birden cesedi muayene eyle- Kual Faysalın olumu Etrafında.. - —amamn n —— vamaana T Keyif Verici Zehirler.. Bir Şebekeye 58 Milyon İngiliz Kazandırıyor Arka Taraftan Bir Ses Duy Duyar Gibi Oldum. Telâşlı Bir Garson Bar Sahibinin Kulığını Eğildi... Zaten onu eroine alıştıran da o kadındır! Keyif veren zehir, cemiyetin kendini müdafaaya mecbur olduğu bir âfettir. Binlerce İnsan, milyonlarca servet bu yüzden mahvoluyor. Keyif verici zehirin tahribatı okadar derindir ki bütün devletler bunun satışım yasak etmişlerdir. Fakat bu İş çok kârlıdır. Bu itibar. la yazağı yapanlar, yine el altından bu ticareti teşvik Şimdi dünya yüzünde, bizzat — yapıyorlar. kadar paraca kuvvetli gruplar bu jyor ve muazzam ve devletler âiıll Hicareti inhisar altına almak için biribirleri ile çarpışmaktadırlar. Bugünden itibaren neşredeceğimiz bir ıılıllıo, size, kı ticaretini ve nıııııl; mücadeleyi bir ıınudnı)pndl gibi Irakın yeni kmlı l'ıb Gul miş ve müştereken verdikleri ra- porda profesör Wegelin, ölümü, eski bir arteryos kloroze atfet- verici zehirin yüıhıeeıküı. aŞ zasa Sonra Da Otelcısımn Ölmü ş Olmasıdır mışm- Maamafih bu rapor kıralın maiyeti halkınmı memnun etme miştir, Bunlar, kısa süren hususl bir müzakereyi müteakip cesede fethimeyt ameliyesi yapılması için İıviçıe hükümetine müracaat et- mişlerdir. Bu israr ve talep kar- şısında ceset Bern şehri Tıp ens« titüsüne naklolunmuştur. Bu Ens- titüde ceset profesör Roşe tara- fından muayene edilmiş, o da ölümün tabit esbab — tahtında vukua geldiğini tesbit eylemiştir. Maamafih kıralın maiyeti ' kt bu muayene ve varılan ne- ticeden de memnun olmiyarak bir başka muayene ve tetkik istemişlerdir. Bütün bu baş döndürücü hâ- disatı müteakip karalın hususi doktoru Hekimi Paşa, Kıralın ölümüne dair şu beyanatta bu- lunmuştur: ( Dövamı 14 üncü sayfada ) Demişler Ki: 2 Tembele demişler klı Ne çok yatıyorsun? Karpun da demişler ki Kocaya gider yata yata büyür, demişl,. misin? Nikâh altında Ümek sevaptır, demişle. Yetmiş'ik dul bir kadına l Köseye demişler kiı Niçin tüyeliz kaldın? Anneme ben- zemek İçin demiş! ea d mezsemn vum ya, demişi Kaplumbağaya - demişler kk Nereye gidiyormun? Hi Bu ağır yüde mi? demişler. yolunda bulunu. Ahmağa demişler ki: Hi- yar yer misin? Eğel ise hilç yermeyin demişi. g.v:

Bu sayıdan diğer sayfalar: