29 Aralık 1929 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

29 Aralık 1929 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

mahemlerde Resimli Ay aleyhinde dava' Mahkeme etkârı tehyiç davasında eski kararında Dün üçüncü ceza mahkemesin de Resimli Ay mecmuası aleyhi ne evvelce açılmış olan cikârı tehyiç davasının nakzen rüyeti ne devam olundu. Mahkemede aynı mecmuada neşrolunan iki 'yazıdan dolayı tahtı tevkıfe alm İmış bulunan mes'ul müdür Beh get B. hazır bulunuyordu. Behçet B. evvelce aynı mec- muada neşrolunan “Sesini gay beden şehir,, serlevhalr yazıdan dolayı sunufu içtimaiyeyi birbi tine düşürmek maddesinden 10 gün hapse mahküm edilmişti. Temyiz mahkemesi bu kara- © “ Kâfi esbabı mecibe,, zikre- dilmemesi noktasından maznun lehine nakzetmiştir. Dünkü mu hakemede müddei umumi mua ,vini Kâmil B.: israr aa Ba ae GAS RLREÇ D L CA U -& A YO ' YA S0 c BC L . yli karar hakkında müdafaada bu İlunacağı için talık talebinde bu ,lundu ve muhakeme talik edildi. ... Bebek cinayeti ee Üzeyrin muhakemesi- ne devam edildi Kardeşi İsmailin borcunu ver memek için Recep efendiyi öl- düren Üzeyirin muhakermesine ağırcezada dün başlandı. Bun - dan bir buçuk a evvel maktul R. cep efendi Üze yir tarafrından Bebekte ki evle rine çağırrlmış orada öldürül - tulün zevcesiKıy met hanım bulun. - Kati/ Üzeyir makta idi. Maznun gerek istin- tak hakiminin kararnamesi ve gerekse müddei umumiliğin id- dianamesile mahkemeye 448 in ci madde mucibince sevkedilmiş bulunuyordu. Üzeyir yemin ile tayın edilen tecrüman vasıtasile dayini - Babdlinin resmi istemesi - 14 temmuzı Matbuat hatıralarım 18-27 Temmuzda kaynıyan Istanbul ve nümayişler - zapliye nazaraline eski hafiyelerden Hamdi beyin bulunduğunu söyledikten sonra katil hadisesini anlattı: “— Recep efendi ile evvelâ Eminönünde Bekirin kahvesin- de oturup konuştuk. Benden pal to almak için ayrıldı. Ben Bebe b l gelmiştim. burada tekrar karşıma çıktı. Ser hoştu ve elinde iki okkalık rakı vardı. Bana içmeği - teklif etti. kabul ettim. Dağa gelmiştik, Bana, kardeşini İsmail borcu nu vermiyor dedi ve tabancası- ni çıkararak ateşledi. Bende bil mukabele bir silâh ttım. İkin« -i defa ettiğimi hatırlamıyo - -| um.Bilâhare Şişlide evime gel lim. Ben vurmadım.. Maktulün zevcesi İsmailin eşvikile cinayetin vüku büldü- şunu ileri sürdü, Müteakıben şa ritler dinlendi. Bunların bir kıs nt hadiseyi görmediklerini veya Juyduklarını söylediler, Ancak çlerinden Mahmut şayanı dik at bir ifadede bulundu: —Üzeyir elinde tabancasr'ol duğu halde geldi beni buldu. Ba na Reçep efendiyi vurdum üze- rindeki saat ile kösteğini aldım beni evime kadar götür dedi,, Mütcakıben maznun vekilleri Üzeyirin müşahede altma alın- masımı istediler, Muavin Cemil B. de bu talebe iştirak etti. Mahkeme bü talebi l ede URETARTERREZLEDARA Ahmet İhsan i iebliğleri, işi bastırmak un heyecanlı celsesi ve 15 temmuzun müthiş coşuşu.. Her tarafta bayrak, turzıka, |lar, tekerlekleri ve körüğü çi-| nümayişçiler alayı, davul ve|çeklerle donatmışlardı. N zurna dolaşıyor. -Sokak - nu- | yişçiler göğüslerine de hamay- tukçuları — rasgeldikleri yerde|li gibi kırmızı ve beyazlı geniş durup söylüyor, söylüyor,bağı- | kordonlar sarıp üstüne “Hürri- tıyor! Ve halkın hakkı vardı,İyet, Mustavat, Uhuvvet,, keli tam 33 sene kendi ırmım:ıyı: melerini bı:muwm. thümı— halk bayrak açamamış, yişçi aral saraya kadar çaldıramamış, üç kişi bir araya gidiyor, Yıldız yolunu doldu- dij ezememişti . — Hele ıfı:ıuı:ın Işarşı söz söyelmek, nutuk vermek Abdülhamit za- manında görülmüş şey değildi. Ehali böyle coşkun — ve heye- canlı surette sokaklara dökül- dükçe, bir araya gelen üç ada- Mi takibe alışan polisler, şunun bunun söylediğini gizli dinle- yip jurnallar yazan — casuslar 'ı:ınp kalmıştr ve kalabalığın €en koyu kısmı Sirkeciden Ba- biâliye doğru akıyordu. Babrâ- N Sadaret dairesinin tam kar- “Serveti fü- daki festen dolayı üstü tenkli ve daima dalgalanır bir Adam tabakası olmuştu. Ara. balar —adam yığınlarını kesip yol açamıyorlardı; Şuır günü akşama doğru,hele Temmuzun 14 üncü (ğmurih Rumidir, 27 Temmuz demektir) nümayiş- iiler arabalara da dolmuşlardı. D tarihte bazı perşembe gün - B üren araba kafile- i gi ; gelin arabaları- tun bir fenerine arabacıya hedi- Ye edilen bir iki arşınlık kumaş bağlanırdı ve kadınların yalnız bulunarak bindikleri bu araba- lar daima kupa idi. Hürriyet hümayişçileri ise — faytonlara idolmuşlar, arabaların fenerle - tine Türk bayraklarını — asmış- Tüyor ve taraf taraf dolaşıyor, hücra mahallelere bile giriyor. ve tekmil — Istanbul yerinden oynuyordu. Bizim matbaa da — yerinden oynamıştı. Tek taraf tabeden liki makinemiz hiç — durmadan gece ve gündüz. mütemadiyen basıyor; 24 saatte ancak 25 bin İnüsha çıkarıyoruz, bu kâfi gel- miyordu, Matbaanın kapısında ve kapının yanındaki tevzi oda- snın pencereleri — önünde mü- vezziler kıyamet koparıyordu. Tevzi odasının demir parmak- lıklı penceresine tırmanan ga - zeteciler dıvarı delik deşik et- rımız basılan gazeteleri - taşı- yıp müvezzilere veriyordu. Fa- İyoktu. Satış memurlarımızda dahi hesap ve kayit yoktu. Biz yuükarda gazete — yazıyorduk, makineler basıyordu, memur- lar dağıtıyordu ve halk kapışı- yordu. Ve herkes şaşırmıştı, çileden çıkmıştı; âlem hürriyet sarhoşu olmuştu. Dediğim gibi herkes bu coşkunlukta — haklı idi, aç| kalanların buldukları yemeğe| sarılması, zındanda yaşıyanla-| rın birdenbire kurtulup aydın- lığa çıkmasile Istanbul halkı- etti Dünkâ muhakemeden - bir intiban * 4 Kararı sabıkta israr edil|istiçvabında 35 mmdı olduğu|rek maznunun Tıbbı adlide tan -Mmesini istedi. Behçet beyin veki |Nü ve koyun ticareti ile meşgul |tı müşahedeye alınmasına karar verek muhakemeyi2 Kânunuev vele talık etti. —— — re.———— Heybelide tecavüz Heybeliadada balıkçı Hida- yet evevlki gece iskele meyhane lerinin birinde adam akıllı içe- rek sarhoş olduktan sonra öte- den beri göz koyduğu Çinar so- kağmda oturan Süreyya hanı- mın evine giderek altı kat pen- cerelerden birinin camımı kıra- rak içeri girmiş ve Süreyya Haa Süreyya H. ın feryadı üzerine zabrta memurları yetişerek Hi- dayeti yakalamışlar isede kara kola götürülürken hem zabıta memurlarını tahkir — etmiş ve hem de Hükümet aleyhinde te- fevvühatta bulunmuştur. Hak- kında takibat yapılmaktadır. —— Mme Marinin cesedi bülüundu Bundan bir kaç gün evvel Ga latasarayda yanan bir apartı- manda kalarak feci bir surette yapılan hafriyat neticesinde bu lunmuştur. Hadiseden Adliyeye haber verilmiş ve müddei umu ilik tahkikata vazıyet etmiştir sında fark yoktu. Bu, işin yüzü idi, bunun bir de içyüzü vardı. Sarayın — gazetelere verdiği gayet kısa ilk resmi tebliğden sonra sabırsızlıkla daha açık ve kat'? ilânlar beklerken — Tem-, muzun 14 üncü günü Beyoğlu mutasarrıfı Hamdi Beyin Zap- tiye nezaretine tayin - olundu-| ğuna dair bir, tevcihat çıktı ve Meşrutiyet âşıklarınm sırtı- na müthiş bir buzlu duş yaptı! Beyoğlu mutasarrıfı Hamdi Bey sarayın en sadık bendele- fıindan gösterilen arzu üzerine Sadrazam — Sait Paşa tarafın - dan Zaptiye nezaretine geti mişti ve —muhakkak hürriyet hareketinin üzerine bir mum söndürme — külâhı vazifesini görmeğe geliyordu. Hamdi Beyin Zaptiye neza- retine tayinini müteakip Babı- ali bir resmi tebliğ daha neş- reyledi. O zamanki Babiâlinin halini ve sarayda hüküm süren ruhu gösterdiği için resmi teb- liğin baş tarafını aşağıya ay- nen alıyorum: “Veliyünnimeti — biminneti- miz padişahımız efendimiz Hz. nin tesisi celili cenabı Hilâtet- penahileri olan Kanunu Esa- sinin mevkü tatbika vaz'ile Meclisi Meb'usanın küşadını emrü ferman buyurmalarından dolayı tebaai sadıkai mülükâ- nelerinin takım takım — Babıâ- liye gelerek teşekküratı übu- diyetkâranelerinin — arzı hâki payi Hümayun olunmasını rica ile olbaptaki arizai teşekküri- yeyi tevdi eylemelerine binaen taraft Sadaretpenahiden arzü takdim kılınmıştır.,, Tebliği resmi diğer yerinde “Kanunu Esasinin man ile tatbik — olunamaması esası fikir ve arzuyu Hümayu- nu mülükâne hilâtında oldu- ğundan!,, diyordu. Bu resmi tebliğ pazartesi ak- irik ,Hn hürriyete kavuşması ara- şamı ilâve suretinde neşsredildi taarruz etmek istemiştir. Fakat |rından rindendi ve - Abdülhamit tara-| ilcaatı za -| (araya karışmış idi. Biraz son- Topkapı cinayeti Bahçıvan Apostolun katili gakalandı Katiller Müslim ve Eşref namında iki arnavutlur Geçenlerde Topkapı haricin de bahçıvan Apostolu öldür- müşlerdi. Jandarmamız tarafından ya-| pılan mütemadi takibat netice- sinde katillerin meydana çıka- rıldığı haber alınmıştır. Katil- ler Müslim ve Eşref namında iki Arnavuttur. Bunların üzerin de bulunan silâh kurşununun Apostolun beynine şıkılan kur- edilmiştir. sun. : olduğu tesş" Eşref Müslim Dün tahkikat tamik edilmiş- $ —— işin içinde kadın par- mağı var! Aksaray'da Hüseyin ağa ma hallesinde 10 numaralr evde i- kamet eden elektirikci Rı E£, evvelki akşam dört kişi- nin hücumuna uğramıştır. Re- şit Ef., Şehzadebaşı sinamala- ri: çıktıktan son- ra Ağa yokuşundan evine iner- ken önüne dört kişi çıkarak ken . disini tokatlamışlar ve cebin- den 4 lirasını almışlardır. Meç. hul ların, bit kadın yüzün den Reşit Ef. le münazaalı ol- dukları anlaşılmıştır. Dç—l.c;za 1 — Orhaniye muhabere bölü ğgünde Hamdi, Beşiktaşta tram vaydan atlarken düşmüş, başın dan yaralanmıştır, 2 — 1734 numaâralı otomobil; Fındıklıda 65 yaşında bir ihti- yara çarpmış, iki yerinden mec ruhiyetine sebebiyat vermiştir. $ — 1761 numaralı otomobil; amele Mustafaya çarpmış, yara ler Sadrazam Paşanın teneffüs odasına çağırıldık; ben de git- tim, Sadrazam Sait Paşanın kale- minden çıkmış olarak bize bir resmi ilân daha verdiler, Bu, resmi ilân halkın coşkunluğu ile, Babıali ve saraya gidip al- kış nümayişi yapılmaktan hu- süle gelen korkudan ileri geli- yordu; alkışların tersine döne- bilmesinden ürkmüşlerdi. Babr âli, Hamdi beyi Zaptiye neza- retine getirmekle beraber gaze tecilere verdiği bir 'resmi ilân ile halka aynen şöyle diyordu: “Zatı şevketsimatı Hazteti mülükâneye teşekküratı ubudi-| yetkârâne ve daavatı halisane arz ve ila edilmiş olması mah- zuziyeti seniyei Hazreti tacida- riyi hasıl eylemiş olduğundan ve devairi devlet” vezaiti me- muresini ifaya devam edip mu- attal kalmamak ve sunufu eha- di kârü kisiplerinden durolma- Mak üzre tevalij teşekkürata bittabi mahal olmadığı Meclisi Vükelâ kararile ilân ve sunufu tebaai şahaneye mermnuniyeti seniyei şahane ve — selâmı âlii| mülükâne tebşir ve beyan olu- DUrin daşlarımı orada hazır buldum. Bunların sayısı az idi.Mah- mut Sadık; Hasan İzzet bey, Hüseyin Cahit ve galiba Fatin Hoca vardı.Dahi-| liye nazırlığı yapan Celâl bey| merhum, müze müdürü Hamdi bey merhum, ve şimdi Şehre- Mmaneti — İktıtat müdürü olan Kemal Ömer Bey orada idiler. Keçeci zade İzzet Fuat Paşa da| ra operatör Cemil Paşa dahi geldi. Daha bir kaç tane isim- lerini hatırlıyamadığım vatan- perverelr vardı. Vaziyet çok vahim idi. Ab- ı |habere atfen yazmıştık. Dün de meselesi İhracat Ruslar tarafın- dan mı yapılacaktır? Rusyaya ihracat şirketinin busene mevsimin geçmekte olmasından ve şirketin teşkilâ tının bir türlü ikmal edileme- miş olduğundan tüccarın ziyan larma mâni olmak için bu sene ihracat yapmak hakkını Rusla- ra verdiğini hususi aldığımız yaptığımız tahkikat bu haberi teyit etmiştir. İzmir tüccarların dan mürekkep bir heyet bu işi yakından tetkik edebilmek için Cuma günü şehrimize gelmiş- tir. Heyet dün şirketle temas etmiştir. Bazı refiklerimiz çürüyen portakalları mahallinde tetkik için şirket müdürü Rana B. in- #Adana ve Dörtyol havalisinde bir tetkik seyahatine çıktığını yazmışlarsa da Rana B. şehri- mizde bulunmaktadır. Dün ihracat işine ne için şir-| ketin girişmediğini ve ihraca- tın ne sebeple Ruslara verildiği ni sormak isteyen bir muharri- rimize şirket müdürü Rana B. söylenecek bir şey yoktur. diyerek izahat vermekten istin- kâf etmiştir. Haber aldığımıza nazaran Ruslar Ticareti hariciye Banka sı vasıtasile Sanayi ve Maadin Bankasına depozito yatırmış- lardır, Rusların bu işe yedi mi- Iyon tahsis ettikleri söyleniyor. Bir gecede 5 kişi yaralandı 1 — Büyük derede oturan İne bolulu Mehmet ile arkadaşı Ri- zeli Recep kavga etmişler, Re - cep Mehmedi bıçakla yaralamış tır. 2 — Galatada İrant Abdul- lah ile Ahmet kavga etmişler, Abdullah bıçakla hem Ahmedi, hem de kendilerini ayırmak is- teyen kahveci Aliyi tehlikeli su rette yaralamıştır. 3 — Galatada Mahmudiye caddesinden geçmekte olan Fe nerci Ömerle Rizeli İbrahim bir kadın yüzünden kavga etmiş lerdir İbrahim bıçakla Ömeri yaralayıp. kaçmıştır. 4 — Sabıkalı güruhundan To pal Şükrü Galatada Kürt Alinin kahvesine giderek bir kahve iç miş ve para vermek istememesi dolayısile çıkan kavga esnasm- | da Şükrü meçhul bir el tarafın dan bıçakla yaralanmı ilhamidin Sadarete geti! i Küçük Sait Paşaya güvenerek hürriyet hareketini bastırmak istediğine kanaatimiz artıyor- du. Beyoğlu mutasarrırft Ham- di beyin Zaptiye nezaretine ta- yini de bunu teyit — eyliyordu. Başbaşa verip düşündük; halk- taki heyecanı Babrâlinin dediği gibi teskin değil, bilâkis alev- lendirmek ve-Sarayla Babraliyi korkutup — Meşrutiyete ciddi surette boyun eğdirmek lâzım idi, Herkes fikrini söylüyordu ve pekâlâ anlıyorduk ki Rumelide can ve başla çalışanlar bizden uzakta ve büyük kütle iken biz İstanbulda pek azlık idik, kuv-| vetimiz yoktu, mutldka umumt heyecandan istifade etmelidi. Bu fikir kabul gördü. Hazır olanlar coşkun sözler söylüyor-| lardı. Zaptiye nezaretine Ham- di Beyin getirilmesine hep kız- mışlardı. Operâtör Cemil Paşa daha ileri giderek müthiş iti- hamlar yapıyordu. Ben burada şöyle dedim: Faciadan mes'ul kim ? Yunan gemisinin tahlis vasıtaları noksan olduğu anlaşıldı Faciu esnasında gemi kaptanının kumanda; mevkilnde bulunmadığızannedilmektedi Yunan vapurunun kaptanı ve taifelerden bir kaçı isticvap için Beşinci şubeye gelirken. ÖX ) isaretli kaptandır Marmara façiası tahkikatma |Hırisi şahit olduğu müthiş fa- dün de devam edilmiştir. Müd- dei umumi muavini Burhanet- 'tin, Liman reis muavini Nazif, Ticareti bahriye fen şubesi a- ieniri Hayri ve polis beşinci şube müdürü Kenan beylerden mü- rekkep olan tahkikat heyeti dün geç vakte kadar muhtelif kimseleri dinlemişlerdir. Yunan gemisi süvarisi, kaza esnasında nöbette bulunan ge- mi mürettebatı isticvap edilen- ler meyanındadır. Tahkikatı icra edenlerin çok ketum davranmalarına rağmen aldığımız malümata göre me- 8'uliyetin Yunan gemisine ait olduğu zannını takviye etmek- tedir, Hırisinin kaptanının ka- zanm vukuu anında kumanda köşkünde bulunmadığı kuvvet- gemisinin 26 insanın canma mal olan bu muazzam facianın müsebbibi olduğu muhakkak- tır. Salâhiyettar ve mütehassıs zevatın fikirlerine nazaran ka- zanın fenni mes'uliyeti Yunan gemisinin uhtesinde bulunma- sa bile Hırisinin kabahati var- dir. Çünkü bu geminin, ayni bandırayi taşıyan bütün vapur- lar gibi tahlis vasıtaları nok- san bulunmaktadır. Bu itibarla derece ateşli ve çok müessir bir le zannedilmektedir. Eğer bu | nokta teeyyüt ederse Yunan | Sultan Hamidin “Kanunu esast, sadık kalacağı hakkında Şeyhulislâm efendi *Babı fetva, meydaninde halka tebliğat yapıyor... olada alelâde bir seyirci vazi- yetinde kalmış, gözü önünde çırpınarak boğulan 26 betbahı- |tın Makal nısfinı. kurtarabilir- ken elinde vasıta olmadığr için hiç birşey yapamamıştır. Tahkikatın neticesi hadise- den kimin mes'ul olduğunu an- latacaktır. Mamafi, müsademe mes'uliyeti haricinde, tahlis vasitalarının noksanlığı dolayı- sile Yunan gemisine süal tev- cih edileceği muhakkaktır. Yu- nan gemisinin &üvarisi halen polis nezareti altında kamara- sında ihtilâttan memnu bir hal de bulunmaktadir. Mamafi tahkikatım aldığı şekle nazaran bugün tevkif edil mnesi çok muhtemeldir. VEFAT ANKARA, 28. (Telefonla) — Tayyare cemiyeti teftiş şubesi müdürü Mustafa Nuri B. vefat etmiştir. aşleğena | Muhtelit komisvon " Muhtelit mübadele komisyo- nunda M. Holeştad dün murah- hasımız Nebil Beyi«ziyaret et- miş ve uzun bir müddet nezdin- de kalmıştır. 'nİn muhafazası için ettiği yeminde nünde Padişahın Kanunu Esa: — Paşa, bu sözleri yazıp al- makale yazdı.Zaptiye nezareti-| siye sadakat yemini etmiş ol tma imzanızı atar mısınız? — Atarım. — O halde ben de gazeteye basarım, | O zaman Müşir rütbesinde, Şeyhülislâm damadı — ve pek L |mühim bir şahsiyet olan Cemil Paşa aşağıda sureti yazılan va- rakayi imzaladi: İ “İradei seniyei Hazreti Pa- dişahi ile hatiyelerin dağıldığı ve haliyeliğin ortadan kaldırıl- dığı ilân olunduğu halde en mezmum — hafiyelerden ve en namussuz memurlardan olmak üzre tanınmış olan — Beyoğlu mutasartıfının Zaptiye nezare- tine tayini esbabını bir türlü anlıymadım. Cerideniz vasıta- sile istizah eyliyorum.,, Öperatör Müşir CEMİL Bu varaka 15/28 — Temmuz tarihli yevmt Serveti fünunda İnin Abdülhamit çıktı. Hüseyin Cahit Bey son |toplanan müthiş kalabalık ü devrinde ne olduğunu, ei müthiş yarayı de- kalemile teşrih etti. Cemil Pa- şanın tezkeresi altındâ Cahidin makalesi basıldı. Bu gazete nüshası 15 Tem- muz salı sabahı dağıldı. Diye- bilirim ki Istanbul içinde bom- ba gibi patalmıştır. Hafiyeler- den, jurnalcılardan, — Zaptiye nezaretinin zulümlerinden yıl- mış olan Türk gençleri dehşet- le kaynar bir vapur — kazanına dönmüştü. Sanki bütün genç- liğin kalbi bizim matbaada atar olmuştu. Askeri ve mülkf mek- teplerin genç efendileri matba- amızın önüne yığıldılar, Babr âliyi yıldırdılar; Saray şaşırdı ve padişah namma ayni günde Şeyhülislâm Cemalettin Efen- di Babıfetva avlusunda, orada duğunu başındaki büyük kavuk ve ayağındaki sarı pabucle ka- yarınki şen bir cerrah kuvvetile, fakat| semederek ilân etti. yet hareketinin Istanbulda bir dönüm oyunu aynanmak isten- miştir. Bu feci oyunu Istanbul- daki mahdut fedakârların celâ- deti boşa çıkarmıştır. Istanbul- zümresinin hiç kutvveti yoktu Aradan yirmi iki sene geçtiği için şimdi söyelmekte beis gör- müyorum. Yapılan bir blöf idi, istinat ettiğimiz — kuvvet canlı ve kanlı münevver Türk genç- lerinin heyecanı ve — hürriyet aşkı idi. Muvaffakıyeti gençli- ğin bu aşkına borçluyuz. Bu muvaffakiyetin dereces gelecek makalemde vereceğim tafsillerden ve neşr eyliyece ğim vesikalardan daha iyi an- laşılacaktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: