No. 1836—151 Fransız edebiyatı: Şİ ymm SERVETİFÜNUN 333 > MERMREHAME' Marcel Prâvost Yazan : Madam “Düfren ,, den Mösyö “ Jak dö Lalob,,a Ah Yürabbi!. Size mektup yazmak için nekadar tereddüt ettim, Mösyö Jük!,, Belki, nihnyetine ka dar göliremiyeceğim şu mekluptun evvel nekadar yazdımsa da sonra hepsini yırttım, Evvelâ &ize şın ” haber (o vereyim ki, imlâ yanlışları yapıyorum... Bun- Jar küçük, gramer ve hattâ Fransızca hütüları değil dir... Bana öyle geliyor ki daha büyükleri... Biz böni, çok kaorkutu- «yorsunuz, Mösyö Jak! Karşımda bana iri gözleri izle - ama, gözleriniz gü- zeldir - baktığınız vakit, biç bir fikrim kalmadığı gibi arlık'ne söylediğimi de bil- Müiyorun, Yanımızda olmakla İ bahtiyarım ve bununla be- Puber, beni göremiyeceğiniz kuranlık bir köşede, kaybol mak ve kendimi kurtarınak istiyorum. Yalnız, çok rica ederim, bn mekinbu okur- ken benimle alay etimeyi- dizi, Görüyör musunuz, Mösyö Jak, bunu çok iyi düşün düm” Otuz gününüz #ür- finda Kale' de, her ikimi- zede tesadüf ettiğinizde, zevcim - zavalli Lui'm Ve hattâ benim içinde bu bir felâket küdar iyi ve o kadür ho ötur ki, sizi pek memnu: niyetle karşıladı ve /siz de, pek samimi dost ol- mağa mecbür oldününz.. Zaten hizmet esnasında, hudut mülâzimleri ayni şeraittedir, değil mi 1... Yal niz otuz gün bitince ve her biri sivil hayatına avdet ettikten sonra ayni cemiyet görülmedi. Ah !. Ben, o kadar fenayım ki, ilk defa olarak, evimize yemeğe geldiğiniz vakit, mütevazi vaziye timizi hayretle karşıladığınız: çok iyi görmüştüm. Sekiz gün oluyordu ki, Lui ile, hep bu yemekten bahsediyor, heyhat, apartımanı, eşyaları ve hizimet- giyi değişliremiyorduk.. o Biliyorsunuz ki Lui' nin Bezaretten aldığı dört bin franktan başka bir geliri yoktur. İnanılmayacak şeylerden: oldu. 0,0 Gandhi, İngiltere Kralı ile birlikte operaya gidiyor! Sizi temin ederim ki o akşam çok istarap çektim. Bana öyle geliyordu ki evimizden gikarken; bunu, Lut ye, yemeğe, apartmanı ve hizmetiiye gilücek- tiniz. bni de bundan korkuyordu. Çok mükedderdik. biribirimize bir şey söyler mofe cesaret cılömiyor Ve düşünüyorduk : «Cam sikık dı, bizi çok küçük kim- geler buldu... kendişi, her gün sefirlerlö beraber. ar tık gelmiyecek ..» İşte yiz, bilâkis geldiniz... Ilattâ birçok defa... Her ikimiz de o memnunduk ;.. Bilhassa Tui: Çünkü büg- langıçta beni hemen hemen hasta yapan sizden, o kadar korkmuştam ki... Fakat, sonra biraz alişinca heş'e veren giyaretlerinizin bana Kargı olduğumu zanna diyor ; her yeri gezen, her- belde ilâhi, güzel, mmalü- mutlı birçok kadınları göz ren; oldukça call ve züril olmayan benim gibi bir kimsetin yanında Akşan sanllerini zayi etmeğe kat- lunan sizi, anlayamıyordum. Bir gün, elimden yakı. layarık bana tatlı şeyler - beni güzel bulduğunusu, beni o düşündüğünüzü ve a sevdiğinizi - (söylediğiniz | zaman, ruya gördüğümü zannetmiş ve bu ruyam O kadar güzeldi ki, asla uyanmak istememiştim. Benimle çök tatlı konuşuyor, hana hürmet ettiğinizi, bamuslu i bir kadın olduğumu bildiğiniz için alçaldığımı hiçbir #anan kabul edeniiyeceğinizi ve Lui nin namusunu 4 payidar etmek için de, onu çok sevdiğinizi söyliyor- dunüz. Dd Yalmiz; beni şevmenize müsade etmemi istiyor dunuz,... Ben, bunu size, nasl reddedebilirdim?.. Ben, sevişirken tamamile makul olmanın olabileceğini zannediyordum. Çünkü biz, Lui ve okadar sevişiyorduk ki... Fakat iz yava beni korkutmadan, uykumda bile kimseye V , yeçeğim şeyleri benden aldiniz. Ah! Siz, | Ein bir karikatürü | de say iii