S.N. Yazan: Her hakkı (Milliyet) indir. Eşekle saraya giden Şeyh Efendi 1 Şeyhin sevgili eşeği. — Eşeğim girmezse, ben de girmem! — E- seğin Babüssaade aralık avlusuna kadar sokulduğu, hünkâra arzolunu- yor! Abdülhamit, Kocamustafapaşadaki Sümbülefendi dergâhı şeyhi mecxzubu sirel büyük Rıza Efendiyi görmeği me rak etmişti. Çünkü Şeyh Rıza Efendi, sair şeyh- ler gibi sarayda, saray erkânının, vü- kelünm konaklarına gidip gelen, ka- pi kağnı dolaşsin, cnize, aliyye terine koşan, yüze gülen, eden kim selerden değildi. Hoş ve kalendermeş- rep, bir lokma, bir hırkaya eyvallah diyen, fenafillâh olmuş şe vişlerden- di. Nasrattin Hoca gibi, Şeyh Efendi- nin de sevgili bir eşeği vardı. Aklına esti mi, düldülüne biner, Kocamusta» şa, Mevlânekaprsı, Yedikule, Si- Samatya, Cerrahpaşa, Ak- saray taraflarında cevelânlar yapardı. Arzu ettiği tekkelere, camilere, der- vişan, baciyan, meşayih o banelerine gider gelirdi. Üstü başı di kelli felli bir şeyh gibi değildi, pejmürde dene- ek halde eski, köhne ve mühmel- 'adişah, bir kaç — onunla mişse de her defasında Seyh Efendi, bir rahatsızlık babanesi- İs itizar ederek gitmemişti. 1310 senesindeki o Şeyh Efendinin vefatı tarihine tekaddüm eder; gene ek istemişti. Şeyh Efendiye padişa- hin iradesini tebliğ eden muzahip, ileal, ilini eylemiş Rıza Efendi, oğlu Kutpi Efendiye vaziyeti anlattız — Divstivikmyı kabulde naçar, muzlar kaldım. Amına ve lâkin Yıldı- za kadar araba, payton, tramvay, va- pur gibi vesaitinakliye ile gitmekten tehaşi ederim. Kutpi Efendi, şaşırıp kalmıştı: — Aman efendim, nasl olur? Rıza Efendi, hiç tavrmı bozmuyor- du: a Bizim | himencefakürm ne suçu, ünahı var? Bunca sene, beni sırtın” ln ve ke Yıldıza kadar mı taşı ya Ktp Efendi, işin şakalıktan çıktı. ze anlamıştı: — Olmaz, efendim, katiyyen ol- | “iket Rıza Efendi, oğlanın cile: | nde rına aldırmamış, eşeğine palan vur. durmuştu. Kutpi Efendi, babasını kan Eşekle saraya giden Şeyh Efendi 2 Hünküârın şeyhe iltifatı. — Ak şam namazını nasıl kılddar? — Şeyhim padisahla neler konuştuğ u meçhöl haldı. — Şeyh, Abdül- hamidin ihsanını, fıkaraya dağıt mış! Mısırlı misafirler Türk ga- zetecilerinin sofrasında Dün Yeniköyde verilen ziyafet pek darmıya muvaffak olamayınca boynu- mu eğmek mecburiyetinde kalmıştı. Baba oğul, Kocumustafapaşadaki der- gühtan hareket ettiler. Fakat nasi? Şeyh Rıza Efendi eşek süvar ve oğlu da yaya olarak... Aheste beste yola revan oldular a- ma, yol biter tükenir gibi değildi, ba- basının inadına, oğlu yanmıştı. Yola çıktıklarmdan üç saat sonra Yıldız sa- rayına vardılar. — Selâmünaleyküm Efendi | Here leri; buyursunlar! Şerh Efendi, eşeğinden inmiş, s6- lâmları baş keserek inde ediyordu: — Ve aleykümüselâm evlâtlar! Buraya kadar pek tatlı ve hadisesiz göçen seyahat, burada sarpa sarmıştı Şeyh Efendi eşeğinden £ inmişse de mümkün değil, sevgili hayvanını dışa- “sda bırakmak istemiyor, ondan ayrıl- mıya gönlü kail olmuyordu. Şeyh Efendiye, teşrifat, ye ia dan tutup yedeyerek içeri götürmek istiyordu. Rekçiler, Şeyh Efendiyi ikna ça- lar: — Merak buyurmayınız, o efendi hazretleri. Hayvanın o muhafazasına dikkat ve itina ederiz. Canımız gibi bakarız. Yemini, suyunu da veririz! Oğlu Kutpi Efendi de yalvarıyor, yakarıyordu. Lâkin Şeyh Efendi, ceva- bı dayatmıştı: — Eşek içeri girmezse, ben de gir- mem, dönerim; tekkeme giderim! Diyor, bir daha demiyordu. İş bu raddeye varınca Mabeyinihü- mayun Müdüründen tormıya mecbur oldular. Mabeyin Müdüründen: — Dışkapıdan içeri alınsın, Babüs- sandeye yakım aralık avluda Başmabeyinciden Eseri geldi. Şeyh Efendinin yoğurt gönlü ayran eye eşeğini yederek içeri gir- © Sali sali geçmi, Bazuleküjindi Hacı Ali Paşa, zalşahaneye; Şerh E- samimi oldu, nutuklar söylendi Mısırlı misafirlerimiz dün sabahleyin bir motörle Beylerbeyi sarayma gide- rek sarayi ziyaret etmişlerdir. Sarayın onları gezildikten sonra havuz kena- E İKM setten çıktığımı söylediği dört nehir den biri değilse de Nil kıyılarının çok Üni vadettiğini, burada sevimli mümer- sillerimi tarıyap selâmladığımız. Misar diyarının cana yakın çevresinin bu u- zun çalışma yolculuğu arasında nasıl | tatlı bir konak oldağuna pek iyi hilir. | kom işte bir türlü ayrılmaya vakit bu. | Aşil Bey inkilâbımızın her yerden | Fazla Mısırda s9vxi ve merak ile takip | tarihâmizin siyasi sai inkılâbımızın her o safhasının sırlıları derin bir ulöka ile bağladığını söylemiş, Mısırlıların Gazi Hazretleri. ie lânet Paşa Harrotlerine dere duy. dursun, Bir milletler Ordusu lâzım Silâhları bırakmağa en büyük mani ne imiş? PARİS, 21 (A.A.) — Jeneral Ara- ki'nin beyanatından bahseden Ere Üowvelle gazetesi diyor kir Eğer milletler cemiyeti kuvvetsiz olur, ordusu olmaz, kararlarına hür- mar, Bu milletler cemiyetine bir or- du yapılmasının silâhları bırakmağa en büyük mâni olduğunu söylemek de mektir. Fransanın ileri sürmekten bir an ge ri kalmadığı tezi bu olmuştu ve tez yalnız tam bir silâhları bırakma taraf ” | tarlarının itirazma maruz kaldı. Bu hâdise, bir kere daha yalnız Fransanm haklı olduğunu gösteriyor. . rim peel Yeni adalar keşfedildi MOSKOVA, 21 (A.A.) — Profe- sör Wiese'nun idaresi altındaki kutüp beyeti ÂrİĞİL döniselie ve' geçek sene bulunan İsvestiya adasının denip garbisinde bir takım adalar daha bul muştur, Buğday konferansı LONDRA, 21 (A.A.) — Rewter a- jansmın öğrendiklerine göre buğday konferansı unlaşma projesinin tefer- rüatı hakkında tetkikler yapmek üze ze teknik bir tali komite teşkil etmiş tir, Bu tali komite Amerika, Avustu- ralya, Arjantin, Canada, Fransa ve İ- talya mümossillerinden | mürekkep 0- lacaktır. Sovyetler birliği hükümeti, anlaşma işin bir asas bulunacak olur. sa bu plâna iştirake hazır olduğunu bildirmiştir. Hitler alman ırkını boz- mak istemeyor GODESBERG, 21 (A.A. kr— Başve- kil Hitler, milli; er sosyalist ve çelik miğfer teşkilâtları reislerinin 5 nünde söylediği sutukta demiştir ki: Bir milletin bozulamıyacağ, fikri bende yer etmiştir. binaenaleyb ya bancı adam ve milleri cermanları lüşün reddediyorum. ile bir ve yele ila kat milletin etink çekirdeği zaaf olur. Meting esnasında bora MÜNİH, 21 (A.A) — Volf€ Ajnm- sından: Hitlerci gençlerin 45.06 için bir Priştineli Ha Beyi niçin öldürmüş? Selimik — Eski Osmanlı meb'usla- rından ve eski Arnavutluk | başvekili Priştineli Hasan Beyi öldüren 25 yap İarındaki İbrahim Çelo'nun isticvabına devam edilmektedir. Hasan Bey, kral Zogonun siyasi düşmanlarından olduğu için Arnavutluktan İemçmeştı. Katil demiş ki: — Bu odam beni kral Zogoyu öl- dürmek için Onun yüzünden telef olan bir çok | ya- tandaşlarımın. ântileemeni alm İçin kendisini öldürdüm. Fskat bu ifade doğru görülmemek- tedir. Konigsberde şark panayırı KONİGSBERG, 21 (A.A.) —22 in MİLLİYET, ŞALI 22 AGUSTOS 153. HARICI HABERLER ci sark panayırı dün açılmıştır. İleti. | sat nazı mutkunda demiştir ki: Şark panayırı Almanya ile gari kom | İ suları arasmda maütavessıtleke vı N ni Üzerine almıştır. Alman büküm: A'manya ile bütün şark Avrupai ine * lekelerinin harici ticaretleri inkişa- , fınm fevkalâde ehemmiyetini toma. | men müdriktir, dukları hisleri beliğ ve heyecanlı söz. | 5 | Sultanahmet - Sallımsöğüt - Sirkeci - lerle anlatmıştır. Aşil Bey çok alkışlammıştır. Bundan sonra Elehram gazetesinin muharrirlerinden doktor Savi Bey bir nutuk sörledi ve dedi ki: — Ötedenberi Şark milletlerinin soli- dafnacı , olduğu ve hücumcu söylenir. Bu telükkiya göre Şark milletleri Dinamik değildir. İsintiktir. Gazi Mus- tafa Kemal Hazretleri herkesten evvel deha eseri olan halis babi ve ickdibı ile bu telâkkiyi kökünden yıktı ve Şark milletlerinin Dinamik ve hücumca bir kuvvet olduğunu gösterdi, Bumun iç ala ami sa mk özak Yar e kın en uzak yartlarınian wüferrik en ücra diyarına kadar bütün mazlur sil letlerin rehberidir. Onun başardığı im- kılap en müktemnel halâs ve itili örme Şidir.,, Sayi Beyin nutku hararetle oaikış- Bundan sonra muharrir arkadaşla ramzdan Mehmet Nurettin Bey bir mu "tuk söylemiştir. İ — Mehmet o Nurettin Bey, Misir gençliğinin “ve münevverlerinin kal ipa, yeman, enden meş kaan e elbelini gösteriyor. Biz Misa gençliğinin asıl kalbini şe demiş tir. Ziyafette misafirlerimizle berabır konsolosu Ahmat Hakk, Etrbha Bamına dekter Ömer Lütfi, Tu- y klüp namma Şükrü Ali, Belediye roi maavini Hâmit Beyler ve Matbust erkâmı bulunmuştur. Mısırlı misafirlerimiz bügün Yale. vaya ve oradan Bursaya gideceklerdir. # Lloyd George'a göre.. Hitler hükümetinin ga- yesi nedir? PARİS, 21 (A.A. )— “Agence Eco 'nomiguc et Financiere” M. Liyod Ge- orgo'un beynelmilel vaziyet hakkın- da yazdığı bir makaleyi neşrediyor. Bu makalede şunlar denilmektedir: “Orta Avrupanm Cerman ırkından olan bütün imilletlerini biraraya topli- yarak kuvvetli bir Nazi federasyonu yapmak Hitler hükümetinin açıktan açığa itiraf ettiği gayesidir. Hitler si- yasetinin muvaffakıyeti Avusturyanın istirakine bağıdır . Avusturya bükü- meti buna muhalif olduğundan Hitler propagandasının ilk maksadı bu hükü meti devirmektir."” M. Liyod Georye yazıyı şöyle biti. riyori “Hitler hükümetinin gayeleri bu- gün, dar ve mürteci bir milliyetçiliğin bütün kuvveti ile mütenrriz ve askeri- dir. Bu itibarla muhtemel neticelere karşı komşularının asabiyet gösterme- sine hayret etmemek lâzımdır.” KE “Japonya adaları geri istiyor 'TOK!IO, 21 A.A. — Salâhiyettar mahafilden alman haberlere göre Japonyanın Paris maslâhatgâzarı Fransız hükümetine bir nota vere- ek cenup denizindeki adaların Fransa tarafından işgaline itiraz et miştir. Bayramı Yapılacak askeri merasim proğramı hazırlandı 30 Ağustos Zafer ve Tayyare bay- ramı hazırlıkları ikmal edilmek üzere dir. Halkımız Tayyare cemiyetile da- ha fazla alâkadar (olarak muhtelif suretlerle tebetrüatta bulunmaktadır. Tayyare cemiyeli geçen senelerde olduğu gibi, bu sene yea 35.tay yare hediye etmiştir. Zafer bayramının programı 30 Ağustos zafer bayramda ya: k askeri merasime ait program kolordu İkumaodanlığınca tan zim edilmiştir. Program şudur: 1 — Saat 3,15 ten 10,15 e kadar K. O, Ki. ında K. O, K. tarafmdan ilan ve hükümet memurlarının ve iğer arzu eden zevat tebrikâti ka- bul edilecektir. 2 — Beyazıtta Üniversite meyda- mında saat 10 da toplanacak kıtaatla asker: ve sivil mekteplerin ve sair teş kilâtın K. O. K. tarafından anat 10,30 da teftiş ve muayeneleri yapılacak- tr. 3 — Merasime iştirak edecekler şun- lardır: Askeri mektepler, vauhtelif smıflar dan mürekkep kıtaat, tayyare timaa- Ki, polis kıtası , itfaiye müfrezesi ve o- tomaobilleri, şehir bandosu, sivil mek- tepler ve teşkiller. . A — Teftiş ve muayeneyi mütsakıp en kıdemsiz bir zabit İstiklâl harbi ve Başkumandanlık muharebesi hak- kında bir hitabede bulunacak ve K. O, K. tarafından buna mukabele edilecek tir, Nutuklar bittikten sonra muzila İs iklâl marşını çalacak ve bu srada ©- rada hazir bulunanlar selâm vaziye- ti alacaklardır. Bu suretle meçhul as- * kor selâmlanmış bulunacaktır. 6 — Bundan sonra Üniversite bah- gesinin Beyazıt cihetindeki kapısı ö- nünde hazırlanacak tribünde bulunan K. O, K, m önünden bir merasira ge- Şişi yapılacaktır. 7 — Merasim geçişini yapan kat j Jar ve Hr. Mp. Beyazıt - Divanyoli Karaköy köprüsü - Şişhane yokuşu - İstiklâl caddesi tarikile Taksime çi- kacak ve oradan kışlalarına dönecek- lerdir. Sivil teşkiller Beyazıttan ve mektep talebelerile polis ve itfaiye müfrezeleri Karaköyden itibaren ha» rekette serbesttir. 8 — Geceleyin asker ve talebe ta- |, rafından fener alayları yapılacaktır. 9 — Mezkür gün tam zevslde Be- yazıl ve Selimiyeden 21 pare top atı- tacaktır. 200,000 liralık Bir istikraz Belediye hal inşası için bu istikrazı yaptı Sebze halinin inşasına tarfolunmak üzcre Belediyece bir imtiyazlı şirket- len müsait şeraitle iki yüz bin lira istikraz 6- dilmiştir. Kanalizasyon da dahil olduğu halde birçok yerli inşaat şir- o min islikraz yaptığı in- » tiyi şirketin hangi şirk“. olduğu şimdilik mektum tutul. maktadır. 2 | Zafer ve tayyare bir hareket ve teşebbüste bulunmak lâde içtimat bu sabah açılmıştır. ISTANBUL, 21 çılarından Hilmi rine alenen teşekkür olunur. ROMA, 21 A.â. — M. Mussolini İ ile M. Dollfus arasında Riccione'- da yapılan görüşmeler hakkında ketumiyet muhafaza edilmektedir. PARİS, 21 A.A. — Riccione'da M. Mussolini ile Dullfus arasında yapılmakta olan mülâkatlar gaze- teleri şiddetle alâkadar etmektedir. Gazeteler iki hükümet reisi arasın- da nelerin konuşulduğunu tahmin etmeğe çalışmaktadırlar. Çünkü bu görüşmeler etra'ında verilen resmi tebliğ çok ketüüm davranmaktadır. Matbuatm ıtısasatı oldukça mü- Gazeteler Avusturyanın is- in muhafazasında Tan doğrelak doğruya alâkadar oldu- ğunu ve bu yolda müessir bir tarz- da hareket edeceğini kaydetmekte birleşiyorlar. Temps ne diyor? PARIS, 21 A.A. — Havas Ajan- sa bildiriyor: Dollfus - Mussolini gö rüşmelerini omevzuu (bahseden Temps gazetesi şunları yazıyor: İtalya, Fransa i İngiltere tara- fından Avusturya için telkin edilen iktasat siyasetine iştirak ve AVus- turya - Macaristan imparatorluğu- nun miraşçı devletleri için böyle bir formülü tetkik etmeği kabul et- mekle Avusturya hesabına birçok şeyler yapabilir. Fakat yalnız bu kâfi gelmez. Berlin hükümetinin, İtalya'nın sade bir “Anschluss” a değil, fakat Viyana'ya güya müstakil bir Nazi bükümetinin de gelmesine kat'i bir surette muhalif olduğunü anlaması lâzımdır. Viyana'ya böyle bir hü- | kümetin gelmesi mukaddes impara torluğun daha mütecanis ve daha Faşistliğin kuvvetlenmesine mani olmak için sosyalistler toplandılar PARİS, 21 A.A. — (Havas Aja nsından:) Faşistliğin kuvvetlenmesine mâ ni olmak için sosyalistler tarafından mümkün olup olmadığını tetkik et- mek maksadiyle hazırlanan beynelmilel sosyalist konferansının #evke- T.D.T. cemiyetinde müzakereler İSTANBUL, 21 (A.â.) — T. D.T. Cemiyeti umumi kâtipliğinden T. D.T. cemiyeti umumi merkez heyeti bugün saat 14 te umumi kâtip Ruşen Eşref Beyin reisliği altında Dolmabahçe sarayında toplanarak ankete konulmuş olan arapça ve İ arsça sözlere gelen karşılıklar üze rine osmanlıcadan türkçeye karşılı klar klavuzn komisyonunun hazırla. dığı karşılık listelerini müzakerey e devam etmi; heyeti çarşamba günü saat 14 te te krar toplanacaktır. A.) —T. D.T. Cemiyetinden: İstanbul kitap- anesi sahibi Hilmi, Remzi kütüphanesi sahibi Remzi Beyler cemiyetimize muhtelif kitaplar hediye etmiştir. Kendile- ir. Umümü Merkez kuvvetli bir surette tekrar doğusu demek olurdu. İtalya, başlıca alâkadar olmakla beraber, Avrupa nizamının bekçi- leri olan Fransa ile İngiltere mese- leyi sadece devamlı bir dikkatle ta- kip etmekle iktifa değil, ayni za- manda, vakti gelince müdahaleye hazır bulunmalıdırlar. Şüphesiz bir müdahale nazik bir mesele gibi görünüyor. Fakat Av- rupanın ve sulhün istikbalı mevzuu bahistir. Almanya'da Fransanın bu husas- taki düşünceleri malâmdur. Alman ya'da şunun da bilinmesi lâzımdır ki İngiltere devleti 1914 ağustosun dan beri hâdiselere seyirci kalmak tan artık yorulduğu zaman, bazan pr kararlar almasını da bilmek- ir. Resmi tebliğ ROMA, 21 A.A, —M. Dollfus bu sabah gidecektir. Stefani Ajan- sı şu tebliği yapıyor: Riccione mülâkatında, M. Musso- lini, Avusturyanın hayatı ve istik- balı, Tuna meselesi heyeti umüumiü- yesi ve balli dörtler misakının fa- aliyetine bağlı olan daha geniş me- seleler hakkında İtalyanm noktai nazarını teyit etmiştir. M. Dollfus, Avusturyanın istiklâ- Hi prensibinden hareket ederek, bü- tün komşuları ve bilhassa İtalya, Macaristan ve kabil olunca Alman ya ile bir sulh ve teşriki mesai si- yaseti takip etmek arzusunu bil dirdi. M. Mussolini ile M. Dollfus, tet- kik edilen meseleler üzerine fikir- lerinin uygunluğunu müşahede et- mişlerdir . Gazi Hz. dün M. Herrigt” yu kabul ettiler (Başı -1 inci sahifede) ı dile kendisine hediye etmişlerdir. | M. Heriot Dolmabahçe saraym- ! dan Perapalas oteline avdet etmiş | ve bu sirada Gazi Hz. hakkındaki intibalarına rlair bize şu beyanatta bulunmuştur: | M. Herriol'ran beyanatı ! —Gazi Hz. ile üç saat örüştül; doğru ve uzak gören göz ler sördüm. i Ankarayı gördükten ve Gazi Hz. ' ile görüştükten sonra size intibala- rımı şu suretle hulâsa edebilirim: Türkiyede Cümhuriyet kendisine kiyetle tatbik edilmiştir. Bu sebeple Cumhuriyet prensipi- ni milletin seciye ve ihtiyacına ta- mamen muvafık bı Ankara'da beni en ziyade müte- hassis eden nokta, her şeyin bana ! askerçe ve açıkça söylenmiş olması dır, ben de ayni sadelik ve samimi- | yetle cevap verdim. Yapacak tenkitlerim olsaydı, o- nu belki üstü kapalı bir şekilde yar | pardım, fakat tenkit edecek nokta göremediğimi söyliyebilirim. ! Ankarayı ziyaretimden çok mem- nunum. Maarife çok ehemmiyet ve- rilmiştir. ir. Bilhassa maarif sistemini | zi şayanı dikkat buldum. Ankara'- da gördüğüm İsmet Paşa Kız En- | #titüsü Fransa'da bile eşi bulunmu- yan bir mekteptir; bu müessesenin muallimlerini Lyon” 'a davet ettim. Ankara müzesini ve Ankara kalesi- hi ziyaretim de çok işime yaradı, | faydalı bir çok notlar aldım.” m anlik e iinddi nm Lİ Mİ 2 di Bi m M. Herriot, Çanakkaleye gitti Muhterem misafirimiz ve refaka- tindeki zevat dün akşam Gazi Hz. tarafımdan tahsis edilen yatı ile Truva harabelerini gezmek üzere Çanakkaleye gitmiştir. Ken- disine Hariciye umumi kâtibi Nu- man Rifat B. le Dahiliye kalemi mahsus müdürü Ekrem B.ler ve ie soyan bir zat refakat etmekte. Ekkişobinde Daksslaiki iğ Ça nakkale Şülerü B. ye bir tel graf çekerek Çanakkalede gene rte yakı ile Çanak aliden hareketle yarın sabah şeh rimize Yarın öğle üzeri Fransız koloni. si Ünion Fra ak Barbier bir öle sart, er suare v. grip M. Herriot perşembe Çiçe- rin vapuru ile Odesa'ya gidecektir. M. Herriot ve C.H. Fırkası M. Herriot, dün memiş iz | tasyonunda kendisini karşilıyanlar arasında bulunan Cevdet Kerim B. in samimiyetle elini sıkmış ve ken- disine: — Fırkanızın programını düm ve mükemmel buldum, ve lışıyor ve iyi eserler vücude Tekir, yorsunuz. © demiştir. Fransız maslâhatgüzarı M. Herriot ile birlikte Ankara'ya gitmiş olan Fransız maslâhatgüzarı © Bim dün şehrimize dönmüş- Musolini-Dollfuss mülâka tına ehemmiyet veriliyor İtalya; Alman Hükümeti nezdinde yeni bir teşebbüste bulunacak mı?