8 Haziran 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 8

8 Haziran 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

© mn HA a Şeriat karşısında kanunlarımız.. Mustafa Kemal Paşanın politikası — Cuma tatili için kanun ? — Mecliste münakaşalar.. ANKARA, 28 Şubat 1931 Her hareketimizi, her kanunu- muzu şeriatin ahkâmma uydura- eağız, diye en faydalı teşebbüsler geriye kalıyor. Faydalı dediğimiz şeyler, mutlaka şeriatin hilâfına şeyler değildir. Şeriat (o telâkkisi, dinin hakiki icapları her hocanın kafasında ayrı ayrı şekillerde yer ettiği için işin içinden çıkılmıyor. Kanunlarımızı ahkâmışer'iyeye uyduracağımızı; o teşkilâtıesasiye kanununa da koyduk. Vaka bu- hüküm, muhitin, zamanm haleti- ruhiyesine uygun geliyor. Milli Mü- cadeleyi (o idare mes'uliyeti. ni üzerlerine (alanlar, ah. waliruhiyeyi gözden ka- çıramazlar, Asıl gayeye, büyük he- defe erişmek için söz rüşveti, ha- reket rüşveti vermek O zarurelini sezmemek olmaz. Bu noktainazar- dan Mustafa Kemal Paşa; Mecli- sin ekseriyetinde hâkim olan ahva- İiruhiyeyi daima göz önünde bu- » Tek cepheyi, mücade hazırlık ve fedakârlık kararımı bozmıyacak tezahürleri hoş görüyor, hiç olmazsa (o öyle görünüyor. Hele teferruat sayıla- cak işlerle, pek az alâkadar olu- yor. Onun kafasında yaşayan ga- ye; Misakımilli dahilinde, mütte- hit, müstakil, Milk bir Türkiye ya- ratmaktır. Yabancılar ve dahilde- ki bazı inansızlar için hayâl telâk- ki edilen bu gaye; Mustafa Kemal için tahakkuk ettirilecek bir plân- dır. Nefsinde kuvvet buluyor, ak- na ve enerjisine güveniyor. .».. Üç gün evvel, Millet Meclisinde bir teklifi kanuni müzakere edil di: Cuma gününün resmi tatil gü- mü olarak kabul edilmesi hakkın- da... Esbabımucibe aşağı yukarı malümdur: Her medeni milletin bir tatil günü var. Çalışan her in- sanm, her cemaatin bir dinlenme hakkı var, Biz de medeni değil mi- yiz, biz de çalışmıyor muyuz? Cu- Besim Atalay Bey ma günü umumi tatil günümüz ol- suna. Bu teklif gene, geniş bir şeriat edebiyatına yol açtı. Cenabıpey- gamberin imalarından, asrısaadet- teki teamüllerden, Kur'anın ayet- lerinden bahsedildi. Reis sıfatile Kırşehir Meb'usu Müfit Efendinin imzasını taşıyan lâyiha encümeni mazbatasında da bu kanun teklifi reddediliyordu. Hatipler, kürsüde birbirli kip ediyor: Konya Meb'usu Ömer Lütfü E- fendiye göre: Meclisten çıkacak kanunlar, mutlaka şer'işerife mu- vafık olmalıdır. İslâm dini (o bizi servet kazanmak için teşvik edi- yor. Cuma günü yalnız bir saat ka- dar tatil yapmak lâzımdır. Ezan okunduktan sonra bir saat kadar alışveriş edilemez. Hattâ bu ezan- da da ihtilâf var: Dışarda okunan ezan mı, yoksa içerde okunan ikin- ci ezan mı?,. Herhalde o Cenabi- hakkın emri tehir edilemez. Ka- nunun reddi lâzımdır. Erzurum Meb'usu Salih Efendi; ta daha geniş düşünen bir (o zattır. Kürsüde daima hikâyeci ve lâtife- ci olan Salih Efendi, dünyada kav- miyet iddia eden bütün insanlar bir şeref, bir varlık göstermek içi her millet kendisine bir gün tah- sis etmiştir. Yahudinin kafasını kes seniz cumartesi günü çalışmaz. O- içi 'iye ile milliyet mezcedip bir. ticaret meselesi haline sokmak fikrinde. dir. İcabında hocalık taslamaktan da geri durmıyan Salih Efendi; ayetikerimeden . de < dervurdu. Ankara Meb'usu Atıf Efendi; a- i yetleri kendi fikrine göre tefsir et. memesini tefsirini kabul etmiyece- ğini ihtar etti. Bunun üzerine muh. terem Erzurum meb'usu hiddet- lendi: — Ben de ülemayikiramdan 0- kumuşum.. İcazet almışım. Usulü tefsire vakıfım. Usulümünazereyi de bilirim. Ben de Fatihte (ders görmüşüm.. Avukatlık < etmişim, filân etmişim. Hattâ. Müsaade ediniz, hoca efendiler, beni cahil sanrzayınız. Mezhebihanefi ve Şa- fiide eserlerim vardır. Hükümet, meşihat tasdik etmiş. £ satılıyor. Haftanm beş altı gününde munta- zaman ticaretimizi yapıyoruz da, yalnız mubarek cuma gününün iki saatinde mi bunları heder ediyo- ruz? Böyle şey olmaz. Cuma tati- lini kabul edelim. Besim Atalay Bey de cuma tati- line taraftardır. Davasını müdafa- a için o da hocaların (o kullandığı silâhtan istifade ediyor, ayet ve hadislerle davasını yürütmeğe ca- lışıyor. Sözüne bir hikâye ile baş- hıyor: — Binamazm birine niçin na- maz kılmıyorsun? demişler. Yahu, niçin kılayım, ayet te var... (Velâ tekrebu!..) canım, bu ayetin alt ta- rafı yok mu, onu da okusana.. Bi- namaz cevap vermiş: Ben hafız- mıyım ki alt tarafını okuyayım.. Hoca efendiler de, işi bir noktasın- dan tutturuyorlar. İslâmdaki hik- | Z ? Liradan Ismarlama kostüm Hereke ve Fesane kumaşlarından En iyi malzeme kullanmak ve iki prova yapmak şartile meşhur bir makastar tarafından dikilecektir Yerli Mallar Pazarı İstanbul : Bahçekxpı meti görmemezliğe geliyorla, Besim Atalay Bey, bu yolda hat verdikten soi Eğer cuma mağa icbar edi, Operatör Emin Bey, cansız ma- kinenin bile istirahate muhtaç ol- duğunu kabul ettikten sonra, sanlara bu istirahat hakkı veril mez mi, diye sıhhi ve fenni beya- natta bulundu. İş tehlikeli bir cereyan almak istidadını gösteriyor. Ya maazal- lah, cumanın resmi tatil günü ola- rak kabulü halinde ahkâmışer'iye ne olacak, Allahm emrine itant- sizlik cezasmı kimler çekecek ?... Mecliste, şeriatin canlı, mücadeleci sözü ve mantıkı yürüyen Konya Meb'usu muhterem Hoca Vehpi bu vaziyet karşısında müdahaleye mecburiyet hissetti: Vehpi Efendi (Konya) — “İk- vanıkiramın takdirlerinden suite- fehhüm anladım. Cuma gününü, ietimadan alıyorlar. O ictima, iba- det için camide olan ictimadır. Ca- mi lâfzı, fail vezninde oismirnen- suptur. Cumaya mensuptur. Bir de ahalinin bir yerde ictima etmesini şeref addediyorlar. Bizde şeref i- badettir. Bize diyorlar ki, edyanı- #aire mensupları gibi, biz de cuma günü istirahat edelim. Bizim dini- mizde teşebbüh mezmumdur. Diz şimdi mubakı, haram kılıyoruz. Şa halde Allaha muarıza demektir. Bunu Meclisiâliniz kabul edemez. Bir de Salih Efendi biraderimiz bir sey buyuruyorlar. Allahın fazlı ticaretle tahassül edecek rızk de- ğildir. Allahın ihsan ettiği şey rız- »k hangi şeye deriz? Onun için bu teklifin reddi muvafıktır.,, Besim Atalay Bey, tekrar söy- lemek istedi. Cuma gününün tatil günü yapılmasını icap (ettirecek akli ve şer'i deliller göstermek is- tedi. Fakat şiddetli gürültülerden, ayak patırdılardan sözlerini din- Jetsmedi. Mukabele ve müdafsa huncını almadan kürsüden inmeğe mecbur oldu. Lâyiha Encümeninin teklifinde olduğu gibi, cumanın tatil günü o- larak kabulü hakkındaki kanun âyil ekseriyetle reddedildi. MİLLİCİ itibaren in- | | tatilini kabul etmiyorsanız, o hal- /(( de memurları da cuma günü çalış- | Bu sene Ankarada meyve ve. yiye cek bolluğu var... ANKARA, 7 (Milliyet) — Hale ci» var sokaklardan bilhassa sabah ve ak- şamları geçerseniz nevalesini hammal İarm küfelerine doldurmuş bir çok kimselerin evlerine doğru ve telâşla yollandıklarmı görürsünüz. Bu hammal- ların ellerinde behemahal birkaç ta- vuk, küfelerinde de ekseriya öteberi arasına yerleştirilmiş bir sakar, çiçek vardır. Ankarada tavuk çok ucuz, an- tavuk ararsanız halin mağazalarında | ve seyyar satıcılar tarafından halin yaya kaldırımlarında, itfaiye meyda- nda, sokak aralarında ve bilhassa halin arkasındaki İbadullah camiinin bahçesinde bulacaksmız. Hele bu İba- dullah camiinin bahçesi tellerle ayrı- larak tamamen bir tavuk pazarı hali ne getirilmiştir. Bütün buralarda ta- vuğun tanesi yirmi kuruştan, piliç te on kuruştan başlayarak satılır. “Evet şaşmayınız: Yirmi kuruşa tavuk, on kuruşa piliç ve otuz paraya taze yu- murta... Ankaranın esasen tavuğu, yumurta sı boldur, fakat hiç bir zaman bunla- rın bu kadar ucuzladığı görülmemiş- tir. Onun için, herkes evine giderken öten de, balıktan da ucuz olan tavuk- tan bir iki tane almayı ihmal etmez ve onun için her küfecinin elinde bir iki Hususi bir vaziyet var! Ankara Belediyesi oktruvadan R 200,000 lira ANKARA, 7 (Milliyet) E Ankara belediyesi oktruvanım yeni ge hayli mutasamır olacalıtır. Belediye- nin geçen seneki oktruva varidatı ye- köma 570,000 lira idi. Yeni kanunla belediyelere verilecek gümrük resin leri yüzde onlarınm wüfusa nisbetle verili Hill belöliyunkak çek sete bulamıyan varidatı sekiz yüz bine ka“ dar inecektir. Çünkü belediyenin elin» nüfus hesabile oktruva hâstlatı yeri- Foça âsliye mahkemesi hukuk dal resinden : Foça kazasında topçu #abi- tanından yüzbaşı Ömer Beyin karısı i ken kanunu “ medeninin meriyetinden evvel boşadığı İstanbul Ortaköy Mer- devenli mahallesi fıstık: sokağında Orhaniye kışlası civarında aralık köşk sokağında Mehmet ağanın (11) No ha- nesinde ikamet eden Gülizar Hanım â leyhine açtığı tescili talak davasında: müddenaleyha Gülizar hanımın oturdu ğu evi terk ile semti meçhule gitmiş olduğu ve ikametgâhı da malüm olma- dığı İstanbul adliye tebliğat müdürlü gü meşruhatıridan dnlaşılmış olmakla davacının talebiyle tarihi ilândan itiba Ten on beş gün zarfında © cevap veril mek üzcre dava ( arzuhali mahkeme divanhanesine ilsak kalındığı Hukuk usula mubakemeleri kanonun Suretinin Ankarada Sulu Han 141, 142 inci o maddelerine tevfikan tebliğ makama Kaim olmak üzere ilân olunur. (4260) 'de tavuk taşıdığı görülür. Mahalle aralarında tavuk satan! ekseriyetle sabahleyin köylüden t6 tan tavuk almış madrabazlar, ba da köylülerdir. Ibadullah ca çesindekiler de tavukçuluğu meslek dinmiş tacirlerdir.. Bunlarla koni tum. Onlar da ya köylere adam gö derip, yabut ta gelen köylülerden i da alarak beslediklerini ve öyle sat larını söylüyorlar. Burada keskin tavuk pisliği kokusu vardır. Gene ki dilerinin söylediklerine göre, bu vükların yumurtalarından istifade miyorlarmış,, çünkü tavuklar bu murtaları kendileri kırıp yiyorlarm! *..s Ibadullah camiinin kapukon bir han var, Sulu han denilen bu kâr: kadim, büyük ve gayet muhki yapılı eski tip esaslı bir handır. Ot za yakın odası var. Hepsi bir kal mal yazıhanesi ve dükkân. Avi yüzlerce küfe sebze ve meyve m cut. Sordum; burası toptan iş yap Yalnız çileği perakende verebiliy: lar. Adeta burası da başka bir âlem” Hülüsa Ankarada tavuk ucuz, murta ucuz, sebze ucuz. O kadar hele be sena Ankammda sarahaten uk Sİ p ma 4 ei de kaybediyor ne ancak yetmiş bin İira kadar ceği tahmin olunmaktadır. Ba de tam iki yüz bin liranın bü dat kısmından tenzili lâzım dir. Belediye bütün bunları İzah rek Ankara belediyesi için hususi vaziyet bulunduğumu ve bu hususi ziyete yöre bir çare âranarak eski truva yekünunun temin edilmesi rl) hiliye vekâletinden esbabı mucibesi #ğr. / birlikte rica etmiştir. cı İstanbul Asliye Mahkemesi birinsi caret dairesinden : Türkiye İş Bankası İstanbul şube nin Bahçekapıda Celâl Bey Harımdi mumeroda Simon Üşaklıyan” Efendi Jeyhine 7616 Türk lirasının tahsili kında 33-168 dosya imarasile eylediği #lâcak davasından müddeialeyh ilânen Yüukubulan ta rağmen mahkemeye müracaatla. # va arsuhalini alp cevap lâyrhası imediğinden halkında gıyap karar rilerek dava arzuhali ve giyap mesi mahkeme — divanhanesine kılınmış olduğundan müddeisleyh mon Uşaklıyan Efendi 13-793 şembe saat 13,0 da mahkemeye gel diği veya vekil göndermediği takdi vhkikata gıyaben devam olunacâğ” Jin olunur, (4273) Umumi Neşriyat ve Yazı işleriği" Müdürü ETEM İZZET Gazetecilik ve Matbaacılık T.

Bu sayıdan diğer sayfalar: