e l ı | Memleket Manzaraları | i İ İzmir Gazeteleri Ne Diyorlar ? n. Sesi gazetesinde İleşveretçi « kurtuluş yolu >» isimli Milliyet ve Anadolu gazete- lerinde köylüye ait yazıları oku- yorum. Köylünün dertlerile alâ- kadar olmak, köylünün içinde bulunduğu bugünkü acıklı vaz yeti, bütün çıplakhığile ortaya atmak busuzunda millet vekille- rinden olan muharrirlerin fikir ve mülalealarınm okumaklığımız mühim bir ileri hareketidir. Bugün gazete o sütunları karilerini tenvir eden bu zevatın yarın Milet - küşsü- sönde ve millet huzurunda köylünün dertlerini ve bu dertlerin izalesi çarelerini izah ve müdafaa edeceklerine yazları bir işaret olabilir. İntizar edenler pek çoktur. Meclisin açılması da takarrüp etmiştir. Bakakm nelere şahit olacağız ? Anadolu o gazetesinde ( sabık Adliye Vekili Mahmut Esat Bey “Deyletçilerin Hesapları, - isimli bir mekale oyazunıştır. e Makale göyle başlamaktadır ; Bugünün devletçileri, iş baş na geçtikleri zaman seksen sene- den fazla büküm süren serbestçi- liğin elile parçalana, parçalana sonunda diişmana teslim edilmiş bir vatan buldular. Bir vatan ki orada düşman eserleri hâkimdi; orada düşman sözü geçiyordu. Avrapa basta adamın ölmüş olduğuna inanıyordu. O kadar ki onu, teneşir üstünde, gassal halifenin ellerile yıkatıyor, kefenlendiriyor, mirasını taksime koyulmuş bulunuyordu. Böyle bir günde devletçiler göz kırpmadan İşi ellerine aldılar. Göz kırpmadan kargaşa duruştular. Makaleye şöyle nihayet veril- mektedir : İki sene evvel tekrar iş başma geçmek isliyen serbesiçiliğe bü- tün geçmişin facialan düşünüle- rek meydan beş bırakılmadı, Türk milleti maziye dönemez, bugüne ve yarma hâkimdir. Eksiklerimiz çoktur. Millet hesabına (yapılacak, görülecek işlerimiz vardır. Hem de pek çok.. Millet, ikhsadi buhranm acıları içinde bunalıyor. Çaresine mutlaka bakmak lâ- Zımdır. Fakat bütüm osbraplar karşısında yapılan şeyleri görme- da mek, onları inkâr edebilmek için | en aşağı vicdam koparıp yerlere çalmak lâzımdır. Yeni Asıt Hakkı Bey biz onların anla ral değiliz, yazı DEşter. Bizatihi kendilerinin de şikâ- yetçi bulundukları çürük bir da- vanın müdafaasını üzerlerine alan meb'us muharrirler, bize cevap verirlerken kendilerinden bekle- nilmiyen bir manevra ile dema- goji yolumr tuttular. Bazı Tüzum- suz ve manasız mukayeselere kalktılar ve bizi kanl bulunmadı. gımız bir manada İiberalizmin müntesibi mevkiine oturttülar. Biz iktisadi manada değil, sivasi manada liberaliz. Hem de üyesi çok sadık âşıkıyız. Belki sekter ruhlar bunu bazme- | der mezler, kuşkulanabilirler. Lâkin ! gazetesinde İsmail “demagoji yapıyorlar, manada Hibe isimli “bir makale İ tedbirleri şimdiden İzmir O ( Hususi) Şeh | rimizde sessiz bir şekilde faa liyette bulunan ve amele ço- cuklarına bakan Kreş müessess- sinden bahsedeceğim: — Cemiyetin Kâtibi Umümisi Osman zade Lem'i Beyin sözle- rini şöylece bhulâsa edebilirim: — “İki sene evvel faaliyet sahasına atılan müessesemiz, bil hassa bir senedenberi Avrupanın birçok yerlerinde misline tesadüf edilemiyen hayır cemiyetlerinden biri olmuştur. Evvelâ bir mer- kezle işe başladık. (25) amele çocuğunu (O yedirecek, © içireck; giydirecek, okutacak bir teşkile, yaptık. Üç yaşından yedi: yaşına kadar olam çoc: buraya ka bul ederek bakmıya başladık. Gün geçtikçe ( Kreş ) lerimize | devam etmek talığı Kalmadı lerinin en büyük dertlerinden biri de hayvan hastalığı, Vebai bakaridir. Adeta üzerinden hay- van fışkıran bu feyizli torraklar- da köylünün yegâne maişet va: sıtası hayvanlardır. Bilhassa Irak ve İran hudutlarının çak geniş elması Kontorof imkânını güçleş- tiriyor ve bazan hastalık geliyordu. İki ay evvel Varta ismindeki kazamızda Vebai bakart çıkmıştı. Büyük bir sirayet tehlikesi gösteren bu hastalik, teİbirleri sayesinde hemen dur- durulınuştu. Mücadele beyeti o vakittenberi hastalıkla mücadele- ye devam etmekte ve icap eden almaktadır, bu vaziyet kölüyü çok memnun etmiştir. Sekiz Yaşında (Bir Katil? Kaş (Hususi) — Ovagelmiş | Yusuf | İnce Gül gere evine ziyaretlerinden b | ik, Öküz Vebası Has- | Muş (Hnsusi — Şark vilâyet- | bu bavaliden | Ziraat Veköletinin cezri ve kat'i | SON POSTA edenlerin adedi okadar arttı ki bir merkezle bunu idare etmenin müşkülâtile karşılaştık. (o Sırasile Dolaplıkuyu, | İkiçeşmelik, Tilki- Tepecik ve Bornuvada bu merkezden başka beş şube açtık. Bu şubelerin her birine yirmi be- şer amele çocuğu kabul ettik. Bu şubeler de, mürebbiler çocuklara sabah, öğleyin, akşam muntazam | yemek verdikleri gibi bedeni ha- reket ve mukavva harflerle ders te ekutuyorlar. Çocuklar burada aile terbiyesi ve iyi bir dissiplin akyorlar. Çocukların elbise, zyak- kabı vesair ihtiyaçları oyuncak- larına varıncaya kadar müesszsemiz tarafından temin edilmektedir. Halk Forkasınin himayesi: olan müessesemizin başlıca vari- | datından 5000 lirasım Vilâyet üzere müracaat i > Muhasebei Hususiyesi temin et- | 42 Çocuklu Bir Baba Kelegenra (Hususi ) — Geçen gün geniş omuzlu, beyaz sakılh dinç bir ihtiyar Nüfus Dairesine gelerek çocuklarına maaş tahsisi hakkındaki evrakım takip edi- yordu. Gölbaşı nahiyesinin Ko- paran köyünden 284 doğumlu Mehmet oğlu AK Ağa ismini taşan bu ihtiyarın, 42 çocuğu olmuştur. Üç defa evlenmiştir. 12 kım ve 30 erkek çocuğu olmuştur. Fakat fena bir talih Ali Ağanın çocukla” htelif yaşlarda öl bu kadar çek k 4 kız ile 8 i yerinde bir fade (ederek tergisinden muaf MEMLEKET HABERLERİ İzmirde Amele Çocuklarına Bakan Çok bayırı Bir Müessese Vardır Sağun müessese Umumi Kâtibi yp Bey, solda Başvekil! Paşanın mllosseseyi ir ioilba ve bakılan çocuklar | ği gibi, 500 İirasmı Belediye, 1000 lirasını da Hilâliahmer ce miyeti o vermektedir. Maalesef Belediye bu sene taahhüt ettiği 500 lirayı vermemiştir. Bu suret- le bütçede açık kalan bu para- yı temir için bir garden parti verdik. Geçenlerde şehrimizi teşrit buyuran Başvekil Paşa Hazretleri müessesemizden okadar memnun kaldılar ki Ankaraya avdet eder etmez şahsen 1000 lira yardım ettiler. 2500 den fazla amelesi bulu- nan İzmir gibi büyük bir şebir- de bu altı şubenin ihtiyaca ce- vap verdiğini iddia etmiyorum. Şehrin daba dört merkezinde | amele bakım evlerine (ihtiyaç vardır. Bunları da mehma emken temine ve tesise çalışacağız. ,, Adnan Diy arbekir Bir Sarhoş Sahneye Rakı Şişesi Attı Diyarbekir (Hususi) — Bu ak- | şam burada müessif bir hâdise olmuştur. Ahmet Necmi isminde bir şahıs iyiden iyiye kafayı çek- | tiklemn sowra buradaki tiyatroya gelmişti, Perde açılıp, dansözlerden Bulgar tebaasından Miçe, şarkı söylerken, Ahmet Necmi Efendi birden bire aşka gelmiş ve ce- binden “çıkardığı bir elmayı #ab- neye ( fırlatmıştır. Miçe, âşıkın bu iltifatına aldırmamış ve elmayı ayağile bir köşeye itmiştir. Bu- nun Üzerine Ahmet Necmi Efendi fevkalâde sinirlenmiş, ve diğer cebinden çıkardığı dolu rakı şişe- sini sahneye fırlatmıştır. Bereket versim şişe çalgıcıların başım yar lıyarak geçmiş ve dansöze ise bet etmemiştir. Bu tecavüzü mü- nasebetsiz bir harekek talâkki eden halk mltecavizin üzerine yürümek istemişse de, polis ber ğe bir hâdiseye meydan ver- mm: ir. Ahmet Necmi Efendi hakkında tahkikata başlanmıştır Diyarbekir “Ay,, Takımı Diyarbekir (Hususi) — Birinci Umumi (Müfettişlik © mintakası maçlarında birinci gelen Ay takımı Türkiye birinciliği maçla” rına iştirak etmek üzere Mersine hareket etmiştir. « —— —————— tutulmasını istemektedir. 42 ço- cuk babası Ali Ağanın bir res- imni gönderiyorum. Teşrinievvel “ Tenkit Edebiyat Tarihi Dersleri İstanbul Erkek ve İstikti y seleri Edebiyat muallimi v9 MI Lisesi Müdürü Asik Beyin bu isimle yazdığı Ki eser, İstiklâl Lisesi Talebe "& peratifi tarafından güzel rette basılmıştır. Talim vi biye Dairesinin liseler için ettiği bu eser, edebiyat 5 rinde usule dair bir mukadi ile başlamakta, daha ber i edebiyatını devrelere taksi be Türk tarihine umumi atfetmektedir. Bu münasebetle bik ve yeni Türk medeniyeti, 18) Şi Türk içtimal hayatı, din ve ayi daha sonra ilk edebi Kil mevzubahs olmaktadır. Ki fasıllardan © sonra, İlim sonraki Türk edebiyatına mekte, edebiyatımızdaki muf w£ şairleri, (tasavvuf — tahlil etmektedir. Daha sonra on üçüne #İ Oğuz lehcesi mahsulleri g olunuyor, Çağatay eki den geçiriliyor, Azeri edebirii bir göz atılıyor, Anadolu yatına geçililiyor. Kitapta öz Türk dili ile ince şiirler yazmış olan şairlerine büyük bir mevki —ğ di Bundan sonra nesir seni ne suretle tekâmül ettiği wi olunmuş ve on altıncı va baren cihan edebiyatının ; vaziyeti hulâsa edilmiş. Eseri retle tahlil ve tetkiklerine dd ederek Tanzimata kadar si te ve orada nihayete çime Agâh Sırrı Beyin bu yi deki hususiyet ve yenilik bili sa edebiyat devirlerini asır alarak, ayni müddet zarndi vam edebiyatının, halk şairl! ve onlara muasır Garp iz nin vaziyetini ve eserlerini yese etmesi, bu surette o doyurucu ve tatmin edici mat vermesidir. Şimdiye edebiyat tarihlerine yanlış bazı noktalar da bu ia sikalara istinaden tashih muştur. gö Müellif, bu eserine teşkil eden eser ve mecmiği on sayfa dolusu isimlerini Tata sonuna ilâve etmek yereli de okuyucularına tetebbü açmış, Onları nasıl ei haberdar etmiş oluyor. ve tüphanemize yeni bir eser eden Agâh Sur Beyi ederiz. Kaşta Bu Kazada Doktof Ve Yol Yoktur — kasabada 12 gi Go) — ye olaf bu b babil Şol şimdi (200) hane olmuştur. Meis adası ile karşı ven ei olan ve cidden havasının, su” <i letafetile şöhret bulan bu Sy kasabanın yalnız iki derdi V* Yolsuzluk ve Dektorsi pe Yolsuzluk Antalya valisi eğ) himmetile bir iki seneye | izale edilecektir. if Fenike ve Elmalı kazalar!” #İ kazamıza doğru yol am devam elmektedir. Doktorsuzluğa gelimce: met doktorluğu altı ayda” 4 münhaldir. £ Kasabada doktor da yoktur. Buraya ber” li bir doktor tayini çok “ ve en insani hizmet asi