1 Tramvaylar Hasan Bey söyledi: DE — Tramvay Şirketi yüz yirmi kişi alacak arabalar yaptırmış. Yakinda işletecekmiş. — Amma yaptın KE — irmi kişilik değil kırk kişilik... ye ib yirmi kişilik arabalara âltmış“ kişi bindikten sonra, kirk (kişiliklere de yüz irmi kişi > binecek, demektir. alan mı?.. Rahat Hasan Bey ( oğüle; beraber Yerli Mallar sergisini geziyordu... - Ahşap ve Modern: bir eve bak- tılar, oğlu sordu: in ba ev rabat mıdır? — Çok rahattır, oğlum! — Neye baba? z — Görmüyor musun? İçinde annen yok|.. Niçin Hasan Beye sordular: i — Kadınlar yüzlerini niçin | boyarlar ? cü — Erkeklerin gözlerini boya- mak için!.. anket Sön Postanın yeni anket sua- Bini Hasan Beye sordum: — Kızını kime verirsin ? Hasan Bey kızın çağırdı, yukardan aşağı süzdü... Kız hiç te hoş bir şey değildi: : gi Bilmem ki, dedi, acaba bunu kim alır!.. , Kutu dili Hasan Bey sordu: ğ — Sen kutu dili bilir misin?.. — Kutu bar, bilirim amma tu dili bilmem. > > — Bilmiyorsan en, kuşdili- nin bir başka türlüsüdür; her hece- nin önüne kutu kelimesi getirilirek göylenir. Meselâ : işte bir cümle: Kutu bar, kutu da, kutu in kutu san kutu la kutu n kutu öl kutu t üş kutu ler.. a barda insanları ök üşler,, mi dedin ?. Ağa İşte öğreniverdin!. Sebep — Avrupa devletlerinde ka- dınlar erkeklerden herhalde daha fazlal... iz — Bunu bir istatistiğe istina- den mi söyliyorsun, Hasan Bey? Kiden yüzü gözü kapkara insau- Plâjlara Gidelim! Hey. elâ gözlü dilber Pihjlard gidelim | Bütün bir yez beraber Plöjlara gidelim! Son varulmş bir ceylân, Ben yorulmuş küheylân. Kaçma benden her zaman Piüjtara gidelim! Binerek bir futaya, Açılalım adaya. Ve yahüt ta modaya Plöjlara gidelim! Kollarım halkalansın. Sularda - çalkalantın. Gözlerim rüya sansın Plüjlara gidelimi Kasill, tuzak mi dedin? Artik birek mı dedin? Dansetmekse hevesin Plâjlara gidelim! zi Kadınlardan avukat oldu, tor oldu, hâkim polis oldu, tayyareci dok- olda, oldu oldu, memur oldu; şoför lar varma İasan Dey umacı derlerm iŞ. —- Şimdi de var çocuğum; görmiyor- müşun plajlar onlarla; dolu.. P.0.H.B. olmyan ne kaldı ki Hasan Bey 7. — Ev kadını! mİ Avusturya yüzünden Hukun B. — Gene bir karakedi meydana çikh; bakalım bu Kayıkçıya demişler ki; ahmeğı Oturur oturmaz hemen kürek- “ — Müşterin.n lere sanlandır demişi!, sun? — Hayır devletlerin biribirle- rini çekemedikleri için söyliyorum. Balıkçıya demişler ki” “... Neden kokmuş balk satıyor Onun tözesini kim olsa satar, Murifet, kokmuşunu satmalı/l: demiş — Bazan aklıma Boğaziçinde birgezinti yapmak geliyor Hasan bey. 5 — Yapamıyorsan üzülme destüm; Sir otur, boğuza gitmiş kadar olursun! bir parça- kömürlüğe m pm Demişler Ki © Kaptana demişler ki; kimdir? “— Fırtınalı Bana mişl!, Mezarcya demişler ki; “.. Evim pek . güz otur, Ne zaman aldıu?, K. zaman almıştım. de beğ edinmem!i demiş. MODA Gün geçmeden o geçer, acayip huyu vardır. Erkekler dı filse de kadınlar ona yardır. Hasgi yola saparsa peşisira gideiler O ne arzu edere yaparlar bem her seler, Kadınlar ona tapar belki de Allah diy Bağıtsam kâfi değil bıktım illallah diye, Söyledim, söyliyorum sanki bu bir bilmece; Fikat halli kolaydır öğreniniz şöylece, Düşi Bu yüzden gidiyor paramız tümen tümen; Dişüsüp taşınmadan sarlediyorlar hemen. Şapkalar ha: kenarlı, ha kenarsız diyerek; günleri sever misio? mecburi yalan söylelmeyin de- üp hek veriniz yanılmadım ben biran; Ş.küyetim nedenmil, Gayet basit; modadanl devletler Almanyayı protesto ediyo: mai sr ri İ6r3 Gazeteler gidişle duha kimlerin aranna girecek, e Kasabâ demişler ki ) “— Yak'ğın nir “müsüuğ. Çiksoak-yağları düşün- canları bazan düşü. mek'en ona vakit bulümam!! demiş. Oburn demişler kiz Güle güle — gıkuğü Kismet olsada bir okuru İer moda deyam eder en fazla bir ay pek; pek. Bakimez alınanlar değişir modaları; Modası geçmiş diyo alınır bâşkaları.. Kurtulan ey hanımlar bu para tuzuğından; Modanın faydası yok keseye yalıız ziyan. Yakıştırm size birşey moda odur vetselâm; Sözümü: dinlerseniz benden de pekçok selâm... P.O.H.B, çok hangi yazılan sever ve Tokantalardaki yemek lis telerini demiye Pazarolanın Dostu 1 z Kendinize Gelin | — Geçen gün gazete yazıyordu: ç İki genç kız Samatyada biri- nin sandahna binmişler.. Deniz ortasında genç kızlardan biri, içinde iki erkek bulunan başka bir sandala geçmiş. Gençler küreklere yapışınca soluğu Ha- yırsızadada almışlar. & Bundan ötesi çirkin bir hâdise, Bu hâdisenin kurban olan genç kıza acımakla beraber kı- zıyorum da. Sen kalk; soyunu, sopunu, aslini neslini bilmediğin adâmlarla beraber sandala bin, Gördün mü başina gelen belâyı.. Evvelden aklın nerede idi? A Bu işte kızlar kadar analarının, babalarının! dâ kabahatleri var, İnci gibi çocuklarım O uluorta meydana bırakırlarsa neticesi bu olur. Ana baba daima çocukları- nm konuştukları, beraber gez- dikleri insanları anlamak, onların hareketlerini kontrol etmek mec buriyetindedirler. Meşhur sözdür; Kızı kendi havasına bırakırsan ya davulcuya, ya zurnacıya varır, derler. Bunlar daha varmayı dü- şünmeden davulcu ile zurnacı ile beraber gezip eğlenmiye kalkı- yorlar. * Genç kızlar ileride kurulacak ailelerin anneleridirler, Onların “anne olacak surette yetişmeleri lâzımdır. Öyle sokak başlarında tesadüf ettikleri herhangi erkeğe gülümseyip, buyurun diyenin ara- basına - gönüllü “olarak binenler aile kadınlığına değil, sokak ka- dınlığına namzet olurlar. Genç uz, genç erkekle ko- nuşabilir, sevişebilir, fakat yolile, edebile |. * Bu iki erkeğe gelince; yap- tıkları ahlâksızlığın cezasm pe kadar ağır çektirmek! mümkünse okadar ağırlaştırmalı ki bir daha onlar ve onlar gibiler böyle işlere kalkışmasınlar, Kendinize gelin adamlar, ne- redesiniz, bangi devirde Yaşıyor. sunuz ?.. Pazar Ola — Şu kadın resimlerine bak Tasan Bey; sen bunların Tessamlarını beğenirmisin?. — Daha ziyade modellerini beğenirim üstat