162 SERVETİFÜNUN No.1878—1093 Halk terbiyesi Yazan: Terakki, tekâmül, medenileşme hareketlerinin bir cephesi tarihin kendi kudretlerile ortuya koyduğu vak'alardan terekküp eder. İnsan şuurunun haricinde kalmış sebepler ve hadiseler şeklinde cereyan eder, ister istemez husule gelir, bütün cehitlere, çırpınma- lara meydan okuyarak, dindar insanların mukaddesat unvanını verdikleri bir hâkimiyetle geçer gider, ya- ratır ve kâbreder. Birde tarihin seyrinde bu umumi imkân ve zaruretlerin kadrosu dahilinde &ırf ferdi arzularla onların birleşivermesile doğan hareketler vardır. Mevcut imkânları kullanan, onları vak'alar halinde ispat eden ve etmek istiyen bir hareket tarihin bir çok satırlarında kendisini gösterir. Zekânın fikrin, muhitin şeraitini kullanarak müşterek arzulara ihtiyaçlara mülâyim şekiller bulması tarihin ruhi cephesinde inkâr edilemez bir vakıadır. Bu ikilik mufrit sistemler tarafından birliğe irca edilmek isteniliyor. İnsani iradeye yahut içtimai kanuna yer veren telâkkiler tarihi hadiseleri mütalâa ederken benim tercih ettiğim fikri kabul etmezler. Cemiyetlerin tradet oüziyesi fikri buna muarız olan telâkkilerden daha ziyade Sons Commun müşterek duygumuza yakın olduğu gibi diğer düşüncelere nazaran daha faydalı neticeler verebilen bir fikir olduğu için buna inanıyorum, Çünkü böyle bir telâkki ferdi ne utopist hayalperest yapar ne de herici bir muayyeniyetin bir cemiyet kanununun, korkunç bir mukadderatın eşiri addeder, ferdi çılgın hülyaları tahakkuk ettirmek hevesinden İsra bitkin ve mişkin bir inkıyattan itibarln insan istidatlarının kuvveden file inle insanın serbestçe inkişafı üzerinde daha kuvvetle müessir olur, daha faydalı neticeler husule getirir, buna mubalif fikirler ileri sürenler daha büyük faydaları bulup ispat edinciye kadar beni ikna edemezler. Tarihin arzettiği bu ikilik vakıaların sebepleri noktai nazarından ortaya çıkan bu mesele çok mü- him ve geniş bir düşünüş sahasıdır, yalnız burada kaydedilmesi icap eden nokta halk terbiyesinin müsmir bir şekilde tahakkuk edeceğine karşı olan itimadın esasını ve insan iradesi ile tarihin karşılıklı vaziyetini tespit etinekten ibarettir. Çok kat'i bir hakikat itiraf edilmelidir. Cemiyetin tekâmülü inkişef için içtimai iyilik için muayyen şerait vardır, ve bu şerait bazan kısmen bazan da tamamen iradi kuvvetlerle temin olunabilir, ve nesil- lerin nesillere karşı vazifeleri, mes'uliyetleri vardır. Bugün yaşıyan türk münevverleri de böyle bir mes- uliyetin tehdidi altında üzerlerine düşen 'vazifeleri yapmalıdırlar, bu vazifelerin en mühim ve canlısı halk terbiyesi diyebileceğimiz faaliyettir. Evet, mil- letin ekseriyet ve cahil kısmı terbiyeye muhtaçtır, ve bu terbiye, yani insani istidatların imkânlarını maddi faydalar haline sokmak ameliyesi en kat'i bir uğraşma mevzuudur. Muslih Ferit A) Halk hayat şartlarını ihtiva eden muhite inti- bak itibarile iktisadi ve mesleki vasıflarla yetiştiril- meli, mesleğe, kâra, menfaate karşı bir alâka telkin edilmelidir. Memleketin tabii zenginliklerinden istifa- de etmek iktisadi istihsali arttırmak üzere yapılacak terbiye faaliyetlerinde iki safba göze çarpar: 1 — Halka para kazanmak hıranı telkin etmek, kazanılan parayı en müsmir şekilde kullanmak ar- zusunu uyandırmak, yaşlı neslin maziden tevarüs ettiği kahaatkâr ve ferdiyetçı telâkkiyi bertarai etmek. Yahut hiç olmazsa genç nesle ayni miskin telâkkilerin intikal etmesine mani olmak ve çiftçiye, tüccara, zenant adamına iktisadi hutgâmlığı vermek "gibi duyguya ve itikada ait tesirlere ihtiyaç vardır. 2 — Her iktisadi işin en çok kâr getirmesi, milli ve ferdi maksatlara &n çok hizmet edebilmesi, en mükemmel ve faydalı neticelerle tahakkuk etmesi için müterakki tekniğin, ilim .ve fennin, modem Avrupa vasıtalarının kabili tatbik esaslarını öğrenmek halka, işlediği zenaatin hünerlerini, bir nevi keramet- lerini göstermek, insanların istedikleri şeyleri kolay, çabuk ve iyi olarak yapmalarını temin eden bilgiler vermek.. Bu vatındaşlarımızın teknik ve bilgi nokta- sudan kuvvetlendirilmesine yardım edecektir. Birinci safha hissi ve itikadi bünyenin tadilini istihdaf ettiği için muallimlerin, gazetecilerin slelümum müneyver- lerin imkân nisbetinde yapabileceği bir iştir. Belki de ferdi ve sırf fikri bir hizmettir. İkinci safhm tekniğin, fennin iktişad! hedeflere tevcihile alakadar olan ilmi, fenni bir meseledir, her hangi bir münevverin, idealistin başaramıyacağı müş- kül unsurları ihtiva eder. Halkın iktisadi takatını arttıracak maddi tedbirler almak, manevi fedakârlık- lardan başka şeyleri istilzam eder. Burada bu maddi teşebbüste devletin kuvvetine, devletin vasıtalarına bir rol vermek lâzım gelecektir, Her halde atılacak ilk adım küçük meslek mektepleri tesis etmektir. En faydalı, en ameli bilgileri verebilmesi hususunda bilhassa Amerikedaki nümunelerden alınarak vücude getirilecek böyle bir mektep evvelâ bir istihsal şubesi mahiyetinde olacaktır. İçinde bilâ vasıta bir istihsnl kuvveti taşıyan bu mektepler devlet bütçesine yük teşkil edemiyeceği için umumi ihtiyaç ve istifade nispetinde çoğaltılabilecektir. İkinci bir nokta olarak, konferansları zikretmek iâzımdır. Halkın zekâsına ve alâkasına temas ede- bilen, halka mesleki, basit ameli bilgiler veren kon- feranlar ne kadar iyi neticeler verebilir. Nihayet halkın, dalma en iyi en doğru fikirlerle beslenmesine yardım eden çok mühim bir vasıta olarak kitaplar, gazeteler vardır ki bu gibi vasıtaların da devlet elile kullanılması henüz okumanın ehem- miyetini idrak etmemiş muhitte lâzım ve zaruridir. Devami gelecek nüshada