12 Ocak 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 5

12 Ocak 1939 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 9313—327 Merhum Halil Edfem UYAN IŞ 115 için Halil Edhem gözlerini ha- yata kapamış. Milli acı günlerinde aldığım bu kara haberle yaralı yüreğim yeniden kanadı ve sızladı, İstanbul mebusu olduğu için, sanki Büyük Şefin İstanbuldan ebedi ayrılışından evvel, hayat- tan ebedi ayrılmak istedi. Büyük cenaze gününden bir gün evveldi. Atatürkün katafal- kı önünde bir kere daha iğil- tm. Oradan, Halil Edhemin cenazesinde bulunabilmek için Beyazıta koştum. Cenaze biraz evvel kaldırılmıştı. Hızla takib ederek Şehitliğe girerken yetiş- tüm, Vefalı bir avuç aziz dos. tun elleri üstünde ebedi yerine ulaştırıldı. Hâfhte hazin sesile kur'an okurken gözümün ömünde onu otuz beş sene ewel ilk gördü. düm günün hâterası canlandı : Kibarlığı ve bilgisi ile beni tes- Bundan sonra kendisi. ni her görüşüm ilk intiba. mı kuvvetlendirdi, O, bu mem. lekette, çok yazık ki eşi çok ol- mıyan asil, bilgili, dimdik vü- oudü gibi dürüst ve cidden kd. mil bir insandı. Onunla ailesi büyük bir rük- nünü, Türk milleti de değerli ve aziz bir evlâdent kaybetti. Boş kalan yerini doldurma, müstesna Türk genci, senin öde- vin olsun. mek için Dolmabahçeye gitmiş- (hir etmişdi. Cemil Bilsel Çinili köşkte müzeler müdürü Hamdi bey merhum ile kırksekiz sene evvel ilk görüştüğüm gün onun yanına narin, uzun boylu, gözlerinden zekâ akar bir zat girmişti ve Hamdi onu göstererek: — Kardeşim Hajil ! Demişti. Hamdi merhum benim hgyatımda en çok sevdiğim ve âdeta perestiş eylediğim bir ilim adamı idi, o da beni o kadar severdi. Onun için ne zaman hatırlaşaam yüreğim ezilir ve gözlerim sulanır. Vefatına daima ağladığım Hamdi merhuma karı olan bütün hürmet ve muhabbetimi sonra kardeşi Halil Bâheme verdim: şimdi katmerli ağlıyorum! Bu da bir teselli! İki kardeşin el birliğile kurdukları yüksek Türk antika müzesinin müdürlüğünü Halil resmi olarak 1930 da bırakdı, fakat onun eseri Gülhane parkında ebedidir ve kendisinin ihtisası olan antika ilminde daha çok eserler vücuda getireceğinden eminim. Halil Edhem 1931 de Büyük Atatürkün emrile İstanbuldan meb'us çıkarıldı. Ayni yılda bende Or- du'dan meb'uş çıkmıştım. ve İstanbuldab Ankaraya trende beraber gitmiştik, O yolculuğun bhâtırası benim hafızamda ebediyen menkuştur. Beraberce Ankarada geçirdiğimiz yıllarda birbirimize bağlı- lığımız daha kuvvetlenmiş ve benim ona minnetdar- hığım çok artmıştı. Bu hâtıraların yadigârı Halilin iki el yazısını gazetemize naklediyorum birisi 1928 tarihlidir. Benim 60 yaşına girdiğim zaman yazmıştı, Diğeri geçen yıl benim göz smeliyatımdan sonra gönderdiği mektuptur. Bu mektuplar benim çok kıy- metli yadigârlarımdır. Halil Bey, meşhur eski ricalden Ethem Paşanin oğludur. Ethem paşanın dört oğlu vardı. Ethem paşa oğullarının hepsine yüksek tahsil ettirerek zamanının çok faydalı adamları yaptığı için Türk sadrazamları- nın arasında münevver evlâd yetiştirmekte müstesna bir şan bırakmıştır. Bunların dördü de babalarının adını yükseltmişlerdir. Halil Edhem 1909 da kısa bir müddet İstanbul şehremitliği yapmıştı, bütün çalışma hayatı müzede geçmiştir. Ve dediğim gibi 1931 den sonra İstanbul mebusu idi ayni zamanda Tarih Ku- rumu reisi idi. dip Halil Edhemin çok kuvvetli olan batür sevgisi onu kır hayatından ayırmadı. Kendisinde bir de çok de- rin sile hürmetinin bulunuşu baba ocağına bağlılı- ğını son nefesine kadar devam ettirdi. Halil Bdhe- min babası Gebzede şimendifer köprüsünden aşağıya doğru sahile kadar ve istasyonun sağ ve solunun sahibiydi. Sadrâzam Edhem Paşanın vefatından sonra bu yerlerin sahil kısmını Hamdi merhum ve yukarda köprüye yakın kışmını Halil merhum almışdı. İstas- yon karşısı da bir başka kardeşine kalmışdı. Hamdi (Sayfayı çeviriniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: