No. 1724—39 Yalıva manzarala- rından : Memba İngiliz Edebiyatı: R. Browning (1812-1359) Buluştuğumuz gece Kırçıl bir deniz, uzun ve simsiyah bir kara parçası; sarı, yarım, iri ve alçak bir ay; ve ben sandalımın boşluğu iten başıyla koya girdiğim, süratini yumşa küllerile uykularından sıçrıyan ürkek dal- galar... Deniz kokan ılık bir sahil, bir çiflik görününciye kadar geçilecek üç tarla.. Pencerede bir tıkırtı, yakılan bir kib- ritin keskin, seri tırmığı ve mavi fıskıyesi, bütün sevinç ve korkularıyla iki yüreğin biribirine karşı vuruşundan çok hafif bir ses! Muslih Ferit Yalıva — Dağ hamamları UYANIŞ 631 Ozcür Milde'lön » Sarıların senfonisi Sarı bir kelebeğe benziyen bir omnibüs köprüden sis bül rüklenerek geciyor. Surada, burada dolaşan ipsanlar avare sivri sinekler gibi görünüyorlar. Gölgelerle dolu iskelenin karşısında altın sarısı saman yüklü büyük gemiler ve rıhtım boyunca “sarı ipekli bir askı gibi sallanan koyu bir sis var. Mabedin bahçesindeki ka- raağacın solgun ve &arı yaprakları ucuşarak dökü lüyor, ayaklarımın altında Me uzanan Soluk yeşil Taymis CM nehri damarlı, akikten bir asâ gibi... M.F. Yalıvada bir yel Elâ gözler Yeşil gözlü bir kadın ekseriya şef katlidir. Kestane gözlüler durgun bir denizdirler. Fakat mavi gözlüler en asil kısmı teşkil eder, Onlar sadıktırlar; gönüller teslim edilebilir. “ & Eğer ben bir mavi gözlüye tesadüf edersem, onu kalbimin bütün vüsatiyle g&eveceğim,. Lâkin Allah beni elâ gözlülerden esirgesin. Onlar bana, ruhumu kavrıyan nazarlarla bakrlar. H. Refik. «Given Nisbet.» ten