Siyaset Âlemi İfrat İle Tefrit & Selim Ragıp Garplı bir muharririn eserinden : Son hâdiseler, Garp dünyası- nin, mübalâğalı addolunabilecek I_"' tasarruf mücadelesine giri;l_i- ğini gösteriyor. Meselâ İngiliz Çıraliçası, yeğeni Ledi (Mey Kem- briç)in evlenmesi münasebetile yeni bir elbise yaptırmak isteme- miştir. Birçok sanayi şubelerinde işle- rin fena gitmesine rağmen, kasa | yapan fabrikaların geceli gün- düzlü çalıştıkları haber veriliyor. Bu, biribirine zt iki haber karşısında, insan ne söyliyeceğini hakikaten şaşırıyor. Haşmetlü İngiliz Kıralının son buhrandan — müteessir olduğunu, zevcesine yeni bir elbise yaptı- ramıyacak kadar bütçesinin sar- sıldığını — kimse — iddia Şu halde, buhrandan hakikaten meteessir — olanların — lâzımgelen tedbirleri almalarile iktifa etmek, en doğru bir hareket olur. Çünkü tasarrufta ifrata düşmek te bir nevi pintilik doğurur ve bir muharririn dediği gibi “Alıcı in- sanların bir nevi grev yapmaları, ticareti yürütmenin en iyi yolu değildir.,, Birçok sanayi arasında kasa yapan fabrikaların altın kırdıklarına gelince: Bu zaru- geti doğuran şey, balkın ban;- kalarda kasa kiralamak — için österdikleri tehacümdür. Servet fahibi olanlar, artık bankalara emniyet etmiyor, paralarını ban- kalarda kiraladıkları kasalarda muhafaza etmeyi tercih ediyorlar, Dünyanın diğer bir kısım halkı ise, verilen haberlere göre, kâğıt para vererek mukabilinde külçe altın alıyorlar ve istikballe- Hni emniyet altına almak istiyen bu “ basiretli , insanlar, — başlarına gelmesinden korktukları sefalete kendi arzularile atılıyor. ve baş- kalarının istemedikleri sefaletle- rinden de mes'ul bir vaziyete giri- yorlar. İfrat ile tefritin ayai yola çık- tığını hatırlıyabilecek kimse kal- madı mı acaba ? e edemez. | ! ; $ . Çin Japon 'e * Müsademeleri Tokyo, 7 — Nomni ırmağı üzerindeki köprünün tamiri mü- nasebetile Cin - Japon kuvvetleri arasında vukua gelen çarpışma bitmiştir. Japon kıt'aları, Tomşi- den ileri geçmemek için emir almışlardır. Çang - Çuana gönde- rilmiş olan askerlerin ileri git- memeleri için talimat verilmiştir. Maamafih Harbindeki Ameri- ka konsolosu, Harbin, Mançuri, Haylardan Japonlara taarrar et- mek için Çin takviye kıt'alarının ilerlemekte olduklarını bildirmek- tedir. Diğer taraftan Mukdenden bildirildiğine göre Çang-Su-Li- | yangın düşmanı olan Yuan-Çiyan- Kay Mukden resmen bir hükü- met vücuda getirmiştir. Nonni nehri civarında — dün tekrar müsademe başlamış, akşa- ma kadar devam etmiştir. Japonlar Çinlilerin ilk hatla- rını işgal etmişler, Çinliler (700) metre geriye çekilmişlerdir. Öğ- leden sonra Japon sağ cenahı şiddetli bir hücuma uğramıştır. Japonlar (140) telef vermişlerdir. Buna mukabil taarruz esnasında (4000) kişilik bir- Çin kuvveti (4) Japon bölüğünü abluka et- miştir. Mukdenden takviye kıtaatı gönderilmiştir. —Yeni — haberler alınamıyor. Birçok Japon çocuk ve kadınlarının akıbetinden endişe ediliyor. Vaşington, T — Amerika hü- kümeti, Mançuri vakayii münasc- betile İâzimgelen teşebbüslerde bulunmaları için Tokyo ve Nan- kin mümessillerine talimat ver- miştir. Tokyo, T — Japonya, M. Bi- riyanın notasına cevap vermiş, Japon askerlerinin nerelere gide- bileceği — bildirilmiştir. — Ayrıca Amerikanın verdiği notada alın- mıştır. Bu nota, bazı mehafilce “Amerikan — zevkine uygun bir çare,, diye tavsif ediliyor. “SON POSTA,,nın Milli Tefrikası : 14 AH, MİNEL AŞK! MUHARRİRİ : iniri: dokunan şey — En sinirime n hcdiyeğir, Azizim. Vaı:ı;.ıınl de almasını da sevmem, dedi | — mBe=l iunıı duydum ya, :ıtfpl- Metelik hmmıy_orduııî. dn___ parantez, bugün hiç Eye ;;lşle lim. Para harcamak için V Ça arıyorum. Ab bu kız, ah bu dan... Beni allak bullak etti, VeT selâm. Bir bira daha iç. thby. haydi... Sıkılmıya başlandı galiba.. Dur. Bu partinin de sonuna g€ liyorum. i , Haziranın ilk günlerinden l;l- Tiydi. (Tarihi not defterimde 'azılıdır ama sana İüzumu yok.) arinlere uğradım. Sabahtı. F.ıl:' rettin Bey, salonda, mutadı bilâ- fina Pijama ile şaşkın p'şkın İçlşyordu. Beni kapınm eşiğin- görünce koştu: SERVER BEDİ — Buyurun, buyurun, dedi, kıyafetimi affedin, fakat oldukça helecandayım. Mühim bir hâdise cereyan et- tiğini derhal anladım ve yüzüne dikkatle baktım. Fahrettin Bey bana bir koltuk gösteriyor : — Buyurun, — oturun... Şimdi arzederim.. Bir cıgara — iltifat buyrulmaz mı? — Estağfurullah... Efendim, bizim Narin iki gündür ortada yok. Bir sıçrayışta ayağa l_ııllmııpııı. Fahrettin Bey, endişeleri arasında, halime gulecek kuvveti buldu, bir kahkaha attı: i — Aman mirim, dedi, zatı- Aliniz benden fazla telâş buyur- , ben Narinin babasıyım. d"'ı-“'.ı,u birar şaşırdım: ' l Yeni İngiliz Hükü- metinden Simaları Mak Donald, Tomas, Baldvin, Sir Samoel Hor, Sir Con Simon |Uzak Şark Vaeti KanşW(_)r-Fransa Amerikadan Asıl Neler İstedi? (11) Muhafazakâr, (5) Liberal, (8) Amele Fırkası mensubu vardır Fransanın İstediği Paris, 7 — Fransız Başvekili M. Laval, Taymis — gazetesine göre, Vaşingtonda, Almanyanın Versay muahedesi aleyhinde bu- | lunmaamsı ve Lehistan Koridorunu istememesi için lâzımgelen her teşebbüste bulunacağını beyan etmiştir. Amerikan Bahriyesinde Bir Kaza Sansa - Pedro ( Amerika) 7 Denizde yapılan bir top tecrübesi esnasında hava kuvvetlerine karşı kullamılan beş pusluk toplardan biri Kolorado gemisinde infilâk | etmiştir. 4 topçu telef olmuş, 10 nefer yaralanmıştır. Bir Alman Denizcisi Öldü? Berlin, T — Bremdeki Nor ö t kumpanyasının umu- | Eşyî;dliîü M. Stimming vefat etmiştir. Hayatının - büyük bir kısmını deniz ticaretinde ge- irmişti. S ltalyada Zelzele Roma 7 — Reveretoda bir zelzele olmuştur. Hasar vukuu kaydedilmiyor. j —îklılüm.-- dedim, pederiniz.. Evet.,. Fakat ne de olsa merak edilecek şey» İki gündür mü bi dunuz? ny;:ı;cmı Bey, müstehzi bir yan bakışla, bu luılinı.i der ma- nasız bulduğunu — hissettirerek cevap verdi: — Evet, iki gündür... Yani çarşamba akşamı, saat dörtte, nereye gideceğini söylemeden çıkmış, bugün cuma, hâlâ ortada yok. a — Akrabalarından birine... —Heksinde aradık, yok. — Bir arkadaşında... —Hayır, hiç bir arkadaşına uğramamış. Rusların . Bir İfşası Tokyo, 7 — Bir Sovyet gaze- tesi, eski bir Japon başvekilinin İmparatora bir muhtıra verek Mançuride ( Kan ve demir ) siya- seti takip edilmesini, — evvelâ Rusya sonra da Amerikanın ezil- mesini istediğine dair bir vesika- yı neşretmiştir. Japonya bu vesi- kayı sahte olmakla tavsif ve hâdi- seyi tekzip etmiştir. Sırbistan Avusturya Ve Macarlar Belgrad 7 — Ayvusturya ve Macaristanda bir hükümet değişik- liği yapılacağına dair ortaya çıkan haberleri matbuat büyü bir alâka ile takip ediyor. Bir Cambazhanede Bir Vak'a Roma 7 — Peruzda, bir cam- bazhanede beyaz bir ayıya yiye- cek verilirken ayı müdürün Üze- rine atılmış, ağır surette yarala- mıştır. Lindbargin Yeni Vazifesi Vaşington 6 — Tayyareci Mi- ralay Lindberg istişari mahiyeti haiz Milli Tayyare Meclisi Azalı- | gına intihap edilmiştir. — Nasıl telâş edilmez ? Ke- rime hanımefendi ortalarda yok, Maşallah siz... — Mirim, telâş buyurmayınız. — Bir malümat mı aldınız? Müsterih misiniz ? Birşey mi bili- yorsunuz ? — Hiçbir malümat almadım, hiçbir şey bilmiyorum, yalnız kı- zımın huyunu biliyorum. — Acaip bir huy. Böyle ara- da bir kaybolur mu? — Hayır.. Çokluk böyle şey- ler yapmaz. Fakat Narin, bütün manasile kendisine ve istiklâline sahip bir kızdır. Tek başına İngil- tereye ve Amerikaya kadar git- miştir. Zerre kadar müdahaleden hoşlanmaz. Ben kapıya doğru bir hamle yaptım, sonra, haraketsiz duran Fahrettin Beye doğru atıldım: — Aman Beyefendi, bu ne lâkaydi? N& duruyorsunuz? Ginse- nize... |- — Telâş etmeyiniz. — Fakat... — Mirim, benim kendisine itimadım vardır. — O halde? — Nekadar olsa biz eski kafalı insanlarız... Yine de endişe !Mektup Açmak iDoğru Mudur? Bir kadın kocasının, bir koca karısının mektubunu açıp okuya- bilir mi ve ana baba kızlarının ve çocuklarının mektuplarını açıp okumak salâhiyetini haiz midirler? Sık sık maruz kaldığım bu su- allere vereceğim — haklı cevap şudur: HAYIR Mektup açmak, iptidat bir tecessüsün sevkile yapılan bir harekettir. Nasıl kapının anahtar deliğinden kızımızın veya oğlu- muzun odadaki hareketini tarassut etmek hakkını haiz değilsek, mektubunu açıp onun esrarına vâkıf olmıya da salâhiyettar deği- liz. Bir aile içinde mektup açmak kadar kavgaya sebebiyet veren hâdise yoktur. Açılmış bir. mek- tup, yırtılmış bir zarf, daima evin ij'::e bir kavganın başlangıcına ettir. Mektup, yalnız sahibinin oku- yabileceği hususi bir şeydir. Ka- palı zarfın içinde herşey buluna- bilir: Aşk, hıyanet, sevinç, teessür, felâket. Böyle bir zarfı görünce içimizde bir tecessüs uyanır. Fa- kat bu tecessise yol vermek, süfli hislere kendimizi kaptırmak demektir. Hiç kimse, gizli ve kapalı bir zarfın kendisine getir- diği saadet veya felâketin, ken- dinden evvel başkaları tarafından bilinmesini istemez. Hiç kimsenin israrına nüfuz hakkına — malik değiliz. Karı kocalar,birbirlerinden gizli birşeyleri olmadığını beyan ederek Kendilerini — mazur göstermiye çalışırlar; fakat bu bir mazeretten başka birşey değildir. Namuslu ve dürüst bir adam, kendisinden hiçbir şeyin gizlenmediğine emin- se, mektubun açılmasını da bek-« liyebilir. Bunun için isticale ne hacet. Karı kocayı, biribirlerinin mektuplarını açmıya sevkeden saik, kıskançlık ve şüphedir. Biribirine —itimat ve emniyeti olan çiftler biribirlerinin mek- tuplarını açıp okumiya da lüzum görmezler, Medeni adamın en birinci vasfı, başkalarının sırlarına ve hususiyetlerine hürmet etmektir, bu kimseler, karımız ve çocuk- larımız bile olsa, kimsenin mah- remine tecavüzo — salâhiyetimiz yoktur. Hanımteyze etmekten kendimi alamıyorum, Sesimi yükselttim: — Elbette endişe etmelisi- niz... Ben sizin yerinizde olsam burada bir dakika durmam, — Ne yaparsınız? — Polise koşarım. — Telefon ettim. Malümat yok. Fakat bu da lüzumsuz bir hareket. Narinin bir kazaya veya kasta kurban olduğunu zannet- miyorum. — Zan ile yakin hâsıl olmaz. — Hâlâ mecelle ile düşünü- yorsunuz, — Efendim, mecellenin bazı ahkâmı Gdeta riyazidir. Fakat bunu münakaşa etmiyelim. — Doğru. Fakat yapılacak birşeyde yok. Akşama kadar bekliyelim de... Hayretler içinde kalmıştım. Ne biçim — baba, ne biçim" kız.... Ne alangile — insanlar. Benim aklıma bir şey geliyordu. (Arkaz var)