, kaklarında tehlike - ganneknem < yar ticareti ile meşguldür. Buna 14 Sayfa aat — SON POSTA Cenuv Denizlerinde Bir Seyahat Macerası Altın Peşinde.. Üç Seîseri.. Üç Milyoner Tümam — Makar kulübede Wiyarın yanındadır, dedi, anlaşılan arala- | mnda sıkı bir dostlük - başladı, sigara ve cin içmekle meşgul- dürler. Hagton: — Ben Makarın lüzumundan fazla içki kullandığımı — zannet- mem ! — Hayır. Fakat ne olursa olsun bu dakikada bildiğimiz ayya- gn yanındadır.. Kendi — hesa- bima — ne konuşabileceklerini düşünüyorum. Kulübenin kapısı- na kadar gittim. Fakat içerden çıkan koku okadar şiddetli idi ki z kaldı sırtüslü yere düşecektim. î Viyar davet etti, fakat yapılacak o bazı işlerim olduğunu bahane çederek girmedim. Bu mütalcaya arkadaşı: — Viyar ile Makarın dost- olabileceğini cevabını - verdir. Vi- içkisini de ilâve ederseniz ada- >aaın başka şey düşünmiye vakti — kalmadığını anlarsınız. Hakikati halde Hagton bir | - müddettenberi Şayayı o derece fazla düşünüyordu ki kendisinde başka mevzu üzerinde durmak kabiliyeti kalmamıştı. Acaba genç İazı kızdırmış mi idi, yoksa korkulmuş mu idi? Bu- mu bilmiyordu, fakat biraz daha sakin hareket etmediği için ken- di kendisini muabaza ediyordu. İskeleye inerek oturdu ve Halün ne yaptığını seyre daldı. Kaptan tahtalarının çatlamaması için sandalım içine biraz su dol- durduktan sonra - içini tetkike başlamıştı. . Bununla beraber Hagton kap- tanı yöremiyordu, düşüncesi el'an Şayada idi, * Genç kızın insam cezbeden tatlılıklarından - biri, bazan sözü keserek maksadını anlatmak i in işarele geçmesindeydi. Herhalde Hagton ekseriyetle aşkın uzun bir tanışmadan doğmasına rağmen ba- zan biz yıldırım gibi süratla do- ğgabileceğine de inanmıya baş- lamıştı. Bazı insanlar aralarında kimyevi bir cazibe — varmiş gibi yekdiğerine doğru koşuyorlarmış, diyordu. Fakat içinden müsterih değildi. Muharriri Stakpool — 48 — | Hagtorrırİçin Defîneyî Bıilâbilmek Şim- di Büsbütün Ehemmiyet Kesbetmişti. Çünki Kızı Alıp Götürmesi Ancak Bununla Kabildi — Şaya beni sevse de benim- le gelmiye muvafakat etse bile onu buradan uasil götürebilirim, diyordu? Beş param bile yok. Şaya ile birlikte burada kal- mıya gelince bunu batıra getir- mek bile doğru değildi, bu, daha hayatta iken merzara gir- mek demekli. Hagton düşüne düşüne hayale | daldı. Evet, evel, en iyi çaresi I defineyi bulmak ve Şaya'yı bu- radan alarak — gitmekti. Fakat hayalde kalmak mümkün değildi. katen mevcut olup - olmadığı belli değil, mevcut olsa bile Makar | haininin elinden — kurtarılabilece- gini hiç kimse temin edemez! Hagton — bir müddettenberi Makarm hakikaten korkone bir mahlük olduğunu anlamıya baş- lamıştı. Evet Makar korkonç bir adamdı. Mütemadiyen gizli plân- lar peşinde koşan ve mütemadiyen karanlıklarda yaşıyan bir adamdı. Muhtelif hayvanların tabiatle- rini kendi tabiatine ilâve edebil- mek kabiliyeti yalnız insanlarda mevcatlur. ve ancak bu kabili- yettir ki bazan insanlara en ga- | H.ıgıoı. derhal kendi. kendine | , yahşetleri yapabilmek kuvve- söylendi: tini vermektedir. — Bir defa definenin haki- ( Arkası var) Üçüncü Milli Sanayi Sergisine İştirak eden ve etmiyen sanayicilerimizin NAZARI DİKKATİNE Tabedilmkte olan sergi rehberine ceklâm veriniz. Rehberler meccanen — dağıtilacaktır. Şerait çok ehven Posta kutusu N. 10 ANKARA - ÖÜ d - p L Kü Ç Plâji eşme jJtarı Müürede $ ' uzaye artnamesi Hilâlinhmer Cemiyeti İzmir Merkefititden : 1 — 18 kabine - Banyo soyunma mahalleri - 1 büfe | gazino | mutfak, elektirik dairesi, su tesisatı | bususi oda 3 düş, 3 halâyı müştemil Çeşme'de İlıca mevkünde kâin plâj 5 sene müddetle icara verilecektir. 2 — Plâj arazisi müstakillen Hilâliahmer Cemiyetine ait olup bundan başkca plâj sahası olmadığı gibi hiçbir kimse tesisat yapmak salahiyetini haiz değildir. 3 — Gazinonun masa, sandalya, mutfak levazımı, deniz oyuncak- ları, ve ssire gibi eşyası tekmil olup muhafazaları - kırılmak ve fersudeleşmek gibi zayiat tamamen müstecire ait olmak üzere bu eşyaların birlikte iareten müstecire verilecek eşya ve motörün halihazır evsaf ve kıymetleri hini teslimde nazarı itibara alınmak suretile teslim olunacaktır. İşin hitamında mezkür eşya ve motörün kullanılmak yüzündeü kıymetlerini kaybedeceği tabii bulunduğundan her eşyanın cins ve nev'ine ve aşınmalarına nazaran *010 ilâ 9100 e kadar amörti tenzil edilerek devrön tesellüm olunacaktır. Binanın amortisi bundan hariç olup ancak bu müddet “zarfındaki tamirat, boya ve saire gibi urlzalar müstecir tarafından ikmal edilmesi şarttır. 4 — âk dairesinde motör ve gazinonun dahil ve haricinde elektrik tesisatı vardır. Müstecir kendisine ait olan tenviratı ikmal ettikten sonra bermutat kendisinin tensip edeceği bir ücretle başka müşteriye satabilir. Yalnız motöre haddi tabiisinden fazla cereyan lahmili atiyen motörün bozulmasına ve kırılmasına sebep bu cihelin nazarı itibara alınması şarttır. 5 — Plâja gelecek olan müşterilerden on kuruş dühuliye alın- maktadır. Müstecir bu hususta serbesttir. Yani . isterse duhuliye miktarım tezyit ve tenkıs edebilir. Hilâliahmere ait hanelerin müstecirleri bu dubuliyeden müstesnadırlar. 6 — Bedeli icar tahmin edilerek üç taksit ve peşin olmak üzere tesviye edilecektir. T — Mevsim geçtikten sonra bina ve eşyaların muhafazası için senevi ( 150 ) lira ücretle bir bekçi istihdam edilmektedir. Bu para da müstecire uittir. 8 — Plâj sahası dahilinde mevcut iki adet hane vardır. Bu binalar yalnız cemiyete ait olup müstecir ile bir münasebeti olmadığı gibi bunlardan gelecek menafi anacak "Hilâliahmere aittir. Ve bımların müstezirlerinden duhuliye alınmaz. 9 — Müstecir plâj sahası dahilinde bilâhare cemiyete terkedilmek ve hiçbir hak aramılmamak şartile - istediği tesisatı yapabilir. Ve bu hususta cemiyet bir mes'uliyet kabul ermez. 10 — Fazla izahat istiyenler ayrıca bir mektupla Cemiyeti İzmir merkezine müracaat edebilirler. Hilâliahmer 1i — Plâj icara verildikten 'sonra gerek müstecir tarafından otel ve a mümasil büyük başka tesisat yapmak arzu edenlerin Sı a uzun müddet kiraya vermek ve dabla müsait şerait Te müzakereye ılmeçlinl 12 — İşbu şarğısan müddeti nisan nihayetinde bitecektir. —— b ğ , 'Nfıı; n ğ Sovyet Rusyada Bir Gazetecinin Gördükleri (Baş tarafı 6 c aayfada) l T Berlin, 30 Kânunuevvyel 1981 İki gazeteci “Roma,, da “Pa- payı ziyarete gitmişlerdi. Konu- şurlarken “Papa,, sordu: — Bizim hakkımızda bir ki- tap yazmak istiyörsunuz öyle mi ? Peki, Fakat “Roma,, da nekadar kalacaksınız ? — Üç gün mukaddes peder! — Bu Müddet kâfidir. *Papa,, bu muhavereden son- ra ikinci gazeteciye döndü ve ona da sordu: — Peki siz kalacaksınız? — Üç ay! — Bu müddet pek azdır. Bu küçük hikâyeyi — bana *Moskava,, da bizzat M. (Litvinof) anlaltı. Biltabi “Roma,, dan bah- nekadar zaman “sederken “Moskova,, yı kastedi- yor; “Papa,, derken de kimbilir belki kendisini düşünüyordu. Fa- kat bunu bana söylemedi. Yalnız ben şimdi düşünüyorum: — Niçin Moskovadan daha ilk akşam dönmedim, diyorum. Moskof hükümetinin merkezi- ne leden — dört saat sonra vardımn — ve gece — yerisından iki saat sonra da yatağı- ma girdim. Halbuki yatağıma gi- recek yerde geri dönüş yo- lanu — tutsaydım, tamamen doğ- ra olmasa bile hayret verici | neticelerle dolu küçücük güzel bir kitap — yazabilirdim, Fa- kat böyle yapmıyarak Moskova- da altı hafta kaldım. Şimdi bu memleket hakkında ne söyleye- bilirim. Orada her şey yazılandan ve söylenenden — farklıdır. - Her şey tahayyül ettiğimize, mümkün *gördüğümüze daha ziyade ben- zemektedir. Evet takriben böy- dir, büsbütün değil. * Rusya yeni bir şey doğuyor ve büyüyor. Bunu inanarak söy- liyebilirim. Fakat bu doğan ve büyüyen şey fazla heyecana ka- pilan lehdarlarının veya — aleyb- darlarının bize inandirmak iste- dikleri kadar “ yeni , ve “im- kânsız, değildir. * * Moskovada geçirdiğim ilk altı Umum deposu : JAK Y. LEVY Gaz Ocakları FENNİN SON İCADI İdareli Bunları her yearde Çiçek pazar, Altıparmak Han altında, İstanbul . Sanayi Mezunu Aranıyor İstanbul haricinde kâlin bir muessesei sınaiyenin muhtelif makine dairelerinde çalıştırılmak üzere hizmet askeriyesini ifa etmiş on genç sanayi mezunu efendiye ihtiyaç vardır. Bu efendiler şimdilik muvak- katen, ileride gösterecekleri kabiliyetlere göre dolgunca maaşla daimi olarak tavzif edileceklerdir. Taliplerin vesai kadar çalıştıkları müessesattan almış oldukları bonservis suretleri ve muhtasar tercümel balleri merbut olduğu halde ( Sanayi ) rumurille saat içinde ben bu “ bhakiki ye- niliği , görmedim, Fakat hisse- dar gibi oldum. Bununla beraber bu ilk altı saat benim yine ol- dukça ve hayret verici vak'alarla dolu idi. Gördüklerimi size, iza- hata girişmiyerek olduğu gibi anlatacağım. Grand Hotel Tayyarenin yolculara mahsus kısmında siyah zemin üzerinde karimzi — harflerle — yazılmış - bir cümle parladı. Bu cümleden: — Dikkat ediniz, iniyoruz, koltuğunuza eyice yapışınız , de- niliyordu. Fakat bu cümlenin belirdiği dakikada —ihtara lüzum kalate- maişti. Biz altın yaldızlar içinde parlıyan bin bir kubbeyi seyre- derken tayyare çok yükseklerdem kısa bir münhani çizerek burnunu zemine dikmişti. İniyordu ve Sovye! ölkesinde yakından gözüme çar- pan ilk şey tam faaliyet halinde bir hipodrum oldu. Küçük ve se- ri otomobiller tribünlerin kena- rından kaynıyor ve her — taraftan siyah insan kömeleri kaynaşıyor- du. Hipodromun Hispano Suiza markalı yepyeni lüks bir otomobile bizi bekliyordu. Hayatımda hiç bir zaman bukadar merasimle kar- şılandığımı hatırlamıyorum. Şoförür yanında kızıl ordudan bir muha- fiz asker, otomobilin içinde de bir tercüman vardı. Moskovaya bu şekilde muzaffer bir kümüt- dan gibi girdim. Fakat bu refa- katimdekilerden nasıl kurtulmalı? Bu pek güç olmadı: — Yorgunum, derhal yata- cağım, dedim. Beni hemen yalnız bıraktılar. Fakat gidip yatmadim. (Arkası var ) Pertevniyal Vakfından * Şişli'de İzzetpaşa sokağında Valde apartmanının 5 Nolı da- iresi | sene müddet ve 45- 47 lira ecri misille; ve Kadırga'da 53 No. li arsa 2 sene müddet ve 10 lira ecri misille ve yirmi gün müddetle müzayedeye vazedilmiş- tir. Taliplerin yevmi müzayede olan mayısın 12 inci perşembe ünü saat 16 ya kadar Evkaf Müdüriyetinde Pertevniyal Vakıf İdaresine veya İdare Encü- men'ae müracaat etmeleri, K ve dayanıklıdırlar. isteyiniz. askeriyeleri ile şimdiye