318 SERVETİFÜNUN No, 1891—206 ÜÇ PERDELİK PİYES Enis — (Mağlup) Teşekkür ederim, Hanımefendi. Şüphesiz her şeyden evel bu noktayı tenvir etmek lâzım. Bmelle muhakkak görüşmeliyim.. Evet birgün sureti mahsusada buraya gelip Emelle bu mesele hakkında görüşmek lâzım. Azize — Bir gün değil.. Bugün.. Sıcağı sıcağına. Siz gelmeden biraz evvel Emel burada idi. «Şimdi gelirim.» diye çıkıp gitti. Ben gidip şimdi Ragıp beyi |lâkırdıya tutayım. Bu müddet zarfında siz de Emelle fkonuşursunuz. Burada bekleyin. Ben emeli bulup buraya yollarım. (Kapıdan dönerek) Ne konuş- tuğunuzu sonra bana söylersiniz değil mi? (Çıkar) Beşinci Meclis Enis, Emel (Azize Hanım çıktıktan sonra Enis meyusane ks- napeye oturarak bir sigara yakar. Sonra yine kalkar, Asabi adımlarla dolaşırken Emel girer.) Emel — (Elini uzatarak) Affedersiniz Enis Bey, sizi |yalmz bıraktık. Fakat burada bulunduğunuzu bilmiyordum. Şimdi Azize Hanım söyledi, Enis — (Boğuk) Ziyanı yok efendim, Yalniz kal madım. Azize Hanımla konuşuyorduk, Valde Hanım efendinin rahatsızlığı nasıl oldu? Emel — Merak edilecek bir gey değil. Ehem- miyetsiz bir mide ağrısı.. Hamdolsun geçti, Fakat bütün gece uyumadık, Enis — (Keza) Ben de onu sormıya gelmiştim.. Emel — Çok mütehassis oldum, Teşekkür ederim. İsterseniz kendişile de görüşünüz. Çağırayım mıf Enis — Bugün rahatsız etmek istemiyorum. Emel — Siz neden birdenbire böyle resmi oldunuz? Enis — Ben mi? Her zamanki gibi değil miyim? Emel — Hayır. Dün akşam benimle böyle mi konuşuyordunuz? Bugün halinizde bir değişiklik var. Biraz evel Azize Hanımla görüştüğünüz belli.. Kim bilir gene neler yumurtladı? Enis — Bir şey söylemedi emin olun, Emel — Söylemiş, söylemiş, ben anlarım... Tabii glelusul beni çok sevdiğinden bahsetmiştir.. Sonra da &leyhimde atıp tutmuştur.. Enis — Aleyhinizde bulunmadı, sizi temin ederim. Yalnız söz arasında, Saitten bahsetti Emel — Sait kim? Enis — Amca zadeniz.. gidermiş.. Emel — (Biraz kızarır) Evet. Bonraf.. Enis — Azize Hanım fazla bir şey söylememekle beraber 8izin bana kat'i bir cevap e Sait Beyin bir tesiri olabileceğini ihsas € Emel — O halde &iz bundan.sonra ies değil Azize Hanımla görüşün, madem ki bu hanıma bu kadar itimat ediyorsunuz.. Bu kadın gece gündüz Buraya ik &ik gelip | BaşkaBir Yol | Yazan M. Faridun buraya gelip dolaplar çeviriyor. Maksadını bir türlü anlıyamadım. Buraya geldiği zaman kendisine soracağım. Enis — Rica ederim Emel böyle bir şey yapma- yınız. Beni pek müşkül bir vaziyete sokmuş olursunuz. Azize Hanımın safsatalarına kulak aşmadığımı pek âlâ biliyorsunuz. Yalnız sizden istirham ediyorum. Bu zat hakkında bana malümat veriniz, Sizi nakadar sevdiğimi bilirsiniz. Siz de dün akşam bana kalşı lâkayt olmadığınızı söylüyordunuz. Ortaya çıkan bu Sait Bey meselesinden dolayı nakadar telâşa düştü- gümü takdir edersiniz değil mif Emel — Size dün akşam hiç kimseyi sevmedi- gimi söylemiştim. Bunu unuttunüz muf Enis — Hiç kimseyi.. Hatta beni bile sevmedi- :* ğinizi söylemiştiniz.. E mel — Bana inanmedınız mıf Enis — Şüphesiz inandım. Fakat bu Sait.. Emel — Azize Hanımın malümatına müracaai edeceğinize bana gorun. Ben &paçık konuşan bir kızım.. Sait bu Hanımefendinin dediği gibi benim amcazademdir. Ona bir ağabey nazarile bakıyordum. Fakat Sait sefih ve kumarbaz bir gençti, Daima parasız kalıyordu. Ona acıyor ve arasıra muaveneti9 bulunuyordum. Bir gün ansızın beni sevdiğini ve benimle evlenmek istediğini söyledi O zaman pek tecrübesizdim. Onu seyebileceğimi zannettim Ve muvafakat ettim, Bir müddet sonra borçlu olduğunu alacaklıların kendisini tehdit ettiğini söyliyerek ben- den para istedi. Bir kaç parçe mücevherimi sattım.. Yine istedi. Nihayet babam bunları duyarak Saidi evden kovdu. Giderken bana da iftira etti, Bereket versin aksini kolaylıkla ispat ettim. Bana ilânı aşkettiği sırada Beyoğlunda metresile beraber yaşıyormuş. Bu adamın hatırası kalbimde gittikçe silindi. Şimdi o günleri düşündükçe fena bir rüyayı hatırlar gibi oluyorum. İstedidiniz gibi hare- ket etmekte serbestsiniz. Enis — Size inanıyorum Emel ve bu izshatınız- dau dolayı çok teşekkür <a Fakat bana karşı pek baridane hareket ediyor mel — Şimi de şıra size e ni geldi? Enis — .. Halbuki dün akşam bana büyük ümit- ler sörülüğkiniz. Bilmiyerek sizi gücendirdiğimi anlı- yorum. Beni mazur görünüz ve unutmayınız ki ben de her seven adam gibi kıskancım. Biraz evvel mazinizi kıskanıyordum Emel.. Sizden tekrar af talep ediyorum. Ah, bilseniz bugün buraya ne büyük ümitlerle gelmiştim. Emel — Ümitlerinizi ben mi kırdım? im — Ümitlerimi değilse bile cesaretimi kırdı- in akşamki sözlerinizden cesaret alarak bugün Delal konuşmak istiyordum, sizden bahsedecek- tim.. sizinle evlenmiye talip olduğumu söyliyecektim.. Emel, bana merhamet ediniz.. sizi geviyorum..