3 Eylül 1942 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

H ABER — 'Akşam Poıtaıı S 4 Saloımon , ada- larımın işgyali Her ada devleti gibi Japonyanın da goğalan nüfusuna yer bulmak, sana ydinin inkişaf ve terakkisini temin etmek maksadile yakındaki ve v zakdaki, adalara- yarım adalara ve kıtaya göz koyması labildir. Japonya kendi — topraklarında kabına sığmamaya ve - terakkiye başlıyalıdanberi bu göz koyma ve genişleme siyaseline baş vurduğu, va bu yüzden Çin ve Rusya ile harp ettiği muhakkaktır, — Fakat yalnız nüfusa yer bulmak ve sanayiine ham madde tedarik etmek ve ihra- catına serbest pazarlar bulmak i. çim harp edilmediği de bir hak! kattir, — Gerek kendi memleketini ve ge rek herhangi bakımdan olursa ol- sun ithalât ve ihracatını da emni, yete almak için — devlellerin bazı sevkülceyşi mühim mevkileri ele ge ,çirmesi de lâzım gelmektedir. Bu mevkiler devlete bazan doğ, rudan doğruya ve bazan da dolay: sile müttelikler temin — ettiğinden bu gibilerin zabtı da milli siyase- tin bir gayesidir. İngiltere bütün cihanın dört bir köşesindeki üsleri ya bendisine lâ zım öolduğundan yahut da mühte, mel hasımları tarafından işgal ve zabtı halinde kendi menafiine za, rarı dokunacağından buna mani ol- mak için ele geçirmiştir. Japonya da bir ada devleli oldukça yer yüzünde kalabilmesi, hür ve müstakil vaşayabilmesi için denizlere muhtaçtı. Bunun için de deniz kuüvvetlerine ehemmiyet ver. mesi lâzımdı. Fakat memleketin her sahadaki ihtiyacı, bütün yük., sek arzulara rağmen, «deniz kuvvet lerinin adeden muhtemel hasımları nın derecesine çıkmasına mâh du * rumş engel olmuştu. Fakat Japon- ya kemmiyel bakımından olan nok sanını keyfiyetteki yükseklik ile Ridermeye çalıştı ve muvaflak da oldu, Bunda Japonların ahlâkla - rındaki dürüstlük, —içlimai, siyasi ve dint telâkkilerindeki — faziletin de büyük tesiri oldu. Japonya her vakitki gibi bu de, faki harpte de birinci derecede de niz hâkimiyetine muhtaçtı. Buntu için de Amerika ve İngiliz, donan masının elinde bulunan adedi ve nisbi hâkimiyeti, — Amerikalılara karşı, “Pearl Harbour” — baskını ile ve (Singapur)'un şarkında da i- ki İngiliz zırhlısını batırmak ile kendi tarafına çevirdikten ve yal. nız adedi üslünlüğün hâkimiyetini temine kâfi gelmediğini bir kere da ha isbat ettikten sonra muhtaç ol düğu deniz hüâkimiyeti — sayesinde âdeta karşısında hiç bir deniz kuv veti yok imiş gibi hareket ederek, hasımları larafından etrafına kuru lan çenberleri kırmaya matüf hare kâta dahii adaları ve kendisi için birer yılan yuvası olabilecek kıla- daki üslerin ve bu meyanda ham madde veren arazinin işgaline baş. ladı. Bu esnada kendi harekâtının emniyeti ve huzür içinde çalışabil mesi için gerek hasımlartı ve gerek bitaraftar elinde bulunan adaları ve araziyi de cebren veya tehdit altında ileri sürdüğü — siyaseti ile temin etmekten Çekinmedi, Böylece Asya İmparatorluğumu kurmak için icap eden araziyi de işgal ederek garpte Hindistana ve —Hind Gdeni- zine, cenupla Avusturalyaya, şark. ta ve şimalde de Amerikaya kadar dayandı. Bu suretle müdafaa hatlarını a» na valtandan uzakta kurmak — gibi. askeri üsüllere ve prensiplere da riayelini gösterdi. Bu esnada Amerikan donanma, sı, Marşal adalarının bombardıma hi müstesna olmak üzere, yediği ilk darbenin de tesirile, hemen he- men âhI durdu ve ciddi bir iş gör, medi, Gerek Amerikanın ve gerek İngilterenin umumi ve cihanşümul siyaset takip etmek meecburiyetin de oldukları düşünülürse, umumi dava, ve umümi — sevkulceys bakı" mımdan tutulan yolun bir dereceye kadar da hakh olduğu kabael edile. bilir, Amerika ve İngmerenîn harekât sahasına daha fazla zırhlı gönder. memelerinin tabit neticesi olarak Japonya da zırlılılarını ortaya at- mayârak binnisbe daha zayıf kuv" vetlerle harekâtını destekledi; — ve sır? bü deniz kuvvetlerinin hima” ye ve muhafsrası sayosindedir k/, Iıwwı zçta valandan hhkııı mil 4 İ CKT h KN Wi u V | 7 G UA kri uzaktaki hasım topraklarını ve ker di emniyeti için işgalini mübak gördüğü bitaraf toprakları zanptetti, Amerikayı Büyük — Okyanuslan tamamile el etek çektirmek için bu denizin şimalinde Japofiyaya doğ- ru bir hançer gibi uzanan (Alus, yen) adalarını ve buralardaki bazi deniz üslerini de zaptetti. Fakat Japonya âdeti —veçhile aldığı bu toprakları kendisi için faydalı kıl mak ve emniyeti için lüzimgelen tetbirleri almak ve kendisine bun- dan sonra yapacağı harekât için çeki düzen vermek maksadile faali. yetine biraz fasıla verdiği ve het* kesin Japonya acaba ne tarafa sal- dıracak diye düşündğü bir zaman, da şimdiye kadar teşebbüsü hasmı. nın eline veren ve böylece müdafa- ada kalan Amerika, nihayet 7, a" Buşdos 1942 de (Salomon) adalarını işgal maksadile Sankristobal ve Ma. layfa, adalarına asker çıkardı. Bu hareketi icra ederken elraf adala" rındaki Japon hava meydanlarılı da bombalayarak tahrip etti. Bu harekelle baskına uğrayan Japon barp gemileri Amerikan hi maye kuüvvetleri ile muharebeye ti tuştular; fakat Japonlar bütün de- niz küvvetlerini bu — muharebey? atmış olduklarından Amerikan nak Hyeleri fırsatfan istifade ederek Binnisbelzaçsız olarak karaya çık“ | tilar. Bundan sonra vaki olan harekâ fın inkişafile üç köprü başı temiri edilmiştir ki, harekâtın bundan son. raki gelişimi de çaktıkları üç ada- nın tamramile, işgalini tabil göster. mektedir, Bu harekette Amerikan kuyvetleri ile Avusturalya. ve İngi, liz kuüvvetleri müştereken kullanıl- miş ve gene üç kardeş silâhın plân h ve ahenkli çalışması sayesinde, semereli olmuştur. — —sin İn * Şimdiye kadar Amerâkanm âht | kalmasının, neticesi olarak hir çok üslerin ve arazinin kaybedilmesi su retile zaman Amerikalılar aleyhine - çalışıyordu, Bunabir son vermiek İçin Amerikanın da faaliyete geç . mesi lâzımdı; ve Japonya nasil do, nanması ile harekâtını mümkün ve semereli kıldı ise, Amerikanın da ay ni suretle hareket etmesi ve bunun | için de donanmasını faaliyet saha, sına soökması lâzımdı. Bu bakımdan Salomon adalarının — işgali doğru- dur, Bundan başka bu adalar, A- merikan — Avusluralya muvasala, sonı tehdit ve — Avusturalyayı tec, rid, hasılı denizlerin konlrolü ve muyvasalenin emniyet ve tehdid! bakımından her iki tarafca mühim idi. Böyle mühim olan adalar için yapılacak savaşın da şiddetli ola- | cağını tabift görmelidir. Esasen bu harekef, Amerikalıla, rın giriştiği ilk hareket olduğun | dan Amerikalıların olduğu gibi Ja- ponların da bunu bir şeref ve iz, zeti nefis meselesi yapacakları mu hakkaktı. — (Devamı 4 üncüde) Münakâlât Vekili bugün seyahate çıkıyor İkhtisat vekili de yarın Zonguldağa gidecek Ankara, 3 (Hususit muhabiri- mizden) — Münakalât Vekili bu gün memleket içinde bir tetkik seyahatiİne çıkacaktır. Sivas, Ma:s latya, Adana, Hatay, Konya, Aft- von, Eskişehir ve bu vilâyetlerle Giğer bazı vilâyetleri, zivaret ede: cektir. Bu seyahat on beş gün sü recektir, İktisat vekili de yarın Zongul- dafa hareket edecektir. Vekil kök Mmür işini yerinde inceleyetektir. Ekmek Kart usülile satılacağı vilâyetler tesbit edildi Yeni bir emir gönderilinceye kadar ekmeğin bir Eylülden itie baren aşağıdaki vilâyetlerde kart su&ile tevziine devam olunacaktır. Ankara, Amasya, Aydın, Bile« cik, Bitlis, Burdur, Bursa, Çanak- kale, Diyarbakır, Edirne, Elâzif, Erzurum, Giresun, Gümüşhane, Hatay, İmır İçel, İstanbul, İs « parta, Kars, Kastamonu, Kayseri, Kocaeli, Malatya, Manisa, Mardin, Maraş, Muğla, Ordu, Rize, Sani« sun, Seyhan, eCyhan, Siirt, Si« nop, Sivas, Tetirdağ, Tokat, Trab zon, Zonguldalk. Bü hususta ticaret vekâletinden gönderilen emre göre, diğer mmta kalarda ekmek almnı: satımı ser « besttir. Ilaıluıl:ar için muhabere kursu Kadınlardan telgraf, muhabere memuru yetiştirmek üzere Ankar rada bir kur3s açılmasına kâhar ve" nhmgw' Kurs, 6 ay sürecektir. . Kursa, orta tahsil görmüş kadmm lar ahnacaktn— Telli: muhabere kursunu bitirenlerden yaşları 19. 253 arasımda olanlar telg'm.fçıhgı dajmi meslek edinmek ıSterlerBe, P, T, T, idaresinin Ve namzetlikten geterek bareme dahil memur olacaklardır, İlk kurs sa 25 talebe almacaktır, Eski Sümerbank Umum müdürü Ankara, 3, (Hususi) — Eski Sümerbank umum müdürü Bürhan | Zihni hariciyede yeni teşkil edi« len ticari ve mali anlaşmalar mü- zakere heyeti reisliğine tayin & ©- " Hariciyede yeni tayinler Ankaradan bildirildiğine göre, | Vekâlet konsolosluk iş'eri 'umum Kemal Aziz Payman, Zat İsşleri u- mum müdürlüğüne, Bükreş elçili. ği müsteşarı Bahri Rezan, Üçüncü daire umum müdürlüğüne Konso- Tosluk işleri umum müdürü Basri Lostâar tayin edildiler. imtihanmdan | — — 3 EYLÜL — 1942 Seyyar I(.aıleleırî Manlalara, füşman marmuerlne rağmen harp meydanında ilerliyen bir tanzın müretlesratı üzerinde busule getirdiği ruhi lesir hüya denöcek kadar büyüktür Nasyonal — Çaytung gazete- sinde, “Moil.Pulk,, yahut “seyyar kaleler,, serlevhalı, tanklar — ve tank harbi hakkında-çok mühlm bir maxale çıktı, Bu makaleyi hür iâsa etmeyi, oknyuculn.rımıi için faydalı bulduk, 11 İkinciteşrin 1918 de, İtılâl' devletlerile Almanya arasında mü taTeke imza edildiği zaman, müt- telikterin elinde ve hürekât sahüi, sında 800 tank vardı, Halbu ki, Almanlarım elindeki tankların ye" künu 75 i geçmiyordu, Sonra, İtilâf — devletleri, 1019 taarruzuna, 4,000 — büyük zırhlı makine ile girişuneyi hesaplamış- lardı.. | ' .İngiltere, Fransa, Amerika, tankların ve zırhlı vesnitin faide. sini gördükleri ve tecrübe ettikle” ri, hattâ harp devam etmiş olsay- Ğı, yeni taarruzlarını bu seyyar kalelerle yapmayı — düşündükleri, hâlde, harp biter bitmez, bütün bu tecrübe Ve düşünceleri bir tarafa bıraktilar, bir daha harbetmiye « ceklermiş gibi yan gelerek keyil" lerine baktıar , Şimdi, herkes biliyor ki, öteki devletler, yeni harp icadlarında, hiç aceleye lüzum görmeden — ha- zırlanırlarken, Almanya, — bunu, yeni bir sevkulceyş esası yaptı.. Dahili politikasını, iktisadiyatını, propağandasını ve harp harekâtı. na ait hedeflerini, hep birden, bu gayeye çalıştırdı. * Bu askeri inkilâbın ilk netiçesi, “cepheyi, geniş bir muharebe min* takasma tahvil eden,, zırhlr kuv - vetlerin istimaline ait bir askeri nazariyenin meydana gelmesi or. du, Bu nazariyeye göre, tanklar hasmin en can alacak müdafan | merkezlerine saldırırken , motorlu vakliye vesaiti ile yetiştirilen pi" yade kısmı küllisi, tanklarımn elde ettiği muvnfiılnyeh ıstiımıu- ede cekti, Polonya, arkasından Fransa, harpleri, diğer silâhlarm da müş terek hareketlerine dayanan bu u- sulün tesirini isbat etti, Fakat.... Bu faideler tahakkuk etmekle, ber şey olup bitmiş sayılamazdı; çünkü bir tank fırkası, kendi başı na bile, karışık bir meseledir, Hü eum arabalarımndan, himaye araba karından, telsiz — cihazlarıtaşıyan, vasıtalardan, kamyonlarından, su, sarnıçlarına mahsus arahalardan Vesajreden mürekkep olan bir zırh h fırkanm, bu bünte — teşekkülü, hareketlerinde süratli olmasını i. cap ettiriyor. : İşte, burada, en mühim nokta" ya geliyoruz: Bu hareketler, bu sürat, haya şartlarına fazlasile, bağlıdır. Bunun için, taarruzlar - dan evvel hava sartlarımnı tayin et miye lüzum vardır, Almanların, 1939 son baharında yanptığı Polon ya taarruzundan, sonra 19410 sente sindeki Fransa harekâtında, tank taarruzlarını, işte böyle hesanlar neticesinde, kuru havalara tesa , düf ettirmiştir. Herkes bîhr ki, Alman — tank kuvvetleri, geçen ilk toşrinde, yağ murdan, ıslarimış, yollarda ve ba" taklıklar arasında çok müşkülüt çekmişlerdi. » Bir tank firkası, sis perdesi ar- kasında himaye edilir, Firkade, sis âletleri, ya ayrı, yahut bizzat tankların kendilerinde bulunur, . Raüyoya gelince: Bu. zırhlı kuv. vetlerin ruhudur., Ancak öonun sa“ yesindedir ki, bir madeni sürü ha- Hmnde bulunan tanklar, harp mMeyv. danlarında, hedeflerine — yürütü" lür, Hücümun ortasında bile, kı- sım âmirleri, fırka kaımandanı ile niuhaberelerini kesmezler, ,Tank dalğası, pike tayyareleri. nin bombaları va sahra bataryala" rının Mermileri İle hazırlanan ve istihkâm kıtaları tarafmıdan lemiz lenen, açılan yollarda — ilerler.' * Küzum hasıl olduğu zaman, tanklar, birer istihkâm — vazilesi de gdrürleı' Bunu, Almanlar, 1939 da hatırlamılar, Rus cepheıınde de bu tabiye usulüne müracant et- mişlerdi, Şimdi de, Ruslar, sık sık tatbik ediyorlar,” “Mol'-Pulluk,, vani tauk, bir kirpi gibi, su'ııs_mda, büzülür, müdafanda kalır, sonra birdenbi. re taarruza geçer. i Yeni harplerin şiari,, tabiye usullerinin, ahvale göre, değişme sidir, Hele, Alman ordüları, Rus cephesinde, önlerine pek kuvvetli tünk fırkalarmın sürüldüğünü gö. relidenberi, vyeni tabiye — usulleri yaratmaya mecbur "almışstır. Tank fırkaları da, diğer sınıf- har gibi, vazifesinin icabima göre hareket eder. Geçen harpte, tank- lar, piyadeyi, müessir bir silâh n Tan mitralyöz ate$ine karşı hima" ye için kullanılryorduü, .Harpten sonra, her devlet or- dusu, tanklara karşı müdafaa top Tarı, Mmanialar vesalire gibi usulle. *hniğıünâülğr ve bu vyüzden tankla" /'Tin artık, işe yaramayacak bit si- lâb olduğuna hükmedecek kadar ileri gittiler; çünkü, icad edilen ye ni silâhlar karşısında, — tarikların zırhlarını kalmlastırmaya lüzum, görülüyordu, Bundan dolayı da, ağırlaşarak — hareket kabılwetını kaybediyordu, Bu mahzuru bertaraf etmek (- çin tetkiklere girisildi. Gözönün. de üç yol vardı: Ya duha kuvvet" li bir motot kullanmak, yahut a- gırliğint azaltmak icap ediyordu., Yahut da her Hcisini birden tatbi ka lüzum vardı, Bu mühim mesele yi de, miralay dö Gol( Bugünkü General dö Gol) halletti, Gariptir bi, Fransa, Dö Gol'ün bulduğu bu çareyi reddederken, Ahkmanlar, bu yeni düşünceleri, derha.l terrübe ve tatbik sahasma koyduhr Ve bu suretle “tank,, di. Ye yeni bir silâh vücude getirdi- ler. Tank, artık, bir yardımcı silâh değil, müstakil bir sınıf olmuştu. Çünkü, başlı başma hareket ve harbedecek bir mahiyet almıştı. Fransızlar, hâlâ. eski fikirlerin “de İsrar ediyorlardı: Tank, ileri- - ——— İkindi üzeri Kömeri — gördüm, Bugünkü vaziyetten daha emin, Al manlar harbetmekden — ziyade ti" yatro oynatıyorlar diyor, bu tiyat. To tesirlerine kapılmamak Tâzım, Yol vesikası almak için — fotoğraf çekdirmek istedim, Fotoğrafçemın önü dopdolu. Saatlerce sıra bekle- dim, Bütün mağazalar boş, Fakat sandık Ve bavul satan dükkânların önünden Seçilmiyor, Parisde hafif bir panik havası var, Kontinantal ateline ı!onrmm İse panya harbi sırasmda — İspanya cümhuriyetinin Paris sefaretinde memur olan 'tibar bir delikanlı ;le -karşılaşdım, O da Parisden kaçma çarelerini arıyor. Almanlar Par'se girerlerse kendisini Frankoya tes, lim edeceklerinden — korkuyor. Se- yahat vesikamı almak için mürar eaat ettim, bana bu işde aceleye lüzüm olmadığını söylediler. İngi, liz vatandaşları bir haziran tarihi- ne kadar Fransanm ber tarafında serbesce seyahat edebilirlermiş. Kontinantal oötelinin önünde, Rm:ılı sokağında üniformasıyla Pi" Yyer Viyenoya rastgeldim.Bana şun ları söyledi: — Genelkurmay üu:üııden itiba, ren tamamiyle veni bir usülde 'g- İrşryor, Veygand ıazîyel—ı kurta Hersey simdi daha iyi gidiyor. Blüm kabinesi zamanında harîeı ye nmıeti milıteşı.n olan ve şını. HÜ y aç" SER IŞ f ” Er P ŞÇ ÇY İ : ea h : Aleksander Vert 5 di Almanya içersinde Fransız pro- poğandası yapmak vazifesini üzeri" ne alân bu yüzbaşınm sözlerine ta, bil imanmadım, Anlaşılan — Parisi Almanya sarmış, Daireye dönünce gazeteye uzun bir telgraf. yazdım, Kiliseye gidiyor diye iktidarmdan güphe edilen ve bir diktatör ola- cağı sanılan Veygğandı methettim. Bu generalin bu çeşit bir taarru" zu daha 19385 de ihtimal dahilinde gördüğünü hatırlattım, Rövü dö Mont mecmuasında cikan makala. lerinden bahsettim, Bugün mütte- fiklerin Arası geri aldıkları res* men bildiriliyor, fakat — şimnideki İngiliz.Fransız-Belçika — ordularına dair endişelerim devam ediyor. So mun cenubunda Fransızlar şüphe Yokki müdafaada, halb'ki İngiliz Fransrr-Belçika ordüları iki kanat. tan büyük bir tazyik görüyorlar. Birbirinden ayrı düşen iki müttefik * ordu birleşerek Almanlara geçidi kuyasalardı nekââne irt ölürda. Muzaffer Esen Almanların Abevili zaptettikte*— rine dair çıkan şayialarm doğrulu ğonu tahkk edemedim. Fakat bu havadis doğrudur sanırım, zira ya- lân olsaydı Fransızlar şimdiye ka- dar muhakkak tekzip ederlerdi, Halbuki; bu gşehirden Fransız gaze, telerinde hiç bahsedilmiyor, Kötü alâmet, Gamlenin intihar ettiğine dair şaylalar var, Nadya bana telefon etti, Gidin kendisini göfmemi rica ediyor. , DBırakdığım para yetişmiyormus, Fokat ben ne yapayım? Ne de olsa bu Rüuslara acıyorum, İsviçreli şöförümüz gazetecilerden hiç boşlanmayan bir adamdır, Bu- nu yüzümüze karşı söylüyor: — Siz gazeteciler halkm kafasr nt doldurmak için para alıyorsu. nuz, bütün yazdıklarınız ağ Adamcağızm hakkı var, Fransız ıımıuı—ü gueıııeihh mu “gerefsiz bir meslek haline getirmiı Rimdi Gamleni methederek yazdı- | Eım makalelerden ötürü ben dahi utanryorum, YERŞEMBE 28 MAYIS Kunduralarımı tamir ettir ettir- * diğim kunduracıya gittim, Kundu. racınm kırnirzi burnu Üzerinde eski moda gözlükler var, Düşük bıyıt- ları pis, Eski dükkânr geçmiş asır” lara ait bir manzarayı batırlatıyor. Raspay bulvarımda bir tkahveye gi. rip gazete oküyorüum, Keri Lis Fransız Hitlercilerinin hâlâ serbest gezdikler'nden şŞikâyet ediyor.Man . del dahiliye nazırı oldu. Fakat hâlâ | Boöneyi deliğe tıkmadılar, Gözü: mün önünden bağajlarla dolu vüz. lerce atomabil geciyor, arabaların içinde ağlayan kadımlar var, 'Gü- zetfeler süt hulâsasmım yalnız ço" cuklara verileceğ'ni yazıyorlar. Ve mek yerken etrafrmda, simdi Pa- risde cıkmaya baslayan Müöz isim. li Belcika gazetesini okuyan birçok Belçikallar görüyorum. Kahvenin önünde Brükse'deki bir #Hcaret fir. masınm İsmini tasıyan bir kamyo- net dürüyor. Üzerine — tebeşsirt, “satılıktır,, vazılı. Fakat bu yazı sok zaman durmadı. Fransız 'kisa . bir pazarlıkdan sonra kamyoneti satın aldı. y » M of ei ctımlaı'ımu hnşır Mmsız:m Bir kolera lıâtırısı Koca bir şehrin üstünde ondııı daha kocaman, görünmeyen, sitsi ve korkunç bir ahtapot... Sayısız kollarımı en gizl; ve kuytu küşele" re kadar sokuyor; genç, ihtiyar, çocuk, kadın tanrmadan aymi za- manda yüzlercesinin, binlercesinin bağırsaklarına daldırıyor; siyiri . şyor, kazıyor, söküyor ve öldürüyor, İste bence koleranım tarifi budur, Çinde bir şehirde koölera çık. mış; günde dört beş bin kişi ölü" | yormuş! Biz ikji cenazeyi birbirinin yanında veya ardında- görünce, ürperiyoruüz; bitlerce ölünün evle- ri, sokakları, meydanları doldur. duğunu görmek ne korkunçtur, Kolera eski devirlerde bütün dünya Üzerine vakıt vakıt föken bir felâsetti; sırrını bilmedikleri dı; sağlamları — hastalardan ayıt" mak, uzaklaştırmak, bile akla ğgel- mezdi; kısa bir zamanda yüz bin. lerce İnsan kırılıip giderdi. 1721 de sefir olarak Parise gi* den yitmi sekiz Çeleb; Mehmet E- fendi , gemi ile Marsilyaya var. dığı zaman o civarda köleran — var" mış; seksen bin kişiyi; öldürmüş, , Hele Hindistan ve Çinde bü hasta- lüyetleri, bombos bmrafardı, Bu hastalığı cehalet, pislik ve sefalet yaratıyordu, Şimdi hekimlik bu çe şit hastalıklarm bir çoğunun . kö- künü kazımıştır; çiçek, tifu gibi, | kolaranın da asısı vardır, — | Bizde görülen son büyük ko. lera (1912—10918) deki Balkan harbindedir. O zaman henüz on yaşlarında bir cocuktum; — kolera kellmesini bir yerde akursam veya getle hatırlarım: İstanbulun has- tahgneleri, Mektepleri, cami — ve medreseleri yaralılarla dolmuştu; bunların yaydığı deh$et havasını, Rumeliden, düşman zülmünden ka. Can on binlerla muhacir artırmış" tış bu zavallılarım çektikleri se- falat ve izdirap tarife sığmaz, Çok geçmeden şehirde — kölera sulimı taşlamıştı. Bazan birkaç gün . çinle koca bir ev halkınm bhepsi larda ve caddelerde cenaze kafi: leleri görülüyordu, Büyük bir kes- mr da birer kedi veya fare ölüsün. den daha hakir vaziyette kaldırr iyordu: — kocaman ve fikir fikir kaynayan kireç kuyuları açılmırştı; ölüler yığınm hali'nde oralara atılı- yordu, Bu kuyulardan bir coğu da zit, Sultanahmet gibi meydanlar" da, Eminönü gibi kalâbalığın en çok görüldüğü —yerlerde kocaman semaverlerle çay kaynatıyor; ge- lene geçene veriyordu; çünkü w kersiz , Çay, bağırsakları gevse - mekten koruyor; köleranım önüne geçiyordu, Kolera gibi hnstalıklın mağ, lüp eden insaMlar, harp hastalığır nı da ortadan kaldrrabilselerl... Kadircan KAFLI leyecek, fakat bir mevzil işgal et- tiği zaman,, piyadenin gelmesini bekliyecekti. Almanlar, bu usulü bir intihar addediyorlar, tankın, piyadeye muhtaç — bulunmamasını istiyorlardı. Almanlara göre, tank süratinin, zırliımın ve toplırmm himayesinde, düşman mMevzijmi ya racak, sonra da arkasma kayacak" tı Ve a.ncak bundan sonra, piyade İ$e başllyaca&u Bu maksat, tamamile, elde edi- 'lebildi mi? Tamamîle değil, çün. kü, istenllen süratji ölde etmek i* çin, ağır —silâhlardan ve zırhtan redakârhk ynpma.k scap ediyordu, Buna imkân bulunamadı, büyük tanklarla beraber, çok stir- atli küçük tankların Rulltııılmııı sayesinde, — bertaraf - en raahzurun ar*ılhlabîereîl düştinül düş küçük tanklar, yıldırım gibi hücuma geçecekler, nisbeten zail mevzileri ele geçirecekler, fazla hi, vetişecek olan ağır 'hnkhlı terkedecaklerdi, Libya harekâtında, bu usul mu. vaffakiyetle tatbik edildi; çünkü, süratli tanlkdar, istadikleri — gibi bureket edebiliyorlar, düşmanm Ferilerine gidebiliyordu ve Heriler ken de, kaldırdıkları toz bulütla- rında, ağır tankları gizliyorlardı., Sark cephesinda ise, sliratli tanklar, Libyadakji kadar, serbest hareket sahası —bulamıyor. Cep. he kademe, kademe, mjistahkem hedeki istihkâmlara hücum etmi* ye, Onları yarmaya mecbur bulu- "nuyorlar. Böyle iken, tıyyın hl itin bunu Allahm gazabı sanırlar : lhk bazı kasabaları, şehirler:, — vi. birinden işitirsem 6 günler; deh"- - ülüyordu; Haylarışlar, ağlayışlar, — hıçkıriklar ortalığı sarmıstı; sökak : ok meydanmdaydı, Kızılay, Baye. —. a —— vaR — ...- —.0 a'na e — ST SA Ğ üeü a « - -- —a el a » a ü eli el el FüAfÜN Yalnız, ç bir mukavemet karşısımda, yerleri — olduğu için, tanklar, ancak, cep.

Bu sayıdan diğer sayfalar: