27 Ağustos 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

27 Ağustos 1941 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A;_: ; Tapu — ve : / *Lrafiında üldi. |. '-lu&“n'ı. ee dastro — faaliyeti, : M Büyü mn, ı'îokat vilâyet kr » Flevbea x i.—"k%y Ybeli, Bure Fİnde neticelen. & © %Tî kütükleri tasis N,, Gi büğka tamamlanmış. Mça a İ Â a ğ E '* , yi VA baz: — dast ylerle blîhnohh ikmal edil.. B 5ta 4 y kuret 1ı hem de b g İle $ h. liç evzileri b Ütüyi, *“uı-._ Nd0e Betirilmiştir. lanş Şehir, İstanbül Mit, Burhani. Kaza y Böğiktaş, Beyoğ. ğ n.&m"inde çalışıla Müada, — Kır. Söne tçı | Süllmeni . 'W”:nuy N Bt Ümeyli? Uum müdü İ K S12 sistemi, eri bitirilme, r. lhıı.km" Ve İzmirin Kar | Yüpümış olan | «| maz her şeyden evvel | Motörsüz — uçuşlar milattan çok öncelere kadar dayanan bir geçmişe sahiptir. Fakat büyük harpten sonraya kâadar olan dev. reler zarfındaki hamleleri çök Zayıf neticelerle olmuştur. Yel- ken uçuşlarının esaslı olarak memleketlerde yer alması ve ha- va ordularının hazırlık mahiye. tindeki mekteplerine girmiş bu- lunması henüz yenidir. Ve buü yeniliğe görede :üyük kivmetler kazanmıstır. Askeri tayyarecilik içinde plâ: nörcülük, müuhtelif sahalarda ka. bül edilen calışmalara âlet ol- maktadır. Her şeyden evvel, ha- vacılık hayatında fazla yorul. müş elemanların istirahatlerini temin maksadiyle Avrupada acı- lan kamplarda, plânörlerin bi- yük rolleri olmaktadır. Tetkikler ve tecrübeler — gös- termiştir ki; uzun zaman ucuş yapan ve vüçudu hırpalanan u- çgucularda “tayyarecilik maske- si” adı verilen bir ârıza meydana gelmektedir. Bu hastalığa tutu. lanların yüzleri sararmakta, ha- fif yorgunluk alâmetleri gözlerde belirmekte ve tayyarecide tay- Yareye karşi bir ürkeklik baş göstermektedir. Bu korkaklığın getici ve yorgunluktan mütevel. lit oluşudur ki, tedavisini müm- kün kılmakta ve hastalanan tay. Yyarecinin altr aylık bir istirahat kampına — çekilmesin? mecburi ktimaktadır, Bu müddet zarfın- da hem istirahat etmek ve hem de ucucunun ucuşa karşı olan melekesini kaybetmeden ürkek- liğinin geçmesine âmil olan plâ. nörle yelken uçuşları yaptırıl- maktadır, Bu şekilde tedavi edi- len tayyarecilerin, istirahatlerin. den gonra tekrar vazifelerine döndüklerinde kudretle ve cesa- retle çalışabildiklerine sşahit o- lunmuştur. Denebilir ki, plânö. rün askeri tayyareciliğin sıhhi korunmasındaki bu faydası in- vermiştir. Plânörlerin ordudaki — ikinci hizmetini, uzun zaman uçtuktan Bonra ihtiyarlayarak fiil hizme- tinde bulunamıyan ve yer calış. malarıma ayrılmış unan ordu mensuplarının uçmak istedikleri- ne cevap vermiş olması teşkil eder, Plânörün temin ettiği esaslı faydalar; bu iki hizmetten daha geniş mikyasta kullanılmaların- da ön ayak olan gençliğin yetiş. tirilmesi ve havadan sevkedile- cek parasşütçülerin veya piyade- lerinin nakil işindeki kolaylıkla. rıdır, Havacı kütle olarak kabul e- dilen bir memleket fertlerinin uçmak çağını doldurmuş bülü- nanları; Soövyet Rusya ve Âl- manyada olduğu gibi, ilk hareket olarak yelken uçuşlarına başlar- lar,Ve zamanla tekâmül ederek motörlü — tayyarecilik mekteple- rine,klasik uçuş esaslarımı Öğ- renmiş olarak gelirler,, İşte, petrol ihtiyacmnın baş gösterdiği Bu gsüretle Kanada deniz nakli. yecilerinin bu usulü muvaffak ol. müuşsa da pratik olmadığı anlaşı. larak bu usul sevkiyattan vazge. | silmiştir. Yeni harp nasıl ki hemen bütün memleketlerin içini casuslarla dol durmuşsa bugün bütün dünya li. manları da deniz casuslarile dolu. dur, Gariptir ki bu casuslarım çoğu da kadınlardır, Malümdur ki ister ticaret, ister harp gemisi olsun, her nevi gemi. lerin mürettebatı, kendi gemileri 'limanlara uğradıkça karaya çık. mak âdetindedir. Hele uzun sefer. leri müteakip bu aşağı yukarı ça. Pesiz gibidir. Onun içindir ki he. men bütün dünya limanlarınm rıh. tımlarında sırf bahriyeliler için meyhaneler, barlar, gazinolar bu. lunur, Uzun s#eferlerden bunalmış o - lan bahriyeliler karaya çıkar çık. eğlenmek, musiki dinlemek ve — biraz içmek ihtiyaemda oldukları için hemen bu yerlere dağılırlar, Hemen de bu müesseselerde çalışan — birçok kadmlar teklifsiz bir şekilde, san ki kırk yıldanberi dostlarıymış gi. bi bu bahriyelileri kuşatırlar, li - manda kaldıkları en kısa müddet Zarfında dahi onları eğlendirirler, İste bu kadmların bugün he - mön yüzde doksan dokuzu deniz Plânörcülüğün kâr edilamez - müsbet neticeler HABER — Akşam postas bu stralarda büyük bir iktisadı temin eden ve havâ ordusunun Müutlak ihtiyacı bulunan ucucu elemanların yetistirilmesinde â- Mmil olan plânörcülük esasli ve mMmutlak — vazilesini bu — suretle Mmeydana getirmiş olur., Bunların hepsi muharehe sa. hasıdışında ve hava ordusunu ihtiyaçlarını karşılamak mahksa- diyle yapılmış hareketlerdir. Her silâhin çeşitli çalıştırırlması ni- hayet memleket ve toprak mü. dafaasımdaki — alacağı — rollerle kıymetlendirilir.. Böyle bir mak- sada vefa etmiyecek bir faaliyet neticede boşa harcanmiış olarak telâkki edilebilir, Fakat plânör- cülük muhtel. cephelerden ordu- ya geniş mikyasta yardımlarda bulunduktan sonra, muharebe sahnesinde de rol alarak — kendi- sinden beklenenleri tamamlamış sayılmaktadır, Akdeniz cephesindae; Girit ha- rekâtınm havadan inkişafı sıra. larmda örneklerine şahit oldu- Rumuz plânör katarları umular vebelki de umulduğundan daha fazlasını vermek suretiyle, para- şütt harbinin en güezl bir silâhr o_labileceğinî de göstermiştir. Bi. rrbi'ri ardınca bir nakliye tayya- resinin gerisine bağlanan birkaç plânör, nakliye tayyaresi içinde taşınanlardan daha fazlasını bir hamlede ve ikinci bir motörle, pu “motörde sarfedilecek petrola ihtiyaç kalmadan taşımaktfadır- lar., Umumi olarak bir nakliye tayyaresinin yirmi beş hava pi. yade neferini taşıdığı kabul edi- İnönü knmpındı -— HAVACILIK BAHISLERİ SöZmı Hava ordularında yeri ve ro di w AO 0 plânörcüler lirse, bu nakliye tayyaresinin ar kasına bağlanacak romork plü« nörlerle ve meselâ Üüç tanesiyle beşerden on beş kişinin daha ta- şınabilmesini yirmi besş - kişilik bir kuvvet yerine kırk kişilik bir kuvvetin arttırılmasını temin eta Görülüyor ki; başlangıçta bir &por mahiyetinde göze çarpan, motörsüz akrobasi ve motörsüz seyahat uğuşlariyle bir çok re- | korlar temin eden yelken ucusla- rı, döne dolaşa ordunun bünye- &1 içine girmiş ve günün silâhi olan tayyare yanımnda, kendi cür. mü kadar beklenen işi basşarma- ğa muvaffak olmuştur. Muhar- rik olarak hiç bir uvvete malik bulunmayan, bir yardımcı - kuv« vetin çekişiyle kaldırıcı satıh ©- lan kanatlarına bel bağlayan plânörlerden de daha Tazla bir geyler böklemek insafsızlık ©- lurdüu, Plânör artık; sadece sivil tây- yare klüplerinin malı olmaktan çıkmıştır, Hava ordularmmda; u- cüş Ve nakliye işlerinde kendine göre bir yer ayırtmıştır. Ve mü. harebe safhalart üzerinde rolleri de göze çarpmıştır. Binlerce beygir — küvvetindeki motörlü tayyareler yanmda bir eğlence HMahiyetinde duran sessiz ve a henktar ucuşu yardımiyle silâh ve hemde baskınlarında muvaf- fak olan bir silâh olmuştur. İs- tikbal iein daha verimli yardım- ıle.ı-aîn. bulunacağı da tasarlanabi- İr, O RD N r'd'-ıl Yazan: Casus mektebi mofesüırâ;ırînden İsvecli A, MENGHAM Bu kadmlâar gayet —mükemmel Ge istihbarat yaparlar, Zira he « men kollarma girdikleri gemi mü, rettebatından nereden geldiklori « ni, nereye gittiklerini, ne maksats la seyahat ettiklerini derhal ve mükemmel surette öğrenirler. Va kıâ bütün bahriyelilere bu kabil guallere karşı süküt etmeleri usüe len emredilirse de ekseriya bu & mirleri dinliyen yoktur, Bahriyeli ekseriya saf olduğu için masum gibi görünen bu suallere, kendile, rine bu sualler pek tabil ve adetâ hatır sormak kabilinden goldiği i. gin cevap vermekte hiçbir beis görmezler, Casus kadınlar bahriyelilerden aldıkları cevapları derhal rapor e- derler. Ekseriya kendileri de bun- larin ehemmiyetini takdir movkis inde - değillerdir. Fakat çok defa bahriyelilerden almmış bu tek kelimeli cevaplar - dan gayet mühim neticeler elde edilmiştir. Hattâ hiç akla gelmiyecek, in. sana casustan en emin görlünen yerlerde bile bu nevi casus kadın- Çeviren: H. D. lar bulunur, Meselâ Kongo nehri- Bin ağzından giren gemiler bu sa hillerde zenci yerli vahşi kadın « larla teklifsizce görüşmekt, hiç - bir mahzur tasavvur etmezler, Halbuki bu yerli kadımlar ara - sında dahi deniz casusları vardır. Netekim — Almanlar Atlantiğe gıkardıkları bir korsan kruvazörü- nü gizlemek va — düşman arayıcı gemilerini gaşırtmak İçin, Fransız- larm yaptıkları ve (kruvazör » denizaltısı) dedikleri büyük bir denizaltı inşa ederek ayni zamaân. da cenubi Atlantiğe çıkarmışlar - di. Üssünden çok uzak mesafelere gidebilen bu denizaltı filhakika İngiliz harp gemilerini de uzun zaman şaşırtmağa muvaffak ol - muştlur, Zira korsan kruvazörünün âni hücumlarda bulunduğu mevkilere hareket eden harp gemileri, kru- vazörün birden aksi istikamette göründüğünü telsizle haber ala « rak oraya dönüyorlardı. Netekim takip filoları bu deni, zaltının izini takip ederek cenu . M fr_ar.calc_ı alan hastaların mü him bir kitmi birdenbire şifayab olmuş ve francalaya iltilat eden kalmamıştır.,, Hakikaten öyle oldu. Şim. di francalalar müşteri bekli: yor; yollarda, elinde bir pa- ketle evine francala taşıyan. lara rastlanmaıyor. (Bilmem vaziyet Kadıköyünde de böy le mi? Malâüm ya bu semt, sakinleri francala hastalığı bakımından, İstanbulan di - ğger semt sakinlerinden çok ileriydi. İnşallah onlar da şi. fayab olmuşlardır.) Belediye iktisat müdürlü. "> EKMEK VE FRANCALA (?eçen gün bir gazetede, galiba bizde şuna yakın bir seı;fevha gözüme ilişmişti: Ekmekler düzelince, ğünün, fFrancala hakkında ye ni bir karar vermek üzere bulunduğundan haberdar ao- İluyoruz. Bü arada bu cins ekmek satişinin serbest biras kilmasi fikri de varmış, Biz. ce isabelli olur. Fakat buü ka- rar ialbdbik edi!dihten sonra da frartcalaların gene firin « larda müşteri bekletişine çahit olursak şaşmamalyız. Bundan evvelki ekmekh « Al. lah daha beterinden sahla « sin « gözümüzü a hadar yil « dırdı, midemiti o badar ber- bat etti ki şimdi'd ekmeği Francaladan farksız yörüya - ruz. Allah külmnu sevirndir. mehkiçin Önce — kaybettirir, sonrada buldururmuş. Biz ekmeğimizi bulduk, francala lar hakiki hastalara halstn. R. Sikağoda siyasal bilgiler okulu, nu takip ettiği gündenberi Mister Makenzi King ieçlimat sefaletlerle slâkadar olmuş ve bunlart örtüs dan kaldıracak çareler aramıstir. Kendisi âlim olduğu kadar du içtle maf haksızlıklara karsı heyecanlı bir asidir, Âdem oğlunu derinden — derine tetkik etmek bu adamın iyi bir â. lim ve mükemmel bir diplomat öls masmtı temin etmistir. Mister Makenzi —King kadar müemleketini İyl tanfyan ve Bİyâ « setto müuvaffakryet sırlarmı bilen devlet adamı zor bulunur, İngiltere imparatorluğu tarihinde beş defa başvekil olmuş Mister Makenzi Kingden başkaör yoktür, Beğ Britanya hükümdarı zama, nmda sırasiyle birçok defalar no « garet sandalyetini işegral etmiştir. 1900 de yirmi altı yaşmdayken iş nezareti sandalyesini iggal etmek- di. ihleu'lıîu tarihten itibaren Mister Ma., kenzi King fasılasız olarak idari Ve siyasi vazifelerde — kâalmıştır, Politikanın insanı birçok defa İce keliyen tetellilerinden daima uzak kalmış, halk tarafmdan büyük bir samimiyetle sevilen nadir devlet adamarmdan birisi Misler Ma. kenzi Kingdir, 1914 — 1917 yıları — arasında, yani birinci cihan harbinin karan. lik yıllarında siyasi sahadan ar « zusiyle uzakta yaşamış, bu müd « det içerisinde Kanadanm sanayijni harp zararlarından korumak için araştırmalar yapmıştır ve bu hü , gusta memleketine rehberlik et « tir. Makenzi King Kanada haşvekil. liğine ilk defa olarak 1921 do ve beşinci defa olarak bundan birkaç ay evvel geçmiştir. bi Afrika sahillerine kadar indi - Halbuki hafif korsan krüvazörü bu sırada şimal yolundaki kafile. leri geceleyin yakalayıp vurmaks taydı, Velhasıl bu büyük denizaltı kip ganılef ri hayli oyaladı Ve gşirtti. — | Nihayet kamanyası tükenen de nizaltı Fransız Kongosundaki bir limana geceleyin yanaşm ihtiyacı olan levazımı tedarik etmek mec, buriyetinde kaldı, Denizaltmm girdiği liman men yalnız yerlilerin y hâli bir limandı, Onüun için denizaltr süvarisi günlerdenberi denizlerde kalmake tan bunalmış olan mürettebatına karaya cıkmak müsaadesi vermek te hiçbir mahzur görmedi,, Filha« kika vakit pek geç olduğu İçin li. manda hiç kimseler yoktu. Bir es | ki yerli meyhanesinden başka hiç bir yer de açık değildi, Bunalmış olan mürettebatm bir az İçki içmek ihtiyacını pek gü « zel takdir Adan süvarı onların bu yerli meyhanesine höcüm etmele- rinde herhangi bir tehlike tasav « vur etmemekte de mazurdu, Meyhanede de yeri bir zenci olan meyharecinin ihtiyar karisie | ta » Şüe bulunduğu (€ iki kızladan başka hiç - kimse | yoktu, “<Devamm var) ÇATT M , Li Kanada Başvekili Vilyam Liyon Makenzi King PS LSA bY p King Bu aefa başvekilliğe gelişi ka, nadanın harbe daha sıkı bir suret _te iş_t.lraklnî i#tiyenlerin arzüsu Üzerine olmiuştur. Kanadalılar bu. iş için bütün partilerce ve halkın h_er Bınıfi tarafmdan sevilen, ve gizli bir maksadı ve siyasi İhtiras lart olmryan bir. adam aramışlar ve bu vasıfları ancak Makensi Kingda bulmuşlardır. Makenzi King bekâmdır, Fakaf bekâr olmasıma rağmen Örnek (- lacak bir ev sahibidir. Bofrasmüdu her akşam birçok misafirleri bu - lu_nur, OÖ bir taraftan misafirleria ni, tabaklarma bizzat yemek ko « yarak ağırlarken diğer taraftan politikaya hiç temas etmiyen ne. sehi birtakm fıkralar anlatmak suretiyle onları eğlendirmenin ve Bgüldürmenin kolaymı bulur. Kitapları çok sever, kitaplarmı bizzat ciltlemek en büyük zevkle- rinden birisidir, Bu iş için evinde hiç eksiksiz mükemmel bir atölye Sİ vardır, O, kafası iyi işliyen bir — âlim olduğu kadar da elleri bo -«. cerikli bir mücellittir. Makenzi Kingin bizzat ciltledi « —— | ği kitaplar arasımda sevgili arka « daşı ve İngiltterenin en meshur ve en küvvetli piyes müuharritle- rinden sayrlan M, Barl'n eserleri de vardır, Bu ciltler birer harikası sayılmaktadır. Makenzi King musikiyi de Be - | ver. Evinda güzel bir piyandsu vardır, Tanmmış piyanistleri sık sık gvine çağırır, ve onlarım cn' —— — dıkları parçaları zevkle dinler. Ka — — nada başvekilj ayni zamanda dün. yanın en iyi giyinen adamlarından birisi sayılmaktadır. İyi bir ; dinliyenler bilhassa muhakemesi . nin sağlamlığma hayran kalrlar. Nutukları uzun zaman düşünüle- rek hazırlanmış, sağlam ı_.-sşale_ıra dayanan ve #özün kiymetini bilen bir adamım eseridir, A Edebiyatla arası çok yi defil. dir. Bununla beraber 1918 de “sa. nayi ve insaniyet,, isimli bir eser neşretmiİştir. Çok dostu vardır. Duruşu birat | soğuk bir adam tesirini verir, Fa. kat kendisile bir müddet konusan. lar, Kanada başvekilini çok scx- sanat - — hatiptir, Nutuklarını |

Bu sayıdan diğer sayfalar: