Tasarruf haftası Propaganda eyidir, fakat... arka- sından faaliyet gelmelidir 12 Kânunuevvelde tasarruf haftası açilacak güzel | prop: gandalar. yapılacaktır. Bu pro- pagandaların faydalı: ve semereli çalışacağız. Yalnız pek fazla hayale kapıl- mıyalım ve kendimizi aldatmı- malı faaliyeti bir iki haftalık iş de- propaganda ve bilhassa, bu. propagandanın takviyesine Milli iktisat” ve tasarruf ce- miyeti böyle bir maksatla doğ- muştu. Hemen söyliyelim ki, ce- miyet hiç bir iş görmemiştir. Se- nede bir iki hafta zarfında sar- nihayet bir olması için o hep yalım; tasarruf ve yerli ildir. Daimi bir daimi olarak işle ihtiyacı vardır. fedilecek mesai de, nümayiş mahiyetinde olur. Tasarruf fikrinin balk ara- sında yayılması, tasarruf vasıta- larının mümkün mertebe ihzarı, mevcut şerait dahilinde bizde en büyük tasarruf “demek olan hayat ucuzluğu için çalışıldığını görmedik ve işitmedik .. Tasarrufun gekli yerli mahı ga; i bir gösteriş mahiyetinde kal ğını hep biliriz. İptidalarda Wi mamulâtu: korumiük için (çay) aleyhmiğe mudzzam bir nümayiş yapıldı. Resmi dairelerde, ban- kalarda bol bol ihlamur © içildi. Bu suretle biraz kendi kendimi- zi oyalayıp aldattıktan © sonra yoruldük, Çay ithalâtı geçen se- neden daha az değil, Diğer şey- ler için de öyle. İşte bizdeki mil- Ii fanliyetlerin metic: Bu vaziyetin kabahatını mil- lete tahmil edenler, büyük hak- sızlık işlemiş olurlar. Halkın va- ziyeti acınacak gibidir. Vatan- daşların ekseriyeti için bugün lsarruf meselesi yaşamak me- selesiyle beraber gidiyor. ihti- yacından az kazanan bir halk ih- tiyacından fazla sarf edemez. İh- tiyacından fazla sarf etmiyen için de tasarruf mevzuubahs ol- maz, Tasarruf, mücadelesi bunu «yice anlamak lâzımdır, halkımız. için bugün ancak bir ucuzluk mücadelesi olabilir, Herkes ucuz mal, yerli malı olursa tercih edi- lir. Fakat yerli malı pahalı olursa hayatını güçlükle kazanan bir memlekette, fakir veya orta halli bir vatandaş vatanperverlik ol- sun diye yerli malı almaz. Al mamakta mazurdur. Halbuki mesele hiç te bu şekilde telâkki edilmedi. Yerli Balı nerede? Ucuz mal nerede? Milli mamulât için en büyük, en mukavemet edilmez propaganda mebzuliyet ve ucuzluktur. Maalesef 'itirafa mecburuz ki »e ovar, ne bu! Yerli malı sat mak teessüs eden koopera- tilerin bile yaşatılamadığını gö- üyoruz. Öyle ise, milli iktısada ve tasarruf cemiyeti ne yapmış- tr? Neye çalışmıştır? Anka ku- $u halindeki bu gibi cemiyet- lerden ne fayda memuldur? — |duğunu anlıyabilir. Anlamasıni Bu şekil cemiyetler Halk fır-| bekliyoruz. YILMAZ kasının hediyeleridir. . Bunlara |Ş22 gösteriş cemiyeti, fahri cemiyet diyebiliriz. Propagandalarla ortaya atılırlar. Çok şey vait ederler. Hiç bir Büyük © gürültüler, $ Bu cemiyetlerin bütün faa- iyeti gazetelerden propaganda istemektir, Cemiyet olsun veya olmasın, biz propagandayı zaten yaparız. Fakat cemiyette mevki alan efendiler. Bu vazifenin bir un- vandan ibaret olmadığını ve va- kitlerini tahsis etmelerini istil- am eden mühim bir iş olduğunu aniamazlarsa ve bilfiil müsbet gayeler etrafında çalışmazlarsa bu cemiyetlerden ne fayda me- muldur? Denecek ki: yerli malı bulun: mazsa milli iktisat ve tasarruf cemiyeti ne yapsın? Böyle bir sual sördetmek, yerli malı hâk- kında dar bir zihniyet taşımak- tır. Yerli malı yediğimiz, içtiği- miz, geydiğimiz şeyler arasında her halde vardır. Bunların her biri üzerinde çalışılabilir. Ve bil- hassa, tasarruf ismine dayanan bir cemiyet ucuzluk için çalışan bir cemiyet olmalıdır. İzmirde ucuzluk mücadelesine zemin yok mu? Tasarruf cemiyeti; metot dahilinde, fiatleri bir gün tetkik etmiş midir? Bunları ucuzlatmak çare düşünmüş tenkitlerin — sırası mı? diye soracak olanlara | cevap vereceğiz. Evet, tasarruf haftası arefesinde bu tenkitlerin © çok sırasıdır. Zira biz, tasarruf haf- tasına milletin göstereceği alâ- kanın bilhassa mes'ul cemiyet- lere ibret dersi olmasını istiyo- ruz. Bu cemiyetler bugüne ka- dar halk için çalışmadılar, Halk şimdi — onları uyandırabilir ve vazifesine davet eylerse bu da bir kâr olacaktır. Nihayet, tekrar tekrar şunu da hatırlatalım; tasarruf, yalnız fakir halkın, yani parası olmı- yanların para biriktirmesi demek değildir. Zengin olan hükümet müesseseleri herkesten ziyade tasarrufla mukayyettirler. Eğer iktisat ve tasarruf cemiyeti be- lediyelere de* hükümet dairele- rindeki israfatla biraz meşgul ol- saydı. Belki bu cihetten olsun bir hizmeti dokunmuş olurdu. Hulâsa, vatandaşların tasar- ruf haftasına derin alâka göste- recekleri şüphesizdir. Memleket için kurtuluş yolu iktisat ve ta- rruf yolundadır. Yerli malına rağbettir. Bilhassa yerli malı yapmaktadır. Bunu herkes bili- yor. Eğer iktisat ve tasarruf cemiyeti de bunu öğrenir ve bun- dan sonra bu zemin üzerinde faaliyete geçerse,eğer memleket- te hayat pabalılığına karşı mü- cadele açarsa, bize ucuz mal teminine isminin eğer çalışırsa şerefile mütenasip bir cemiyet olacaktır. İktısat ve tasarruf cemiyeti gayelerini biraz tahlil ederse ne bitmez tükenmez vazifeleri ol- Serbest © Cümhuriyet Altın piyangos *ey yapmazlar. Mâarif cemiyeti de bunun ikinci bir nümünesi- Kupon No 40 havali fia işleri için yaptığı Y caat ederek bazı şerait edilmesi ve büyük tedir. Eğer müsait görü- se kabul olunacaktır. Iş kanunu Vekâlet müta lea toplayor “İş, kanununun bu sene mec- listen çıkarılması için iktısat ve- kâletince faaliyete devam 'olun- maktadır. Vekâlet sanayi ve mesai müdürlüklerinden bu hu- susta bazı mütaleat talep eyle- miştir. Verilen “cevaplarda sekiz #aatlık mesainin (tesbiti (30) ameleden fazla kullanan müesse- lerde amelelerin hot behot va- zifelerinden çıkarılmıyarak on beş gün evvel haber verilmesi veya on beş günlük yevmiyele- rinin tediyesinin mecburi kılın- ması tebarüz ettirilmektedir. Sırp muhacirleri Çeşme ve Urla havalisine yerleştirilecek Bugünlerde şehrimize Sırbıs- tandan 300 aile muhacir gele- cektir. Bunların Urla ve Çeşme inde iskânları (takarrür etmiş, icap eden tertibatın alın- ması vilâyete tebliğ olunmuştur. Filkakika bu mıntakalarda tef- fiz harici kalmış bir çok arazi mevcuttur. İskânlarında müşkü- lât çekile, ceği ümit ediliyor. ei) 10 Kânumuevvi 193 Beş yüz milyon lira Büyük biristikrazteklifitetkik edili- yor-Teklifi yapan Belçikalılardır İstanbul, 9 (S.C) — Mev) Ankara 9(S.C) Alman suk menabiden ren! grubunun istikraz teklifi eden haberlere nazaran, bugünlerde hükümetimiz mim malümata göre, ve- ze ciddi benziyen bazı mü> him istikraz teklifleri ya-| yüz milyon değil, altmış! pılmıştır. Bir Alman grus|milyon liradır. bunun şümendüfer vena- milyon liralık istikraz tek- lifinden başka, diğer birletmek sermayedar grubunun da Maliye Vekâletine müra-|. dahilinde Türkiyeye beşi yüz milyon lira borç ve- rebileceğini bildirdiği en- laşılmaktadır. Bu grubun başında mühim şahsiyet- ler vardır. Bunlardan bi- risi Belçika ayan azasıdır. 500 milyon liranın mü- him bir kısmı ile memle- kötimizde şimetidifer o ve nafia inşaatının deruhte işler yapılması arzu edilmek- tedir. İstikraz şeraiti he- nüz malüm değildir, Hü- kümetçe tetkik edilmek- hakkında alınan mütem- lmesi teklif edilen para Alman sermayedarları bu bara mukabilinde devlet şose- lerinin inşasını deruhte isteyor. Diğer cihetten sigorta- (cılar birliğinin de iki yüz milyon liralık bir istikraz (teklifinde bulunduğu söy- lenmektedir. Bu haber- lerin hiç biri şimdiye ka- dar resmen teyit edil- iwemiştir. Tetkikler hitam bul mazdan evvel buna imkân yoktur. İleri sürü- leh şerait ciddi görülürse, sermayedarların murah- haslarile müzakerat baş- lıyacaktır. Ankara9(S.C)-Osmanlı borçları omeselesi hâlâ ayni vaziyeti muhafaza ediyor. Dayinler banka- daki taksiti almamışlar ve yeni bir cevap verme- Hizmet davası Öğleden sonra müdafaalar yapılacak Hükümetin şahsiyeti mane- viyesini kısmen tahkirden maz- mun Hizmet başmuharriri Zeynel Besim ve mes'ul müdürü Bedri beylerin muhakemelerine bugün öğleden sonra devam olunacak- tar. Maznunlar ve maznun vekil leri müdafaalarını yapacaklardır. Haber aldığımıza göre vekiller den Cevdet Ak Ömer bey ma- kalelerde hakaret mevcut olup olmadığının tetkikinin darülfü- un müderrislerinden mürekkep bitaraf bir hakem heyetine ha- valesini istiyecektir. Devamsız muallimler Kıstelyevme tâbi olacaklar Maarif o vekâtetinden gelen bir tamimde yapılan teftişat ne- ticesinde bazı muallimlerin de- vamsızlığı nazarı dikkati calip bir şekilde bulunduğu ihtar edil- mekte fimabat meşrü * mazeret İhilâfında (vazifesi başında bu- lunmıyan muallimlerin iaaşatı- nın kıstelyevme tâbi tutulması bildirilmektedir. Ayni tamimde bu cihete itina göstermiyen mek- tep müdürleri ile başmuallimle- hüriyet ) başmakalesini geçirmişlerdir . eüllemez.» hükümetçe dır. ıktı ref'i hakkında dabahş olacaktır. tili dol: dan tasdi fain yetine kadar rinin tecziye edilecekleri ilâve olunmaktadır. bildirilmiştir. gazetesi Bankadaki Muamele vergisi 1931 serei mali- yesinden itiba- ren kalkıyor İzmir sanayi birliğinin sınai mamulâttan muamele vergisinin vaki olan istirhamına cevaben Mali- ye vekâletinden birliğe gönde- risen bir tahriratta 1931. mali nesi iptidasından itibaren mu- amele vergisinin sınai lâttan kaldırılacağı bildirilmişti Bu haber şehrimizdeki s erbabını pek çok sevindirmiştir. Hükümetin bu muamelesi milli İsanayiimizin inkişafına çok fay- evvelce muteber mişlerdir. Mamafih, hü- kümetle müzakerata gi- rişmeği kabul edecekleri anlaşılmaktadır. Dayinler vekillerinin bu günlerde Ankaraya muvasalâtı beklenilmektedir. İstanbul 9 (8.C.) — (Cum- bugünkü Osmanlı borç. ları meselesine tahsis etmiş- tir. Hamilleriu protestosundan bahsederken, gazete dainlerin vaziyetini hiç haklı görmiyor. Zira hükümetimiz borçların tediyesinden hiç bir şekilde imtina etmiş değildir. Bilâkis borçlara mükahil mühim bir para bankada bulunuyor. Cum- hurivet diyor ki; Borçlar meselesinde bütün memleketler ayni safahatı Memleketin hayati ihtiyaçları bir tarafa bırakılarak, borçlar meselesi müstakil bir iş halinde fetkik İstanbul 9 (8.0) — Osmah- lı bankasma mevdu bulunan altı milyon liralık taksitin geri alınması hakkındaki bazı gazetelerin neşriyatı, paranın istirdat edildiği şaylalarının çıkmasına sebep olmuştur. Bu şaylalar asılsız- taksit geri mamu- Türkiye - Bulga- ristan ticaret muahedesi Bulgar millet meclisinin ta- ile Sobranya tarafın- icra edilmiyen Tür- kiye - Bulgar ticaret ve seyrise- muahedenamesinin esaslı hükümlerinin meclisin küşadile muahedenin tasdikine intizaren 1930 tarihli muvakkat ticari iti- lâfnameye zeylen 25 Temmuz 930 dan birinci kânun 930 nihi olmak üzere Modos Vivendi aktedildiği rusumat umum müdürlüğünden Halk için mücadeleden yılmaz. Mefküre Gazetesidir ayi “Yehi Asır, yurdunda Nüshası - Heryerde 5 kuruş Hâlâ idari tevessüat devam edecek mi? İki gündenberi İstanbul” dan gelen haberler yeniden on umumi müfettişlik ihdas olunacağını bildiriyor, Umu» mi müfettişliklerin vazifeleri umumi valiliklerin ayni” gibi- dir. Yani bu adımlar merke“ ziyet usulünün gevşetilmesi demek oluyor. Tabii fena des gil. Lâkin bu şekilde, teşki- lât teşkilât üstüne bindiril- ekte ve gittikçe memur or- uları çoğalmaktadır. Halbuki az fakat tok me* mur siyasetine muhtaç bu- lunduğumuz defatle tekrar edildiği halde mütemadiyen memurların a: in arttırıl- ması arzu ve ihtiyacın hari- cinde bir hareket teşkil ey- leyor. Esasen © vilâyetlerimizin adedi lüzumundan çok faz- ladır. Bir iki kazası olan, nüfusu Bergama kazasına te- kabül eylemiyen bir çok vi» âyetler vardır. Bunlar ismen vilâyettır. Hakikatta içlerinde kaza bile olamıyacakları vardır. lülkiteşkilâtımızda esaslı ısla- at yapılması lüzumu apaçık orj tada dururken bunu yapma- yıp umumi O müfettişlikler ihdası suretile, tenl mat- lup, dahiliye bütçesini yük- seltmek ber halde anlaşılması güç bir tedbir olmaktan kur- tulamaz. Güya halk bu şekilde şi- kâyet kapılarını daha kolay: lıkla bulacakmış. Halk şikâ- yet kapısı bulamamaktan müşteki değildir. Elhamdü- lillâh şikâyet kapısı için bü yük millet meclisine varın- caya kadar bir çok kapılar mevcuttur. Lâkin şikâyetleri tetkik ve intaç eyliyen | ma- kamı ( bulmakta o müşkülât vardır. Müfettişliklere getiri“ lecek zevat mevcut eleman- lar, yani tanıdığımız valiler değil midir? Nihayet salâhi- yetleri bir az daha tevsi edil- miş bulunacaktır. Salâhiyet tevsii valilik ma- kamları için de mümkün bi iştir. Eğer müfettişler ihdasi keyfiyeti bizim malümumuz olmıyan bazı zaruretlerin ica bı ise bu vesile ile vilâyet- lerin adedini tenkis ve bir kaç vilâyeti tevhit suretile yeni bir mülki teşkilât ya- pılması ve bu kısımdan ya- pılacak tasarrufla umumi mü“ fettişlikler yüzünden bütçe- in kapartılmaması lâzımdır.B. şekilde hiç olmazsa (hem bütçeye bar olunmaz, hem de kuvvetleri parçalanmış, zâfa düşmüş bazı vilâyetler bi kendilerini toplamak fırsatı- ni elde etmiş bulunur. İşte İzmir vilâyeti gözü- müzün önündedir. Sabık va- ziyete göre kurulmuş mües- seseleri yaşatamıyor. Onların yükü altında kıvranıyor. En zengin bir vilâyet bu hale düşerse diğerlerinin hususi bütçe zaruretlerini tahmin güç bir şey olmaz. Mütemadi teşkilât müte- madi memur orduları işleri teshil değil bilâkis tavik e- der. Bu vaziyet karşısında sorabilir miyiz: Hâlâ idari tevessüat devam edecek mi? Sonu nereye varacak?