se SN ml Milliyet Asrın umdesi “MİLLİYET” tir. ——— — 28K. SANİ 1932 İdarehame: Ankara caddesi, BUGÜNKÜ HAVA Yeşilköy askeri rasat merkezin- hava kapalı olacaktır. mütedil sür'atle şimalden esecek- tir, yamur yağması muhtemeldir. Dün tazyiki nesimi 774 wilimet- re, azami hararet 3, özgâri Sefir derece idi. Ramazan 20 Vakitler sD Güneş 715 N 12.27 İkindi 15,04 Akşam 1720 Yatsı 18,54 İmsak 5,32 Kılıbık Yine bugünlerde kılıbıklık bahsi açıldı. Evli olmadığım i- çin bu mesleğin (1) hakiki ma- hiyetini bilmiyorum amma, an lattıklarma nazaran (kılıbık) diye karısmdan (izin almadan bir iş yapamıyan ve karısından korkan adama deniyor... E ca» nım! İsşaflı olalım! Karısm- dan korkmayı ayıp telâkki edip bu hareketin aleyhine cemiyet- İer kurmaya çalışanların ber bi ri başka birisine karşı (kılıbık değil midir? Memur mu? Müdüre ve şefe karşı 1. Hırsız mı? Poli karşı kı- Hbek!. Bekâr mı? Dostlarından be- hemahal birine karşı kılıbrk!.. Gazeteci mi? Patrona karşı, karie karşı kılıbı! Şimdi bütün ve bu kılıbıklık ları bırakıp ta yalnız karısın dan korkanlarla uğraşmak re- vayı bak mıdır?, Tevkifhanede grip Mektepler, nihayet kapandı. Daha bıraksalardı kendi kendi- lerine o kapanacaklardı.. Şimdi de grip tevkifhanede belirmiş... Acaba mektepleri tatil . ettikle- | sadur J e | Askeri bahisler | e | Şehit hava kahramanlarının ihtifali münasebetile.. Her yılın 27 kâmunusnisinde oldu ğu gibi dün de İstanbul halkını hava âbidesi önüne huşu içinde şehitleri | toplayan his, şehit hava kahramanla rimizı tepcil ve yad gibi yüksek bir mill ve harsi vazifenin edası duygu Türk bavacılığının bir çeyrek a saldırdılar saman bu lim KNK Burula LE ve Yısız düşman baya kuvvetlerine kar yı korumak için ölen hava kahraman larını hatarlatır.. Sonra biliyoruz ki büyük harp badiresinden felâket bulutu kaplayıvermişti. Gene biliyoruz ki o kuzgun zulme tayyarecilerimiz, ellerinde kalan bo- zuk motörlerini sırtlayarak, kürık ka natlarını omuzlayarak, binbir tehlike yi göze alarak o kurtarıcı sadaya, © nura koşmuşlardı.. İşte İm İstan bul halkı bu kahraman ve fedakâr Türk tâyyarecilerinden iniialerinde, Sakarya boylarında, ve €n sonra Af yon ve Dumlupınar — Başkumandan meydan muharebelerinde, | âletinin noksanlarını. âdeta milli İmanın a- Türk cümhuriyetinin ve Türk inkı- bilir miyiz?,. Radyomuz! Bizim radyoya söz söylet- Kime vereceksin? — Fitreni kime vereceksin! lur.. Mühtaç adam! — E o kime vörecek?.. — O da bana!.. Ne yaparsın kardeşim! ; İthalâtı ihracatla denkleştirmeye çalışıyoruz... i tevkifhaneyi de tatil ede- Milliyet'in Edebi Rot FELEK 25 Güzellik Kraliçesi Bazan Lâmiaya, koşmak, » ona kalbindeki tatmin ödilmek istiyordu. . Bu- na da mukadder olamıyordu. Yeni yeni şüpheler, içini her e ya bir eza ile kemiriyor yor, artık mevcudiyetini istemedikleri fik rine saplanıp kalıyordu... Bu son hâdise, ona hepsinden ağır ve müz'iç bir ıztırap olmuştu. Lâmianın arkadaşlığından mah rum olmanın ne tahammül edil mez bir azap olduğunu anlıyor du. Hem senelerce devam &- den sıkı ve sevimli bir dostluk itimadımdan sonra aralarının bu ti açılması kalbini bam bişka bir duygu ile ürperti- yordu. Hayat her. cepheden | rındaki -Nesihe Mahiddin yavaş Pam bicranlı ve gamlı g” nüllerdeki pr derinleşiyordu. Belkin, bir ma- tem ağ gibi etrafını iha ta eden gönül kırgınlıklarının belli başlı sebebini hep Vedat Nacinin . müanımasını bir tür- Çi lm o garip huşu- tinde buldukça, içine sinen tevekkülü bir hamlede parçalı- yor, tekrar hislerinin yıpratı- İ e ezalari arasıda didiklenip duruyordu. . Halbuki aldanıyordu. Bek kis, hakikati göremiyecek ka- dar bulutlanan gözlerinin se görüşlerine aldanıyordu. mia, ondan bir aşk ve sevda kaprislerine kapılarak kaçmı- iri Vedat Naci ile arala- i münasebet Pe artmış, - | kahramanlarına hakiki cennet olan i | asil kalbinde kurulmuş tahta yerle. ri ne lr el rm rma da | MİLLİYET Yazan: A. R. lâbının temelini kan ve canları ile yuğuran Türk hava kahramanlarını andı, hatırladı ve takdiş etti, Mahterem Istanbul halkınm dün ihtifalini yatığı şehit kahramanlar, işte bu hava şehitleridir.. Fakat: İs- tanbul halkı orada onların yük- sek ve derin mânalı sembolü önünde yalnız teessür yaşları dölgmek için toplanmadı, onların ruhlarına yalnız fatiha okumak için toplanmadı.. ri kü onların bizim gözyaşi larımıza biç Çünkü onlar, milli tarihi tam yüz asıra varan Türk milletinin mill; kalanlardan İstanbul halkı, 0- karışmış, şekl hava zın menkabelerini hatırlamağa, tek- dis etmeğe değil, aynr zamanda ve ziyade onların kahramanlık günkü ve ilham ettiği büyük vazi. i de almağa geldi. de, bisanı halile demek isti- " Şimdi size düşen vazife de, onla-| kan ve canları bahasma kurulan k istiklâlini ve Türke cürahuriye | tini, yerden ve denizden olduğu gi- bi, havadan gelebilecek tehlikelere karşı da korumaktır. Bu uğurda mad di ve manevi hiç bir fedakârlığı esir gememektir. Ve icabında da hayatı m yermekten çekinmemektir., İşte bunu söylemek iştiyor.. Biz onun © ulvi manzarasından bu tem- bihi almalıyız. Bu dersi edinmeli. Bu tenbih ve bu ders yerindedir. Evet, bizde bu runda icabında ölümü istihkar ede- cek hava kahramanları hiç eksik ol mamıştır ve olamaz da, Türk milletinin 6 cihetten elbet endişesi yoktur. Bizde eksik olan hava kahramanı değildir. Fakat biz de eksik olan Türk motörü, Türk kanadıdır. müllerine uygun hava motörlerile techiz edebildiğimiz. zaman, Türk tayyareciliği de kemalin ermiş ola AE zaman, Türk vatanının havası, yabancı mil “Gene © zaman Türk vatanı; ka- ve demiryolları ile olduğu gibi Ayla yolları ile çinde Lmlağe gizli gizli ziya- ret etmişti. Filvaki, bir iki.de- a bir anil ak se rağa gelmişti. Bir ME ele alyan görülmekten | sinde Di ii hemen kaçıp İstanbula dönmüştü. Bir defasında, heyecanına biraz daha hâkim olarak istas. yonün arkasındaki akasyalı kü çük kahvede bir kahve içebil.- mişti, Bu gizli ziyaretler, genç adamın - kalbini isi le gıcıklıyordu. O gün, tâ köşe de, bir ağacın gölgesinde sak. İanarak kahvesini içerken tami ri muhal bir hata ae re mak. kalmıştı. Tatlı tatlı di merek, fakat ne düşündüğü bilmiyerek hayatında ilk şaira- ne dalgınlıkla benliği uyuştu- Lâ- | ğu bir zamanda , arka taraftaki bostanın iğri yokuşundan Bel kisin © mahzun ve füturlu bir mecalsizlikle indiğini görünce, koşup arkasından seslenmek Varol meşhur ressam ve por tretist! Bilhassa kibar âlemine | mensup olanların yapmakla şöhret almıştır. Tam #igarasını yakarken © kapının zili çaldı ve Varol kapıyı açik |nı kalmadı. Atelyenin eşiğinde elli yaşların | başıma bu işi yapmağa karar l şişmanca bir | verdim. Resmimi yaparsanız, Yüzü sıhbatten ! yalnız ben deği da, orta boylu, zat göründü. kıpkırmızı. — Mösyö Varol siz - misi- niz? Ressam Mösyö Varol... — Benim efendim. Bir em- | bana geldiğinizi anla; riniz? — Bir portre için gelmiş- tim, — Buyurunuz, giriniz efen- dim, ös | tablosu olacak. Marchaloüp! Müsaade ederse- niz, kendimi i kısaca ini | di edeyim. Harpten (evvel küçük bir bakkal dü dı. Muharebe başlaymca karı- ma dedim ki: “Eyvah, mahvol Fakat harp başlayıp ta duk,, -|bütün erzak fiatları artmağa başlamaz mı? Arttıkça yinbiraderin zamanında bir mavna bakkali- İ ye eşyasını da ucuz fiatla satın almıştım. Fi mütemadi- her güzel İ9i6'dA Yarım Bld Zavallı karıcığımı harp erdal şını siler gibi oldu. — Çok iyi bir kadındı, de- di, i iyi anlaşıyorduk. o beni se tur? Tarih buna şahittir. şt bri Haline Mg iü berlen irşat: ve işaretle tekir Türk kemdi asil sı, yal vi yardımın artış nisbetine bağlıdır. Asil Türk milletinin. swilli kahra asil kalbi da hiç bir tehlike gelmemesi için ve sonra Türk vatanını kava ve demir yollarile olduğu gibi bava yollarile de bezemek için lâzım gelen her tür lü fedakârlığı yapmaktan çekinme. yecektir. Yeşilköy: A. R. binin “neresinden doğduğunu bilmediği bir fedakârlıkla ebe - diyyen kaybettiğini düşündük- HİKÂYE Yeni zenginin portresi Şişman Zat girmezden -ev- olmasına tak: var arttı, | Arttıkça arttı. Ben de keyfim den kabıma sığamiyordum. Ka yardımı ile tam ferruat ile uzun uzadıya sıka- cak değilim. Yalnız bu sayede zengin lr saklıyacak de Fakı 'ükselerek, befiilm (zengin Bü olacağımı kestirseydi, mutlaka * | ölmezdi. Şişman adam gözünün Yya- 'ayyare “Cemiyeti” ile o ti sından belli lrnştu Gördü - ğü kadınların en güzelini, kal. la? 9 ikimiz bir arada yağlı boya bir resmimizi yaptırmak istiyor- İm bir yağlı boya. rım ölünce, bunu yapmak imki Onun için ben tek | karımın ruhu İ yil | — Efendim kararımı vermez- den evvel, rini dolaştım, Ne acayip re- imler seytetlim, mai e En nihayet zevkime göre, bir klüp te bir tablo gördüm. İmzasına baktım: Varol. — Ha, Comte de Falizae' Evet, sizin kibar zevatın İresimlerini yaptığımızı biliyo- ki, ben yaptığım . resimlerden gâyet gali ücret alırım. Çün- kü mira hepsi zengin — Bir portre yirmi bin mi? Bir tek portre? — Ee, ne olacak? Yarım düzine mi istiyorsunuz? — Başka resim ve vergisi yok ya.. Ne yapalım, madem ki fiat böyle imiş, kabul.. Yal- nız bu iş acele.. Derhal başlıya bilir misiniz? — Yarın sabahtan evvel baş main. Maamafih bu nokta yı hallederiz. Ayakta mu, otu- rurken cepheden “ profil mi, nasıl istiyopsunuz? — Ehemmiyeti yok. Siz na sıl arzu ederseniz, öyle yapı mız, Yalnız demin size bahset tiğim mesele için, bir noktaya miyet veriyorum. — Hangi noktaya? — Yani karımı şöyle düşü- nürken bir resim yapabilir misi — Peki, şöyle yere baksam... — O da olmaz, yere düşmüş bir meteliğe baktığınızı zanne- derler. — O halde ne yapacağız? — Durünuz, : aklıma bir şey geldi. Meselâ elinizde karını. zın resmini seyyeder | bir vazi- yette tablonuzu yapsam ne o- Vur? — Mükemmel fikir, dâhiya- ne fikir.. Nihayet bü şekilde resim ya- pıldı. Machloup'un karışımın resmini seyrederken bir tablosu | yapıldı. Yeni zengin keyfinden kabt- | na sığmayordu. Bu muhteşem tabloyu kâşanesindeki salonun harikulade ne emsalsiz bir zevk G:. Acaba Belkisi, kendisi damet etmiş bir halde bekliyor mıydı? BÜYÜK GAL ASRİ LARIN DAVETİ, VE CİNNETİ! R /#— KAÇAKÇILAR Rejisör: ERTUĞRUL MUHSİN Bu akşam ASRİ PALYXSEĞ BÜYÜK ALAKAYI uyandıran ÖLÜM KAYMASI, AÇİK KOL- ve heyecanlı sahnelerini temsil eden ve aşk ile tasvir eden bir filmdir. en sevimlisi W SİNEMADA A SUVARESİ İN GALEBE Sinemasında VICTORIA: ve HUSARI Rejisör RİCHARD OSWALD te| rafıridan tamamâle & yeni bir tarrda ve Almanyanm en büyük tenorla tardan MİCHARI, BOHNEN ve sevimli © ertistlerinden O GRETL THEİMER İVAN PETRO VİTCH — ERNST VEREBES — FRİEDEL SCHUSTER' kile yapılan fevkalâde hir aneret Güzellik kıralıçasiFERİHA TEVFİK Hanım veDarülbedayi artistlerimiz tarafından çevrilmiş e eN al e el Musikisi tamamen Yakmda ELHA RKÇE FİLM alaturkadır. MR A Sinemasında Istanbul Esnaf Ban kasından: İstanbul Esnaf Bankası hissedaranı 17-2-932 tarihine mü- sadif Çarşamba günü saat -14 de Bankanm merkezinde fevka- lâde surette inikat edecek heyeti umurmiyeve davet olunur, Rüznamei müzâketat: 1 — Sermaye vaziyetinini te Ticaret kanununun 371 inci miline muharrer hisse senedatı sahipleri şamma Kadar hisse senetlerini spiti, maddesi ahikâmmna tevtikan tğ- nihayet 7-2:932 ak- veyahut hisse senetlerinin mev- du bulunduğu banka makpuzumu Bankamız veznesine tevdi ile ita ölunacak dühwliye varakası almaları iktiza eder. i |en mutena mevkiine koydu. Altı ay sonra ressam, zengin müşterisinin tekrar geldiğini gördü. — Merhaba üstat! Gene ben geldim ve tabloyu da getirdim. Sizden yeni bir sey rica edece- — Hayırdır... — Efendim; on, on beş gün evvel yeniden evlendim. Fakat bu aldığım kadın kıskanç mi, kıskanç! Benim mütemadiyen eski karımın resmini. seyretti- ğime razı olmuyor. Günün bi- rinde güzelim tabloyu parçala: | yacak. - Onun için tabloda eski karımın yerine, yeni karımın şu getirdiğim fotografma göre | bir resmini yapsanız da, başım | dinç alsa; ne olur? , gururunun sesine bi. le kulak asmâz olmuştu. Bir- kaç defalar Lâmiânin evine git miş , onu yalvararak evine ge - tirmiş Vedat Naciden haber a labilmek için, gözlerinin içine. bir aşk ima BK gibi alev siyer genç kizin bakir çehre derinleşen kalp" izlerini Böyle bir sürprizden sonra .. bei dair bir sandete ka hi sezdikçe raki “ve sevdavi bir büzünle yüreği eziliyordu, Ha, | yalinde . gizli ve içli bir gönül; ei bir ideal alevile . tütuş- beke ate aşk; e e e li, ine getiren - ve eri- bakmıştı. Lümia da indat ire dim gibi hiç oralı olmamıştı. Tam Fakat hey.| sevda açılacağı bir anda mev - zuu değiştirerek Belkisin ağzı Belkis bir gün hiç bir sebep nı kapamıştı... iz bir his | Bell macerası yaratacak kadar has | sas bir genç olmuştu. Pek nin önünden “kaybolduktan dakika sonra gelen trene yarak tenha da yalnız kalışı, ne incene fis bir şiirdir. ıkmdan geçtiği halde mevcudiyetini fark — edemiyen süzgün edasile gözleri- bir kompartman Artık barlar. da, çalgılı kahvelerde, maddi turan maniaların en büyüğünü İ kendi dili, kendi elile ürpert- mişti. Şimdi artık her ne baha isına. olursa. olsun, mütavaat lâzumdı. -Asla namert a caktı!... Kalbi eriyecek, iztı- rap çekâcek, Fakat hiç bir za- man Nedim Münirin — yanında yüzü kızarmıyacaktı!.. Vedat Nacinin hercayi ha- yatında bu ne müthiş bir tahav iki atlı ne kadınlarla düşüp kalkmak onu mes'ut edemiyordu. Serseri ha yattan hiç zevk alamaz olmuş tu, Kalbine hitap eden iki gü- unutur gibi olmuştu. in artık — kinlerini İçinde zel gözün sahibini arıyordu... Galiba her gencin kalbinde bir kere olsun esen. yalnız bir iştiyakın, delice bir arzunun ateşi yanıyordu: Ve- rüz | dat Naciyi görmek.. lâhza yokken Beyoğlun adar ser» seri bir an yapti Ha & peyce soğuktu. güneş yardı. Küçük bahanelerle dük- kândan dükkâna dolaşıyordu. Gözleri hep caddede geçenleri araştırdığı için ne aldığını, ne yaptığını — bilmiyordu. ik bir mağazanın vitrininde gör- di bir gravatı (o babası için satın almak istedi. Gravatı al- dı, parasmı yezneye verirken, arkasından bir ses: — Belkis Hanım! diye ses lenince genç kız titriyerek dön dü, Harun Mecdi ile karşılaştı lar... edi Masırlı dostu ona şikâyet ayda Grip salgını Grip size bulaşmaması için üstü: nüzde daima ufak bir çepte taşınır tükenmez bir nefes çekme cihazi 0- lan POHO'yu taşıyınız. Sizi mü- kemmelen muhafaza ve tedavi eder bir ilâçtır. Her tübü merhem ve ons benzer her hangi bir ilâçtan daha i- dareli ve müessirdir. Bütün büyük eczanelerde satılır, İstanbul Birinci İflâs memurhu ğundan: Müflis Veli Zade Müstafi Fâik Beyin alacaklılarına teklif ey. lediği kongurdatonm © müzakeresi 182932 Çarşamba günü sast 14 bu Şukta icra kılınacağındın alacaklar; kikmen veya tamamen kabul edilen slacaklıların yevm ve saati mezkür. de dairede hazır bulunmaları ilân İ olunur; düm kini 2 Slm kin anin li geik e i ğ lm Ardetimde vk lu sa. bir haberiniz beni e kadar mes'ut edecekti!.. isterseniz. — Doğrusunu İ ketidinize kadar çök alıştırdı- ben de sizin tarafımız. Harun Mecdi Beyi. mes'ut etmek için bu sözler kâfiydi. Şık ve cenilmen Mısirlt bol te- bessümlerle beyaz dişlerini gös ğe başlamıştı. : Rica et- — Bana kahabatimi unüt- turmak lütfunda bulunur mu Sunuz?... Bakınız üşümüşsünüz. Beraber otele kadar gidelim. Bir çay içiniz. Belkis tereddüt etmedi. Be- raber mağazadan çıkarlarken, Harun Mecdi Bedkisin elinde. ki küçük paketleri aldı. Tokat- İsyan çok yakındı, hemen girdi seyahatle on bir tezkere, ufak. “3