4 Sayla ae î Gençlik ı l | Efendi Olunuz Esareti Reddediniz Her hareket bir enerji sarfını icap ettirir. Şu balde hareketle- rin ekonomisi, enerjinin toplan- masına ve çoğalmasına sebebiyet veriyor demektir. Az hareket yapınız. Hayatın müstena anla- rında işinize yarıyacak irade de- posuna malik olacaksınız. İrade hakiki kuvvettir. İnsanda ya ta- bitdir. Yahuat, tekâsüf ile riyade- leşir. Hâdisata inkılâp edecek ha- reket kendi kudretlerini baizdir. Derhal hareketini icra ederse ta- bil kuvvetlerinden mevcut olanı kullanıyor, lâkin harekete inkılâ- ba devam ediyor gibi gözükerek ileriliyorsa bir makinenin kazanı gibi tazyik ve alestikiyet yapa- bilmek üzere kuvvetlerini idhar ediyor demektir. Acul adam ne kadar - şedit olursa olsun kuvvetlerini istihsal ettikçe sarfeylediği cihetle kü- çük bir enerjiden başka bir şey gösteremez. Kuvvetli olmak - isti- yenler kendilerini kullanır ve asla ilk fırsatta enerji israfına kalkışmazlar. Lâzımgeldiği zaman ise lâzımgeldiğinden fazla irade gösterebilmek Üüzere hazır bu- İunurlar. İşte bunun içindir ki kudret ilibarile daha zayıf olanlar bazan tab'an kuvvetli olanlardan daha fazla enerjiktirler. Şu halde, jest, asabiyet - ve faydasız hareketlerden sakınma- hdır. Konuşurken - kollarınızı ileri uzatmayınız. Elleri sallamayın ve yüzünüzün hatları ise gayri müte- harrik dursun... Göz işareti yap- mayın. Bir maskara gibi kaşları nızı kaldırmayınız, Sabırsızlığınızı ilân ve dediklerinizi güya kuv- vetlileştirmek — maksadile ayakla- rınızı. yere vurmayınız. -Bilâkis şiddet ve süküneti mezceden bir abenkle mütevazıane konuşunuz. Size karşı doğru muamele edi- mediği veya size cevap verilme- diğini görerek müteesasir olma mız Gn.:oııdiğişıizi şiddetli kı’l: melerle anlatmayın ve gayri ka- bili tashih ve tamir kelime telâf- fuz etmeyiniz. Kendinizi unuttur ğunuz bir anda yapmış olduk- İarmıza sonra pişman olacaksınız. Rakibinizin çirkin hareketine soğuk bir ademi tenezzülle veya- hut iyi telâffuz edilmiş kelime- lerle ve sesinizde heyecanınızı belli eden hiçbir ihtizaz yapma- dan cevap veriniz. Size karşı kullanılmış vasıtaların bayağılığına düşmeksizin — söylemek istedik- lerinizi söyleyiniz. Bu sefer sizi hiddetlendiren kimse tahakki- münüzü tanımıya mecbur ka- lacak ve öbür — tarafta bağırıp çağırmaları, telâşları am- cak hatası — maskelendirmekten başka bir işe yaramıyacaktır. Mm de Sergne “içinizde asla kin taşımayınız. Bu, tasavvur edebileceğinizden ağır bir yük- tür., diyor. n Korku can sıkıntisı Ve tenbek Bk ebediyen meçhulünüz kalma- hdır. Bu hissiyat benliğinizde fena tesirler yapabilirler. Bilâkis size civar olanlara geniş bir itimat, huzur ve emniyet veren bir intiba yapınız. Bu suretle onlara kendilerine faik olduğu- nuzu kabul - ettireceksiniz. Bir yabancı yanında asla mütereddit ve şüpheli konuşmayımız. Sözleri- niz. emniyet ve — muvalffa- kiyetin bizzat kendisi — olmalı biç kimse sizin yanılabileceğinizi zannetmemelidir. — Fikirlerinizde kararsızlık ifade eden veyahut konuşurken — güçlük — çektiğinizi ihsas ederseniz muhatapta bir T hU e 44 Pi — BUN FTUDLA —a z — Karadeniz reğlisinde Hayat, Spor Ve Ereğli ( Hu- sus! — muhabiri- mizden)— Kara- deniz Ereğlisi hak- kının| mübim bir yekünunu kayık- çılar ve deniz işçileri teşkil et- mektedir. Şehir- | de, vilâyet ihti- yacına cevap ve- recek derecede sebre — yetiştiri- lir. Belli, başlı ihracatı, ta- | ze balık, ceviz, ceviz kütüğü ve yaş meyvadır. Bilhassa son se- nelerde çilekci- lik Ereğliya kü- çük bir gelir te- min edecek ka- dar - ilerlemiştir. Bunlardan baş- ka Ereğlide ipekli kumaş do- kuyan el tezgâh- ları, küçük ima- lâthaneler vardır. Bunların en mü- himi hemen bü- tün vilâyetin ihtiyacını karşıla- yan bir trikotaj atelyesile Avrupa firmalarına bile rekabet eden bir könserve fabrikasıdır. Ve her ikisi de sermayeden ziya- de şahst teşebbüs ve gayretle inkişaf eden bu müesseseleri gör- düm. Memleketlerine şeref veren bu müutavazı fakat çok Büyük 'olan eserlerinden dolayı sahiple- rinden bu sütunlarda takdir ve sitayişle bahsetmek isterim. Ereğli halkımın mübim bir kıç- mını deniz amelesinin teşkil etti- ğini söylemiştim. Deniz işçilerinin büyük bir partisi “Amele Birliği,, teşkilâtına mensup tahmilât ame- lesidir. Tahmilât amelesi, limana kö- mür almıya gelen vapurlara “gö- türü,, usulile kömür verirler. Bu işi idare etmek için Zonguldak Amele Birliğinin burada hususi teşkilâtı vardır. Amelenin umum! menfaatlerini düşünerek cidden bassas ve dürüst bir idareye muhtaç olan bu teşkilâtın başına son zamanlarda İbrahim Hakkı B. isminde münevver ve çok ça- lışkan bir zat getirilmiştir. Vazi- fenin ehemmiyetini lâyikile kay- ramış olan bu zat, işe başlar, başlamaz amele işlerini birtakım mütevassıtların elianden almış, İm- tiyazlı ve iltimaslı sınıfı ortadan kaldırmıştır. Hakkı Böyin burada takdirle bahsetmek — istediğim — todbirleri sayesinde himaye gören sınıfla himayesizler arasındaki muvaze- nesizlik kalkmış, ayni ağır şerait # NU altında çalışan amelenin ka- zançların da beraberlik te- €ssüÜs etmiştir. Bunları bizzat mahallinde aplığım tet- ik xtla öğren- dim. Spor Hare- | t ketleri Sporcu ve emele Ereğli'de genç- SePuşa Hafız Meh- lik ve spor met Ef. hareketleri, Vilâyet merkezine örnek olacak bir kıymet ve ma- hiyettedir. Burada — Zonguldak Halkevinin bimayesinde çalışan üç spor kulübü vardır. Kulüpler erasındaki rekabet müthiştir. Sarı - kırmızı, sarı - lâcivert renkleri taşıyan iki takımın maç- ları mubhitte ( Fenerbahçe - Gala- tasaray müsabakalarını andıran bir heyecan ve alâka uyandır- makta, — taraftarlarının günlerce uykularını kaçıran bir. ehemmi- yetle karşılanmaktadır. Evvelce bahsi ğeçen tah- milât amelesinin de muntazam bir spor teşekkülüj var. Ancsk bu kulüp, futbol ve atletizmden ziyade, kürek ve denizçilik baw- sinde daima ön plânda gelen bir kudteü: ii;deıl.hd l6 zannedi- yorum ki, bu vadideki şampi İuk ibresinin döndüğü ur:f’o: yine deniz İşçileri kulubüdür. Bu —kulübün #por — hare- ketlerini idare — eden şayanı dikkat bir siması var: Hafız Mehmet Efendi. Bir amele ça- Maarif Hareketleri Ne Haldedir ? FAŞAT Ü Ereğlinin trikotaj fabrikası, altta Ereğli mektep talebesinden bir grup vüşü —olan bu münevver adam, kulüp ve spor aşkını kafasına tıpkı mukaddes bir ideal gibi yer leştir miş tir. Kendisile bahsı- mizin hemen hep- si de spor mev- zuları - Üzerinde döndü, durdu. Hafız. Meh- met Ef. nin, kulü- bünün — iştirak ettiği bir deniz yarışını karşısın- dakine heyecan aşılayan bir ifade ile öyle bir am latışı var ki, söz söylerkan, mü- sabakadan çıkan m=: hamlecisinden da- ha çok enerji sar- fettiği muhakkak, Ben, Deniz İşçileri — kulübü spor dirijanı Hafız. Mehmet Efendiyi tanıdık- tan sonra, Erğli'de sporun bu kadar benimsenmesin- dae ve inkişaf etmesindeki sebep- leri artık merak etmiyordum. Maarif Hayatı Eregli'de maarif hayatı, canlı va hareketlidir. Halk, irfan mef- humunu tamamile kavradığından, çocuklarını okutmak bir aşk ve iptilâsı haline gelmiştir. Maarif Memuru - Sırrı Beyin anlattığına öre, mekteplerin talebe kadro- ırıı ınıilı doladur. Halk Mek- tepler i "î“ B gösterilen rağbet çok Halkın çocuklarını okutmak hususundaki İstek ve fedakârlı- gına Ereğli dönüşümde canlı bir misalle şahit oldum. Benimle aygi vapurda gelen tahmilât amelesinden bir grup, gazeteci olduğumu anlayınca der- hal etrafımı sardılar ve hep bir- likte dert yandılar. Bu adamcağızlar, ilk tahsille- rin! bitiren çocuklarının, memle- ketlerinde bir ortamektep bulum maması, vilâyet merkezine gön- dermek içinde fakir aile büt- çelerinin müsaitsizliği yüzünden çocuklarının — tahsillerinin yarım kaldığımı acı, acı anlatmaktadır- lar. Eğer memleketlerinde bir ortamektep açılırsa gündelik na- fakalarından Fedakârlık yaparak bu mektebi yaşatacaklarını söy- lemektedirler. Alâkadar makamların, memle- ketteki irfan aşkına hakiki bir ör- nek olan bu adamların dileklerini | yerine — getireceğini — kuvvetle Bmit etmekteyim. Ahmet emniyetsizlik uyandırmış olursu- nuz. Ne korkak ne de mütelâşi olunuz. korku her yerde her za- man müstahkar görülür, itidalidem ve cesaret ise nazarı takdir cek- bederek herkesi hayran bırakır. “ Locke , in şu fikrini hatır- Tayınız: “korkü ila müteheyyiç bir ruhta güzel bir düşünce tespit etmek metemevviç bir kâğıt tze- rine yazı yazmak kadar güçtür. , Eğer ilerilere gitmek, şef ve bâkim yaşamak isterseniz ölüm dahi sükünetle karşılanmak ge- rektir. * Ölümden korkan yaşıyan bir adam hissini veremez. , Sönöşüe Rakibinizin aleyhinize açtığı mücadele esnasında dik ve mü- tebessim durunuz. Hayatın küçük sefaletleri karşısında lâkayt kalın veyahut hiç olmazsa lâkayt kak dığınızı ima ediniz. Şikâyetleriniz belki ancak merhnmet hissi tevlit eder. Fakat düşünün ki merha- mete İAâyık olunca yüksekliğin imtiyazını kaybedersiniz. Celâl Tevfik Balıkesir'de Çokî'lîyecınh Bir Maç Yapıldı > Balıkesir, ( Husust ) — İstan- buldaki Fener ve Galatasaray rekabeti gibi devamlı bir reka- betele çalışan İdman Yurdu ve ldman Birliği takımları nihayet karşılaştılar. Oyun büyük bir kalabalık huzurunda icra edildi ve çok heyecanlı oldu. Neticede fdman Yurdu 1-0 galip geldi. İ Memleket Manzaraları Gönen'in Yetiştirdiği Şöhretler Gönen ( Hususi ) — Kazamız Bandırma'ya 43 kilometrelik bir şosa ile merbultur. Başka civar | kazalarla irtibatı olmuıyan körfez bir mahaldedir. Halkı çiftçi ve bilhassa — tütüncüdür. — İhracatı: Tütün, koza, yumurta, tavuk ile az miktarda tereyağı, peynir, çamsakızı, çıra, balmumu, av derisi vesairedir. Bu sene külli- yetli miklarda sucuk ihraç edik miş, oldukça rağbet gördüğünden memleketimize yeni bir kazanç yolu temin olunmuştur. Kazada 2 ve köylerde 17 mektepte, 1576 talebe — ders görmektedir. Kazamız 1302 se- nesinde kaymakamlık olmuştur. Meşbur hikâyeci Ömer Seyfettin kazamızda — doğmuştur. — Milli takım oyuncularından ve Beşiktaş kulübü kaptan: Hüsnü de Gö- nen'lidir. İstanbulda Örücüler kapısın- dan Bedestene girerken sağ tarafta bulunan bir — mezarda medfun bulunan Gönen'li elhaç Mehmet Efendi de Fatih Sultan Mehmed'in hocalığınt yapmıştır. Kazanın nüfusu 10,300, rilo beraber 47000 dir. 3500 hanell kazamız 3 nahiye ve yüze yakın köye maliktir. Bu köylerin telefon teşkilâtı vardır. 931 senesinde 37 bin lira bütçesi olan Belediye 932 bütçesini 24 bin lira olarak tespit etmiştir. Kaza 14 Lüküs lambasile tenvir olunmaktadır. Bir serbest doktor, 2 dişçi, bir ebe ile kazanın ibtiyacına tamı- men cevap vermekte olan bir eczane vardır. Şehrimizde iki hamamla bil- hassa romatizmaya büylük faydası dokunan Belediye kaplıcalarına her sene memleketin her tarafın dan ziyaretçiler gelmektedir. Şeh- rimizin biricik gençlik ve spor teşkilâtı olan İdman Yurdu yarı faal bir haldedir, Edi_r_ıît_:'_ de Bir Müze Açılıyor Bağcı- lara Fidîıî_l_)_ağıhhyor Edirne (Hususi) — Türkiye'de ilk defa açık müze usulü, Edir- ne'de tatbik edilecektir. Edîmıl müzesi önümüzdeki yazda şehrin İstanbul yolu üzerindeki Veılr: mezârlığını bir park halinde tarh ve tanzim edecek, heykel, kîlıbe,J sÜtun vesaire gibi bava tesirle- rinden müteessir olmuıyacak eıeı'-fl ler kolayca nakledilemiyecek bir halde burada teşhir olunacaktır. Şubatta Inşasına başlanacak olan İstanbul - Edirne asfali şos sesinin Edirne'deki müntehasında bulunacak olan bu açık müze Edirne'ye gelen seyyahlar - içli bir yenilik olacaktır. Edirnede Bağcılık | Burada bağcılığa çok ehen miyet verilmektedir. Ziraat Mi | dürlüğü — bağcılara — meccan asma çubuğu ve meyva fidaff | tevzi etmektedir. Fidanlar tarli larını fidan dikmek üzere ha lamış olanlara verilmekte, fidâ” almak için müracaat ıdenlen?' evvelâ — tarlalarım — hazırlama!t bildirilerek müracaatleri, Vi iyice hazırlanıp Iıu.ı' tetkik — edildikten — sonra e olunmaktadır. ee Edirne Hilâllahmerinin Mu: y Hilâlinhmer Cemiyeti lf#" soğuk günlerinde fıkaraya E tevziine karar veri -