14 Aralık 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 4
50 SERVETİFÜNUN KIŞLANIN ORTASINA YAĞMUR YAĞDI Kışlanın ortasına yağmur yağdı Talim yeri suyla doldu, Kafanda sevdiğinin adı Askerde hatırlamamak olmaz. Denizi gören pencereye git Üzerinden mahzunluğu at, Gözlerim karıncalara ziyafet Bu asker esvabile ağlanmaz. Demir kapı mezarlığın karşısı Vakit gecenin ortası Dudağında yemen türküsü Nöbette şiir yazılmaz. Melih Cevdet bakıyorlardı. Sınıfının birincisi olduğu için Yıldız sarayına alınan Arif bey mabeyinci- liğe kadar yükselmiş, fakat tazyiklere ta- hammül edemiyerek İstanbuldan kaçmağa mecbur kalmıştı. Lâkin göğsümü kabarta- rak şunn söyliyeyim ki tazyikler gördük, hapis olunduk, menfalara gönderildik, fakat mekteb mezunu olarak bir tek hafiye ve jurnalçı görülmedi. Hep bunlar mektebin ilk muallimleri tarafından mektebin esasma aşılanmış olan fazilet, feragat ve kanaat ideallerinden doğmuştur. Bu muallimlerin başında rah- metli Abdutrahman Şeref gelir, Onu burada derin hürmetle yad eylerim. Sonra tarihci Muradı, Recai zade Ekremi, maliyeci Yurt- kalı, riyaziyeci Hasan paşayi anarım. Ankarada en eskiniz benim, fakat İatar- bulda benden eski beş arkadaş daha var- dır, bunlarda Subhi ve kardeşi Âzmi, muhterem doktor Besim Ömerin ağabeysi Azmi ve diğer arkadaşlardır, onları da bu- rada sizin namınıza selâmlarım. Mektehimiz Ankaraya gelmezdeti evvel bizim törenlerimiz her yıl yapılırdı. Bu merasimde bizlere karşı son derece şefkat ve muhabbet gösteren Ebedi Şef Atatür- kün adını burada derin saygi ile tekrarlar ve hâtırası, önünde hürmetle eğilirim. Cümhurreisimiz çok sevgili Milli Şefimiz İsmet İnönü mektebimizin toplanışında biz- tere sicak sevgili ve kıymetli alâkalar gös- *termiştir. Miili Şefimizin bu alâkası her birimizin yüreklerinde yer almıştır ve ken- disini yüreklerimizde saklarız. Törenimize riyaset eden Büyük Millet Meclisi reisi ve bizim kıymetli mekteb ar- kadaşımız Abdülhak Rendaya candan te- şekkürler arzederiz. Maarif vekilimiz Hasan Âli Yücele, Maliye vekilimiz Fuad Ağraliya ve diğer vekillere ve devlet devairi büyüklerine dahi sevgi ve hürmetler sunarım, Genç arkadaşlarım, müsaade ediniz de hepinize oğullarım diyeyim. Şimdi sözle- rim size hitaptır : Mülkiye mektebinin Şşa- nını, şerefini, muvaffakiyetlerini yükselt- mek vazifesi bundan sonra sizlerindir, mu- No. 2960—575 vaffak olacağınıza ve mektebin tarihi adı- ni yükselteceğinize aslâ şüphe etmiyorum. Kıymetli hocalarımızdan maliyeci Yurt- kal bizler şehadetnameleri alıp mektebden ayrılırken bize aşağıdaki sözleri söylemişti. Bu sözleri size bir daha tekrarlıyorum : — Sevgili oğullarım, mesleğiniz na- muş, tarikiniz istikamet olsun. a Nutuklardan sonra Ankara Mülkiye mektebi konferans salonunda toplanmış olan zatların kararile : Maarif Vekili Hasan Âli Yücel, Ordu Mebusu Ahmed İhsan Tokgöz, Meteb Müdürü Emin İrişirer ve mek- tebin bu sene mezunu olacak olan genç İhsan Kavur'dan mürekkeb bir heyet seçilmiş ve bu heyet Milli Şef İsmet İnönüne tazimler ve hürmetleri ar- zetmek üzere Çankayaya gitmiştir. He- yeti kabul buyuran Sevgili Milli Şef çok iltifat buyurmuşlar ve mekteb hak- kındaki alâkalarını bir daha tekrarlamış- lar ve heyeti yarım saat kadar nezdle- rinde alıkoymuşlardır. Heyet, İsmet İnönünü ziyaretten son- ra Mareşal Çakmak'a derin saygıları götürmüşler ve sonra Abdülhalik Ren- dayı ziyaret etmişlerdir. Başvekil (o Ankarada (o bulunmadı - ğından kendileri ertesi günü ziya ret olunarak o Mülkiyelilerin derin hür- metleri sayın Refik Saydama dahi ar- zedilmiştir. > Müdürün Sözleri Mülkiye mektebinin muhterem mü- dürü Emin İrişirer de, mektebin 62 inci yılı münasebetiyle söylediği nutukta, Mülkiyenin tarihinden ve memleket irfan hayatında oynadığı büyük rolden bah- setmiş, sözlerinin sonunda, demiştir ki: «Bütün bunlardan başka bu müessese Ebedi Şefimizden ve Milli Şefimizden kalp- lerimizi sevinçle dolduran iltifatlara maz- har oldu. Bundan dört sene önceki bir yıl dönümünde yapılan Mülkiyeliler toplantı- sında Milli Şefimizin « Bu memlekete en değerli hizmetler yapmış olan Mülkiyenin ileride yapacağı daha az değil daha çok görüyoruz > diyerek, bizi vazifeye davet buyuran hitabeleri hepimiz için daima bü- yük bir kuvvet kaynağı olacaktır.» 'Talebeden Orhan Şadi Kavur da heyecanlı bir hitabe ile, toplantıda genç Mülkiyelilerin sesine tercüman olmuştur.
