kelek dğhemeyi muvafık bulmuştu. etini anlayanışdığı uğultu- tar griakyaşırlıyordüa. Hanımı ana: 4 dahım, şen dbdalan, ki- BEİ, en Felişite, otcafında has eraymek: “Peki, Ma daeş. a sevab variyordu. Gökillirinin İküçük çerçevesi da- valıygi kampanaların abangi, öküz- gibi ewde artik onun için mevcut çmarlu. Bütün mahlukat osra- m Meg hayaletler sükütile hareket kapını çıngızağı v. : “Felisitel, kapı!,, gi galler onu mej- kenti siiindaki mu hayvajh repertuarını» ig lemleri ulu orda sarfediyor; o ise külbinin bütin açılışın. ve sev. yn wisettirdiği eşey Bayan mepdiline takılıyor; Boksta, şütmineler tavra başını Maral alnım iğdiği vakit başlı. banın İri Hanatlarıyla hayvavın kö yâtlatı ayhı samanda titriyordu. . Bülutler kararıp ta gök gürle- meoğe Buyluyınca, ani ibtimel ki, vataşz olan ormanların dsidelı ruzgâtlarını hatırlayarık haykın- i . yordp, Suyun akışı onun heyeos- tıpı #ahzik ediyor, şaşkın bir haide kına. kız uçnyor, tayabA Ri her şeyi deviriyer, karken bahçede suların içinde vi rümeğe gidiyor; fakağ çübucek yük- No. 3200—515 ortasında baş aşağı ve tırcakları demir teller takılmış olarak ölü bulmuştur. Hiç şüphesiz, onu bir ihtikan öldürmüştü. Felesite, evvelâ, may» danozdan gehirlenme zannetmiş; bütün delillerin mevent olmayışına, reğmen Habit üzerine çevrilmişti. Okadar ağlayordu ki, hanımı: — “Peki, o halde, dolğuarti. diyordu. Feolesite, papagana karşı daima müfik olan ezzacıdan fikir danığ- muş, sonra, Havr'a yazmış, Fellaşer isieiüde biri bu işi üzerine almıştı. Lökin, posta ekseriya paketleri kay- bettiği için, onu bizzat Hontlör'e kadar götürmeğe karar vermişti. Yolun kenanndaki yepraksış elma ağaçları biri birini takibeği- yor; buzlar bütün yolları kaplayor» du. Çililikler sirafında Köpekler havlayor Felisite, elleri manfosü- Bun içirde olarak küçük ve siyah tahta kunduraları vepetiyle yol or- tasından halı bazlı yürüyonju. Ormanı ve sonra Ho-şen'i geç» miş ve Ben-Gütien'e vasıl olmuğtu. Yolda yürürken, urkasindan bir arobaaı kasırga gibi dört na la, tütün elir'atile geliyordu. Kon- düktör, yerinden bir tarafa inhiraf etmtiyen ve hiçbir şeye aldırmayan ba kadını görerek araba üzerinde ayağa dikiliyor; arabaşı durdurmak dört ntı zaptedemiyerek bağırıyor. du. Öndeki ikt at dizginlerinin iğii- mesiyle (Felisite'den syrmışlar, büyük bir kamçı ile onu Karnından yüzüne kadar bütün vucudünü vat kuvvetiyle kırbaçlamıştı. Felisile, böyle bir kamçı darbesini yiyince sırt üstü yere yıkılmılmıştı, Kendine gelinee ilk hareketi sepeti açmak olmuştu. Hamdolsun Lulu'ya bir şey dokunmamıştı. Felisite, sağ yönında bir yanığlık duyuyor, elihi yanağına götürdüğü vakıt parmaklarının kıp kırmızı olduğunu görüyor; ve kan akıyordu. Büyücek bir kayanın tizerinö ©- tararak mendilini yanağına bastırı- yor; #onra kaydı ihtiyatin sepetine koyduğu kuru ekmeği yiyor; yare- &ınıB sapını kuşa bakmâakla teskin ediyorü NE, İBkemovii tepesine geldiğinde, geneleyin, yıldızlar gibi parıldayan Honflör'ün ışıklarını görmüştü; gı zakta bulunan deniz bir hayal gibi seriliyordu. Bir güai, bir kesiklik