SON POSTA Artması, Âliosman Kanununun Kaldırılmasından İleri Gelmişti.. (Her hakkı mahfuzdur) Abdülhamidin, bu sözlerinin tamamen doğru olduğuna ka- nüm. Eğer doğru olmasa idi; (Hanedanı Ali Osman) de- diğimiz bu tufeyli güruhunun, son zamanlarda bukadar ço- görmezdik. Tarihle meşgul olanlar bilirler ki; (Os- ) nın bariz tabint- dıni veyahut olan (Osman) Jan yapılınış; bir meclis- t eden kar- deşi (Saruy: elile ö ah olan Orl cinayetten masun kalmıştır. Fa- kat, üçüncü Padişah ( Muradı Hüdavendigâr ), oğla (Savıcı Bey)in evvelâ gözlerini oydur- muş — ve sonra adunu — iki parçaya ayırtarak yarım cesed bir tarafa, diğerini de başka bh tarafa astırmıştır. Dördüncü Padişah, (Yıldırım Bayazıt); ba- basının harp meydanında öldü- ğgünü r alır almaz, hemen kardeşi (Yakup Çelebi) yi bul- durmus ve derhal boğdurmuş- tur. Beşinci padişah, ( Çelebi Sultan Mehmet); bütün kardeş- lerini öldürtmüştür. Fakat Ye- dinci padişah olan (Fatih Sul- tan Mehmet); babaları arasın- da (taamül) hükmüne giren bu cinayetleri tamamen tasvip et- mekle kalmam mete dair tan na, bu cinayetl: Di yapılması için birde madde ilâve etmiştirki; bu madde şu- dur (Ve her kimesneye evlâdım- dan saltanat müyesser ola . Karındaşların, (nizamı âlem ) için katletmek münasiptir. (Ek- ser ulema dahi, tecviz) etmiştir. Anınla amil olalar )) ( Kanunna- mel Ali Osman. &: 27) Ve.. Bu kanunu yapan (Fatih), tahta çıkar çıkmaz, iki yaşın- daki kardeşi (Ahmed)i boğdu- rarak rakibinden kurtulmuştur. Artık, babadan evlâda en esaslı bir miras gibi intikal eden bu cinayet kantnu; diğer padişahlar tarafından pek ta- bil bir şekilde tatbik olun- muştur. (Yavuz Sultan Selim), babasının tahtını cebren ele geçirdikten sonra evvelâ ba- basını ve sonra da kardeşleri, (Kurkut) ve (Ahmedi) öldür- nevi kâfi görmemiş... Kardeş- erinin — çocuklarile, hanedana nensup nekadar erkek evlât tarsa hepsini, bizzat kendi ©zü Öönünde boğdurtmuştur. umuru hükü- Kanuni) ünvanını alan (Sultan Mleyman); ciğerpare — evlâdı Mustafa)yı elile cellâda tes- ve © boğlurken kardığı acıklı feryadı, kendi udırından - dinlemiştir. (Meh- NAKİLİ ; ZİYA ŞAKİR. — 21 Ahdülhamidin maiyet çavuş- larından Zeki Bey medi Salis); tahta çıktığı gece; (Mustafa, Osman, Bayazıt, Se- lim, Cihangir, Abdullah, Ab- durrahman, — Hasan, Yakup, Âlemşah, —Yusuf, — Hüseyin, Kurkut, Ali, İshak, Öm Alâeddin, Davut eyman) ismindeki on dokuz kardeşini Br, birden boğdurarak bunları, bir | katar halinde Aysofya camisi- nin — yanındaki sevketmiştir. Vakıa (Sultan Ahmet), neş- a metfenlerine rettiği bir kanu Zabıtlarını Ay 1 inci sayfada ) çalışan bu (Baş tarafı ve bu — gazetelerde kalemi mücaseseler, — cemiyetler ve bu fırkalar — kontrolü —altın- dadır ve bizatihi bu fırkalar, cemiyetler, şirketler de hükü- metin kontroluna tâbidir, Biz- tek mille- muharrirlerin de nmasıl oluyor da bir adamın eline bütün bir tin menafil ile alâkadar olan matbuat müessesesi, kontrol- suz, kayıtsız, şartsız. bırakıla- biliyor. Hükümetten bunu bu husustaki noktai mazarını so- ruyoruz. Arkadaşlar, nihayet hürri- riyeti matbuat, serbes müna- kaşa, fikir ve neşir hürriyeti istimal ediyoruz diye kâinatı fesada, — velveleye yaygaraya veren, ellerindeki hak denen, hürriyet denilen bu mukaddes mefhumları — millet, — inkılâp, cümburiyet —aleyhine — sulisti- malden biran feragat etmiyen betbahtlar — bilmelidirler — ld, başkasının kan — bir cebine , (Fatih ) in | 7 Medisteki. Mi kanunnamesindeki o cinai mad- deyi ilga etmiş ise de, artık bu menfur cinayete alışan ve kan kokusundan lezzet duyan (Osman oğulları), bu âdetten vaz geçememişlerdir. ( Devleti, asr! bir çekle koyacağım), (Av- rupa medeniyetine uyacağım ) diye, ortaya atılan (İkinci Suk tan Mahmut), Avrupa medeni yetinin en insani düsturla le temasta bulunulan bir zaman- , da, kendi şehzadeleri sulbünden gelen irer birer boğ mak gaddarlığından — vazgeçe- (Mahmut) , ka- bu cinayetleri daha hilelere müracant etmiştir. Ge- be kalan bir kadın, şayet kek çocuk doğurursa zahiren | pek çok mer olur.. şenlik- ler yaptırır.. Fakat, çocuk iki aylık olur olmaz. görmek ve sevmek ba hanesile kendi odasına getir- memiştir. F: til ecdadı gibi alenen yapmamış, çirkin er- terek biraz sonra — ya olan cellâtlara uzatarak sessize&i Hatta kadınlar nefret üp okşadıktar odada Hazır boğdurdu. bu saraydaki arasında okadar ve heyecamı mucip olmuştu ki kadınlar, gebe kaldıkları zaman; ( Bize, erkek evlât verme Yarabbil.. ) diye dua ederlerdi. ç ( Arkası var) zakerenin Son nen Yazıyoruz lnu tutan — polise yan- kesicinin efendim — benim masuniyet ve hürriyeti şahsi- yem var ve o mukaddestir » € nekadar hak ilirse şunun, bunun namuskâr insanların şeref ve haysiyetine kalem uzatan fazilet düşkünü küstahların da kalemleri kır- hirken efendim, tahrir ve neşir hürriyeti mukaddesi iddiala- rına okadar — iltifat olunur, ©o kadar hak verilebil. Şid- detli alkışlar, bravo sesleri). o nesine vere- tin tahtı tasdikında olan bir hakikati ifade ediyorum; bu hakkın ve hürriyetin sulüsti- malcileri pek iyi bilmelidirler ki, her yerde ve bilhassa Cüm- huriyet Türkiyesinde Teşkilâtı Esasiye Kanunu; namuslu va- tandaşlar kanunudur. Namuslu vatandaşlara veri- len hakların, hürriyetlerin ka- nunudur ve bunların hüsnü İs- timalini âmir olan kanundur (Alkışlar). Mümktn — olsaydı bu memlekette bugünkü rejim, inkılâbı ve kurtuluşu yaratan en büyük adam Hükümetinden zümresinin şunu isterdim: (Devamı var ) fağda ; Bütün mütefekkir beşeriye- | | İstanbul 14 Temmuz 1931 — Kapanan fiatlar — NUKUT İeterlin Dolar Amerikan 20 Fraok Franaz 20 Liret — İtalyan 20 Framk Belçikı 20 Drahiml Vi 20 Frank İs 20 Leva — Bulgar 1 Floria Felemenk 20 Karen Çekoslovak 1 Şilla Avusturya 1 Rayhşmark Almanya 1 Zeloti Lohistan 20 Ley Romanya 20 Dimar Yugoslavya 1 Çervoneç Sevyet KAMBİYO Lendra İsterlin — kuruş Nüy. 1 Türk Heaşı dalar Parla — 1 Türk İlrası Frank Milâse Brüksel Cinevre Solya Artvinde Bir Kısım Tapu Memur- ları Mahküm Oldu Artvin, (Hususi) — Burada Tapa İdaresi tahrir heyet azalarından bazıları vazifelerini sulistimal cürmile verilmişlerdi. Muhakeme neticesinde Ta- Ührir Heyeti —Maliye azasın- dan Mehmet B. dört sene sekiz Tasarruf azasından Tevfik B. bir sene hapis cezasına ve kâtip Eşref EF. de elli bara — cezasına mahki ü Merker acentesi: G; Başı B. 2362 .Şube acentesi: Sir- | keel Mühürdar zade ham 22740 © ABZON POSTASI (i ( Cumhuriyet ) 16 Ten | MERSİN POSTASI $ ( Konya ) 17 Temmur & Cuma 10 da Galata Rihti ş mından kalkacaktır. 4 NAJM VAPURLARI | — İZMİR POSTASI | Haftalık lüks ve sür'at hattı | Vapuru 16 ADNAN YÇışml ö günü saat 18 de Perşembe Gzke “Taktmin: dan hareketle doğru İzmire ve zt günü İzmirden İstanbula areket eder. Tafsilât için Galata Gümrük karşısında Site ha No. 12 Acentej Şarl Sumaya müracaat. Tel. B. O. 1041 Muntazam Ayvalık Postası , Küçük- Yolcu bileti vapurda da ve- PATRON KUPONU A Edremit, rilir. Adres: Yemişte Tavilzade No. 5 vapuru Perşembe Burhaniye ve Ayvalığa azimet biraderler, Telefon: İst. 2210 çaderler. Telefon; İst. 21 Gazetemizdi TAVİL ZADE VAPURLARI hareketle ve avdet edecektir. SEKİZİNCİ vermekte günde bir ip kupon - toplayınız, pek Omemnun olacaksımız. 'onlar neşredildikleri ren İstanbul / karilerini taşra karilerimiz on ç kuponlarını gönder- Tler. Bu müddet geçtikten n Beli ? Merdivenin mahkemeye | z 4 h i H ARABIİN Üsküdardaki küçük yokuş- tan bir defa olsun geçip te bu İsmin sahibini tanımamış olan hemen hemen yok gi- bidir... Yokuşün birinci merdiveni- ne ayağınızı basarken ouu son başında görürsü- nüz. Yanma yaklaştığınız za- man güler yüzle sizi selâmlar. Onu mahalleye ilk taşındı- ğgım gün akrabalarım tanıttı- lar, hakkında uzun uzun hikâ- yeler anlattılar. Bir gün mahallenin fakir ailelerinden — birinin çocuğu ile beraber ortadan kaybol- muş. Zavallı, anne çocuğunu akşama kadar aramasına rağ- | men bulamamış ve mahzın | bir halde ağlıyarak evine dön- | müş. | Akşam | kadının kapısı - çalınmış, iki polis kucaklarındaki çocuğu annesine teslim etmişler. Vak'ayı her halde edeceksinizı Arapla ezanı — okunurken merak beraber küçük ço- cuk İskeleye gitmişler, nasılsa | çocuğun ayağı kayarak denize düşmüş. Birden şaşıran arap ölümü gözüne alarak çocuğun arkasından atlamış, kurtarmış, buna 'göre daha birçok şeyler. Araba alışmıştım. Sabahları onun sesile kalkar, akşamları onun okşamasile kapudan içe- riye girerdim. Gıdası bir parça ekmek bir yudum su idi. Bir sabah uyandığım zaman ortalığın | ağardığını, güneşin oldukça yükseldiğini gördüm, saate baktım 12. Eyvah! Şimdi müdüre ne yalan uydurmalı? Ben neden bu kadar geç kab dım? Yoksa arap bağırmadı da onun için mi? Hizmetçime seslendim. — Fatma H.! — Efendim. — Bugün di mı? — Vallahi duymadım! — Git bak başına bir kaza gelmesin! Hizmetçim — çekti. Bir ar sonra kucağında ayni arap gibi ufak birşeyle içeri girdi, bir- denbire şaşırdım. Hizmetçim : — İşte beyim, arabın bu sabah bağırmaması: sebebi. Yere bıraktırdım. — Aman, ne de güzeldi! Yeşil gölgeli gözlü, kıvırcık tüylü! (Çocuğu bulunmıyan insanların sevgile- rini ya bir kedi, ya bir köpek yavrusuna verdikleri gibi ben de buna verdim.) Hiç dinlenmek — bilmiyen günler ilerledikçe diğer kar- deşleri gibi o da büyüdü. Canım — sıkıldığı — zamanlar Jülidemin oyunlarile kendimi teselli ediyordum. Arap — bağırma- * Salı. Bu uğursuz. günü hiç unutamıyorum. Ö gün — zavallı Jülidemi genç yaşında, kendi elimle yaptığım, rahat döşe- ğine yatırmıştım. Arabı her gördüğüm xzaman Jülidemin neşe kaynağı yüzü, gözümün önünde canlanıyordu. 23 nisan, arkadaçlarla be- A Â Bu Sütunda Hergün ÖLÜMÜ | raber Çamlıcaya gittik. Ara | ta bizimle beraberdi. Akşam kadar eğlendi.. « Vakit yaklaştı. Eşyals rımızı topladık. Araba seslen Sesimi tekrar kendim duye dum. Görünürler de ne arap, ve ne de sesi vardı. Jülidem gibi arabı da kaybetmek kors kusu ile aramıya Üç dört adım Tomruk y kalabalık nazarı dikka betti. başladım.. Merak ederek f kal, herkesin gö arına yaklaştım ilıktan benim Güç- bir yerden fakat yine görmeme imkân yoktu. lükle bulabildiğim biraz ileriyebildim, bir şey göremedim. Yusyuvarlak kırk larında kadar - tahı! geveze bir kadın, geviş getirir gibi, söylene söylene yanımdan geçti. Kulak verdim. — Gözü kör ola: ler, utanınıyorlar da |.. lerinde Allah korkusu da yok. Hele o gök gözlü, belediye reisimi elli yaş- edilen herife ek- diyorlar, ve diyorlar, o herif değil mi bunları yap- tıran; Cehennemde cayır cayır yan da anlarsın bu yaptıklarını, Yanına yaklaştım, sordum: — Ne olmuş valideciğim ? — Ne olacak zavallıyı 2e- hirlemişler. Sanki onun kıvra- nişile... Arkasım dinlemeden heye- canla ahaliyi iterek öne geçtim. Siyah bir höpek ağri bem- beyaz köpük içerisinde, ayak- larını toprağa dayıyarak kalk- mak istiyor, bu benim ara- bımdı. Beni görünce #on bir gayretle — doğruldu, — yanıma yaklaştı. vücudunu sağ baca- ğıma dayıyarak gözlerini göz- lerime dikti. Bu son bakışta bile bir mahmuluk — vardı. Yavaş yavaş © bakışlar da 'ıöndu. Arap ölmüştü. Sultanahmet sulh mahkemesi birinci hukuk hâk iğinden: Müddei: Rüsumat müdüriyeti umumiyesile Galatada Havyar hanında Tüccardan K. Kokive P. Nikolayidi efendiler aleyhine ikame olunan alacak dar cari muhakamesii B. Nikolayidi efendi â mebni ilâ- karar veri- de müddek tebliğine karar verilmiş ve mah- keme dahi 7 - Teşrinievvel - 931 tarihine müsadif Çarşanba günü Sant 14 de talik kılmmış oldu- mezkürde mahke- meye geln ue itiraz etmedi- diği taktirde U. 403 ve 40S inci maddeleri mucibince — bilâhare ! edilmeyeceği lasını kabul ve İkrar etmiş mazarile bakılacağı Ilân olunur. Haşaratı — öldüren bütün müstlahzarat arasında FA FAYDA daha mühli ş Tahtakurusu, Güve, Karınca, Arı ve bütün hayvanat ve nebatat üzerindeki pire ve böcekleri bir saniyede öldürür ve bir daha kat'iyyen diriltmez. YDA Bir k, daha müessir, daha Yumurta — ve ıciliği tohumlarını *'ve iflna ve KAZANMIŞTI cat'i olduğu gibi yarı yarıya izale eyle. HASA Bâıun devair ve müessesat FAYDA istimal eylar. iha ucuzdur. Sinek, Sivrisinek, Pire, NO S