Haftada Bir Defa Neşro- lunur Ve Bütün Dünya Matbuatını Size Getirir. İNANILMIYACAK Bu Sayfada Dünya Matbuatında Çıkan Meraklı Hikâye, Yazı Ve Makaleleri Bulacaksınız. ŞEYLER Bu gemi 1926 tarihinde Norveçten yola çıkmış 78 # Almanyada bir ceza — ( Ş# mahkemesi reisi ©- , j günde Okyanusu geçerek - Amerikaya Gitmistir. — lan Karpzov 46 sene- de 30 bin idam ka- rarı vermiştir. Bütün idamlarda da hazır bulunmuş, fakat köpe- ğinin — ölümüne ölmüştür. Muvaffak Oluş- larını Hastalığa Medyun Olanlar Hayatımızda hastalığın mühim rol oynadığının farkında mısınız? Bugün beynelmilel şöhret kazan- miş büyük adamların çoğu mu- vaffakıyetlerini hastalıklarına medyundurlar. İşte size bir kaç isim ve bir- kaç misal: İngilizlerin H..G Woelles isminde meşhur bir muharrirleri Yazdığı eserler yüz binlerce ftılır. Bu adam ovvelce bir per- decinin yanında çalışırmış. Bir gün müzmin bir ciğer bastalı- ğına tutulmuş. Hastahaneye yat- miya mecbür olmuş. Fakat pa- rasız olduğu için, tedavi ücretini temin etmek Üzere yazı yazıp gazetelere göndermiye başlamış. Bu sayede şöhret kazanmış İngilterenin en büyük muharrir- lerinden biri olmuştur. Garp edebiyatında hastalıkları yüzünden muvaffak ve meşhur olmuş isimler pek çoktur. Bunlar arasında Ruskin, Kariyle, Ste- vensonu zikredebiliriz. Bu adam- lar bütün hayatlarını hastalıklar içinde geçirmişlerdir. Napoleon bile muvaffakyet- lerini o vakit hazımsızlık sanılan Sonra kanser olduğu anlaşılan hastalığa atfeder. Napoleon ka- Fısına yazdığı bir mektupta: “Ni- hayet muvaffakıyetimin — sırrını keşfettim: İçimi yiyen şu hastalık.. Ona galebe çaldığım gün, önüme çıkacak hiçbir mâni beni yıldı- Tamaz.,, Kazalar da bazı büyük adam- larm mukadderatını tayinde mü- him rol oynamıştır. Meselâ İngi- lizlerin meşhur devlet ricalinden Mowden — muvaffakıyetini — bir k_lllyı borçludur. Snowden bir isiklet kazasına uğramış, ayağı tılmışti. Bu yüzden iki sene tasta yattı. Hastalığı müddetince Siyasi iktısada ait eserler okudu Ve meşhur bir devlet adamı oldu. Sinek İnsandan üvvetli Midir? X Bu sualden murat ettiğimiz 'ana şudur: Sinek boyuna nis- ğ:'.'f insandan kuvvetli midir? c böyle anlaşılınca verilecek dil:ııe':ı( evet ) tir. Bu cevabı ver- sonra şunu söyleyelim ki dünyada insan, bedeni kuvvetile V.'!Iı' ve dayanamıyarak BİLİR Balıklar Donı;;uş Havuzlarda Nasıl Yaşarlar ? Bir havuzun donması demek, üzerinin buz tutması demektir. Buzun altında yine su bulunur. Hatta elimize bir değnek alır, buzu kırarak büz . tabakasının nekadar kalm olduğunu anlamı- ya çalışırız. Buz tutmuş bir şıyan — bal suda ya; havuzda ya- altındaki Balık havuzun d kâfi gelecek kadar su bulabilir. Fa- kat Üstü buzla örtülü Bbir havuz- da havayı nereden bulur? Asıl mesele buradadır. Havuz donma- dığı zaman su ile hava temastla- dır. Bu temas sayesinde su ba- lıklar için lâzım olan müvellidül- humuzayı alır. Fakat havuz buz tultuğu zaman bu ameliye durur. Bazan buz kenarlarındaki yarık- lardan hava girebilir. Bazan bu- zun bir tarafında bir delik ola- bilir.. Fakat en mühim ihtimal havuzun alt tarafına bir taraftan su akmasıdır. Bu taze su, bera- berinde balıkların yaşayabileceği miktarda — müvellidülhumuza da getirir. Eğer bütün bu ihtimaller mevcut — değilse o vakit balık havasızlıktan boğulur. alıkların Hisleri Jar Mıdiır? Elbette vardır. Mikroptan in- sana kadar bütün canlı şeylerin bir çeşit hissi vardır. — Canlı mahlükların birşey hissetmeleri ve hissettikleri şeye cevap ver- meleri canlılığın en basit alâme- tidir. Yalmız bu hissin derecesi bayvana göre değişir. Onun için bir balığın hissi olmadığını söy- lemek yanlış olduğu gibi, bizim gibi hissettiğini iddia etmek te hatadır. Meselâ balık bir bebek gibi görür. Balığın işitme, koklama, tatma hisleri de vardır. Yalnız unutmamalıdır ki - balığın beyni çok küçüktür. Onun için bisleri de çok kuvvetli değildir. lar, buzun r demektir. — — değil, kafası ile, dimağı ile, ma- hareti ile yaşar. Muhtelif hayvan- ların vücutleri ve beyinleri ile insanın vücut ve beynini tartar- sak, o vakit beynin nasıl gittikçe ehemmiyet kazandığını görürüz. Yalnız sinek değil, bütün hay- vanlar adale kuvveti itibarile in- sana faiktirler. Fakat insan bü- tün hayvanlara hâkimdir, çünkü dimağan onlardan ileridir. yerlileri ta- rafından bu ağaca Allah naza- rile bakarlar. Hatta bu ağacın geceleri gezdiğini — zanneder- “MİSİNİZ NİÇİN? Süt Kaynayınca Niçin Kabanp Taşar? Mayi halinde her hangi bir- şey kaynatıldığı zaman o mayi- in bir kısmı buhar ve gaz haline geçer. — Bu gaz mayiden daha hafiftir. Onun için kabarcıklar halinde — mayin sathına çıkar, Bu kabarcıklar bazan mayiin di- binde hâsıl olur, sonra yukarı çıkar ve satha varınca patlar biz bunu görd nüz zaman suyun kaynadığını anlarız. Su kaynattığımız zaman bu habbeciklerin yukarıya çıkıp pat- lamasına — biçbir mâni yoktur. Onun - için suda bu habbecikler satha kadar — çıkmakla beraber orada pallar ve kaybolur. Bina- enaleyh su kaynadığı zaman ka- barıp taşmaz. Fakat süt içinde birçok şeyler vardır. Bunların bir kısmı kaynar, bir kısmı kay- namaz, Sütte kaynıyan şey su- dur. Halbuki sültte bulunan diğer bazı şeyler südün üzerinde top- lanır ve orada bir kaymak — vü- cuda getirir. Südün içinde su babbecikleri yukarı çıktığı zaman bu kaymak tabakasının altında kalıp hapsolurlar. O vakit sıcak hava balonu nasıl yukarı kaldı- rırsa, bu habbecikler de südün üzerindeki tabakayı yukarı kal- oe aa | İNANILMIYACAK — TESADÜFLERDEN I ı i ı “İîfavuk Yumurtadan Piliç Çıkacağını Bilir Mi? Biliriz ki hayvanlar sevki ta- bü ile hareket ederler. Bir hayvan hareketinin ne netice vereceğini evvelden tahmin edemez. Hayvan bir şeyi yaparken, onu niçin yaptığını bilmez. Fa- kat bazan bir hayvan, birçok defalar yaptığı tecrübeden son- bazı muayyen hareketlerin neticeler verdiğini ra, Meselâ bir köpek ne vakit kabahat işlediğini tecrübe ede- bilir. Bu böyle olmakla beraber, bir tavuğun, ister bir defa, ister iki defa ister yirmi defa tec- rübe etmiş olsun, yumurtadan piliç çıkacağın bilmesi varit de- iğildir. Tavuğun — sevki - tabiiye uyarak yaptığı şey sadece yumur- taların üzerine oturmaktır. Amma bu oturmanın neticesinde yumur- tadan piliç çıkacağından ©o hiç haberdar değildir. İşte südün kabarması budur. Fakat südü karıştırırsak habbeciklerin — yukarı çıkmağa başlamalarına meydan vereceği- miz için, südün kabarmasına da mâni oluruz. dırırlar. Amerika Reisicümhuru Mister Hover verdiği bir bahçe eğlence- sinde umumi! harbe iştirak ederek ayaklarını kaybeden eski askera diyor ki: anlı, bırakalım Avrupa kendi başının çaresine baksın. Malül asker şu cevabı veriyor. — Bunu daha evvel söyliyemez miydiniz? Hindistanda pehlivanları evliya yapıyorlar, Bu resim Sadık is- minde son zamanda evliya ya- pılan bir pehlivana aittir. Sizi Hayrete Düşürecek Bazı Garip Vak'alar Holândada yumurtalara öy- le markalar korlar ki, pazarlar- da satılmıyanları ayırıp tekrar sabibine iade etmek mümkün- dür, * Cenubi Afrikada üzerlerinde altı aylık yönleri de olduğu halde bir koyunu 25 kuruşa satarlar. * Meşhbur - bir doktor için şu sözleri söylemiştir. *“ Sigara — sinirleri — gevşetir. Bu —tesiri yapan her — şey hastalık zuhuruna mani olur. O- nun için sigara içmek faydalıdır. sigara İugilterede domuzları köyler« den pazarlara tayyare ile nakle- derler. * Silizyaya sarı kar yağmıştır. Âlimler bunun çöllerden kalkmış kumların tesirile olduğunu söylü- yorlar, » Danimarkada asıl isim yanına takılan her aile ismi vergiye tâbidir. * Ameliyatta bıçak yerine Elek- tro-termik iğne kullanmıya baş- lamışlardır. Bu iğne ile “yapılan ameliyatlardan kan akmamak- tadır. Tırnaklarımızdaki Beyazlar Nereden Hâsıl Olur? Bizim tırnaklarımiz hayvanla- rin boynuzı benzer. Tırnak, saç, ve derimizi vücuda getiren maddeden hâsıl olur, fakat bun- ların ikisinden de farklıdır, ve daha ziyade boynuza — benzer. Tırnağın dibindeki derinin hü- ceyresi bu tırnağı vücuda geti- rir. Tırnağın teşekkülü bu hü- ceyrelerin sıhhatte olmasına bağ- hdır. Eğer bir insanın cildi sıh- hatte — değilse o vakit tırnaklar bundan mütcessir olur. — Yahut herhangi bir sebepten dolayı kanımız bozulmuş, yahut zehir- lenmişse o vakit tırnaklarımızda beyaz lekeler görünür. — Bazan bütün parmaklarımız böyle beyaz lekelerle dolar. O vakit sıhhati- mize itina etmek lâzım gelir.