(14 Temmuz ) Ziraat Bilgisi (* Bağlarda Ödemis Hastalığının Neticeleri Birçok bağcıların — farkında olmadığı, yalnız zararından şikâ- yet ettikleri bir hâdise vardır: Salkımların çiçekten sonra ve Bu Cuma Nereye Gideceksiniz ? SON 'PqSTA aamaeme ı e— oe ea —— Heybeliada Yeni Bir /-Şöhret Kazanıyor 1400 Çeşit Gülü Bir Arada Görmek koruk — halinde iken kurtlanıp çürümeleri.. Bu hal bağların bellibaşlı — düşmanlarından — biri —- olan ödemis haşeresinden ileri İstanbulun €en güzel sayfi- gelir. Kışı asmanın kabukları | yeleri Marmarada toplanır, altında geçirmiş olan ödemisin | Floryadan Sarayburnuna ve Üs- boncuklarından tam çiçek mev- | küdardan Yalovaya kadar iki siminde birtakım pulla, kanatlı | taraflı bütün — sahil İstanbulun küçük kelebekler çıkarak uçüş- | sayfiyeleri, Marmaranın ortasın- mıya başlarlar ki bunlar üç beş | daki adalar da bu ııyüyılmn gün zarfında çiftleşip çiçeklerin | en çok tercih edilenleridir. arasına yumurtlarlar. Bu yumur- İstanbul sayfiyeleri içinde Hey- talardan da hemen ufacık kurtlar | belinin ehemmi- « çıkarak çiçeklerde zarar yapar. yetli bir mevkii _" m S Ve bir müddet sonra salkımı '.":h'.De:.on:: ü incecik ağlarla bağlıyarak krizalit “ı':; z zağiç! olurlar. Bu krizalit!lerden az sonra nkA baklerin tekrar kelebekler çıkıp bu sefer | © v)rıı" b kiler koruklara yumurtlarlar. Çır kıua'wdi DA kan - tırtıllar da korukların - içini C y a tahrip ederler. Yaralanan koruk- belıy:“Amvmpıl,ı: lardan sular sızmaya başladığın keri ea dan bu suyun sızıntısında çürük- lük yapan mantarlar yaşar. Ve 'lbe:mııu;â: biz salkımların sebepsizce çürü- | ** d.ıvîı İ düğünü fark ederiz. Fiziyoloji. ve ba 'd'; ğ T B mantarı çürüklüklerin çoğalmasın- "'_'d' yi ze da ödemisin çok tesiri vardır. Ha- | ©$ d::l;iıı'. n sıl ödemis zararına devam ederek E îak kıd)ı'ır senede Üç nesil verir. Sonuncu nesil kelebek olmadan ömcenin kabukları altına. çekilerek - kışı . M daki N ) dan | "dir. Marmara ortasın aki bu ::.lç':;k E::;'ı ;enedıînw;::ide: adacığın çamsız kalmış yeri yok " TU B <l gibidir. Beş ©on sene evveline yabancıların da rağbetini celbe- den en büyük hususiyeti çamla- zarara başlar. kadar ihmal edilmiş, istifade Bağların — üzümüne musallat | edilmesi akla gelmemiş olan çam olduğu cihetle hatırı sayılır dere- | ormanları şimdi Heybeli için bir cede zarar yapan bu haşereye | gervet membaı olmuştur. Bu adanın karşı eksiksiz bir mücadele lâzım- | Çamları arasında şimdi veremlilere dır. Öteden beri söylediğim gibi | mutlak bir sıhhat dağıtan sana- bağlarda temizlik; böyle zararlı- | toryomlar yükseliyor, neş'e veren ların yuva yapmalarına meydan | eğlence yerleri göze çarpıyor. vermiyeceği — için işin başıdır. | * Heybeli yalnız sayfiy değil, Binaenaleyh daha kıştan kabuk- ların ovalanması kütüklerin bada- nalanması pek lâzımdır, Haşerenin zarar yaptığı bu mevsimde ise yapılacak birçok tedbirler vardır. Ezcümle tırtıllar meydana çıkınca göztaşı bulama- cna kesif tütün suyu katılmasını söylerler. Fakat son zamanlarda tecrübe edilen yeni bir usul iyi neticeler vermiş olmakla tavsiye edilmektedir: Bu usul bağlara serpmekte olduğumuz göztaşı bulamacına uranya adlı yeşil toz zehirden katmaktan ibarettir. Yüz kilo | yının heybeli iskelesine döktüğü borde bulamacına 300 gram günlük misafirlere — verilmiştir, uranya karıştırılacak olursa ha- | heybeliler plâja ancak saat do- şere için ehemmiyetli bir ilâç | kuzdan sonra tekrar gelmiye ve hazırlanmış - oluyor. Bu miktar | Akşam banyosu almıya hıı!ırlır. yani 100 kiloya 300 gram ( tah- Plâjile, çam limanmdaki ga- minen yedi tenekeye yüz dirhem) | çinolarile, çamlarile, sanatoryom- uranya banı müelliflerce — fazla —— görülmekte ise de yapılan tecrü- | karşı yapılmamasını ııım_tııııııılı— bede bu nisbetin bağ yaprakla- | dır, Bağların ötesine berisine ko- nna bir zarar vermediği anla- | yacak karpit lâmbaları gece uçu- şılmıştır. şani kelebekleri ıylıyuığı cihetle Şu halde ödemisin saygısız çok faydalar temin eder. R olan zararına karşı ziraat me- 'Tekrar hatırlamalıyız ki her murlarından tedarik olunabilecek .| türlü bakımı kusursuz ol_ı: bı.ğ-_ olan bu zehirin göztaşı bulama- | larda haşere görünmediği gibi cına katıştırılmasını ihmal etme- | kusurlu bakımlarda da üzümler mek lâzımdır. türlü zarardan kurtulamazlar. » Zehri ayrı bir kapta iyice ka- IÇiftçi rıştıra karıştıra eritmeli bilâhare bulamaca karıştırmalıdır. — Bula- mmml Macın serpilmesinde de tulumba- sarunuz. Son Posta'nın — “Çiftçi, el Gize cevap verecektir. D yı daima çalkamayı- ve rüzgara cuma, pazar günleri halkın akm ettiği bir mesiredir de. Çam altları, çam limanı gazino- ları, heybeli plâji, her cuma bin- lerce insanın doldürup buşalttığı eğlence yerleridir. Akay vapurla- rı keybelide dolar, heybelide bo- şalır. Plâj günün her saatinde kalabalıktır ve sanki bu plâjdan istifade etmek hakkı muntazam bir programla ayrılmıştır: lşlijı sabahtan bğ(lıeyck'hder heybelide oturanlar giderler. Üğ- ledyen sonra plâjda hgybıülşn görmek kabil olmaz, plâjdan is- tifade hakkı artık Akay vapurla- Ddi a ll X ni el A va BÜ EİĞ a iH e İsğersenîz Oraya Gidiniz larile şöhret bulan heybeli şimdi | tonyo, Klara, Koko, Emila gibi yeni bir şöhrete daha namzettir, her biri başka renkte binlerce Belki dikkat ettiniz.. Vapur- | çeşit karanfiller yaz kış pürnakıl dan çıkarken, vapura girerken | açıp duruyorlar. elinde deste deste karanfiller, Vaktile İstanbulda — karanfil merakı o kadar alıp yürümüş ki dört beş yüz çeşit Türk karanfili yetiştirilmiş. Andelip, Ferahfeza Canrüba, Hüsnücemal, Dilfirip, Beylikçi gibi isim- eç ğ © ler verilen bu güller olan satıcılar önünüzü keserler : — Çeyreğe bir bahçe... — Yardan koku veriyor... diye bahçelerimize so- kulmuş. Halbuki hepsi halis, muh- lis Türk çeşidi. Bu — bahçedeki güllere de 'diye- cek yok. Ben bu kadar güzel gül çeşitleri görme- miştim. — Neler, ne çeşitler yok Ğd Heybeli Plâjı , “— Odaya, — salona, çiçek... Yüz paraya bir demet... diye mallarını methederek - size çiçek satmak isterler. Çiçekçilik — Heybelide yeni başlamış bir san'attir. İklimi, ha- sofraya l efendim. Mercan — kırmızısı, - portakal kabuğu, portakal içi, açık bakır kırmızısı, kayısı, koyu sarı, altın sarısı, limon küfü, safran rengi, pembe, beyaz, yeşil, mor, eflatun, hasılı 1400 çeşit gülün en güzel vası, turfanda çiçek yetiş- itleri diveren ae el g Tp | oe ge ae şimdi büyük çiçek bahçeleri var- | * — Öler.. — Saymakla dır. Bu işe merak sarmışların en başında Heybeli plâjmın sahibi Hasan Sadık Bey — gelir. Hasan Sadık Beyin bahçesinde bitmez tükenmez ki.. Bahçede tamam (78) çeşit yöl var. Böyle tam kolleksiyon tanbulda başka yerde yokmuş. Glayöllerin vazoda değil, gidip te tarlada duruşlarımı seyretmeli. Doğrusu Heybeliye gidip te bu bahçeyi görmeden dönmek mah- Konya'da 200 Bin Liraya Buğday Silosu Yapılyor Konya (A.A.) — Şehrimizde yapılacak buğday — silosunun in- U ıuhnısık yakında — başlanacak- ü tır. il6 200 bin lir: bil harcıâlem çiçekler değil, İstan- Alman — firmasına ve:?l:ııiçü: bul'da eşi emsali (bulunmıyan nü- muneler yetiştirilmektedir. Karanfil — tarlaları, glayöller, © bakmıya doyulmiyan renk, renk, çeşit çeşit güller bu bahçede o kadar hakir ve mütevazı vazi- yette duruyorlar ki... Hasan Sadık Beyin karânfil- lerinin en küçüğünün muhiti 25 santim... Elle toplanması imkânı olmadığı için orakla biçilen karen- fillerin bir tek göncesini 48 ku- ruşa satmışlar. Çiçeçekçi karan- filleri, fantezi karanfiller, ' misk karanfilleri, Alman, İtalyan, Fran- sız, Amerikan çeşitleri, hepsi sar- maş dolaş bir tarlada yatıyor- lar... Hele o yedi verenler, say- makla bitmez, Demon, ideal, Manon, Perrotin, Verdük, Vial, Trezor, tango, Tartarin, Marof, Frank, Gardenya, Hergül, An- AAA GAS C Silo dört bin ton buğday alacak- tır. Silo köylüye temizlenmiş, ilâç- lanmış buğday verecektir. Bundan başka Akşehirde fenni bir de ambar yapılacaktır. Denîzüie Bir Lise Açılması Halkı Çok Sevindirdi Denizli — D;xlı'do bir lise açılması için Maarif Vekâletinden emir geldi. Denizli'liler Halkevin- de bir toplantı yaparak sevinçle- rini ve cümhuriyet hükümetine minnet ve şükranlarını — izhar ettiler, Maarif Vekâletine halkın minnet ve şükranlarını bildiren telgraflar çekilmesi kararlaştırıldı. Denizli halkı liseye ka dan dolayı sürur içindedir. ee eee S c ae n öi S -— Boş Kaldıkça Galiba Kutuplar Da Yerlerini Değiştirdiler Havalara bakılırsa yaz gelmi- yecek gibi. Zaten ümidini kesmi- yen de hemen hemen kalmadı. Fakat dünya bu ya.. Böyle *ol- madık şeylere de çabucak alışı- verdik işte. Uludağa temmuzda kar yağ- dığım ; İsveçte müthiş sıcak hava dalgalarının etrafı yakıp kavur- duğunu gazetelerde yan yana görüyor ve gülüyoruz. Kanaat getirdim.. Şimalden cenuba doğru indikçe ve üstuva- ya yaklaştıkça havalar soğumakta ve belki tam büyük sahranın ortasında donlar, hatta bir şimal manzarası gösteren buz sahralari hasıl olmakta... Bu ne garip tecellidir ki in- sanları altüst eden, bütün yaşayış tarzını değiştiren vak'alarla be- raber, tabil hâdiseler de (anormal) bir şekilde soğuk memleketlere sıcak hava dalgaları ve sıcak olması İâzimgelen memleketlere de kar ve buz gönderiyor. Dünya üstünde yalnız yeri değişmiyen ve öyle bilinen iki nokta vardı, Kutuplar. Fakat anlaşılıyor ki artık onlar da dönek, onlar da asri birer kutup oldular. — D R Yeni Nı;rı'znl Kadro — Bir buçuk yaşımı do duran Kadronun bu sayısı bir misli büyüklükle 6 forma olarak çıkmıştır, Fiatı 26 kuruştur. İnkılüpçı Türkiyede fikir mecmuacılığının en canlı bir öre neğini vermiş olan bu mecmaayı okus yucularımıza sağlık veririz. Havacılik ve Spor — 985 inci sayısı çıkmıştır. İçindeki yağılar; — Je- neral Balbonun yeni teşebbüsü, Yae mnn hava ve gaz tehlikesi, Ahmet Haşim, Bana kahve getiren kız (hikâ. ye) Pikarın anlattıkları v, s. vardır. Doğu —Her ayın birinci ve üçün. ©ü perşembe günleri çıkan bu ilmi mecmuanın Öinci sayısı neşredilmiştir, İdare — Dahiliye Vekâletinin aylık meomuasıdır. — 62 inci sayısı çık« mıştır, Münderocatı meyanında tayine ler, kararlar, kanunlar, tamimler tak- dirname alatlar vesnire vardır. Bulgaristanda Türk spor birilği — Küçük bir eserdir. Bulga- ristanda Türk Spor birliğinin nasıl doğup nasıl Turan olduğundan bahse- der. Yazan Tunalı Ali Hüsnü Fiatı 25 kuruştur. Gürbüz Türk Çocuğu — Hi- mayei Etfal Cemiyeti tarafından neş- redilir. 79 uncu sayısı çıkmıştır. Fiati 2 kuruştur. Sermaye — Karl Maks'ın ese- ridir. Haydar Rifat B. tarafından ter- cüme edilmiştir. Fiati 126 kuruştar. SON POSTA Yevmi, Siyasi, Havadis ve Halk garetesi Jetanbul ı Eekl Zapti um' Çatalçeşme sokağı IP—I Telefonı İstanbul - 20203 Posta kutusut İstanbul - 741 'Tolgratı İstanbul SONPOSTA ABONE FİATİ -mııu_v_ı Gelen evrak geri verilmez Hanlardan — mes'uliyet alınmaz sevap İçin mektupl ara (6) kuruşluk Gul Hâvesi laxımdır. Aâres değiştirilmesi (20) kuruştur. Gazetemizde reslim l gıkan "vıı—lı— alttir.