27 Temmuz 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11

27 Temmuz 1939 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 240-535 si slarak, numaralı kabinelerimi- ze çekildik. Birkaç dakika sonra, çıplak vücutlarımızla, tabanlarımızı ya- kan kızgın kumların; üzerinden, yerlere serilmiş yüzlerce insanin izerlerine basmameak veya, kum sıçratmamak için ihtiyatla yürü- yorduk. Karpuz kabuğu denize düşrhe- den, insanın denize girmesi doğru değildir.. diyen atalarınmzin sözüne ayarak; bugüne kadar Piâja uğra- amadığıma bayağı esef ediyorum. Çtinkti : etrafımızda kayhaşan, yüz- lerce plâj mevcudunun, hemeh hep- sinin bakırlaşan vücutlerini gör- dükçe, benim gibi düşünmedikle- rini anlıyorum. Mamafih, rengimin egmerliği sayesinde gayri tabii - plâjlarda beyaz vüdudlü insan- Yara bu riazarla baktlır! - olmak- tan kurtulmuştum, Kızgın bir demir çubuğun, bir kova soğuk suya daldırılmasına benziyen hele denize dalıp çıktık- tan sonra; tatlı bir sıcaklıkla süten yücudümü kuma serince keyfim ye- gine gelmişti.Bir an olsun,vücudümü ba ılıklık içinde dinlemek ihtiya. omını hissettim. Ben, plâjın en büyük güzelliğini, en sonsuz zev- kini bu rahatlığında bulurum. Skin ve memnün geçen birkaç dakikamdan, kulaklarımı tarmalı- yan, bayat ve kekremsi bir sezle uyandım : — Evlâdım, zahmet olmazsa bana biraz kum alver gevabdır., Diyen mübatabımı görünse tani- dım: tramvayda aşnalığını yaptı ımız, iskelede sözlerine kulek mi- sefiri olduğumuz ihtiyar «Hanıme- fendi» burada da karşıma çıkmıştı. Sâkin mazarlarımdan aeğaret aslan büyük Hanım: — Bizimkilere âöz dinleteme dim ki!., diye dert yanmağa baj- lağı. Sanki hepsi kırk yıldır denize aşoriyorlar.. Soyunur goyunmaz kendilerini suya attılar. Biri oraya, öteki guraya diyerek suların içinde kayboldular. Aa, benim gözlerim bu kadar kalabalık, çıplak insanın arasında onları seçemez. Buraya, kumlarda mınmıya geldim. Roma” #tısmalarıma iyidir demişti doktor. Fakat gel de onlardan bir kimse 'bulabilirşen bull. Ama bir daha onlaria Plâja gitmem, Güya, ki- gök gelinim ile aram, son günler- Banyoden sonra istirahat. de çok iyidi. Fakat ada onlara uy- du. Beni bıraktılar. Ye olur oğlum, sana zahmet ama, üzerime bira£ kum at... ' Kalkıp da, büyük Hanımın, bik yük emirlerine itaat etmesem da- ha söyliyecekti. Çernaçsr iş bize düştü. Bir mezarcı natalığıyle, onu öl meden gömdüğüm mezarında bi- rakarak yanıpdan uzaklaştım. S&- kin bir köşede, zevkine doyama- dığım yarım kalan istirahatime döndüm. Gene, tatlı hararetle vü- cudümü saran şifalı kumlara uzan: dım. Fakat, ho sandik kinden kışa sürdü, Kildip:

Bu sayıdan diğer sayfalar: