Ahmet İhsan'ın" arkasından — —ğ Ahmet İhsanın tipik bir resmi Yazan: Cavit YAMAÇ Ölüm, işte itiraz kabul etme- yen bir hakikat... Bu sefer, ara- mızdan en ölmiyecek olanı, en Öl- miyeni aldı götürdü... Ahmet İhsan öldü. Hiçbir 28- man bu üç kelimeyi yanyana geti- receğimi zannetmiyordum. Çünkü bir ömürden fazla tarihin olan bu adın daima yaşadığını ve yaşaya- cağını bir hakikat olarak kabul etmiştik. Ahmet İhsan'ın aramızdan gö- çüşünü haber verdikleri ân ka- #amda bir sual yer aldı: . — Ahmet İhsan ölür müf Benim gibi, Ahmet İhsan'ın son yıllarını yakından takib et- mek fırsatını bulabilmiş olanlar ondaki fevkalâde azmin, ölümü yanına getirmiyeceğine inanmış- lardır. Çünkü, Ahmet İhsan buydu: azmin tâ kendisi... Onn, o sffet- miyen hastalığın yatağa yatırma- ğa muvaffak olduğu zamanlardaki hastalıkla mücadelesi ve onu yere sermesine kaç defâ şahit olduk ve yaramaz bir çocuk gibi yatağa zorla yatırıldığı zamaular, yatağın içinde iki büklüm olarak kıvrılır ve «Hafta hasbıhalleri> ni yazar kendi eleeğiziyle tashih eder ve eşki klişelerini kollekaiyondan kendi arayıp bulurdu. Onu yatağın içinde yazı yazarken gördüğüm bir gün gözlerim ıslandı: ruhum ve kafam bu büyük idealisti yorulmayan bn adamı selâmlıyordu. Çünkü, Ahmet İhsan buydu: azmin tâ kendisi.. Kitaplarının, « Servetifünün » larının ortasında durup: geçirdiği altı harpten, yaşadığı eski günler- den bahsederdi. “Recaizade ile karşılaştığım gün, “Fikret, bir gün bana dediki, “Hamitten aldığım bir mektnpta, “Cenap, şöyle derdi... “Mahmut Sadık çok alıngandı.., “Ahmet Rasim, eski Istanbül hakkindâ...,, ve bunun gibi bütün bir edebiyüt tarihini sıralar, bu ölmez isimlerin hayatları, kendileri kakkında bi- linmiyen, duyulmıyan bir çok ş6y- ler anlatırdı. Çünkü Ahmet İhsan buydu: Kadirşinas bir hatıra adamı, Onu tanıyıp ta sevmemek im- kâneızdı. Çünkü Ahmet İhsan sev- giyi anlıyan ve -sevilinenin ne 0l- duğunu takdir edenlerdendi. Kur- duğu gâretehin sayfalarında Bi- ıayla bir kaç neslin edebiyat Ve sanat çehrelerinin barınması bun: dandır: Ahmet İhsan bey gençliği sevmiş ve dâirua sevginin en çok bulunduğu bu insanlar gibi hisset- miştir, Seven insan, iyi insan, af- feden issan, büytik insandır: ban- dan ötürü Ahmet İhsan'ın genç- lere sunduğu en büyük tarafı; müşamahaatydı. 74 yaşındn dün- yayı terkedip, tarihe giren Ahmet İhsan 1868 den 1912 nin &onuha kadar, son nefesine kadar, olduğu gibi kaldı: bir delikanlı. Çünkü Ahmet İhsan buydu: Temiz ve coşkun kalpli bir delikanlı. o Muhakkak ki, insan, sevdiği ve kaybettiği bir insan hakkında istediğini söyliyemiyor. Çünkü onu olduğu gibi, ber tarafiyle anlat- mıya çalışyor ve metiçe de bn- nun imkânaırlığiyle karşılaşıp ku lıveriyor. U zaman, aczine içerle- leyip kederleniyor, Ahmet İhsan hakkında şimdi bu karışık satır- ları yanyana koymağa çalışırken kendimi böyle hissetmekteyim. Onun hatırası içimde etrafımda, pencereden ötedeki makine daire- sinde önümdeki kâğıtta o kadar taze, o kadar her vakitki gibi Şi, karmakarışık, yarım kalan fikitler TI — Servetifünun — 2419