18 Aralık 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

18 Aralık 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| MİLLİYET O CUMA KANUNUEVVEL Yeni san'at Yeni san'atı eski san'atten ayı- Yan en esaslı ve bariz vasıf. nedir? Men buna fikir ve zekâya temayül bugünün san'atkirı kadar faz- İ İn işlenmemiş, asabı fazla yorulma- Miş ve bozulmamış olduğu için has Masiyeti daha yüksek ve daha ulu idi. Yenilik — orijinalite onlar içi Büyük bir ihtiyaç teşkil kiyürda “nlar yalnız eserde, san'at eserinde hislerin ve muhayyelenin azametini | iyorlardı.. Yeni sanatkâr çok okuduğu, çek) #ezdiği, çok yorulduğu ve hayatla $ok daha yakından temas ettiği için © nisbette de hassasiyet ve muhay- Yelesinden kaybetmiştir. Bugünün Sanatkâr: yeniye âşıktır, bir yeni- le orta müncvverleri hayrette bi- Yalımaktan hoşlanır ve bunun mütemadiyen çalışmak, Mek mecburiyotindedir Yeni san'atkâr (o eskilerin gözile Ve onlar kadar kuvvetli olarak tabi- Ai görmek ve anlamak © kudretini kaybetmiştir. Şiirde, resimde veya Muzikide olsun tabiati anlatmak is- leyen bugünün ( sam'atkirı etkiler Yanında pek yavan kalmaktadır. Fa kat buna mukabil onun eserlerinde Börülen fikir ve zekâ unsurları çok “aha kuvvetlidir, San'at gitgide il kin eseri olmaktan çıkmakta vo sa Atçilik, kuyumculuk gibi, bir ihtisas İşi olmaktadır. Bugünün san'at ka- Kül ve seyircisi bir eserin yalnız gi Zel olmasını değil, kendisine bir şey İse öğretmesini, | fikirlerini inkişaf #tirmesini ister Ove san'atkâr da en bu arzusuna cevap verebilmek tini dar bir şubeye hasre- erinde butün kuvvetile ça- isaş elde etmek ve bu ihti. boşkalarına k ettirmek indedir. E: 'atla ye. mda, şüphesiz, — daha hir çok farldar, ayrılıklar yardır. Fakat, yeni san'atin © en bariz ve Wöze çarpar vasfı. dediğim ;ribi, san- Akin ilim haline gelmesi, ve eserler de hiş yerine akıl ve zekânin hâkim olmasıdır. için didin- Yaşar NABİ Maameemasesseasamaneaesansaz. Kislingi tarimem. Kis herkes tanır. Parise gitmişseniz bir akşam Coupole barında onu size göstermişlerdir. Köşede oturan o dur, Harbi umumiden evvel Gott- Hieb ile düelle eden, evvelce haftadn 1913 — Kisling bir kaç defa polis karakolunda uy- karşı baha varlarda dolaşırken kasapların dük kânlara astığı etlere o tabanca atan Kisling.. Yalnız başka bir Kisling daha vat ki ona ne barda, ne meyhanede, ne de sosyetede rast gelinir. Bu ikinci ing'i yalnız Joseph - Bara s0 oldukları evde Kölag'in geniş ve aydınlık aialye | sine ilk defa girdiğim da iki üç rahat koltuk, garip bir tarzda yapılmış bir paravana, bir model tahtası, Uzun bir masa ve sehpanm üstünde yeni başlanmış bir resim gördüm. Bunlardan manda duvara dayalı tablolarda vardı. Fakat az kalmadan ve sötürlükle den şi kâyet eder, atkrm meydana çıkar, Bir kaç raftan ibaret olan bu küü- tüphanede bir çok kıymetli kit larm lüks cayıları, en meşhur gair- lerin eserleri görülür, Bu kitaplar iyi ve aynı cinsten bir kâğulla ka» aaeremaasiazasesasasassesesesisase Raşit Rıza Bey Bir muvaffakiyet Konservatuvar tarafından dört beş sene biribirini müteakip Anado- yapılan tetkik seyabatlerinde will havalar ve türküler toplanmış- ti. Bunların içinden en intihap eden muallim Cemal Reşit Bey on iki tanesini armonize etmiş ve bilhassa efsanevi bir mevzuu ih- tiva eden (Bebek), ismindeki hazin bir türküyü de senfoni haline getir- mişti, Evvelki,söne biraz uzunca süren #aybubetinde onun Pariste olduğu- Du haber aldığımız zaman bu seya- hatin; vücude getirdiği eserlerle a- Kikası olduğunda © şüphe etmiştik: Gelen höberlerden ve bilâhara aldır ğmmiz Paris gazetelerinden o Bebek #enfonisinin Fransanın en meşhur gekestrelerinden © Association des Concert; Pasdeloup tarafnıdan bü- Yüld bir muvaffakıyetle çalındığını öğrendik. Eserin kıymeti san'atkâ- Tanesi hakkında ve Cemal Reşit Be- Yin bu senfonideki muvaffakıyetine dair gene Pariste çıkan muhtelif ga zetelerde büyük kompozitör ve mu sikişinasların sitayişkârane tenkitle Yi nazarı memnuniyetle görülmüş- tür, Bebek senfonisini muvaffakiyet: | le çalan Fransanın «m meşhur or-| kestrelerinden birisi olarak kayde. ttiğimiz. Association des Concert; Pasdeloup'tan bu defa kendisine ge- len bir mektupta kabul edilen yeni (Karagöz) ismindeki eserinin de bu sene 14 şubat 981 pazar günü çalı. Karagöz bizim tmaşa da hemen hemen tarihe hayal olduğu için kıymetli san'at. kârın bunu muzikada hayatımız #kol normal dö müzik (Musi ki munllim mektebi) orkestresi ta- rafından enstantene ismindeki cse- Yin ie İZ get e cumartesi İdirilmişti E- jerin karakteri müşahede ve intibaa İstinat etmesi itibarile müellif tara. ie fından orkestrenin (bizzat idaresi doğru olacağı işlemde veli noktada Mösyö Kortonun ısrar ile orkestrenin Cemal Reşit Bey tara- fnıdan idare edilmesi teklif edilmiş- tir. Eserin mevzuu: “İstanbulda bir kaç görüş, teşkil etmektedir. Bu; 5 — Bir bayram sünnd tasvir eder. Bir Türk kompozitörü tarafın. dan görülmüş ve yazılmış bu muh- telif beet sahneleri beynelmilel bü- yük bir şöhreti baz © bulunan bu orkestreden dinlemek ne kadar bü yük bir bahtiyarlıkan © bunun Türk elinden çıktığını işitmek te o nisbette büyük bir şeref ve saadet hissesidir. Fransada meşhur o Üorchestre Symphonigue de Paris'den gelen di ğer bir mektupta gene Cemal Reşit Beyin milli havalarımız esasından vücude gelmiş türk dansları ismin- e €sezinin de 6 mart $32 tarihin de çalınacağı © ve orkestrenen de Franfanın büyük şef dö örtrelerin. den olup uzun müddet, Amsterdam, şehrinin (concert geboux) isminde ki dünyaca şöhret kazanmış orkes- resi başında bulunmakla tanımı Pierre Monteux "tarımdan idare Demek oluyor ki bu önümüzdeki Münir Nureddin Bey Önümüzdeki cumartesi — yani 19 könunuevvel 931 — ele Müruükla Bey laik elimizin da bir konser verecektir daki o Modiglinni Pascin, Per| bir! ANLA KİSLİNG | | "| Şehrimizde G. Chareusol'dan lanmış ve hepsinin isimleri ayrı ay ci arkalarına yazılmmstr | azman çizdiği hatlardan olan fısçasını| tâkip edörleen; elin hereketleri vik) temadiyen nezaret eden keskin göz ki: Kisling içkiyi, kadınları, saba- ha karşı eve dönmeği sever. Doğrudur. Fakat bunlara rağmen onu her sabah saat sekizde iş ba- şında bulursunuz, Çünkü onun her seyin fevlsinde sevdiği bir şey var- dır; Resim. Resim onun içindeki yaralar için bir merhemdir. Aleşam artık çalış. eserlerindeki muztarip çocuklar, çi. çek satan zayıf sini İmdat, hatiğ gözleri hüzün dolu, Yüksel maha- File mensup kadm resimleridir. Hakiki Kisling ber zamanki gü- ler yüzlü Kisling değil Rasmail bal. | Kısimgın eserlerinden bir Portre İ yarında teşhir ettiği o ve yüzünün 32 muhtelif aynadaki aksi mesabe. sinde olan 32 tablosudur, M Kaşı Kıza Bey San'atkâr Raşit © Rıza Bey bir Kaç değerli sahne artistlerile bera ber bir haftadan beri Fransız tiyat- rosunda temsiller vermektedir. Her gün yeni bir piyesle karşımıza çe: kan Raşit Rıza m sahnede eski- sine nazaran daha camlı, daha mu- vaffakiyetlidir. Alkış boşuna şakla- maz. Raşit Rıza Beyin tiyatrosunda! Ber. akşam balik onu iyatroya a a vaplar vermektedir. pxi Maruf bir Soprano Milânda Scala, Napolide San Carlo, Nevyorkta Metropolitan operanın maruf sopranosu Ma- dam Elvira de Hildago Fran- sız tiyatrosunda bir konser ver- mek için, bugün şehrimize ge-! lecektir. Lirik tiyatrosunun ku tuplarından birini teşkil eden Madam de Hildago, kendi si sim linde emsalsiz bir san'atkârdır. Aslen Ispanyol olmakla bera. ber, küçük yaşta Milâna gitmiş ve pürüzsüz sesini orada terbi- â4-İ te kavuşur. i yetle gösterilmektedir. Her sene, ko , ile tanışmıştır. ! çeğimiz güzel filmler arasında Gina Man Giorya'da Sevgiden sonra Glorya sineması bu hafta Gaby Morlay, Victor Francen ve Tanya taraflarından çevrilen “Sevgiden son ra,, isminde yeni bir film gösteri- yor. Bu filmin mevzuu şudur: Karısı tarafından ihanet edilen mmallim Fierre Meyrand, genç bir işçi kızının kollarında aradığı saade- Aşığından gebe kalın Madam Meyrand, kocası ile tekrar karı koca | münasebetinin teessüsüne teşebbüs | eder, fakat kocası reddeder. Manma | fik, mmsallim kopacak rezaleti göz önüne getirerek vaziyeti kabal eder. İşçi kız Germaine ile Madam May- rand ayni zamanda birer çocuk do- ğururlar, Meyrand, kendi evinde bir yaban & çocuğun bulunmasına tahammül edemiyerek, asıl kendi. çocuğunu » getirir, öteki çocuk ile değiş- Aradan seneler geçer, Bir gün mu allim, karısının gayri meşru çocuğu- nun fena muamele gördüğünü öğre- nir,onu da evine alır ve karısına onu kabul ettirir. Fakat karısı, kendi ço- cuğu olduğumu bilmeyerek bunaz “Çocuğun yüzünden, Hirsiz olduğu belli, der, Muallim ce yap verir. Belki hakkınız va, * Milton'un yeni filmi olan “Los tracılar şahı, Paris'te, Mulen Ruj sinemasında büyük bir muvaffalö- mikler kuralını görmeğe koşuşan halk ile dolmaktadır. Mulen Ruj bu suretle hasılât rekorunu (kırmıştır. Pazar günü, sinema müdiriyeti, hal. kın hücumu karşısında polis çağır- mak ve intizamı bu suretle temin et mek mecburiyetinde kalmıştır. | * Paris'te o bulunan Douglas, “Sarı Odatım Esrarı, ile «Siyahlı ka dinin kokusu; filmlerinde hemen he men kendi kabili; Roland Toutai: etmiştir, Halbuki Rölmnd il Temiz Suzy Vernon ve Armand Bernard Berlin'de “Rüyalarımızin kadını, isimli güzel ve musikili bir komedi * Pek yakında İstanbul'da göre- Danicli Mendaille ile oyna Perisi, vardır. Bu fil vejisörü Dupont'dur. Bundan barlar Siyabir/ Kadının Kokusu, da vardır ki, artistleri şunlardır: Huguett - Dublos, Roland Touta, in, ee Mine Herbier,Marcel, Vibert Leon Belliers ve Vera Engels film, 0SSO mami ve Marcel Herbier tarafından sahneye konmuş tur, * Almanya'da Enelka farması dör ra bir stüdyo daha yapmakta. * Berlin'deki sinema (sahipleri buhranla mücadele için, duhuliye üc retlerini mahsus derecede indirmiş. lerdir. 2 Ronald Çöl geçenlerde Sa i senelik bi mukavele i İm tar. Pola Negriye ameliyat yapıldı SANTAMONİKA, “Kalifor niya,, 17 (A.A) — Maruf sine ma yıldızı Pola Negriye barsak tıkanması neticesi * olarak âcil bir ameliyat yapılmıştır. Artis in vaziyeti tehlikelidir. | a m ma ye etmiştir, On beş seneden be | ri dünyanın bütün büyük tiyat- rolarında ve konser salonlarm- da temsiller vermiş olan Ma- Mm Elvira de Hidalgo dam de Hidalgo'yu dinlemek cidden bir mazhariyet olacak- tır, | bassa musilide şayanı dikkat I Opera ve Artıstinte| Mam'zel Nituş Bu hafta Opera ve Artistik sine maları “Mam'zel Nituche,u gösteri yorlar, Artstik'te müteveffa Janie Ma- rese ile Raimu tarafından temsil 0- dilen Fransızca versiyonu, Opera" da ise Anni Ondra ve George Alek- sanders tarafından temsil edilen Almanca versiyonu var, Bu zarif fil- min hülâsası şudur: Kırlangıçlar manastırda siyoner olan MI Nituş güzell fiyeti, ağır başlılığı, hüsnü niyeti ve neşesi ile tanınmıştır. Baş rahibe onu tekmil talebeye tercih etmek ve diğerlerine bir mi- sal olarak zikretmektedir. Nituş, bil olup | bulunan inanaslırın erganuncusu Selesten Floridor'un sitayişini ka zanmaktadır. Bir tarafta, müteassıp ve dindar ne bir operetin bestekâr: meşhur Fİ loridor'dur. Manastıra Nituş'un ebe veyninden bir mektup gelir. Bu mek tuplarında, kendisini — evlendirecek lerinden hemen Paris'e gelmesi bil- dirilmektedir. Nituş, kendine mami- zet olan bu adamın ismini bilmekte, fakat manastır nizamatı mâni oldu- Zundan dolayı onu tanımamaktadır. | Nituşu Paris'e götürmek başrahibe| tarafından erganuncu Selesten me-| mur edilir, Selesten o akşam ilk tem | silde orkestrayı idare edeceğinden dolayı peki müteessirdir. / Selesten in dillerde dolaşan bu meşbur eseri | ni görmeğe can atan Nituş azimeti nin geciktirmek için her vasıtaya müracaat eder ve Selesten'i kendisi otelde odada beklemek şartile gidip aykestrayı İdareye ilan; mavaklak “mi gider gitmez, Nituş oda dan Ve teşekkür eder ve taliin yolu üzerine attığı bu gence karşı kalbinde kav vetli bir meyelân hasıl olur. Orkastrasını idare edeceğine fev kalâde memmun olan Flerider, ope- | retin başmümessilesi “Korin,, © tak | dimi hörmete gider. - Başmümessil “Mani'zel Nitüş” filminden bir sahı le ile araları gayet i Fakat kıs kanç bir oyuncu kız işlerini bozar! ve gelen kumandan binbaşi tarafın! Biraz sonra Korin, | Floridor'a! Nituşla rastgelir ve kıskançlığını yenemiyerek binbaşıyı zavallı er ganuncunun peşine takar. Bundan maada oyuna devam etmiyeceğini söylüyerek «tiyatroyu da terkeder, Piyesi tamamen ezber bilen Ni- taş, yeiş içinde bulunan — direktö rün vaziyeti karşısında yakışıklı mülâzimin yarak bu metitin yerine oynamaya razı olur. Gençliğini tetviç eden sa- fiyet ve İetafeti, mahcubiyetine rağ| men, ona Büyük bir muvaffakiyet kazandırır. Perde delicesine ra li fakat ikinci İnan zavallı erganumcu sahnenin önünde binbaşının — dikildiğini gö- rür. Binbaşı her şeyi unutarak ti yatro içinde onu takibe | başlar, ve Nituşu da kurtarmak isteyen Seles. ten onu kendisile — birlikte tiyatro kapısma doğru sürükler, Sokağa at- ladıkları sırada bir devriye tarafın. Faber zaferini tes'it için şampanya içmeğ- davet olunur. Hafi boy glan iki dost gataret içindedir. ler, Nitüz masanın üzerine çıkarak! dayanama | güne Melek'te Marius Melek sineması bu hafta “Mari us,, isminde bir film gösteriyor. çenlerde Comedi Francaise'e s0sye- ter olarak kabul edilen Orane Dema sis ile Picrre Fresnay ve Ralmu ta- rafından çevrilen bu Filmin bülâsası dur. *“ “Güneşin harareti kadar dimağ- ların da hali işbada bulunduğu Mar silya'da hakiki bir memleket evladı olan Sezar"la oğlu Maryüs bahriye- lilere mahsus bir bar işletmekte ii ler. Bu barm kaldırımı üzerinde de Honorin ile kızı Fani, balık ve buna mümasil deniz mabsulü satmakla iş- Bral ediyorlar. Fani'yi sevdiği gibi Fani de Maryüs'ü seymektedir. Fakat bun müteaddit tan gelmektedir; zira, Maryüs'ün s6 nelerdenberi başka bir esaslı sevgili | si var,. deniz... ufuk... uzaklar. Nihayet sabrı tükenen Fani) deli- kanlıyı kızkandırmak için levaz: bahriye satmakla müşteğil in 'kondisile evlenmek istediğini söyle- yince, delikanlı senelerdenberi kalbi ni kemirmekte olan arzuyu Fani'ye itiraf ediyor. Yani ufuklar... Uzak denizlerde yolculuk... Nihayet deli- Honlınm bu' seyahat emeli hakikata inkılâp” edecek bir şekil alıyor. Bir gün, hattâ o gün hareket edecek olan bir yelkenlideki | mürettebattan biri kadar gemiye ilti hareket hak imis oluren onun yerine ün gidecektir. uzaklar... pek | ediyor ve Moeyis ei Dolayısile de Fani ile evlenecektir. aaa ir, Nitaşa vaziyetin- den dolayı serzinşler eder, Fakat se. vilen bir kadına karşı igbirar muha- faza etmek güçtür ve bu serzinş bir| larını tebliğ puse ile biter... Ehaliden cereyan eden işleri ha- ber alan rahibeler gelerek Nituşu kurtarırlar. Nituş kendine verilmek istenilen adamla evlenmiyeceğini ve ancak tanıdığı mülâzime varacağını söyler, İşin garibi, Nituşun kendi- sinden başka kimse ile evlenmiyece- | Şa inden bahsettiği mülâzimle ebevey evlendirmek istedikleri şahsm yni olmasıdır. iNtuş hayalinin ha- Mim olduğum eek ee in mn ve ae a old 50, “Marius” filminden bir sahne sile bahtiyar olmasına imkân gör. mediğinden dolayı | Panis'le evlen meğe karar verdiğini söyleyiner, Maryüs kizıyor ve gitmeğe mecbur kalıyor. Maryüs'ü hamil olan gemi gün doğuşuna karşı süzülürken ebe di sevgisinin üfulüne şahit olan Fa yor, Elhamra'da Gel, boşanalım! Elhamra bu hafta Fransez srtist lerinden Clara Tambour, Alice Co cea ve Hanry Garat taraflarından temsil edilen “Gel boşanalım,, ismin de bir film gösteriyor. Bu filmin hü lâsası şudur: Güzel bir delikanlı olan Andere 74 saat için bu arzuyu yerine getir. meğe rıza gösteriyor. Fakat kemali hayretle bu arzunun ebedi olduğu- mu öğreniyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: