11 Haziran 1931 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 14

Biraz kavgıcı olmakla berâber iyi bir aile idi, Hkse- riya hiçte sebepler için atışırlar, (akut gene hemen burışırlardı. Sade hayatlarını temin edecek kadar bir servet biriktirdikten sonra kün kocu. işte çekilmişler, Sen- Jermen de tuttukları bir köşkte asude bir hayat sirmek istemişlerdi. Koca, sakin bir adamdı. Yerleşmiş fikirleri veriden gor oynar. Şöylece bir ralısili vardı. Büyük gazetelerin ağırbaşlı makalelerini okur, bününlü beraber biraz açikeü burak e neğ « yöğtermekten de hali kalmazdı. Muhakemesi, mantik yerinde ve Frünsız sauüyi erba- bının fürik vasfı olan akheelim ile müteeslli idi. Bira düşünür, emniyetle hareket eder, insiyakımın salim göseriliği Dir duirede İkerirlar ittihaz ederdi. Ort boylu, kırsaçlı, mürütüz simelı bir ödüandı, Kan, birçok ciddi evsafı heiz olmuklu berber bazı kusurlari da vardr Miznei' hiddetli, safleti şiddete kadar varır bir derecede, serazat, yenmek kabil olmu- yacak bir dercede inatçı ve İkinci idi, Vaktile güzeldi; sonra sonya fazla şişmiş, fazla kırmızılaşınıştı. Fakat semtlerinin gene pek güzel bir kadını addolunüyor, yüzünden sılıhat fışkınyordu... İtilâf hemen daima solrn başında başlıyordu. Bu ewveld ehemmiyetsiz. bir iminakaşu ile başlar, fakat sonunda akşamı kadar, hatta ertesi sabnhu kadar dargın yaşamalarile neticelenirdi O kadar basit ve mahdut olan hayatları en hafif etdişelerine bile bir viddiyet izafe ediyor ve müsahabetlerinin her mevzi hiv münakaşa mevsuu doğuruyordu. Vaktile iş içinde, bin bir meşakknileri vürken bu hal hiç yoktu. 0 zamanlar biri derdini öbürüne açar, İntiflik bie öbürü endişelerini döker, üzüntülerini Büllerimiş olurdu. Vazilelerin tedahülü, menfaatlerin müşterek bir halde durmayıp vürümesi hayatlarını bir gölge bile bırakmadan belif ve seri yürümeşini İmtaç etmişti. Nihayet çekildikleri bu Sep-Jermende tarmdıkarı azdı. Yeni ahbaplar peyda etmek lâzım gelmişti. Yabancılar arusinda her gün meşialeden azmie yeni bir hayat ibdu etimek mecburiyetinde idiler, Şinidi hep ayni surette tevali eden ayni santlerin ittiradı ikisine de biraz huşunet vermişti ve umdukları, bek ledikleri saüdeti halâ bir türlü bulamıyorlar, Bir Haziran sabahı hahıvaltı için sofrayı oturduk İri zaman, kocası sormuştu: — Sokağın hihayetindeki şu kirtmzi köşkte olu- Tanlanı tanıyor musun? SERVETİFÜNUN Karı, yataktan term kalkmış olucaktı; vet ve hayır! Tomyorum, fakat tanimak İsleri yorum. — Aonba nelen * Kibar halli bir şeyler... — Çünküt... — Bu sahili geniyördum. Evin erkeğine setle mst- geldimi. Beraber dalaştık. Adamecnnz havada bülat ve elektrik sezerek İlkve etli; — U benim yanıma geldi, evvald o göz söyledi. karsı dare. bir hal ile bakıyordu ; — Sen meydin vermemelişdin ! Fular geden ! — Çünkü baklarında delikolalar Şar. Bekikodmak Aram Yarabbi! Bnnu ge zamun ve kimin hakkında yapmaozlar? Küca, biraz seye mukabele ötmek haksizlığında bulunarak ilâve ekti; — Hem karıcığım, bilirsin ki ben pefpet düyutim. © kudur ki biri hakkında yapılması İyaru onu sevdirmek için külidir, gelinçe, ben kendilerini aliyülali bulüyorum. Kadın büyük bir tehevviürle yordu : — Karsın da, galiba 1 — Doğrüsl bu, Gerçi kadın üzaklari görmüş görme- Hiiş gibiyim, fakat böyle, Münakaşa devam etti; yavaş yavaş, zehirlene zehir- lene büyüdü. Mazür idiler, başka bir meşgüleleri yoktu; ve Allahı hoş duran kulunun sevmezdi; hep ayni nota etrafında, döndüler, dolaştılar. Kadın güşa duyduğunu ileri sürdüğü delikodir ların mahiyetini. bir türlü dayin edemedi; belki de etmedi vö bir şekil işte bir sir biyükarak söylenelkili- neçoğinden fazlasının söylenmiş olmasını temine yar yörün. Erkek omuzlarını silkiyor, eğleniyor; kadını üstün çileden giküriyordu; bir derecede ki kudın nihayet kendimi talamayarık bizzarur ağzından bir bakla, çıksırdı £ — O halde söyleyeyim, herif boymuzhurdur! Erkek hiçbir teessür göstermiyerek cavap verdi; — Böyle bir kulin; bir Kocanın şerefine halel verebilecelini zannetrnem, Kadın ln bir halde atıldı; — Ne? Boynuz takmayı bir erkeğii haysiyetine mugayir bulmuyor asu? Fakuüt bu âleme rezil verisva olmaktır. O bu yüzden bödnüm ölmüş, bitmiş bir arlamddır, — Yök, vok! Hiç te öyle zanuctinemi Bir adamı aldatmışlar diye, bir adama hiyanet edilmiş diye, bir dedikodülürdan dedikodu Onlürü