Sahip ve Başmuharriri : Siirt Meb'usu MAHMUT. | Milliyetin yeniadıdır | FİATI 5 KURUŞTUR. Tutmalı mı? Harcamalı mı? Tutum yedigünü için Akşam ar- kadaşımızda çıkan bir yazı bize aykırı göründü. Bütün gazeteler tutumun gerekliği üzerinde duran Yazılar yazarken Akşam'da çıkan N. S. turalı bir yazıda buna taban tabana karşı olan bir tez ileri sü- rülmektedir. Yazıcı, bütün yeryü- zü ülkelerinin çektiği sıkıntmın tu- | tumluluktan ileri geldiğini, İngil- terenin para harcamakla sıkıntı dan kurtulduğunu söyledikten son- Ta Türk yurttaşlarına şöyle bir ö- ğüt veriyor: Sakla biriktir değil, harca geli- rin gibi giderini de artır. 'daki yazıcı bu tezi salt Orijinal bir söz söylemiş olmak için ileri sürmüyor. Fransa'da ve baş- ka ülkelerde ökonomik sıkıntıya 1 gelmek için tutum yerine pa- Ya harcamak gerek olduğu söylen- miştir, Ancak bu ülkelerin ökono- | mik durumu bize benzemez. Geçen yıl Londra acun ökonomi 'eransına gittiğimizde ökono- ii adamları ile sıyasal adamlar a. | Tasında ıklı bir yapmacık du- Yuşma yapı olduğunu oku- Muştuk. Politika adamları acun ökönomik sıkımtısından ötürü öke- homi adamlarınm, ökonomi adam- e da sıyasal sönenlarn saçla ol. ğunu söylemekte idiler. Bu an- laşamamazlık sonunda hâkimli a- Varmış. Bu duruşma yapılırkendir ki biz de Londra'ya varmıştık. e İngilterenin belli ökonomistleri | çağrılmıştı. Ökonomistler kendi söylediklerini yapmadıkları için sryasal adamla- n ge görüyorlar, Sıyasal adam- da ökonomi : diği bir dediğine uymadığını ileri * sürüyorlardı. Bunu göstermek için sıyasal adamlardan biri duruşma: «da sorguya çekilen bir #konomiste Yunu sormuştu: — Ökenomik - sıkıntıya karşı Parayı tutmalı mi, yoksa harcama- İh mı7 Bir takım ökonomistler tut- imalı, bir takımları da harcamalı diyorlar, Bunların hangisi doğru? — Her ikisi ez Serma Ye eksikliği karşısında tutmak ge- Yektir. , Sermaye çok biriktiği ve Akşam'da çıkan yazıyı okuyun- Sa bu İngiliz ökonemistinin Lon- dra acun ökonomi konferansı s1- Tasında söylediği bu sözü andık. Fransa'da sermaye, bir ökonemi kıkıntısı yaratacak kadar çok top- lanmıştır. Ancak biz bundan çok Uzâğız. Başaracak çok bayındır. hik işlerimiz büyük bir sanayi prog- Tamımız vardır. Bunları yalnız Vergi ile başarmak doğru değildir. Tutum ile bankalarda para toplan- Halı. Bu para bankalar yolu ile ba- Yındırlık ve sanayi işlerine yerleş- teli. Hem özerile parayı tutan as- (fayda temin eder), hem de ülke bayındırlanır. Ökonomi iş- inde Fransa'nın ve bizim karşı- laştığımız soraklar biribirine ben- #emez. Benlenmiş bir sözdür ki: “Bir adam için em (ilâç) olan şey n bir adam için ağu Ki tılarma lir yansa 'ya değil, kendimize baka- A. Şükrü ESMER Bugün başladık. 5-6ıncı sahifelerimizde okuyu- nuz ve kitap yapmak için kesip saklayınız ... 9 uncu sene No. 3181 Ulusal kurultaya 10 ka- dın saylav alınacak Yeniden 720 -730 saylavın eskiler arasında yer alacağı umuluyor General Şükrü Naili, B. Husrev, İbrahim Necmi, Kâzım Nami, M. Mec- dininde Saylav seçilecekleri söyleniyor ANKARA, 15 (Telefonla) — İçişler Bakanlığına vilâyet- lerden gelen malümata göre saylav seçimi için defterlerin hazır- lanması her tarafta bitmek üzeredir. Beşinci Büyük Ulus Kurul- tayımın ne çehre alacağı etrafında şimdiden birçok tahminler ya- pılmaktadır. Halk Fırkası Merkezine kadın erkek pek çok yurt- taştan namzet gösterilmeleri için müracaatlar devam etmektedir. Yeni ulus kurultayında aza adedinin 370 e yakınlaşacağı anla- şılmakladır. Bu vaziyete göre Beşinci Ulus Kurultayında 120 ilâ 130 ye- ni sima görüleceği zannedilmektedir. Halk fırkasının gösterece- ği kadın namzetler onu geçmiyecektir. Namzet gösterilecek ba- yanlar olgun yaşlı, memleketin saygı ve sevgisini kazanmış Türk kadınları olacaktır. Fırkamızın Şubatın başında ilân edeceği namzet listesinde görülmesi kuvvetle muhtemel yeni isimler şunlardır: General Şükrü Naili, sabık büyük elçi Bay Hüsrev, Bay 1b- rahim Necmi, Bay Kâzum Nami, Bay Mustafa Mecdi. Tutum yedi günü Yediayiçindedışarıya115 milyon kilo buğday sattık Ziraat Bakanının radyoda söylevi ANKARA, 15. A.A, — Ulusal ökomo- mi artırma yedigünü münasebetiyle Zi- rast bakanı Bay Muhlis bu akşam radye da bir söylevi söyledi ve dedi ki : Yurttaşlar, ,, Bir üyesi olmakla kıvandığım ulusal mi diye ortaya gıkalacak, karşıya alı nacak bir varlık yoktu ki... Lozan'da, barış konuşmasında bulu nanlar anlatır: İsmet İnönü, kendilerini osmanlı me paratorluğunun iyeleri saymağa alışmış, alıştrılmış olanlardan, da öyle sa ek, koparak alırken, bona geçici, eğreti diyenler, ye. ni iyenin de ergeç, sıkıntılar karşısında zora gelip, aldıklar | rınt geri vermeğe boyun eyeceğene söy- leyenler olmuş. iridir Lorinkd etmene İlme On ©n iki yıl içinde yapılan, başarı. (Devamı Sinci sahifede) Istanbul sokaklarına asılan öğütlerden Kültür bakanlığı teşkilâtı Bakanlıkta yeniden 4 kurum kurul- maktadır. Kanun projesi Millet Meclisine verildi ANKARA, 15 (Telefonla) — Hü- kümet Kültür Bakanlığı merkez teş” kilâtma eklenecek bir kama lâyibesi; ni Mane yermiş. Bu lâyihaya gö- re Kültür Bakanlığındı kiyemler kurulmakindiri 2 1 1 — Güzel Sanatlar Genel Müdür- lüğü, 2 — Ozel mektepler müdürlü- ğü, 3 — Basün ve yayım müdü: i — Jimnastik, spor, izciler müdürlü- ğü. Güzel Sanatlar Genel Mi işleri görecektir: Türk li bain g2 zel sanatların ber kolunda önürmesi için gerezen işleri yapmak. Kültür Ba kanlığına bağlı Güzel Sanatlar kurum ve mekteplerinh her türlü işlerini gör mek. Genel müdürlük güzel sanatlar kollarile uğraşmak üzere iki bölüme ayrılmaktadır. Bölümlerden biri mek- teplerde ve mektepler dışmda drama. tik sanatlar ve muzik. Oteki de plas- bik ennat ii ulusal | Baro'da dün yıllık toplantı yapıldı. Resmimiz bu toplantıdan bir bucağı gösteriyor PAZAR 16 K.EVVEL 1934 Habeş- İtalyanme, i selesi Cenevrede Habeşler rilslar kurumu- nun dikkat a e a CENEVRE, 15 (A.A.) — Habeş hükümeti, Italyan o somalisi de Habe- istan © arasındaki vaziyetin gösterdiği Jar kurumu kom seyinin dikkat ma Sarı çelemiştir. CENEVRE, 15 (AA) — Habe şistan hariciye na- Zırından alman bir tel yazısında * Ha- | beş hükümetinin, İ- talyanın . salgını karşısında, uluslar Habeş imparator kurumu konseyinin dikkatin” vaziyı ağırığma çekmekte olduğu siliyor. Bu tel yazılında, son olan bitenle- vin, Habeşistanın yeti anlatılmakta, hem de alımp veri- (Devami Sinci sahifede) | Ökonomi bakanı | Ve Sovyet sefiri Kayseride B. Celâl Bayar ve sefir fabrikayı gezdiler KAYSERİ, 15 (AA) — Okomo mi bakanı Bay Celil Bayar ve Sov yet büyük elçisi M. Karahan, Sümer Bank umum müdürü Bay Nurullah E. sat, bugün saat 10 da Sümer Bankın yaptırmakta olduğu fabrikayı gez » Fabrikayı gezme iki buçuk saat sürmüştür. Bay Celâl Bayar işçilerle yakından alâkadar olmuş, Rusyadan © tahsilden gelen Türk gençlerile görüşmüştür. Bakan anrelenin yemeklerine va - sıncaya kadar tedrik ederek yemekler. den kendisi, M. Karahan ve Nurullah Esat ta yediler. Çok beğendiler. Bundan sonra fabrikanın her yönü gezilmiş ve her iş hakkında ayrı ayrı izahat almıştır. Soğuk safı alim- da 12 olduğu halde yapı işlerinde gece- KW gündüzlü çalışılmasından çok se vinç duyan bakan müteahhidin beton gereçlerini (malzemesini) ısıtarak dök- tüğünü dakikalarca tetkik © etmiş ve montaj işlerinde yakından görmüşlerdir. bu mmazeam eserin kısa bir uzda meydana getirilmesinden ve ek- siklerinin bitirilmesi için geceli gündüz. Yü çalışılımasndan ötürü çok kıvanç duy. (Devamı 6 mc: sahifede) Dış işleri bakanı B. Tevfik Rüştü Aras Atinada Dış işler Saleimenz çok hararetle karşılandı Bay Tevfik Rüştü Aras, M. Maksimos ATINA, 15 (A-A.) — Türle'ye Dış götür. müş, bundan sonra Bay Tevfik Rüştü Aras, M. Maksimos'u g'dip görerek (Devamı Sinci sahifede) ENİYI TURK KUMAŞI dir Satış deposu : Yeni Postahane caddesi, Tay- yare piyangosu karşısında Telefon: 20485. şimdilik veha- met üzerime ulus- İ l görüşüne göre, mahi- | Teli va aran. Müdü İdare ve Mati 4 24310, e ER asauiş ve inzibatı Avusturya Başbakanı Budapeşteye gidiyor iz münasebetle Romada imzalanan proto- koller bir kat daha takviye edilmiş oluyor BUDAPEŞTE, 15. A. 9. — Avusturya Başve- M. Şuşniz İle refika- sı ve Avusturya hariciye Bazırı M. Baron Berger Valdenegg ve refikâsı, buraya gelmişler, istas yonda Başvekil M. Göm- böş ile hükümet erkânı ve Avusturyanın Buda peşte elçisi ve elçilik er- kâm tarafından karşılan- mışlardır. BUDAPEŞTE, 18. A A— Başvekil M. Göm- böş, dün akşam Avustur- ya Başvekili ile hariciye nazırı şerefine bir ziyafet diniz makamında «öyledi- #i bir nutukta iki milletin tarihi birliği Be ve büyük harp zamanımda | birlikte yaptıkları boğuşmalara işaret ettikten sonra bu tarihi bir'iğin ve silâh arkadaş- İnkılâb dersleri M. Gömböş ve M. Şuşnig hığının ve bu iki milletin çekmiş oldukla- rı iktisadi zorlukların Roma protoko- lunun hazırlanması şeraitini vücuda ge- (Devam 5 inci sahifede) Pazarlıklıinkılâbdaha ilk adımda mahkümdur Çünkü eskiliğe belini doğrultmak için bir nevi fırsat vermek demektir İnkılâp kürsüsü derslerine dün de Üniversite konfe- mut Esadın dersini ay - nen koyuyoruz* Baylar, “Bugün dersimizde ge gecek bir ili ıstılabı önce den mot ettirmek istiyo- rum. Düzen: Sanayi mu kabili. Alışveriş: Ticaret. Köknel yasa: Teğkilâtı e sasiye, Bugün de devrimlerin; ihtilâllerin felsefesine de vam iz. Bu bahis üzerinde biraz fazla dur- mayı Türk devrimini tah İl ederken bize kolaylık göstereceği den faydasız bulmuyorum. Evvel gün, Alman ansikloped sine göre i İâlin felsefesini ve tarihini anlatmış - tım... Buna göre devrim genet (umu- mi) manasında yavaş yavaş “açılma, yavaş yavaş değişme ifade eden tekö- mül bilâfına olarak, herhangi bir ha- Öz türkçe yazı örnekleri Başbakan Ismet İnönünün geçen gün Ankara Halkevinde | söylediği sözleri ben yalnız ulüs işlerine verilen düzen bakımından değil, konuşma diline gös- terilen özen yönünden de çok (değerli baldım. Ankara Halleri söyler öz di konuşmanın çok sevimli, çok ale çok o pürümüz bir ör. Deği idi. Ağaçların arasından sü- zülüp gelen bir su ufak | çakıllarla be zemmiş yalağının üstünde nasıl tat bir çırıltı ile akıp giderse Başbakanın tan bulup topladığı tözler de kafalarımızın içine ve yüreklerimizin | derinliğine öyle kolay bir akışla dökü- Hüp boşalıyordu. Ba da gösteriyor ki (ATATÜRK) ün bundan ili yıl önce çok uzak bir gö- rüş ve çok engin kavrayışla açtığı dil savaşı yazı kolundan olduğu gibi ko- muşma kolundan da özlüğüne doğru yü- pi Iki kolu yan yana yürü- ten bu sık arkadaşlık, anlatışla enli yış arasındaki bu düzenli uygunluk dil savaşında yarının atılmalarına yeni hrz- lar verecektir. İsmet İmönünü dinlerken görüyor. Başhakanımız öz kaynaktan — sözler (bulup ör makta, bunlara düzgün bir kılık ver. mekte hiç zorluk çekmiyordu; çünkü o, Büyük Önderin ardısma yaplığı bütün savaşlar gibi bu dil savaşının da yüce- Miğine, doğruluğuna, gerekliliğine inan- muştı, Zorlukları yumuşatan, yokuşları düzleştiren, iman- dil işinde de anakaynağa giden yolan tn a ae ir. Bu inen: gönülle taşıyanlar çok geçmeden gire. yerdir kA ViZ yalanci ei ama öz dilimizle pek güzel konuşabiliriz; | İ kırıp geçiren bu. | yazı ve konuşma dilleri birbirinden ay. | makta, bu sözleri dizileyip sıraya koy- | Bay Mahmut Esat dersini veriyor lin birdenbire sarsılması ve köklerin- den değişmesidir. Bu mânada olarak tabiatta yahut ökonomide makine va» #stası ile Yapılan devrimlerden bahso- lunabilir. Meselâ tabiatta birdenbire husule gelen değişikliler dağların gökmesi, karaların sular altında kal- (Devamı 6 mâ sahifede) rı ve birbirine ayları bilgiler değildir; yanda de çöreklenip kalması yalnız ana pimi zin özleşmesi bakımından değil, öz var. lığımızm bütünleşmesi yönünden de bir aylarılıktır. Konuşma dilini özleşiirmenin yazi di- ini düzeltmekten daha güçlü olduğunu bilmez değiliz. Koskoca bir dil ölkesini bem içinden, kem dışından ele geçirin- ceye kadar kerçi çok üzüleceğiz, çok yorulacağız, çok ter dökeceğiz. Anenk bugün ekilen Şekirdak yarın gürbüz bir fidan kılığını alınca, bugünün melez ko- nuşma dili yerine ya Türk çocuk- ları salt öz dille konuşup anlaşmaya başlayınca | sörülecektir | Cİ şimdi çek yılan iş yarının tarihi için atılmış bir temel taşıdır. Çe o <a konuşmak yabancı soylar!an devşi- rilmiş askerlerle ulusal bir savaşa gi- gişmeye benzer. Dilimizde her yabancı söz bozguncu bir elemanı dır, buna inan getirmeliyiz. İnanan tutunur, Tutunan yıkılmaz. İsmail Müştak MAYAKON J MİLLİYET'in yeni adı olacaktır.