24 Aralık 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 1

24 Aralık 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— —ii ÇARŞAMBA 24 KÂNUNUEVVEL 1930 B inci sene, No -1750 NUSHASI '5 KURUŞTUR Maşmanaalnarrirü: Süümst NO elDuSua NEAMH TU BUĞUN 2 nci sahifede : d 1— Tarilil tetrika- Abdülhamit 2— Harlct ve son haberler 3 üncü sahifede: l— Istanbulda grip — salgın bir haldedir. 2— Çam kesenler cezalan- dırılacaklar. FEaMa Emirleri dinlemeyen sine- malâr ediliyor. şiddetle taklp 4— Erazi sahiplerine tevziat ne zaman bitiyor. 4 üncü sahifede: 1— Felek 2— Hikâye 3— Baman Tenkit kolay, san'at güçtür, derler. Bu hakikat son> zaman- larda bir defa daha teeyyüt et- ti. Senelerden beri fısıltı halğ.nî de ağızlardan işitirdik: İşle_r iyi gitmiyor, iktısadi vaziyetm_ıız. fenalaşıyor. . İdare teşkilâtı iyi işlemiyor... Ve saire... Fakat çare? Mesele söz sahasından fikir ve iş sahasına intikal etti- rilince omuz silkilerek ne fayda sı vâar? Söyleniyor, yazılamıyor ki, Denilir, geçilirdi. Nihayet söylemğe, yazılma- ğa ve hattâ bağırmağa başlanıl- dı. Muhalefet fırkası teşekkül etti. Muhalif gazeteler çıktı.. Aylardan beri memleket bunla- rın vaveylâsı ile meşguldür. Müsbet fikir sahasında cereyan edecek muhalefetin memleket için faydalı olacağını düşünen- ler evvelâ bundan memnun ol- dular. Artık fikirler çarpışacak, *bu mübareze meyanında herkes fikir ve iktidar dağarcığında ne varsa, onu vatanın yüksek men faatleri namma ortaya atacak, . Ve en kuvvetli fikir ve hakikat- lerin galip gelmemesi mümkün olamadığından bu suretle işler de düzelecek... Fakat bu, boş bir ümit imiş. Memleket muhalefet noktai na- zarından hiç şüphesiz büyük bir hayal sukutuna uğramıştır. An- cak şunu da anlamıştır ki müs- bet fikirler ve büyük hakikatler hükümet ve hükümete zahir o- lanlar tarafından imiş. Zümre- vi veya ferdi muhalefet yapma- ğa kalkışanların hareket kuvve- ti fikirlerinden ziyade hislerinde mündemiç bulunuyormuş. Bu tecrübe memleket için bir çok Cihetlerden zararı ip olmak la beraber, bazı esaslı hakikatle rin de tezahürüne meydan ver- miştir. Bunlarım en büyüğü şu- dur: Memlekette fikir kuvveti, icra kuvveti, iş kuvveti namına ne varsaİsmet Pş.hükümeti bun lardan 'imkân dercesinde ve aza mi nisbette istifade etmeğe ça- lışmıştır. Bu itibar ile meydana çıkan muhalefet müsbet fikir noktai nazarından zayıf olarak doğmuştur. O, bu zâfını işi men ft sahaya, 'yani yapıcılıktan yıkı cılığa, nakletmek suretile telâfi ye çalışmış ve çalışmakta bulun muş ise de memleket bunun da farkına varmış ve hükmünü ver Filhakika aylardan beri de- vam eden muhalefet gürültüle- rinden fikir itibarile ne kazan- dık? Türkiye gibi asırlardanbe- ri ihmal edilmiş bir çok harpler geçirmiş bir memlekette yapı- lacak işler nihayetsizdir. Ve bu yapılacak işler de hiç şüphesiz ancak memleketin maddi ve ma nevi kabiliyet ve kudreti nisbe- tinde yapılabilir. İsmet Pş. hü kümeti bu kabiliyet ve kudreti azami derecede istismar etmeğe çalışmış ve çalışmaktadır. Ko- ca bir devlet makanizmasının şurasında, burasında kusurlar o labilir. Zaten bunları da gene herkesten evvel İsmet Pş. gö- * rür, ve söyler. İnsanlar için ha- yatta rasgeldikleri zorlukların mes'uliyetini daima hükümetle re atfetmek kimbilir, belki de teselli çarelerinden biridir. Ku raklıkların, zelzelelerin, cihan buhranrlarınım, su basmalarının mes'uliyetini bile hükümetlere yüklemekte beis yoktur. Fakat fikir adamları böyle düşünemez. Efkârı umumiye na “mına söz söylemek salâhiyetini üzerlerine alanlar, şu fikir fena- dır, dedikten sonra iyisini gös- termek — mecburiyetindedi. ! :r, Aylardan beri muhalefet saha- sında şundan bundan Şikâyet- ler devam ediyor, fakat çareler, tedbirler gösterilmiyor, halk açtır diyorlar, nasıl doyurmak lâzım geldiğini söylemiyorlar. Şu halde bu gürültülere sebep nedir? Evet anlıyoruz. İsmet Pş. bizde,asıl servet ve şöhret acılarının, deklâse ve muhteris- lerin devlet bütçesinden bol bol tatmini imkânını bulsaydı mese le kalmıyacaktı.. Onun asıl en büyük kabahati budur. M. M. Vekâleti henüz — mün haldir. Müdafaai Milliye Vekâletine şimdilik Abdülhalik Bey vekâlet edecek.. Milli Müdafaa Vekâletine Berlin sefirile Sıhhiye ve Nafia vekillerinden birinin geçmesi ihtimali mevcuttur. M. M. Vekâletini deruhte ede- ceği söylenen Refik Bey ANKARA 23 (Telefonla) — Milli Müdafaa vekâletinim mu- vakkaten ve vekâleten Abdülha lik Bey tarafından idaresi takar rür etmiştir.Bu vekâlete kimin tayin edileceği henüz malüm ol mamakla beraber sivil tayin et- mek usulünün muhafaza edile- ceği kuvvetle tahmin olunuyor, Bu hususta, İsmet Paşanın İs- tanbul seyahatinde bir karar it tihaz edilecek ve yeni vekil tes bit olunacaktır. Sıhhiye vekili Retik ve Nafia vekili Zekâi Beylerden birinin Müdafaai Miliye vekâletine geç meleri ihtimalinden bahsedil- mektedir. Abdülhalık Beyin Maliye ve kâleti ve Milli Müdafaa vekâ- leti vekilli Reisicümhur Hz. ta- rafından tasdik edilmiş ve bu hususta Millet Meclisine tel- &grafla malümat verilmiştir. Yeni Maliye Vekili, bugünden itibaren vazifesine başlıyor, ilk iş olarak Düyunu umumiye meclisine verilecek cevabı imzalayacaktır.. M M. Vekâletine geleceği haber- leri teyit edilen Kemalettin Sami Paşâ Riy icümhur Meclisin perşembe celsesinde okunacaktır. Abdülhalik. Bey, yarın sabah Maliye vekâletine gelerek yeni vazifesine başlaya cak ve ilk iş olarak Düyunu u- mumiye meclisine verilecek ce- vabı imzalayacaktır. Bu cevap yarın akşamki posta ile Parise rilecek ve sefaretimiz va- sıtasile mezkür meclise tevdi e- dilecektir. ğ Cevabımızın — münderecatı hakkında kat'i bir ketumİyet muhafaza edilmektedir. İ ;| vekâletini ifa edecektir. M. M. Vekâletine — geçmesi m - bahsedilen rer Zekât Bey ANKARA 23 (A:A.) — Ve- kâletten istifa eden Saraçoğlu Şükrü Beyin yerine Maliye ve- kâletine Mili Müdafaa vekili Abdülhalik Bey tayin edilmiş ve tayin tasdiki âliye iktiran ey İsmet Paşa Baş vekil seyahatini bir iki gün sonraya bıraktı ANKARA 23 (Telefonla) — Başvekil İsmet Paşa İstanbul seyahatini Gazi Hz. nin İstanbu la avdetlerine intizaren bir iki gün için tehir etmiştir. Müfettişlik 25 umumi müfettiş- lik ihdas edilecek ANKARA, 23 (Telefon) — Dahiliye Vekâleti Valilerin salâ hiyetlerinin tevsii ve yirmi beş umumi müfettişlik ihdası etra- fındaki tetkikata devam etmek- tedir. Reisicümhur Hazretleri- nin seyahatten avdetlerini mü- teakip bu mesele etrafındaki tet kikat daha ziyade tavazzuh ede- cek ve nihaf vaziyet ona — göre tesbit edilecektir. Bu — hususta Dahiliye Vekâleti valiliklerden bir çok malümat istemiş . ve e- sas itibarile iki senedenberi bu lemiştir. Müşarünileyh k katen Milli Müdalaa. vekilliği ANKARA 23 Gece yarısın- dan sonra (Telefonla) — Alâ- kadar mahafilde, Kemalettin Sami Paşanın İstanbul meb'us- luğuna namzetliğinin vaz edile- ceği ce müteakiben 'Müdafaayı- ği hakkındaki habeller, teyit o- Tunmaktadır. Ancak kat'i karar, İsmet Pa- şanın İstanbul seyahatinde ve- rilmiş olacaktır. l için topl ş olan bu notlar ve raporların da tetkikine başlanmıştır. Bu meyanda vali- lerin salâhiyetlerinin tevsii me- selesi de düşünülmekte ve vali- lere idart bazı salâhiyetler veril mesi de zaruri telâkki edilmek- tedir. İdarei umumiyei vilâyat kanunu tatbikinden sonra vazix yete göre idari bazı zaruretler valilerin salâhiyetlerinin tevsii- ni zarfuri kılmaktadır. Gerek mü fettişlik teşkilâtı ve gerekse va- lilerin salâhiyetleri tevsi husu- : sunda her taraftan sorulan sual lere cevaplar gelmiştir. Hazırla nacak esaslar meyanında - kay- Menemende şeriat Derviş Vahdetinin hort- lağı karşısında mıyız? isteyen bir derviş Bir küçük zabitimizin lenen müsademede İZMİR, 23 A. A. — Derviş Mehmet namında bir mürteci yanında beş müsellâh arkadaşı olduğu halde Manisa tarafın- dan Menemene gelerek halk a- rasında (şeriat isterim) — diye tahrikât yapmağa çalışmış ve halkı kendilerine iltihaka davet etmiş ise de halktan bu tahrike icabet eden olmamıştır. Bir kü- çük zabit kumandasındaki jan- darma müfrezesi mürtecileri tes lim olmağa davet etmiş ise de bu teklif ateşle mukabele gör- müştür. Müsademede mürteci- lerden üçü öldürülmüştür. Biri- si ağır yaralı olarak istisal edil- miştir. Küçükzabit ile bir. ma- halle bekçisi de şehit düşmüş- tür. Kaçmağa muvaffak olan şehit düşmesile netice- habisler gebertildi 'diğer iki şeririn derdesti için ta- kibat yapılmaktadır. Mürteciler (inna fetahnale- ke) yazılı bir bayrağı hâmil bu lunmakta idiler. İZMİR, 23 A.A, — Bu sa- bah Menemende bir takım şerir- ler tarafından ika edilmek iste- nen irtica hareketi hakkında tahkikat ve takibata sür'at - ve şiddetle devam edilmktedir.Bu irtica ve şekavet hareketile alâ- kadar bazı şahıslar adliye ma- kamatı tarafından celp ve tev- kif edilmişler ve yine bu işle a- lar Manisa vilâyetinden Mene- mene sevkedilmişlerdir. Tahki- katin icap ettirdiği her türlü (Devamı 5 inci sahifede eli < at Güzel San'atler Birliği Resim şubesi dün toplanarak —>-2.08 2 n 805008 we0 0 B ae A lâkadar görülen bizi maznun-' nların da — salâhiyetleri hakkında bazı mühim noktala- rın tesbit edileceği anlaşılmak- tadır. Tasdik! Yunan âyanı itilâfı tasdik etti ATİNA 23 (Apo) — Yünan n Âyan — meclisi Maktul dişçi çîırnğı Dimitri | Peşkirci sokağı cina yeti nasıl oldu? — Evvelki gece Beyoğlunda | : Peşkirci soka- gında, dişçi çı- rağı 17 yaşla- rında Dimitri, kalbinden yedi- ği bir biçak dar besile öldürül- müş ve bu cina yeti irtikâp e- den — tesviyeci Mehmet yakayı Maktulündos- ele — vermiştir. tu Sevasti — Bu cinayete ait tafsilât üçüncü sahifemizdedir. Maktul ile sevgilisinin resimle rini bu münasebetle neşrediyo- ruz, Hindistanda bir suikast daha ! LAHOR, 23 A. A, — Pun- jab valisi Sör Geoffrey de Mont morency, darülfünunda — öğle- den sonra tertip edilen bir içti- mada hazır bularduğu sırada a- tılan kurşunların Sssirile sol ko- lundan ve sol kalçasının yukar- sından yaralanmıştır. Valinin al dığı yaraların tehlikeli olmadığı yor. d bir kadın ve bir doktor ile 2 za- bıta memuru da tir. dün Türk-Yu- | nan itilâfname- © | sini müzakere | etmiştir. Mazba ta muharriri M. Manetas, hara retli bir nutuk irat ederek iti- lâfnamenin tas- dikini müdafaa emmiş. Ve bir .M. Mihalako- itilâfın akdin- pulos den dolayı M. Venizeloslja Mihalakopulos ve Türkiye sefiri Enis Beyi tebrik etmiştir. Müteakiben Âyandan Haşyotis söz alarak ticaret mu- kavelesile, Türkiyeye Yunanis- tandan fazla menafi temin edil- diğini söylemekle beraber, itilâ fin tasdikini tavsiye etmiştir. Müzakerenin sonunda Hariciye nazırı M. Mihalakopulos söz a- larak itilâfı müdafaa ve iki mil- let arasındaki teşriki mesaiden elde edilecek olan mütekabil faydaları kayt ve tezkâr etmiş ve âraya müracaat edilrek Türk-Yunan itilâfiı büyük bir ekseriyetle ve alkışlar arasında tasdik edilmiştir. ATİNA, 23 — Londradan İngiliz hariciye nazırı M. Hen- dersonun Türk - Yunan itilâfı hakkında pek mühim - beyanatı bildirilmektedir. M. Henderson Türk - Yunan itilâfından mütevellit memnuni iyetini açıkça söylemiş ve Avru- panımn bu itilâfıin aktinden dola- yı M. Venizelosa minnettar ol- Tüebedm ikisi tevkif edilmiş- ması lâzım geldiğini ilâve et- Darülfünunda barem.. Müderrisler üç kısma tefrik edildiler.. ANKARA, 23 (Telefon) — Darülfünun emini Muammer Raşit Bey, Maarif vekili ile te- maslarıma devam etmektedir. Muammer Raşit Bey, Başve- kil İsmet Paşa tarafından da ka bul edilerek Darülfünunun vazi yeti ve yeni bütçesi hakkında i- zahat verecektir. Darülfünunda hazırlanmış o- lan yeni bütçe geçen senekine nisbetle 310 bin lira — fazladır. Bu fazlaliık önümüzdeki sene- den itibaren Darülfünunda ba-, remin tatbıkına geçilmesi ve te- sisi mukarrer iktısat, tarih, fel- sefe enstitüleri ile Avrupaya gönderilecek talebe için bütçe- mektedir. çesi hazırlanmış bulunuyor. M. Raşit Bey, Vekâletle temaslarına devam ediyor; proje hazır.. Muammer Raşit Bey ye konan tahsisattan ileri gel-|müderrisler, muallimler, diğer Darülfünun memurları muay- Tatbik edilecek baremin büt | yen miktarda zam görmüş ola- caklardır. En kıdemli iki müderrise be-| — Diğer taraftanbu — bütçe ile şer yüz lira maaş verilecektir. |talebe arasında eser yazanlara Diğer müderrisler de üç kısma |nakdi mükâfat verilmesi derpiş ayrılmıştır. Baremin tatbıkı-ile | olunmaktadır. ROMAN Hükümetlerden birinin aka- demisi her milletten bir roman tetcümesine karar verir. Bu ka- rar İstanbul a da gelir. O hükü-| metin buradaki mümessillerin- den biri, ki şuurlu, değerli, dik- katli bir şahsiyettir. Ne kadaer| romanımız varsa alır, dört ay geceli gündüzlü okur ve sonun- da bir dostumuza ? 'der ki; EN RE knl Muh- FIKRA Falih RIFKI. yınız, akla, ilme bakınız... Diye yezdığım yazılardan “Son Pos- ta, memnun olmuş. Acaba cüm- lelerden hangisi ve nedürlüsü işine gelmiş? Benim söylediğim. yeni bir şey değil, İsmet Paşa'nın Sıvas' ' ta söylediğidir. İsmet Paşa geç | mişteki her hangi bir muvaffa- kiyeti, temcit pilâvı gibi karış- tıra karıştıra, başta kalmak ha- inde olmadığını Halk tırka- telif milletlerin birinci sınıf ro- manları arasında kendini göste- rebilecek bir tek esere rasgel- medim, Bir takımı .Türkçede biraz gider gibi oluyorsa da, ter cüme edildiği zaman büsbütün sönüyor. - Ne dersiniz, yedi seneden beri başka lisana tercüme edile cek bir roman vücuda getirme- diği için İsmet Peşe hüküme- tini düşürmek bütün edebiyat- çıların vazifesi değil midir? BİZ DE MEMNUNUZ Gençler, kuru şöhrete bakma sını lideri olarak orada anlattı. Halk fırkası şeflerinin kuv- veti, maziy?! açmağa da kapa- mağa da razı. oluşlarındadır: Açarlar, hizmetleri - ölçüştür- mek, kaparlar, kudretleri ölçüş- türmek için! Biz kuru şöhret derken, ya- , lancı şereflerin şöhretini anlat- ' mak istedik. Misal mi istersi- niz? Meselâ Nurettin Paşa meş- hurdur. Fakat Nurettin Paşanın bu zaferde hiç bir haklı şöhreti yoktur. Fakat bir gün ismi çık- mış; o zamanlar İstanbul gaze- | (Devamı 2 inci sahitede)

Bu sayıdan diğer sayfalar: