© No. 2089—404 m evvel kızına mektup yazdığını ve kızından da * haberler aldığını öğreniyordu. Fakat bu muha- © bereye ait hiç bir tafsilât alamıyordu. Nadejda, Pedr Glanorun ismini söylerken, onunla müna- »sebette olduğunu da anlatmış oluyordu: — Bana ancak telgraflarla cevap veriyor... Bu şekilde eziyet etmek neden icap ediyor, bir türlü anlıyamıyorum. Bu esnada Hans Katlen salona girmişti. Şim- di, yeni tarz üzerine döşenmiş ve evin yeni efendisinin zevki selimile her tarafı süslenmiş olan Nikolay Melikovun eski çalışma odasından geliyordu. Mur, henüz hayret içindeyken Nadejda, kol- Jarıni uzattı ve bir güvercin sedası gibi garip bir sesle bağırdı : — Nerdesin sevgilim? Seni arıyorum. Ti. Hans Katlen, sıkı bir kucaklaşmadan sonra, müsaade istiyerek gitmeğe hazırlanan Muru, görünce: — Ümit ederim ki, benden kaçmazsınız, dedi, iaedyi ziyaret niyetindeydim. Size refakat etmeme müsaade eder misiniz Mühendisi takip ediyor ve aşağıya iner in- mez kulağına fısıldıyordu — Biliyorsunuz ki, yan cenubundaki petrol sahalarında zevcemin oldukça arazisi var- dır... Bu, belki kumpanyanızı alâkadar edebilir. Bu hususta ne düşünüyorsunuz? | Hans, > cevap vermediğini görünce, de- | vam edi | — Öyle eğer: ki, bir memurün mü- taleasına müracaat edilmiyeceğini söyliyeceksi- niz. Fakat, bu gibi şeylerde, fırsat olduktan | ş#onra, herkes kendi fikrini söylemekte serbest- tir. Hsasen bunda zararınızı icap ettirecek bir | Şey yoktur ki... Ben, yazılacak her işte hüsnü kabul göstermeyi seven bir adamım. UYANIŞ Mi Mur, ekseriya Bakülü ihtiyar Nikolay Me- likovu düşünür ve bu düşünceleri ona çok eski ve tatlı bir maziyi hâtırlatmağa vesile olurdu. Acaba bu ölmüş adamın pek büyük zenginliği- nin hakiki değeri neydi? Herkes onu sever midi? Nadejda, kızının bütün şefkat ve sev- gisini ondan çevirmiş midi? İhtimal bu adama ne bir hayret ve nede bir teessür vermişti; fakat, biraz düşüncesile uzun zamatdenberi biriktirdiği mücevheratını, kıymetli evrak ve vesaikini, parasını kaçırmağ muvaffak olmüş olsa bile; hırs, tama ve kin gene onu adım Adım takip etmişti. Nadejda Ser- gievna, onu bolşevikler öldürdü, diye ilân et- mişti. Kisaviye de, şimdi ayni fikirdeydi? Bu. nunla beraber, dul kadının Katlenle evlenme- sini bir türlü hazmedememiş; böyle bir hate. ketin müteveffa Nikolay Melikovun hâtirasinâ karşı bir hakaret telekki ettiği için hizmetini bırakarak bir kulübe girmişti. Bir gün Mura rastgelişinde: — Çok işi.. Hemen hemen uyku yok gibi bir şey. Bereket versin ki kadın yok, diyor ve saadetinden dolayı Adliyenin hiç bir şey yap mamasına içerliyor, şikâyet ediyordu. 'Telgrafçı Lüdovik, Halef Beyle yüzleştiril. miş; Halef Bey, omuzlarını kaldırarak onü ta- nımadığını söylemiş; halbuki Ludovik Seydiye birçok defalar Üniversite caddesinde tesadif et- tiğini anlatmıştı. Mur, bir akşam Melikovun evinin parmak- lığı önünde Halef Beye tesadifini hatırlamış; maznunun her ziyaretten kaçan müdafaa vekili- ni görmeğe girmişti. Avukat, topladığı bazı ve- sikalar ve senetlere dayanarak bütün mesuli- yeti Bolşeviklerin üzerine atılyor; bir taraftan da izahat veriyordu: — Bitmedi —