İttihat ve Terakki! İBAHAEDDİN ŞAKIR BEYİN BIRAKTIĞI VESIKALARA GÖRE) Âsı aşiretler orduyu yeniyor İrakın Osmanlı idaresinden çıkışını gösteren ilk Kürt aşiretlerinin Türkiye - İran l hududunu aşarak Türk toprakla- rına tecavüz etmeleri Abdülhamit devrinde srk sık vukua gelen hadi- selerdendi. İran hududuna yakm bir verde Bedre isminde bir kaza ve bu kazaya merbut Seyit Hasan denilen mümbit ve mahsuldar bir nahiye vardı. & Bir Kürt kabilesi her sene hududu tecavüzle oraya gidiyor ve ekin ekiyordu. Hasat zamanı yaklaşıncaya ka- dar Bağdat vilâyeti bu tecavüze karşı hi ç sesini çıkarmıyordu. Fa- kat Kürt kabilesi tam mahsulünü toplıyacağı vakit vilâyet oraya pi- yâde ve süvariden mürekkep bir kuvvet göndererek kemale gelen e- kinleri yaktırıyordu. Hakikatte ise bu müfrezeye kumanda eden alay- dan yetişme ve okumak söyle dursun, imzasını bile atmak- tan âciz olan zabit o aşiretten bir kaç yüz lira alarak Bağdada dönü- usanmışlardı. Bir sene be:mutat oraya bir jan - darma taburu ile piyade askerin - den mürekkep bir fırka asker sev- kedilmişti. Bu kuvvet (o Miralay Tevfik Beyin kumandasında idi. O sene Bedre kazasına girip ©- kin ekmiş olan aşiretin relsi Hü- seyin Kuli zade Bağdattan yola çı- karılan bir fırka askerin gene üzer- lerine doğru gelmekte olduğunu haber alınca aşiretile | bir gece o fırkaya müthiş bir baskın ç Abdülhamidin askerleri müsademe yerinde kırk maktul, elli yaralı ve yüz elli kadar tüfek (bırakarak Bağdada doğru firar etmişti. Ab- dülhamit idaresine karşı hissedilen nefret o kadar büyüktü ki milletin gözbebeği olması lâzımgelen ordu- ya karşı gösterilmesi şart olan hiz- mette bile kusur edilirdi. Meselâ Dr. Hikmet Süreyya Bey Bağdat- tan İstanbul'daki Terakki ve İtti- hat Cemiyeti umuru dahiliye şube- sine yazdığı bir mektupta daki müsademeden “cünudu hezimeti mev'udu cenabı yezidane,, tabirini kullanmıştı. Fakat Abdülhamit © ordusunda çok münevver ve çok muktedir za- bitlerimiz vardı. Bunlar İttihat ve Terakki Cemiyetile sıkı bir müna- sebet tesis etmişlerdi. ta- rafından neşrolunan sair eşrettiği “Vazif: Re 'azife ve "ul Br a Bee » met Süre: İarrifla diyorki; > Bey mektep: “Kerbelâ vakasında yaralanan askerlerimizi tedaviden sonra Bağ- dada avdetimde mektubunuzu ve gazeteleri aldım. Vazife ve Mes'u- İiyet fevkalâde ehemmiyetle telâk- ki ediliyor. İstinsah edilerek ikin- ci fırkaya da gönderildi. Bunun fili eserleri başladı. Za- bitlerimizin. vazifelerini terkediyorlar. Meselâ geçen gece- ki omüsademede askerlerimizin Bağdada doğru firar etmeleri üze- rine galeyana gelen on kadar za- bit ki — bunların hepsi Vazife ve Mes'uliyef'i kopye ederek okumuş- lardı — bundan sonra böyle şeref. bir vazifede kalamıyacaklarını söyliyerek ya tekaüde sevkolunma- larını veyahut askerlikten tardedil- melerini istida ettiler. Bağdat Valisi orduda görülen bu hareketten dolayı | şaşkın bir hâle geldi. Zabitlerin bu cüretkâ- rne hareketlerini hayret ve sükü- tle İstanbula yazdı. İ İran'daki ihtilâlin Iraka da sira- yetini menetmek maksadile İranla vilâyet arasmdaki münakalât ve rhünasebat, sadaretten (telgrafla verilen emir üzerine katedildi. İki Bin askeri bir araya toplamaktan Hihakkin âciz olan mevhum altıncı deduya redifleri silâh altna alma- ie emrolundu. Şimdi vilâyet mer zi redif firarilerile sekavet mec- una döndü. İneilizler de Irak hakkındaki e- İ Yarınki tefrikamızın | | Âzâ arasında ihtilaflar i Bu münakaşa! aç ve ziddi- yetler bazen gazetelere de eçiyordu 7 münasebet son | matbuatı ve gençliğin terbi; ir alâmetler — Aşiretlerin baskını! mellerini artık hiç gizlemiyorlar. İngilterenin Bender Buşir solosuna “Bahri Faris Valiliği vanının verilmesi buraca umumi - yetle Irak'ın istilâsına bir mukad- dime olarak telâkki edildi. Bu ye- ni vilâyet, Muhammere, Küveyt, Bahaeyn, Maskat, Linke, Bender- buşir ve Benderabbas'ta açılacak İngiliz mahkeme'erile İngiliz zabı- tasma nezaret edecektir. İngilizle- rin başkonsolosu © yeni yapılacak gümrük binasına ve rüsumat me - murlarına resmen müdahale ede - rek onlara emirler verdi.,, Bir taraftan İngilizlerin bu isti- lâ tehlikesi memleketin nasıl bir akıbete sürükli nun bütün idare makinesi her ta- rafta milleti soymakta devam e- diyordu. Dr. Hikmet Süreyya Bey © vaziyeti bir iki kelime ile Pariste ki İttihat ve Terakki merkezine şu suretle anlatıyordu: “Asi aşiretler her tarafta memur ları, irtikâp ve cinayet alaylarını püskürttüler. Semave'den kayma. kam kaçtı, Bir tabur tahsilât müf- rezesi abloka edildi, toplarile si- lâhları alındı. İşte size İrakın ya- kın ölümünü bütün ârâzile ve çıp- laklığı ile gösteren kederli, meş- um, eski ve yeni havadisler bun- dan ibarettir!,, Pariste , Cenevrede ve Mısırda çalışan İttihat ve Terakki azası a- rasında arada sırada fikir zıddiyet- leri eksik olmuyordu. Bu zıttiyet- | ler bazan münakaşalara da sebep oluyordu. Hattâ bu münakaşaların İttihat ve Tarkki tarafından neşre- dilen gazetelere kadar intikal etti- ği de vakidi. Bazan Ahmet Riza Beyin şehsr mevzuubahis oluyor, bazan bir ka- sadarın şu kadar bin frank çaldığı şaylası ortaya (o çıkarılıyor, bazan da Mithat Paşanm oğlu Ali Hay. dar Beyin veyahut Prens Sabahat- tin Beyin fikirlerile asıl İttihat ve Terakki azasının fikirleri biribirle- rile çarpışmağa mecbur oluyordu. Ortada yalnız bir dava ve bir gö- ye varken ve bundan hürriyet ve meşrutiyet mücahitlerinin, Abdül- hamidin zulmüne ve istipdadına karşı mücadele etmeleri lâzımge- lirken, gazetelere kadar sirayet e- den o münakaşalar İttihat ve Te- rakki cemiyetinin gizli mensupla- rmi çok müteessir ederdi. Bu teesürün (saikıle Türki yenin muhtelif yerlerinden Paris- teki genç Türklere mektuplar yazı- lıyor ve İttihatçılar ittihada davet olunuyordu. Bu mektuplardan bi- risinde deniliyordu ki: “Erbabı hamiyetten bir kaç zat orada içtimai bir ( vahdet içinde toplanılarak cemiyetin çoğalmasın. daki faydaları ortaya koydular ve bunun behemehal * yapılmasını ri. ca ettiler. Bu zatlar diyorlar ki: — Bitmedi — ECNELİi MATBUATINDA OKUDUKLARIMIZ Le Populaire'den | Bundan bir sene evvel, katolik mer- kez fırkası müessesanından biri olan Von Papen, Hitlerin riyaset ettiği it- tifak kabinesinin teşekkülünde pek faal bir rol oynamıştı. Katolik mer- kez fırkası iktidar o mevkiinden kati surette uzaklaştırılmıştı. Ba fırka ile milli sosyalistler arasındaki münase-. betler gerginleşmişti. Nihayet, bir haç aylık ihtizardan son- ra, 5 temmuzda merkez fırkası Feshi- ne karar verdi. Ayni zamanda başvekil Hitler, Va- | İ tican ile bir “ concordat ” akti husu- sunda müzakereye girismiş ve bunu 10 temmuzda akte muvaffak olmuş- tu, Merkez Fırkasının feshi Papa mü- messilinin muvaffakatile ie rıldığı muhakkaktır. Bu, Almanya ka tolik kilisesinin Hitlercilik karşısında aldığı vaziyetin tabii bir neticesi idi. | Filhakiha, kilise Hilerciliğe tamamen | iltihak etti. Fakat bu müsadekârliklara | hatoliklerle OHitlerciler o arasındaki X İmeyrel bozuldu, Halya'da oldağu gibi Alman- ya'da dahi faşist rejimi müstakil bir siyasi faaliyete müsade etmediği gibi TMAKILI HI ADLINILI BULGAR BAŞVEKİLİ M. Muşanof sebeplerin seyahatinin i anlatiyor Bulgar Başvekili Tuna memleketlerinin kal- kınması kakkında İtalyan tekliflerinin ameli neticelere müteveccih olduğunu söyliyor ROMA, 27. A.A. —- Bulgar baş vekili M. Muşanof - Budapeşteye hareketinden evvel Italyan matbu tına verdiği beyanatta, Londra ve Paris'e Bulgar istil:razı bamilleri- le müzakere için ve Berlin'e e Bulgaristan ile Almanya arasında- ki ticari ve iktisadi hakkında görüşmek münasebat içim gittiğini sene evvel mesut bir inkişafa doğ- ru yürümekte olan ticaret geçen sene mühim bir durgunluk göster- mişlir ve bu sene de boyledir, Bul- gari: bu hususta mevcu! en- gelleri izale için hüsnüniyet mev- cuttur ve M. Muşanof, M. Musso- Tini ile e nazaran İ- talyada da ayni hüsnü niyetin mev cut olduğuna kanidir. Bulgar başvekili, Tuna memle- ketlerinin kalkınması hakkındaki Japonya ile Çin Arasındaki dava Japonyanın Vaşington sefi ri meseleyi izah ediyor VAŞINGTON, 27. A.A, —M. Saito Japon hariciye nezareti na- mına yapılmış olan beyanatı dün- yada uyandırmış olduğu heyeca- nın zail olarak yerini makul bir an- layışa terkedeceği ümidini izhar etmiştir. M. Saito, bu er siyre hariciye nazırı veya başvekil tarafmdan yâ- pılmış olsaydı, fena tefsir edilmek ihtimalinin daha az olacağını zan; ir, M. Saito, hariciye namına 8öZ' söyleyen zatın bu beyanatı,Çin “ile yapılması müzakere edilen beynel- istikrazlara Japonyanın ne #nhalefet öttiğini öğrenmek istiyen gazetecilerin tazyiki üze rine yaptığını söylemiştir. M. Saito, Amerika hükümetine yapılacak hiç bir resmi (tebliğatı olmadığını ve Japonyanın vaziye: tini anlatmak için hiç bir müracaat ta bulunmak niyetinde olmadığını ilâve etmiştir. M. Saito, milletler cemiyetinin ecnebi mürahhaslarının Çindeki faaliyetlerinin Japonyanm canını sıktığını bildirmiştir. M. Saito, şunları ilâve etmişi tün ile meşgul olan ve içlerinde Ja. ponların bulunmasını Çin hükü- metinin itiraz etmesine rağmen; Fransız, Amerikan, İngiliz ve Ja- pon bankerleri grubu vasıtasile ya- pılması lüzumu kanaatindedir. M. Saito, Japonyanın dokuz devlet muahedesini ihlâletmek is- Bismarcktan daha , Kİ inci Piws da Xillüncü Leon dan daha uy- sal olacaktır. Unutmıyalım ki bidayette gençli- ğin terbiyesi inhisarını milli sosyalist- lere vermemek noktasında uzun müd- det israr eden Papa, nihayet boyun ki, Almanyanın ekseriyeti protestan- der. Binaenaleyh, İtalyada anlaşma zeminleri bulmak Almanyadan daha kolaydı. Fakat, dünya irticasnın esas direği olan Vatican'nın, Alman faşizminden ka$il olduğu hadar çok müsaedat ko- parmak için mukavemet gösterip mu- halefet ve itiraz ettitken sonra, niha- Jet yine önemle tüğriki mesai edeceği: ne kani, bulunmaktayız. Le Temps'den: « Concordat” nin tatbiki etrafında Almanya ile Vatican arasında uzun zamandanberi cereyan eden müzake- ratın akim aznnedilmekte- dir. Filhakika sahur eden tın hiçbiri bertaraf edilmediği Berlin'le Vatican arasında rin katolihlere reva gördükleri itisaf- ların devam ettiği Vatican'da söylen- ir. son İte!yan muhtırasından bahse- derek, bu muhtıradaki fikirlerin çok ziyade dikkate lâyik ve çünkü ameli neticelere müteveccih olduk- larını söylemiştir. M. Bartu Praga | Vasıl oldu M. Beneş Fransız - Çekos- lovak siyasetini anlatıyor PRAG, 27. A.A, — M. Benes, M. Bartu, şerefine » rdiği akşam ziyafetinde irat eti nutukta, Pra ğa yaptığı ilk resmi ziyaretten do- İayi Fransız hariciye nazırına &- şekküir etmiş ve Çekoslovakyanın kendisine karşı samimi ve dostane teşriki mesaisini hiç bir zaman ek- sik etmediği Fransa hakkında Çe- koslovak millet ve devletinin de- ğişmez ve derin hislerini hatırlat. Tyrstr. Çekoslovakya hiç bir vakıt ne Fransanın heğemonyarını duymuş ne de bir metbuiyet hissetmiştir. Çekoslovakyada, Fransa gibi, mil. etler cemiyetine sarsılmaz bir su- relte bağlıdır. Fakat hüriyet ve #mniyetini en son küvvetile mü- dafaa edecektir. Fransız dostluğu ve ittifakı yapıcıdır. M.-Benes, orta Avrupa mesele- leri hakkında bir anlaşmanın bil hassa lüzumuna kanidir. Bu rok- tai nazar teatisi bütün beynelmilel meseleler hakkında Fransız-Çe- korlovakya görüş ve arzularndı ki iştiraki bir kerre daha gö: miştir. m e temediğini tekrar teyit etmiş fa. kat Japonyanın Çine yapılan istik- razların askeri lere kullanıl masını istemediğini söylemiştir. VAŞINGTON, 27. AA — M Roosvelt ile M. Hull Japon siya- setinin son il ıma dair bir saat ten fazla süren bir mülâkat Oyap- rarşlardır. . Diğer taraftan milli sosyalist fırka. sına kabul ilâve | ediler yeni şartlar Vatican'da haylı heyecan uyandırmıştır. Filhakika “ Action ca- tholigue” e mensap gençler fırkaya girmiyeceklerdir. Vatican mahafili, | #armasonlara yapılan muameleyi ka- taliklere teşmil eden bu karar: bir ha- haret addediyor. Mevzubahs olan nokta, katolik ki- lisesinin gençlik üzerindeki manevi te- siri derken bu, kilisenin en esaslı en mühim hakkını teşkil eder. Binaena- elyh Papa'nın israrı kolaylıkla anla- sılır. Bundan Hitlerciliğin bazı teza- hüratı sovyetlerinkine teşpih edilmek- te ve kilise için pek büyük bir tehli- ke addolanmaktadır. Mahaza Hitlerin, yeni bir “Kultarkampi”a meydan vermiyeceğini ümit olunmaktadır. Near East and India'dan | Tahran belediyesinin neşrettiği is- tatistiklere mazaran Tahran şehrinin nüfasu 310.139 kişidir. dan 47.850 asker, vergi | vermyenler vesaire çıkarıldıktan sonra vergi ve- renlerin adedi 268.289 kişi olarak kal- maktadır. Yerli ahalinin kısmı aza- mi, tabii müslümandır. Bunların ade» di 251.514 dür. Yahudiler 6.568, Er- meniler #568 yi ik iler İri nu- fas olup şayanı ir cihet de 1.619 asari bulunmasıdır. Ecnebi nufus 3.175 kisi olarak gösterilmek. | i petinde bulunmaktadır. SA Hindistan karışıyor Polis bir halk kalabalığına ateş açtı BOMBAY, 27. A.A. — Polis galeyan halinde bulunan bir kalabalığına ateş açmak mecburiyetinde kalmıştır. Bu kalabalığı & rasında bin kadar grev hlinde bulunan mensucat isçileri vardı. Ve bi işçiler çalışmakta devam eden diğer işçilere hücum etmişlerdi. Polisler ellerinde sopalarla | hücum etmişlerce de halk kendile rine taşlar ve öteberiler atarak mukabele etmişlir. Bunun üzerine lis ateş açmış ve kalabalığı dağıtmıştır. Hiç yaralanan yoktur. Beş kişi tevkif edilmiştir. M. Kondilis perşembeye geliyor Atina 27 (Milliyet) — Türk Yunan misakının bazı noktalarını pit etmek için önümüzdeki salı gün nü Ankaraya gitmek niyetinde nan Harbiye Nazırı Ceneral Kondil is o gün hareket edecek vapur madığından perşenbe günü Roman ya vapuru ile gidecektir. Ikielçimiz bugün Ankaradan geliyof ANKARA, 27. A.A. — Vasington büyük İçimiz Münür ve Belg” rat elçimizi Haydar beyler bu akşamki trenle İstanbula hareket lerdir. Büyük Millet Meclisi heyeti ANKARA, 27. A.A. — Cümhuriyetin onuncu yıldönümü mü betile memleketimize gelen Macar (ayan ve mebusanının ziyaretl ni iade edecek olan Büyük Millet Meclisi heyeti bu akşamki | tret Istanbula hareket etmiştir. M. Suviş M. Himans mülâkatı BRÜKSEL, 27. A.A — M. Suviş M. Himans ile görüştükten ra bir tebliğ neşrolunmuştur. Bunda iki nazırın mülâkattan sonra vekilin yanına gitmiş oldukları be yan edilmektedir. Mulâkat çok tane olmuş ve iki memleketi alâkadar eden meselelerle silâhları bu ma meselesinin muhtelif safhaları görüşülmüştür. İki mülâkat ar da M. Suviş, Kral tarafından kabul edilmiştir. M. Lindzey ve Japonyanın vaziye VAŞINGTON, 27. A.A. — Ingiliz sefiri Lindzey Japonyanın ziyeti hakkında M. Filipis ile yarım saat görüşmüş ve fakat | ziyarti hakkında hiç bir şey söylememiştir. Mamafih Sir Undzeyin M. Filij se Japonyadan izahat talebini muta zammın olarak Tokyo hüküme verilmiş olan İngiliz notasının met nini tevdi etmiş olduğu o maktadır. Sir Lindzey İngilterenin vaziyeti hakkınra da malümat miştir. Diğer taraftan mevsuk bir menbadan alınan bir habere Amerika bu mesele hakkında diplomasi tarikile hiçbir | teşebbüs mamış ve Japonyaya veya dokuz devlet misakını imza etmiş diğer devletlere resmi tebliğatta bulunmamıştır. Ba yakında bir teşebbüste bulunulacağına dair bir âlamet te yoktur. Bulgar Başvekili Budapeştede BUDAPEŞTE, 27 (A.A.) — Dün akşam Bulgar başvekili M. eşaholun şerefine verilen ziyafette Macar Başvekili M. Gömböş, başvekile safa (o geldiniz makamında söylemiş olduğu nutukta caristanla Bulgaristanın milletler o arasındaki müvazene bahsinde kıymetli iki âmil olduğu ve her iki memleketin harici siyasetleri hürriyetlerini muhafaza etmeklen ibaret olan ayni şiddetli ve mazinin yaralarını şilayap etmek maksadile diğer milletlerle lihane bir surette teşriki mesai eyl emek zihniyetinden mülhem ö larını söylemiştir. BUDAPEŞTE, 27. A.A. — Bugün öğleden sonra saat b Bulgar Başvekil M. Muşanof başve kâlet dairesine gelmiş ve ora görüşmeleri saat yedibuçuğa kadar devam etmiştir. Bu mülâkatl hitamında aşağıdaki resmi tebliğ neşredilmiştir: J Öğleden sonra Bulgar Başvekili M. Muşanof ile Macar el eee ve hariciye nazırı M. Kanya başvekölet daire İzmirde zelzele Fans  IZMIR, 27, A.A, — Bugün saat N diği on biri kırk beş geçe hafif bir zel- az isi ça ırlar mecl i BE Reisicumhurun riy. spanyada grev tinde toplandı PARİS, 27 (A.A.) — Ö den sonra reisicümhurun riy! tinde toplanan o nazırlar dört komite teşkiline karar miştir, Bu komiteler, piyi müvazenesini ve hayat p indirmeği temine çalı Bundan sonra M; Şeron » visky meselesine ait adli ti tin hitam bulmuş olduğunu lemiş ve arkadaşların. letin yeniden tensikine ait yetler hakkında malümat tir, SARAGOS, 27, A.A, — 25 gün- denberi ilân edilmiş olan umumi grev, balledilmeden devam ediyor. Mühim hiç bir hadise kaydedil- memiştir. ) tedir. Bu mikdarın ekseriyetini 963 mufas ile Ruslar teşkil | etmekt. İngilizler bu adedin dörtte biri nis İraklılar ve Almanların adedi ise, 255 dir. Ma- mafih ,bu rakkamlar elyevm çok de- işmiş bulunmaktadır. Yerli vergi ve ren ahali elyevm tahminen 10000 kadar tezayüt etmiş ve İngilizler ve Dahiliye nazırı M. erim, 16 iler ile cr mayıs mümayişleri mün kandinavyalılar almış bulanmaktadır. | tihaz edilmiş olan tedbirle B. beraber, bu on | setmiş ve bu nümayişlere İ edecek ecnebilerin hemen rici edileceklerini söylemi Nihayet mesai nazırı ke, büyük nafia işleri pi tatbik için lâzım parayi lımak üzere vücuda getiri lan komisyonun raporun tesi günü tevdi edeceğini etmiştir. Prens Kaya Londr A) 7d LONDRA, 27 (A. eti ür rile şayanı dikkattir. 1313 (1934-35) bütçesi : Maliye nazırı gelecek senenin büt- çesini Meclisi arzetmiştir. Umumi va ridat 625.413.417 riyal tahmin edil. mektedir. âElyevm 78 riyal bir İngi- ettiği oaridatın mütebakisi ihtiyat ak- çanolarak kalacaktır. Bu ihtiyat ak- çasından, maliye nazırının, cephane mübayas tiçin orduya iki milyon İngi- | pon imparatoruna karadi yi liz lirası tediye etmesine müsade edi- | Kaya hanedanın reisi P€' gd kara me eli dalın 228010000 | ya hususi surette Londrs?* harbiye nezareti tadır. miştir AŞ YON aa k d . a MA Ooyev nr