5 Ocak 1935 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

a le 7 rı Her hakkı mahfuzdur g— asıl yikildi Yazan: Son Yemen valisi Malhımıt NEDİM Yemenin ne mebustan ne intihaptan ne meşrutiyetten haberi vardı —— eme — Seyit Ahmet Yemenden İstanbula giderk.n Mısıra uğramış orada görüşmüş veni Gümülcüneli İsmail bey: | TINŞ — Evvelâ bir tanzim edeceğiz, sonra faaliyete geçece- dedi, — Ne tarzda faaliyet? diye sor- dum. — Başta Arap vilâyetleri ol- mak üzere Memaliki Osmaniyenin her tarafıma beyennameler göndere ceğiz. Mısır gazeteleri esasen bizimle ir. Suriye gazeteleri de a- şağı yukarı öyledir. İstanbuldan tutunuz bütün vilâ- ! yetler İttihatçılardan gayri mem- nundur. Sesimizi her tarafa ulaştı. racağız... Daha bir çok niyet ve ka- | rarlarımız var.,, Gümülcüneli İsmail Bey bir türli Mırırda kendilerine arzı hizmet e- denlerin Hükümeti Osmaniyeye bi- ” lâkaydü şart düşman olduklarına, bunların düşman telkinatı ve direk- tiflerile hareket ettiklerine inan- mayor. Bi'se ki Bankodi Roma ile muh- telif İngiliz bankalarının kapılarmı aşındıran bu adamlar Osmanlı İm- paratorluğunu yıkmaktan o başka bir emel beslemiyorlar belki biraz kendine gelir. Dediğim gibi bu husustaki söz- lerime kulak bile o asmadı. Muhit onu sarhoş etmistir. Halbu ki bu. muhitte Arap vilâyetlerini Osman- İı camiasına ayırmak ve hilâfeti | Hidive vermekten baska gaye pe- şinde koşan kimse yoktur., Kısır Kerim paşa bir başka mek- tubunda da: “Yemen mebusu Kibsi buraya geldi. damlarla temastadır., progra. progr Seyit Ahmet Ve mahut a- diyordu. . Böylesi — her işde yaptıklarına doymaz da kalkar dil yönünde de pala çalmak ister! Bilmez ki öz Türkçe de - mek, osmanlıcayı olduğu ( gibi dilimize (tercüme) etmek değil (Lügat) m kendini bilmediği için (tarif) ini yazar, Bu, Türkçe demek midir? Buna yarım — Senin dediğin Hani? — İşte Türkeli! burada yüz binlerce yaşayan, söylenen söz vardır. Bir sözlük- te toplamadığımız için yok sanıyoruz. | Birkaç ay sonra neler çıkacağını, bu di- Eski erginin, bilginin bugünedek ge- len yanılgısı bu değil mi? Kafasını kuma gömünce, (acun yok!) deyip çıkar. Örnek verirsem, ne demek istediğimi daha eyi anlatacağım sanıyorum. Birkaç intisinden dönmüşler, bi- söylüyor: (Sizi cindorukta görünce yürü (eümüze kınadım. Kavuşmağı düşününce | (erindim. Dölek, bıçık neme yetmez de- (yip dolanı dolanıverdim.) Yardımcı sözler bazirgânı olan eski edibe bu topsözler Caponca gibi gelir. O bunu söylemek, yazmak istese şöyle bir | kalabalık ortaya çıkarır: (Dağın tepesinin en tepesi olan en (zirvesinde sizi görünce yürüyüşteki, yü- rüyücülükteki kuvvet ve kudretinize gıp- ta ettim. Size mülâki olmak istedim a- ma gözüm yemedi. Gayet hafif, düz sathı maillere o sathı maillerin şu- rasında burasındaki, dik olmayan, de - remsi çukurlar neme yetmez deyip kolay ve düz sathı mailleri dolaştım.) Yukarısmdakine o Türkçe; bunada Badvelice derler. (*) Yardımcı sözleri, acemi müsli ibi yazdıkça özdili bulamayacak ân özü ile yazmak, konuşmak bize ülkemizde dipdiri yaşayan yüz bin- gerekti. O da olu- yor. Bir ulusun sözlüğü, özdilinin yürei sarparsa dil yaşar, durursa dil ölür. Bizim sözlüğümüz olmayacak mıydı? Kuşkusuz olacaktı, Hem emeyi bir söz“ | bük olacak. Yalanı g i — Bir sözlük en az on yılda ancak ba- şarılabilir!1? doğrudur, on yıldı da bitmezs medreseye bırakırsak... pratik ve iş alanma koyar, ilk adımda, olduğu gibi alıp rsak altı ayda, medin on iki ay: altı (cile) 5 kök sözlüğümüz ortaya çıkar. Yellere « söylemiyorum. Sekiz on ayda Beler yapılabileceğini göreceğiz. Ah bu dil, ne engin dildir! Ey henüz 'doğmayan bilgin! hemen doğ da, bu dili acuna bildir. AKAGÜNDÜZ bir <) Badveli — Ermeni protestan pa- pazıdır ki Gil bilmez, kendi) türkçesinden başla İngiliz ve İtalyznlır'a 'alimat ve vazifeler almıştı Burada bir parça durmalıyım. Çünkü Osmanlı imparatorluğunun meşrutiyet devrinde nasıl bir türlü kendine gelemediğini, nasıl karma- karışık bir idare ile idaresizlik için de yuvarlandığını, küçük, basit, mevzii olmakla beraber bundan steren bir misal bulmak biraz güçtür: Seyit Ahmet Kibst Yemen mebu- sudur, Mebusluğun bütün salâhiyet ve hukukunu haiz bir millet veki i- İ dir. O meşrutiyetten evvel babasile ve bir hayli Yemenli ile Rodosta menfi bulunurken Sultan Hamidi, — Bizi Yemene gönderin. İmam Yahyayı bizden başka hiç kimse yo la getiremez, diye kandırarak Ro- dostan kurtulup Yemene dönen bu kafileden Masırda ayrılarak, ora- da kalmış ve derhal köllarını sıva- yarak faaliyete Yahyayı yola getirmek başı, şimdi gene İmamı ayaklandı- ranlarla Mısırda elele vermiş bu- lunuyordu. Ve bu adam, meşrutiyet ilân edi- lir edilmez Yemene gelmiş. n İttihatçıları aldatmış ve mebus ol- muştu. Yemenlinin ne mebustan, ne in- tihaptan, ne meşrutiyet ce fırka- ir şeyden haberi yoktu. Ona bunu anlatabilmek imkânı nı da mevcut değildi, Okuma yaz- | ma bilen Mısır gazetelerini okur, alt tarafı dünyadan bihaber yaşar giderdi Seyit Ahmedi Kibst bir mebus 0- larak kollarını salla sallaya Yemen- den İstanbula giderken gene Mısıra uğramış, orada İtalyanlar ve İngiliz. lerle görüşmüş ve yeni talimat ve vazifelr almıs, sonra yolda da Suri- yedeki teşkilâtlarla temas etmişti. Onu Meclisi mebusan koridorla rında görenler, onunla görüşenler bu temiz vatanperveri sevmemek edemezlerdi. Fakat o, meclisten ziyade hariçte ibrazı faaliyet edi- yordu. Tepebaşmdaki İngiliz ve Italyan sefârethaneleri Ayasofyadaki Os- manlı Meclisi mebusanından daha cömert, daha kuvvetli ve onun e- mellerine daha uygundular. Bu sefarethanelerden başka o- nun bir uğrak yeri daha vardı: Cağaloğlundaki Arap kulübü. Suriyeli Arapların kurdukları bu kulübün İttihatçı rüesaya hemen hemen her gün tesadüf edilirdi. Orasmın ikinci bir (merkezi u- pm halini aldığı zamanlar var. ir. Öteden beri Arablık için çalışan 17“ -» sanselarından birinin o- Zulları, İbni Bedre Mütran ile kar- ce 'lahlenin idare o ettikleri bu (Aha il Arabi) kulübüne devam e- denlerin hepsi | (İttihatçı) idiler. Çünkü bu kulübün başma bulunan- lar daha ilk günlerde İttihat ve Te. rakki cemiyetine intisap etmişler ve o günden beri her hareket'eri- le koyu birer İttihatçı olduklarmı iri göstermenin yollarını da bulmuşlardır. Buraya İttihatçı rücsadan başka Suriyeli, İraklı, Hicazlı, Yemenli, Mısırlı, Lübnanlı, bir çok kimseler devam ederdi. Bu müdavimler ara- sında bir çok Arap memurlar, ve askerler de vardı. Fakat bu gelenlerin çoğu hüsnü ânı, nezaket ve (o zarafeti herkesi teshir eden gene Mütran kızı ve Lübnanlı Bedre ve Nahle beylerin hemşireleri matmazel Viktorya için Cağaloğlu yokuşunu tırmanırlar « © Mareşal Fevzi (Bası “a in, sahifede Fevzi bugünkü Anadolu ekspresi: le Ankaradan şehrimize gelmiş ve istasyonda General Halis, General Salih, İstanbul valisi ve belediye reisi Muhittin Üstündağ, şebrimiz- de bulunan diğer yüksek rütbeli za | bitler tarafından karşılanmıştır. Bir kıta asker, polis ve bando mü. zika selâm resmini ifa ekmiştir. HARİCİ HABERLER Italya - Habeş meselesi Habeşistan şikâyet ediyor İtalya inkâr ediyor Habeşistanın M Iletler cemiyetine müracaatı Laval -Mussolini görüşmesini karıştıracak mı CENECRE, 4. (A.A, — Habeşi topraklarında katiyen ileri gitmiş değil. hükümeti, İtalya ile zuhur eden ibtil m hakkında uluslar kurumuna telgrafla mü racant ederek sulhün muhafazası için her çareye baş vurulmasmı matık olan mec- İis kurumun 1l inci maddesinin tatbik e dilmesini istemiş veGulerregueli önünde toplanmış olan İtalyan küvvetlerinin 28 kânunuevvelde Habeş kuvvetlerine taar- ruz etmiş olduklarını ve iki kişinin ölü- mü ile iki kişinin yaalanmasma sebebi- yet vermis bulunduklarını, iki İtalyan tayyaresinin mütemadiyen bu havalide uçtuğunu ve İtalyan tanklarınm boyuna buralarda faaliyette bulunmuş olduklarını bildirmiştir. Genel kâtibi M. Avenol, bu notayı 11 kânunusani 1935 tarihinde toplana « İtalyanın cevabı CENEVRİ hükümetinin notasıma cevap veren İtal. yan hükümeti i BayYev tiç beyan namesini öluğ BELGRAF, 4. (A.A.) — Başvekil ve Hariciye bakanı Bay Yovtiç, mebu - #an meclisinde hükümetin beyannamesi» ni okumuştur. Bu beyannamede hüküme- Gin, müteveffa kral Aleksandrın Yugos- büyük birnüfuz ve sden, ona emin dostlar ka- zandıran siyasasına devam © edeceği ve komşularından ayni dürüstlüğü, ihlâsı is teyeceği beyan olunmaktadır. Bundan sonra dahili siyasetten bahseden Bay Yevtiç, hükümetin devlet idaresini ten - sik edi ni söylemiştir. Mali bakım- dan hükümet, bütçenin müvnzenesini te min etmeye çalışacak, paranın İ n: temine uğraşacak, sulhün en iyi za- manı olan, memleketin emniyetini temin eden ve milli şerefi koruyan orduyu ih- timamla yetiştirmeye gayret edecek: Bay Yevtiç, hükümet beyannamı nin okunmasından evvel, okunması sira» smda ve okunmasından sonra bütün ba- zir bulunan parlemento azası tarafından iddetle ve ittifakla alkışlanmıştır. JELGRAT, 4. (A.A.) — Başvekil Bay Yevtiçin hükümetin, müteveffa kral her bürlü teşriki mesaiyi kabul edeceği ve dahili siyasetin kanunların harfiyen tatbik edilmesi suretile takip olunacağı suretindeki beyanatı gerek Ayan ve ge- rek mebusan meclislerinde büyük bir te- #ir hâsıl etmiştir. 2 — Akdonb, Wardeis'in mülhaka < tındadır. Orada İtalyan kıtaatının sene- ierdenberi bir garnizonu bulunmakta - der. 3 — Hiçbir bombardıman yapılma- mıştır, İtalyan tayyarelerinin uçma, Habeş kıtaatının Valval ve Vardoturi ya- kılarında toplanmış olmaları sebebiyet vermiştir. rumuna yeni bir nota sesiz olduğu dik kate şayan görülür. Habeş meselesi ve Fransa - İtalya münasebatı CENEVRE, 4. (A.A nın Milletler ce Bay Laval ile Bay Mussolin nasmdan korkulu - ndaki hal- Eritre - iş meseleler Somali - oşislana dairdir. Berlinde gene bir Hadise oldu BERLİN, 4 (A.A.) — Havas ajan- # bildiriyor; Dün Berlinde saat 16 ile 17 arasmda opera (binasında tuhaf bir nümayiş olmuştur. Abalinin meseleden haberi yok i- di. Ve üç kordon teşk l eden zabıta kuvvetleri, halkı, uzaklaşmağa sev - kediyordu. Tayyare'erin uçumu kati surette menedilmişti. Resmi mahafil tam bir sükünet ve atmiyeti muhafaza © etmektedir. Propaganda bakanlığı nazi fırkasının reisi olan M. Hitlerin yapmış olduğu bir kabul resminden bahsetmekte ise de bu iddia alınan ihtiyat tedbirleri mi hiç te cmuhik göstermemektedi Hâdise, esrarengizliğini muhat za etmektedir Fransadan cenubi Ameri- kaya gidilecek PARIS 4 (A.A.) — Fransa ile ce- mubi Amerika arasındaki ilk merha- lesiz irtibat, kânunusani ayının ikinci on beş günü zarfında Josef Lebri tay- Yarosi tarafmdan tem'n edilecektir. Bu tayyareyi Rossi ile Codes ida - re edecek ve bunlar, hava şartları müsait olduğu takdirde hattı müsta | kim üzerinde cihan mesafe rekorunu kırmaya teşebbüs edeceklerdir. iran - İrak Hudut meselesi (Bağı Linci sahifede) miş ve öğle yemeğini konsoloshanede ya dikten sonra, saat orbeşi beş on dakika geçe Perapalas oteline giderek, orada 0- tarmalıta olan Irak Dışişleri Bakani Ge- neral Nuri'yi ziyaret etmiştir. Iran Dışişler Bakanın Ankarayı zi- yareti iran ile İrak arasında çıkan hudut ihtilfında Türkiye Cumhuriyetinin ha kemliğine müracaat etmek için olduğunu biliyoruz. Bu ihtlüf, yakında — Dışişler Bakanı Tevfik Rüştü Aras'ın başka: altında toplanacak olan Milletler Cemi» yeti konseyinde görüşülecek ve Türkiye de bu süretle hakemliğini yapmış olacak dır. Dün General Nuri ile Kâzimi Han a ratınun İcrapnlasta vaki olan mülâkat- ta bu mesele görüşülmüş, iki komşu dey let adamı meselenin heyeti umumiyesini aralarında ve yarıresmi mahiyette olarak gözden güçirmişlerdir. Bu mülükat sami» mi surette saat 16 buçuğa kadar sürmüş ve iki devlet 'adamı dostça ayrılmışlar. dır, General Nuri, misafirini otelin ho» lüne kadar uğurlamıştır. General Nurinin beyanati General Nuri mülükattan sonra bize dedi kiz Görüyorsunuz ki gayet samimi ve arkadaşça konuştuk. Bundan sonra Mik eller Ccmiyetinde beraberce çalışa ve meselenin iyi bir neticeye erişmesine gayret edeceğiz. — Duyduğumuza göre bu mesele için bir bal sureti bulunmuş. — Hayır, mesele o kadar ilerlemiş de- Zildir. Fakat noktainazarlarımızda ya- kınlık vardır. Közimi Han bu akşam Ce- hevreye gidiyor, ben de yarn (bu'ak- şam) gideceğim, Mülletler Cemiyetinde bu mesele için hep birlikte çalışacağız.,, Küzimi Han Porapalas otelinden çık tıktan sonra Melek sincınasına gitmiş ve bundan sonra Boğaziçinde bir gezinti yapmış ve saat sekizde Konsoloshaneye dönmüştür. Bu sırada General Nuri dö iadei'ziya- ret için konsoleshaneye gelmişti. Gene ral Nuri yarım saat kadar konsolosbane- de kaldıktan sonra avdet etmiştir. Kâzimi Hanın beyanatı Küzimi Han dün akşam 20.30 da Kon- soloshanede gazetecileri kabul etmiştir. Nazır, Irak ile Iran arasındaki hudut il tilâfı halıkında demiştir — irak ile ötdenberi dostuz, Ve het zaman dost olarak kalacağı bu iki dost milleti biribirinden ayma - maz, Aramızdaki hudut ihülüf: Milletler Cemiyetinin müdahalesi | sayesinde iki tarafm menfaztma muvafık ve her iki taraft memmun edecek bir şekilde halle dilecektir. Hiç bir şey! — General Nuri ile olan mükâleme- lerinizden menmun musunuz? — Bu mülâlemelerimiz çok dostane olmuştur. Bu itibarla bundan çok mem- nunun, — Bu meselede Türkiyenin hakemli ğine müracant edildi mi? —Müsande edin de bu metele hakkında hiçbir şey söylemiyeyim, Ankaradaki te siyaretimden İstifade ederek Cumhur Başkanına ve General İsmet İnönüne say gılarnnı erzettim. Gördüğüm hüsnü ka- bulden dolayı çok müteşekkirim, İranın Türkiyeye karşı büyük bir mu- habbeti vardır. Hükümdarmız Şah Haz- retleri Cumhur Buşkanınıza karşı samimi | bir kardeş muhabbeti beslemektedir. Bu itibarla Türkiye -İran münasebatı daima dostane olacak ve bu dostluk bir kat da- ba kuvvet bulacaktır. İranın transit yolu — Iranm transit yolu olarak Hayfa ve Berut'u tercih edeceği haber veriliyor, doğru mudur? — Iranın birçok transit yollarma ih- tiyacı vardar. Bunların en ehlihimr Ma, maslarımdan çok memnunum. Ankarayı | Bay Laval Pariste büyük tezahü- ratla teşyi edildi PARİS, 4. (A.A.) — Bay Lavalin hareketi, hararetli Fransız « İ- talyan tezahürüne vesile dermiştir. Hareket esnasında “Yaşasın Laval, yaşasın Fransa, yaşasın İtalya,, sesleri bir çok defalar yükselmiştir. Takriben iki bin kişi teşyi esnasında hazır bulunmuştur. Bay Laval, ha- reketi esnasında şöyle demişti: İki memleketin dostluğunu mühürlemek ve milletlerimizin uzlaş- ması işine Bay Mustolini ile birlikte çalışmak için Romaya gitmekte ku - Erzurum ve Trabzon yoludur. Bu yolun bir kısmı henüz bitmemiştir. Bu- mumla beraber bizi en ziyade alâkadar €- den bü yoldur, Masmatih diğer yollara yacımız vardır. Fakat Irak - Mu- - Revandiz « Suriye yolları da izim için lüzumludur. Binaenaleyh tran- sit yolumuz bir değil, bilâkis bir kaç ta- nedir. imi Han saat 21,35 te ekspresle Co nevreye hareket etmiş ve Sirkeci istas- yonunda ceneral konsolos Ferruh Han ile konosoloshane erkânı tarafından u- ğurlanmıştır. Verilen habere göre Iran hükümeti Irak hudut ihtilâfınn iki hükümet ara- sında doğrudan doğruya müzakerelerle haline taraftardır. Fakat Iralın Millet. ler Cemiyetine müracaatı üzerine Dışiş- ler Bakanı, İranın noktaj nazarını müda- sadile Cenevreye gitmeğe üreti 1913 tarihli protokola ve 1914 tarihinde taheidi bududa daya- narak, İrak ve İran hududunun iy | olduğunu iddia etmektedir. Halbuki Iran | hükümeti bu protokolü resmi mahiyette olarak tanımamaktadır. Hattâ ne Os - unun ve ne deTürkiye © protokola resmi mahi- ini beyan etmektedir. Meselenin son şekli Milletler Cemiye- ti konseyinin vereceği karardan sonra anlaşılacaktır. olduğumdan dolayı bahtiyarım. Ökonomi bakanının gelmesi bekleniyor ANKARA, 4. (Telefonla) — İktisat vekili Bay Celâl Bayarın ya- rın İstanbula hareket elmesi muhtemeldir. Eski bir gazeteci Ankarada öldü ANKARA, 4. (Telefonla) — Eski gazetecilerden Bay Halim Hüs- nü sokakta ayağı kayarak düştü ve başından yaralandı. Derhal hasta- haneye kaldırılarak tedavisi yapıldı ise de az zaman sonra öldü. Tokatta büyük bir kütüphane TOKAT,4.(A.A.) - Valimizin bizzat alâka ve uğraşması saye- sinde Cumhuriyet meydanında yapılan büyük genel kütüphane, Halk- evi ve C, H. F, binasının inşaatı ikmal edilmiştir. Yakında zengin bir programla açılış resmi yapılacak olan bu modern binanın 10 büyük odası va Kâzım Özalpın teşekkürü STANBUL, 4. (A.A.) — Türkiye disi başkanı — Küzem taraftan tel- e te mtemur bu Özalp yılbas olu Ağası yurmuşlardar. İş Bankası müdürü bugün geliyor ANKARA, 4. (Telefon'a) — İş Ban kası Urnum dürü muavini Bay Muam- mer Eriş İstanbula hareket etti. er ı gazetesi 4. (A.A.) — Üç yıldan- çıkmakta , adı altında ve büyük x etmeğe başlamıştır. Gaze» te, yakında akşam gazetesi olarak har gün çıkacağını bildirmektedir. Bu:durda fakir çocuklara yardım BURDUR, 4. (A.A. — Samsun Bar ro reisi avukat bay Halil tarafından Bur- durun gi lee a sarfedilmek zere 150 lir veri dır. Bina 34 bin liraya mal olmuştur. Bu yekân sistem kalorifer tes'satı da dahildir» içinde son Trakyada kar ALPULLU, (Maliyet) — Iki gün- denberi devamlı kar yağıyor. Her taraf kar tutmuştur. Olimpiyat müsabakaları TOKYO, 4. (A.A.) — Uluslararası komitesinde Japonyayı Kont Musimas Soy a temsil edecektir. Kont 1940 olimpiyadmın Tokyoda ya: pılması için komitenin karar vermesini ve programa basketbolün de alınmasını istiyecektir. Muğla fırka kongresi MUĞLA, 4. (A.A. —C.H.F.vili. yet kongresi için kazalardan gelen mu- rahhaslar buzün yerlerine dönmüşlerdir. Atatürk heykeli TOKAT, 4. (A.A.) — Atatürk bey- kelinin kaide inşaatı bitmiştir Fırka kongresi BURDUR, 4. (A.A.) — Dündenberi €C. H. fırkası vilâyet kongresine devam edilmektedir. akal talebe kurultayı Dünkü toplantıda polisin müdahalesini icab ettirecek derecede münakaşalı oldu Kongreye iştirak edenler Dün saat 10 da İstanbul Halkevin- de açılan Hukuk fakültesi kurultayı bü yük bir kalabalık toplamış ve kurultay mütemadi ateşli söyleyicilerle sant 14 de kadar sürmüştür, Verilen iki takrirde talebenin forma 1 ve bu yolda mevcut idare heye- slâkasızlığı ve yeni idare heyeti se çiminden bahsediliyordu. Kongre başkanı Rifat Günay ill s- zü idare bakanı Kerim Alyota verdi ve Kerim Alyot yagi senenin geçen bu ilk iki buçuk ayının cemiyetin. yapmış oldu- ğu çalışmayı ve bu fevkalâde kurultaya sebep teşkil «len şeyleri birer birer say» dı. Yerini genel yazıcıya bıraktı. Yazıcı Şekip kısa raporunu okuyup izahat ve- sirkeh, renhalif tarafların müteaddit & i radığından, kurultayı güs zamsız bir yola girdi. Bu- nun üzerine köngre başkanı işin daha tine kapılarak uzamasına in beş dakika aralık verdi. ıçılış eski çetin ve bunaltıcı e e beraber © tamamen sükünet te Palmas. İlk söz alan Meh- ndaş'ara sükünct, e etti, Bu ara Hâ- ihü; ap 0 ilare heyetinin en rep ördek kü nizamname ile düima istifa edeceğini söyledi. Uzun gürültülerle karşılanan bu sözlere başta Bülend, Melih olduğu hal- de bir çok hukukçular cevap verdi. Hâ- mit tekrar kürsüye gelerek söz söyle - mel istemişse de umumi heyetin sırasız söyliyemiyeceğini ihtar etmesi üze- rae kürsüden çekilmek mecburiyetinde kaldı. Bir ara yine iç şahsiyete ve kar - şiliklı münekaşalara dökülmeğe başladı. ğından kongre başkanı tekrar ihtaratta bulundu. Bundan sonra Hüseyin söz alarak ev- velâ kurultayda b'taraf olduğunu ve son ra mektep dahilinde muhaliflerin kendi- lerine imza için | uzattığı talrirlere ne suretle imza koydurmak istediğini söy - ledi ve yapılacak propagandalardan bi. arc heyetine zengin şocukların geçirilmesi olduğumu kaydetmesi üzeri- ne dinleyicilere büyük bir heyecan ve 8 sabiyet geldi, Bu ara iş polisin ve kongre başkanı- nn müdabzlesine kadar vardı. Muhalif. lerden söz alan Hâmit, Ata, Ferit, Fevzi idare heyetinden şu dört suali sordular, 1 — Not vermiyen hocalar hangil ridir? Ve ne gibi teşebbüslerde bulunul- muştur? 2 — Formaların istoku 3 — Formalar, fiyatları sene başında on konuş iken kongre arifesinde niçin 5 kuruşa indirilmiştir.? 4 — Hüviyet cüzdanı alanların cemi- yele aza olmularına nazaran niçin cemi. lduklarma dair makbuz veril. re talebe cemiyeti başkanı küm yaşla süziiiğmi © sün KA başlı olmak için mevcut idaro heyetine itimat istedi. Bu itimat İsteyişi sürekli alkışlarla karşı » landı, — ve esasen kuvvetli bir elsöriyete dayanmakta olan eski i » dare heyetine yine bu kuvvetli ekseri - yete dayanarak kalması ittifaka Ee bir seriyetle kabul edildi.