13 Mayıs 1941 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

T F YABANCI DiL DERSLERİ HABER—Akşamposfm ALMANCA (43) (Her hakkı Haber gazetesine aitlir ) BENATE Storm e Hü ee i. An meiner Seite stund Renate; ich hörte ihren Odem! gehen und komnte gewahren, wie ihre Aügen angsvoli und nach allen Seiten in die vor uns hingestreckete Nacht hinaussehauten; denn uns im Rü«s eken hinter den gewaltizen Sehat. ten des Waldes lag das letzte Ta- geleunchten. 2, Da müsste ich mit dem Psal- misten* sprechen: “Herr, du tuas chest Finsternis, und es wird Nacht; aber Himmel und Erde sind dein: denn du hast sie gege ründet und alles, was darinnen Âsti” 3, İndem aber rührete Renate mit der cinen Hand an meine pöechulter, und mit der anderen ; 4. “Was meinet du, Renate?” A4rug ich. —— “Sehet İhr nicht? Dort?” 5, Und da ich meine Avugen meinete ich Tern im 'Duste einen Sehatten sehreiten Za sehen; aber nur eines Atemzu- ısgeı’ lang “War das dein Vater?” 'îtııgkhwleder | 6.Da nickte sie und sprach: | “Verzeihet, meine Angst war tös #icht; er ist schon jenselt unseres Moores auf der festen Geest,*” t ahirilan Vüu K İasset uns eilen ” rlef icdh; “ob wir ihn noch erreichen m!n 8, Aber sie eygriff mit beiden Hünden meinen Arm: “Das Moor, Heecr Studiosi, kennt İhr das Moor? Wir können nimmermehr hinüber!” 9. Dann, als ob ein plötzliches Graven sie befiele, zog sie mich zurück und sağgte: “Kommet, hler führt der Weg am Wald hinab!” und Hess meine Hand hicht los, solange wir den düstern Ungrund an unserer Seiten.., " - . - " U 10, Dic Handschrift ist hler Lückenhaft; zunüehst fehlen cini- ge Blütter günzlüeh, das dann Fol- gende ist durch Wasserflecke fast xerstört, I, Doch ist zu ersehen, dass der Studicsis Joslas ein Musik«e freund und mit seinem Vater der Ansicht Dr. Duthers war, die La- tolnisehe Sprac" - "abe vlel feiner musica und Geşanges in sich, da- her han sie keinesweg aus dem Gottesdienste solle wegkammen İns&en, (1) .Odeni — yan; Hazreti Davud. (5) Aterhzug: nefes, soluk; son nefes; bis zu misinem lctizten Atemzur, yüksek ve kuru arazi (bataklık ve (4) Gaeestland: arasında, kuru adacıklar), RENATE MWA4OJS — İ — 1. Yan tarafımda Renate duru- yordu; nefes alışlarını düyüyor- dum ve gözlerini korkuyla, önus müzde her tarafa doğru yayılmış bulunan geceyi delmek icin nasil dolaştırdığını da — görebiliyordum, Çünkü arkamızda ormanın koyu gölgeleri gerisinde günün son 1- şıkları sönüyordu. 2. Bu sırada Hazreti Davuddan bir Mezmur okumaktan kendimi ü- lamadım: “Yarah, karanlıkları sen halkediyorsun, ve gece oluyor; fakat gökyüzü ve yer senindir: çünkü onları ve onların içinde bu- lunan her seyi sen yarattın!” 3. Fakat bu anda Renate bir &- liyle omuzuma dokundu ve öteki elile bataklığı işaret etti. & 4. “Ne var Renate?” diye sar« dum, — “Görmüyor musun? orada?,, 5. Bu sırada o tarafa gözlerimi dikerek karanlıklarda bir gölge- nin yürüdüğünü görür gibi ol- dum; fakat bu görüş yalnız bir nefes alrmı kadar uzadı. “Bu bas man mıydı?,, diye tekrar sordum, 6, Başı ile evet işareti yaptı ve: “Affediniz, korkum — çılgmca bir gşeydi; babam işte Turbiyeri« mizin öte tarafında kuru adacık üzerinde bulunuyor.,, 7. “Acele eqı:l"e'lim"__ dıw— bğğq;r » dım; “belki henüz ona yetişebili- riz.” .- 8, Fakat iki elile koluma asıldı: “Bataklık bay mektepli, bataklığı bilmiyor musunuz? Onu asla ge- çemeyiz ki!” 9. Sonra âni bir korkuya uğ"na mış gibi beni geri çekti ve: “Gel, büurada yol ormandan aşağıya iner,, dedi; elimi brrakmadı, uzün zaman karanlık boşluklarda yan yana yürüdük, L * . . " * * 10, Hatira defteri hburada bir boşluük taşıyor; — yukarıdakilerini takip eden birkaç sahife tamt« men düşmüs, ondan sonra gelen- ler de su lekelerile büsbütün bo- zulmüuş, l11, Bununla beraber görülüyore du ki mektenpli Josias musikiyi sC€« viyor ve Lâtin dilinin ince bir mü- sik. ve dini nağmeler için uygun geldiği bahsinde babasile beraber Lüther'in fikrine iştirak ediyor, buudan başka hiçbir suretle dini vazifeleri ifadan geri kalmıyor... Atem, Soluk, nefes, (2) Psalmist: Mezmur oku. letzter Atemzuş, son nefesime kadar, saire gibi verler ANALİZ ve TEORİ Almancada cümle kuruluşu hat- kmda mevcut kaideleri basitçe a« şağıdaki tarzda göstermek müm- kündür: A, Bir fikrin anlatılmasına yarıe yan cümleler gramatikal parcalara la biribirine bağlanırken aldıkları şekil hususiyetlerine — göre ya müstakil olarak veya manalârmi tamamlıyan diğer cümlelerle büs seber bulunurlar, Müstakil cüme ,leler başlı başlarma bir fikir İfak de ettikleri gibi ya larak yae hut aynen baska bir cümle ile çat mânaları genişletilerek yeni bir şoekle girebilirler ki bu haldeki- ecümlelere asli cümle adı verilir, Her asli cümle bir mütemmim ve. va başka bir tabirle tâbi bir cüm- le ile takip olunur. Kajide I, — Fikrin beyan ediliş şekline göre basit ve müstakil öe lan cümleler beş grupa ayrılır: 1, Behauptungssâtze, — İhbari eümle, 2, Fragesütze, İstifhami cümle (sorgu cümlesi) 3, Befehlesâtze, Hmir cümlesi Amerıka- va harp nereden aececek? Amerikalılar bu tehli- keyi Atlas Okyanusun- dan ziyade Bering bo- gazı yolu ile Rusya taratından bekliyorlar Dünya silâhlanıyor! Birkaç sene evvelki telâşlı fer- yadımız bu içi, Bugün ıse silâhla. nan dünya harbe başlamış bulu- nuyor. Buğgün yeryüzü insanlarını korkutan hakikat yalnız şu: Bü- tün dünya harp sahası oluyor. Hakikaten, Avrupanın göbeğin- de başlayan harp, garbe, şarka, Şi male, cenuba daire daire genişle- di ve hattâ bir kıtadan diğerine atlavyarak Afrikaya geçti. Son günlerde İrakta patlayan ilk silâhlarla Asyaya geçmek ihti- malini de gösteriyor. Kıtadan kıtaya atlayan harp bir gün, âdeta diğer bit dünya saydı- Bımız Amerikaya da acaba feçe- cek mi? Buna muhakkak nazariy- le bakılryor ve bilhassa Amerika- lılar bunu ergeç karşılarına çıka- cak bir hâdise olarak bekliyorlar. Biz bu yazımızda harp karşıstn- da Amerikanın vaziyetini ve, bil- hassa, Amerikaya harbin ne taraf- tan geleceğini, buna karşı Âmeri- kanın nasıl nazırlandığını. en e- saslı noktaları ile gözden geçirmek istiyoruz!: Amerikalılar kendilerine harbin Avrupadan, Atlas Okyanusü ile değil, Asyadan, Bering boğazı yo- lu ile geleceğini düşünüyorlar. File hakika, motör kuüvvetine (tanka ve tayyareye) dayanan bu harbin sirayeti deniz yolu ile güç olmak« tadır. Bunun misalini, Avrupa ka- ra harbinin Manşı geçerek İngilm tere topraklarına bir türlü intikal edemeyişinde görüyoruz. İtalyan sahillerinin karsı tarafı İngiltere elinde bulunan topraklar olsaydı. şüphesiz ki Sicilya yolu ile Afrika» ya Alman askeri ihracı da kabil olamıyacaktı. Amerikanın, kendisine bir harp kapısı olarak gördüğü Bering be- gazı Rusya ile Alaskayı birbirine den ancak 56 millik bir su ile ayır- maktadır. Boğazın bir tarafında Sovyetler Birliğinin Şarkburnu askeri üssü bulunmaktadır ki be- #aza tamamiyle hâkimdir. Onun biraz cenubunda, Anadır körfezin. deki €iğer bir Savyet deniz ve ha- va üssü Alaska (Amerikan) sahil- lerinden 100 mil açıklıktadır. Bi- raz daha cenüba inersek diğer bir Sovyet deniz üssüne tesadüf edi- yoruz, ki Amerikanın Aleutian ta- kım adalarından 280 mil uzakta olan burası bir tahtelbahir üssü ittihaz edilmistir ve orada Rus a« kerlerinin talimine Alman zahitle» fi nezâret etmektedir. Bu Üs. Kamçatka yarım adasının şarkın. daki Komandorskiye adalarından İkturulmustur. Kamratka varım adası burnu" nun acrklarında da hir Janon üssü Amerikan topraklarıma karşı nö- bet beklemektedir. Paramosiri ae dasindaki bu Janon üssü Alaska sahillerinden 700 mil uzaklıkta buluamaktadır. Şimal kutpunun aşağılarında, iki kıtanın birleştiği yerde, üç av- rı mmillete ait olarak bir arava top- B MAYIS — 1940 bf Ö İZVDO '—l — z DA İ ga ” —— şe —— (4 BUYUK_ATIASEOKYANUS U ____Jj PON YA lanmış olan bu üszler askerlik bakı. mından daima alâkayı çekmiş ve zaman zaman bunların kâh bir Rus Japon grupüu olarak Ameri- kava, kâh Japon ve Rus üslerinin sadeca birbirine karşı vaziyet al- dığı ileri sürülmüştür ki. siyaset ve harp icaplarına göre bunların birbiriyle müttefik — veya muarız vazife görmeleri ihtimalden uzak değildir. Bununla beraber, Amerika, ni- hai şimal arazilerinin yakinindeki bu üsleri gerek bir arada, gerek ayrı ağyrı ele alarak ehemmiyetle- rini takdir etmekten geri kalma- maktadır. Bilhassa bugünkü vazi« yet dahilinde Alaskadan bir Rus - Japon, hattâ Alman - Rus - Japon taarruzunu uzak görmemektedir. Buna karşı Amerika ne yapı- yor? O da, deniz ve hava üsleri ile mukabele ediyor. Zira, büyük bir kısmına henüz insan ayağı basma» mış, Dirçok yerleri buz diyarı ©- lan Alaska başka türlü müdafaaya müssit değildir. Bu “arzullahi va- sra,, niın müdafaası, birçok noktak tarına sık sık hava ve deniz üsleri kurmak!a mümkündür. Amerika, harp tehlikesini görüp, şimdiye kadar askeri bakımdan çok ilimal edilmiş olan Alaskayı tahkirae karar verince bu iş için bütçesinden tam SÜ milyon dolar ayırdı ki, bu para, o arazinin ha- kiki kiymetinin altı mislinden faz- la bDir mehlâğdır. Bugün, buz sa- halarcını birer hava, girintili çıkın- tılı ve kayalık sahillerini deniz ve tahtelhahir Üssü haline koymak i- çin, haftada 7 gün ve günde yirmi dört saat binlerce LKi çalışıyor. Amerikan askeri erköamdan biri- nin dediği gibi, “kavs2dilen gün- leri bara ile satın alm->va uğraşılı- yor,, Bahriye erkârnııdan bir A- mertkalmın sözleri ile de “Harp zamarnında düşmanın elinden geri alınması müşkül olacık olan 4-. laska sahilleri şimdiden fethedil- mektedir.., Alaska, Kanadanın garbinde bo- vu ve eni aşağı yukarr birbirine müzavı bir yarım'ada teskil et. mektedir ki,, Amerikan Birleşik Devletleri arazisine Kanadanın cenubi garbisindeki bir sahil kori- doru ile bağlanmaktadır. Alaska Birlesik devletler arazisinin bese biri xadar bir genişliktedir, fatat, nülusu sön derete azdır. Binlerce kilometre murabbalık arazide hiç- bir nüifus yoktur. Şimdiye kadar bü asşâazinin muhafazasına Ameri« kan sahil muhafaza teskilâtından 300 kisi tahsis olunmuş bulun- makta idi, (Emir beyan eden cümle) 4. Wumnsehsâtze, Temenni beyan eden cümle, 5, Avüsrüfesâtze, Nidai cümle, Kaide 2, — Basit bir cümle başlıca İki kısımdan teşekkül e« der: 1, Suübjekt. 2, Prüdikat, Misaller: Das Wasser rausrclit, sın şırildiyor, Der Mütige ge- winnt, çalışan kazanır - Der Leie dende stöhnt, hasta inler. Kaide 3. — Prâdikat şu şekil. Nu lerle ifade olunur: 1, FH vasıtasile: Der blüht; Ağaç çiçek açıyor. 2, Bir isi.m_veya sıfat vasıtasile - ki bunlara Prüâdikatsnomen adı verilir. Bu zaman mutlaka yardimea cı fiilde cümlede rol alır; die Son- ne İst ein Fixstern, güneş sabit bir yıldızdır; die Erde ist rund, Dünya yuvarlaktır; wir waren drei, biz üç kişi idik, die Uhr ist von Gold (— die Uhr ist gölden), saat altındandır (altın saat), (Devamı gelecek derste) « ha Baum Arazınin boş ve hâli oluşu, bir düşman ihraç hareketi veya para- şütçü akını takdirinde kolayca işe gal edilmesini mucip olacaktır. Yazın memleketin dahili geniş ve sakin göllerle doludur ki, buraya deniz tayyareleri kolayca inebilir- ler. Kışın ise bütün bu arazi buz sahası halindedir. Bu da tayyare- lerin inmesirle müsait bir zemine dir. Hattâ, donmuş tundralar üze- rinde dişli hafif tanklar pekâlâ ve süratle ilerliyebilirler. Yerlile- rin kasabaları pek seyrek ve bire birinden o kadar uzaktır ki, ara- zinin bır kısmımı düşman kuvvet- leri işgal etse, aylar geçer, kimse bunun farkında olmaz. Böyie bir arazinin müdafaası, yukarda da işaret ettiğimiz gibi, ancak üsler kurmak, yani kapıları tutmakla kabil olur. Amerikan öre dusunun başladığı bugünkü dev- sa iş de, bütün Alaska sahillerini deniz ve tahtelbahir, dahil arazile- ri de hava üsleri ile doldurm& çalışmaktır. | Bir buz diyarında inşaat manın ne kadar zor bir iş old nu takdir edebilirsiniz. 'Ü' yapılmasına ilk başlandığı 728 larda mühendisler, 30— G den aşağı bir sühunet altmd& Jışmanın imkânı olmadığını 507 mişlerdi. Fakat ordu, bu iştt? yapılmasının zaruri olduğund5 rar etti ve mühendisler sıfırdafi” şağr 30 derece sofukta bile Ç& mak imkânını buldular. < Amerikanın Alaskada i başladığı üslerin en büyüğü chorage hava üssüdür ki, bu içinde tamamlanacaktır ve | yon dolara mal olacaktır. Bi başka diğer üç üssün daha İN na başlanmıştır. Bunlar da b“ ne sonuna kadar tamamlanacd" Amerika bu üsşlerinden, B (Bu sütunda okuyucularımızmmı :ı. zetemiz yanındaki kuponla — birlikte gönderecekleri EVLENME TEKLİFLERİ, İŞ ARA , MA, İŞ VERME, ALIM, SATIM gibi ticari mahiyeti haiz olmıyan kü- ÇiLA ilânları parasız neşrolunuz.) Evlenme teklifleri * Yaş 20, boy 168, kilo 65 yeşil gözlü, kıvırcık saçlı kumral, Ünivere siteye devam eden, akordeon, mando, lin ve biraz da keman çalar edebiyat- la &#poöru seven ve T5 lira geliri olan bir genç tip ve tahâail mevzuubahs Ole maksizın evlenmek — istemektedir. (Z.D. 9) remzine müracaat « 101) * Yaş 19, boy 1T70Ü, kilo 55, kahve, rengi göüzlü buğday renkli, narin yaâ« pılri, kestane rengi saçlı oldukça gl Zzel ev işlerinden anlayan evine bağlı bir alle kızı: boyuyla mütenasip, Büs rişin,100 lira maaşlı bir devlet memüs ruyla evlenmek istemektedir.(M.Z.F') remzine müracaat « 102 * Yaş 19, boy 175, kilo GÜ, karakaşa ı kara gözlü, kestane trengi dalgalı saçlı, kimsesi olmiyan oldukça güzel SÖ tira gelirli bir genç; boyuyla müte nasip müavi gözlü, sarışm bir bayanla | evlenmek istemektedir. (HL, 1083) remzine müracaat « 103 AÇIK KONUŞMA: (TT remzine: İlânınızın intişarı. nt istiyorsanız sarih adresinizle birlik. te yenlden yazıp gönderiniz. İş Ve işçi arayanlar: * 38 yaşında orta okul mezunu, as, kerlikle alâkası bulunmıyan, eskçi harf Jeri çox iyi bilen bir genç ticarethane. ijerde veya husuüsi müesseselerde Kü« tiplik ış' aramaktadır. Daktilo da bi- lir. Aza kanaat eder. (B. K.' remzine müracaat, * 1" yaşında bir ortaokul talebesi bir gene çalışmak istemektedir. Beşik taş ortabahçe mescit Ali sokak 94 nu marada Halit Gül remzine müracaat, * 14 yaşmda orta, 2 yi bitlrmiş ri. yaziyesi kuvvetli bir genç iş aramaka tadır (Z.Ö, 2) remzine müracaat. * Bir orta okul iİki talebesi herhan gi bir mücellithanede İş aramaktadır. (0. Tirebolu 95) remzine müracaat. ** Mali vaziyetinin bozukluğu doölam yısile 9 uncu sınıfta tahsilini bırak. mış bir genç resmi veya hususi mües, seselerde bir iş arıyor. — Taşraya da gider. (K.A. 25) remzine müracaat. * İçtimal mevkiül yüksek bir aileden, nilesinden başka kimsesi bulunmıyan her tüvill kefalet! verebilir. 34 yaşınas da bir Türk genci iki üç kişilik bir a« " ilenin emlâk ve akarlarmın Mk' ği İey aP d | den sonra aldırmaları rlca © | (Büroj (ti (R.29) (V yazı ve hususi kâıipıîk zi (Bay 33) remzine müracaat. — ; * Orla biri bitirmiş hesabr V© © zısı küvvetli bir genç iş aramak” | Kasıimpaşa Uzunyol tahtafırım ©© 17 de Nuri Müceroğlu adresine ' caat, ü * Yaş 15, orta gön sımıfta pir £ beş ay için bir iş aramaktadir DA celey remzine müracaat, — * 20 seneden fazla bir zamali | rübe 'görmüş bir muhasrheci W_ maktadır. Yarım gün de çalışt” (Muhasebeci) remzine müracaât » * 18 yaşında lişe şon sınif t6 | tatil içinde çalışahileceği bir ç maktaklır. Erenköy Hacıhakkı S97 numarada Halük Enacar. t * Bir lise'on bir talebesi tatil ” nındıği Çalışmak istemektedir. (Ö remzine müracaat, * Ankarada bir bakkaliye F* genç şimdi İstanbulda gene iş aramaktadır. (M.D. 101) müracaat. Aldırınız: Aşağıda rumuzları yazılı Kkuyucularımızın — namalarına mektupları idarehanemizden — * sabahtan öğleye kadar veyü tAyY Zi) — (ML 22) (KN 8 (Bmekii) ($.F. 11) (Nur) (£ (Bulmüş 388) (R.F" 18) [nk T (REM. 108) (Z. E. 20) (Içil) B:: (h. 12) (Büro) (Kısmet kim) (R.M C.5) (Sevinç 47) (B * jantin), (R,27) (hMK.SE) per 8) (Eskizaman 2) (92 vimlt) VİLE, 321) (Bahçe 7) CN. 22 N.) (Şen) fDuşuncel"’ ba kışmet kim?) | Mekhapları gelen oküyüd dikkatine: Bazı mektup sahiplerinin geçtiği Halde hâlâ - adlarınd taektupları aldırmamaları M leştirmektedir, Gelemi yecek vauziyette bulunanlar adresleri yazılı ve pullanmi$ zarf gönderirlerse yollanır. ” Bilhassa; (Bmekli) (KF (M. 22) ((Nr) (S.F. 11) "ğı (R.M. 108) KR.EF. 18) (& (R.M.C., 5) (NB) — (EskKi remizleri bir gün içinde © a'ld:rmazlar veya pullan