14 Aralık 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 18

14 Aralık 1939 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

04 SERVETİFÜNUN Az bir zaman daha sonra bu gezintiler, pek fena mizaçlı olan Lispeth'i tatmin edemez oldular. Papasın karısı, olan biten şey- lerin hakiki mahiyetini ona anlat- mak için müsait zamanın geldiği» ni zannetti. Kadın, İngilizin Lispeth'i oya- ismak için seviyorum dediğini, ciddi bir maksadının asla olmadı- gın, sonra yüksek soydan bir ada- Ja, hem de kendi ırkından bir genç kızla nişanlı bir İngilizle evlen- menin Lispeth için fena ve uy- gunsuz olduğunu söyledi. Lispeth bütün bunların mutlak surette imkânsız olduğunu söyle- di, çünkü İngiliz, onu sevdiğini söylemiş, papasın karısı da Lis- peth'e kendi ağzı ile İngilizin dö- neceğini teyit etmişti. Lispeth gor- du: — Siz ve o bana hakikati na- sıl göylemediniz * Papasın karısı cevap verdi: — Seni teskin etmek için böy- le konuştuk, çocuğum, dedi. Lispeth şöylebir netice çıkardı: — O halde siz ve o demek be- ni aldattınız? Papasın karısı başını eğdi, hiç bir şey söylemedi. Lispeth de bir ân sustu. Sonra vadiye indi, Collines'li bir kız gibi, fakat burnunda kü- pesi olmıyarak, son derece kirli bir elbise giydi. Saçlarını, Collines'li kadınların yaptığı gibi, ucu siyah bir iple örgü halinde ördü. — Ben kendi ırkımdaki insan- lara gidiyorum, dedi. Siz Liapetl'i öldürdünüz. O artık ihtiyar Jade- h'inin, bir Parya nın kızı ve Tar- ha Dey'nin hizmetçisi oluyor. Siz İngilizler hep yalancısınız Papasın karısı Lispeth'iv, anne- sinin ilâhlarına döndüğünü duyun- ca bitkin bir halde aklını toparla- madan önce, genç kız kaybolmuş- tu Bir dahada dönmedi. Eskiden terk etmiş olduğu bit- li vatandaşlarını şiddetli bir me- yil ve arzu ile sevdi, onunla ya- şamadığı zamanları iki kat acısıy- la çıkardı, ve az bir zaman sonra bir oduncu ile evlendi. Bu adam Paryaların yaptığı gibi onu her vakit dövüyordu. Dönen Yazılar Güzelliği de pek çabuk soldu. Papasın karısı: — Bir putperestin arzularını bize izah edebilen bir kanun yok- tur, ve ben zan ediyorum ki Lis- peth her vakit imansız kaldı, di- yordu. Eğer beş haftalık bir yaşta iken İngiltere kilisesinin kucağına kabul edildiği düşünülürse, bu hii- küm, papasın karısına pek az şe ref verir. Lispeth öldüğü zaman çok ih- tiyardı. Mükemmel İngilizcesi vardı, ve neğeli olduğu zamanlarda ba- zan ondan, ilk aşkının hikâyesini anlatmasını isterlerdi. O zaman kızarmış bir süpür- geye benzeyen kirpikli çipil göz- leriyle bu buruşuk mahlükun «Kot garh misyonerliğinin o Lispeth'i> olabileceğini tasavvur etmek pek zor oluyor. Çeviren: G6. Sepigioğlu iğ BÜKREŞ Kontrör: — Bir dakika affediniz! deyip, başka bir vagona geçti. Genç kızlar ikisi bir ağızdan bana: — Mersi! bizi kurtardınız dedi- ler. Ben gülerek: — Bir şey değil, bayanlar! de- dim. Asi ben &ize minnettarım. Biletlerinizde, bu yanlışlık olmma- saydı eğer, kontrolör benden de, bilet isteyecekti. Yolculuklarımda, bu lüksü pek az yaparım. Şimdi sizin mesele ile, bizim bilette untul- du. Zaten, demiryolları ile aramda iki seneden beri bitmek bilmeyen bir davâ da var: No. 2360—5753 Gülüştüler. Tanıştık. Ben Lispeth, kardeşim İli!. On dakika sonra, kontrolör trenin komiseri ile döndü. Derhâl ifadelerimizi yazıp, bize imzalattı. Adresimi ; — Adliye sarayı Bükreş! yaz- dım. Kontrolör, Lizpeth'e oturacak bir yer bile buldu. Ben, İli ile, pençerede dağdan, bayırdan, Ha- beşistan harbinden bahsediyordum. İli, şen bir kız. Hoşlandığı man- zaraları elime vurarak bana gös- teriyor... Bir aralık, ikimizinde gözüne, birinci mevkii vagonun koridorun- da ki bir çiftin biribirini sardığını gördük. Kız güzel macar şivesile bir romen şarkısını eziyordu. İlk tünelde, onu kollarımın ara- sında buldum. Bükreg'e, Şimal istasyonunda, kol - kola neş'eli indik. Şehiri, bir aşk mektubu renginde gördüm. Taksiye atladık. Son yüz leyimi taksiye vermeğe mecbur kaldim. Kendi - kedime: Bükreş'i diyor- dum, artık tramvaydan, obobüsden görmiyeceğim. Ona, bir yayla hay- vanının ota yaklaştığı gibi yaklaşa- cağım. Tramvaya, ne de olsa para lâ- mdı... Cavit Yamaç — İkinci Yazı Gelecek Sayıda — Açık Muhabere: Bay İhsan Boran'a Merzifon Yazı işleri müdürümüze gönder- diğiniz parayı aldık. Fakat arzunu- zu bildiren mektup gelmediği ve adresiniz iyi bilinemediği cihetle lütfen bir mektupla işarınızı rica ederiz. Uyanış SERVETİFÜNUN Ankara ve İzmirde tevzi yeri: HAŞET KİTABEVİ Konferans ve Temsil 17/11/1939 pazar günü saat. 1430 da Beyoğlu oHalkevinin Nur Ziya sokağındaki salolunda münekkid arkadaşımız Cemaleddin Surur Galatararaylı tarafından ilk Türk temaşası ve tiyatro telkileri mevzulu bir konferans verilecek; bunu, Gösteri Kolu tarafından tem- sil edilecek Celâl Müsahiboğlünun, «Fermanlı Deli Hazretleri» ko- medyası takip edecektir. AHMED İHSAN Bammevi Ltd.

Bu sayıdan diğer sayfalar: