4 Mayıs 1940 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

LA YIS —— 1940 ıîmhmm A y ":'ıl:ıh Yâplığı gibi, bu sabah Tit Yarı t tuvaletini bitirdikten M. Yplak bir halde aynada %ı—., Gölel IYor. Bakışları keder ve '“ıımn“- Niçin mi? Çünkü Me | Nlaatya Çok kısa bir Zaman (fa- 'Or; olduğu maziyi düşü. Üre “? Vakıt göğsünün ne kadar | Miıy vardı. Bugünü dünle y hç )q:;:dlvm—. Ve hal ile maziyi ! )%m &el $tırışında yeni keder, yü- '*üh&ym_ larla dolduran bir elem his, h “’l»:ıd: Tn denecek kadar yakın bir """-he.."ğ“' dolgun ve "“.'m,m iki Böğüs yerli yerinde du- M A"Ukarmmı mesafle plâs - İ aldelerinin istediği ka- "h.,:::'uhün vaziyeti — müzeler- Tlaş heyı; Yran seyredilen eski mer H u'“erlu göğüslerini andırı | *İAhat robunun altında sak, | Öyüm Bizli güzellikle öyle mağ - & ündu ki... Fakat şim- N '“ıı" â göğsünün — ağır- | &a ıq“:m tökmüş manzarasın - Ürküyor. Şimdi göğsünde #ekili iki güzel tümsek ve yumuşak bir et yı. Melâhat — göğsün- Olan bu yayılmanm, ge- ç devam edip gideceğini * Zavallr daha şimdiden can başlıyan vücuduna bir "Üebümek için göğsünü bir içersinde hapsetmek lüzümü « n:“— Fakat acaba bir iki sene ':ıllm? Melâhat o feci da- €ceğini pek iyi biliyordu. KaS Etlecek ki, ırtıkyıgünmğlnm Perişan olduğunu gizleye, > , başvurduğu bü- tler faydasız kalacak. Ğhn kadar endişeye düşü , Birçok kadınların daimi f z İT Dz YA .M:î"hür. Endişe ve ıztırap- Ve Iİmkânsızlık nisbetinde karşısında ederek, bu acı neti - karşılamaktan başka #ey yok mu? rr bir kâbustan fazla Meselenin hallinde bugü - Ve tekniği âciz değildir... qumîğudü;mm yenmek için toplamış, silâhlarmı bîmlrda bu “nasıl?” sua. bu Vermeğe çalışacağız, wth deva olacak çarö , başlamadan evvel, gü- hğ;k“'lzlîklerm neden ileri gel toda, Çok lâzrmdır. Çünkü ya, d*t; farzı, ârızanım menşe- 'a kadın göğüslerinde hu- Arızaların, muhtelif şekil » * ©deceğiz, Bu tetkikleri Okuyucuların kendi Aârıza İleri geldiğini kolayca için ilmin, yalnız ken- na hitap eden İlsanının tuğumuz kellmelere de h Ve ondan gönrâ da nasıl kaçına, l kurtulacağını anlataca- Hü T Tf isjğ g %%mım ö k.qaîtlmz güdde kizm bülü h'llıx- hislerini duymasile in, Yü Bu inkişaf birtakım F& W“'hhkhrm teşekkülün- h | başlar, diğerlerinde bu q“.l'hm lâkip eder. Bazılarında ise vnlı%mh& :l: husule gelmez. O vakıt İ btüyr, kek çocuğun göğsü gibi bilp ’ğumfmz veya buna çok klide kalır. Bu çeşid gö . r:ılı: “içocuk göğsü” is- YLF tabit olan bu inkişafını hedir ? ıgııî*hümek için şu noktayı * Genç kızlığa intikal ây evvel yumurtâa. 3 hormonları ihtiva eden k;:!"w"' Bu ifrazın ga, ltk devresinin tâli alâ - “Ydana çıkartmak ve bu Ü teşekkül — ettirmek deh?zmdugu takdirde gö- kuırg-:th'mez ve çocukluk. Tn 77 VA F ği f d ş z AF İt d dt '*ğh ıt—tî: de husüle gelebilir. Şim Hi ı&ğ Mı_':l *sasa uygun olarak, 4 faap u iç ifrazı çıkarma Şiç biz 9lur, Bu takdirde ise V üŞ Yüşta olan kızların gö- kay 'a y ü u:îîlh fazla ve gayri ta- İnkişaf'eder. Buna güzel göğüs doktorluk dilinde güddevi derler. Çok yakın bir zamana kadar fen bu hale yalnız bir çare gösterebiliyor. du: Operatörün müdahalesi yani a - meliyat. Fakat yeni keşifler sayesinde yu - murtalıkların fazla faaliyetini tadil etmek, durdurmak imkânları elde e| dildi. Bu satırları okuyanlar araam- da bu yüzden ıztırap çekenler varsa teselli bulabilirler. Bu derdin devala | rr mevcuttur. Bu yazıları ökumakta devam ederlerse bu çareleri birer bi- rer öğreneceklerdir. dahamea Kezalik yetişkin kızları olan anne.. | lere de, kızlarının genç kızlığa inti. kal devresinde, bilâhara çok Tasret çökecekleri göğüs güzelliklerini temin ve muha'rzı çarelerini de esaslı bir şekilde anlatacağız. Göğslün bir geaktbar atmdığı fakdirde aşağıdaki kısınılar görünür; TE. A — Göğüs guüddesi. —Bu guddenin fizyolojik vazifesi sütlü bir 'mayi ifra, zıdır. Bu guüdde fus işm! verilen ve küçük üzüm salkrmlarma çok benza - yen 15 . 20 salkım geklinde görünür, AY bu guüddenin içerisinden sütü göğ sün başma götüren kanallar geçer (B) 2 — Yağ nesnin, Az miktarda mun zam nesce karışmış olan — bu nesle derinin altında bulunur. Aşağı yu - karı göğüs guddesine ambalâj kâğıdı vazifesini görür. (C) 3 — Munzah — neslc göğsün —ar- kasmda bu nesic kalmlaşır ve bir hüz me halinde köprücük kemiğinin ait başma yapışır. Göğsül gergin tutan yağ yalnız bu Tribattır. (D) bu hal göğsün — elâstikiyetinin — niçin ça- buk bozukluğunu izah eder. 4 — Deri bütün bu kısımları kap . lar. Ve —tamamile göğüs — gşekline intibak ederek bir dereceyo kadar munzam mnescin vazifesine yardım e- der ve göğsü —gergin — tutmağa ya. rar. (B), Göğüs ütıpkı bir vantuzun'ağzı gibi büyük göğüs adalesi üzerine intibak etmiştir. (F) GÖĞÜS BAZAN ZAAFİYET VEYA SÜT VERME YÜZÜNDEN FAZLA BÜYÜR Kadınlar bazan zayıflamak ve bu suüretle modaya uymak için bir dok - torun tayaiyesini almadan veya fen, nin taysiye ettiği usullerin dışında bir rejim takip ederler. Yahut bir hasta- lık neticesi olarak tabil şekilde zayıf. larlar, Veyahut anne olmak saadeti, ne kavuşarak yavrularına süt verir. Büu üç halde dahi, evvelâ şişmiş olan göğüs, zayıflık — veya sütün — kesil- mesi neticesi gevşer ve eski elâstiki . yetini kaybeder. Bu sebep yüzünden husule gelen göğüs biçimsizliklerinin önüne geç - mek için güddelerin faaliyetini artır. mak, adale elyafını, ve kanı kuvvet , lendirmek lâzımdır. Doktorlukta Ptoz - Ribat gevşekli, Bi ismi verilen bu Arızanın derecesine göre birçok tedavi usulleri mevcuttur, Zayıf dereceli Ptozlar harici bazı vasıtalarla, Biyo-Şimik bazı madde « lerle, meselâ “Kala Busta” südile te, davi edilebilir. Daha fazla ilerlemiş Ptozlar içinse, her vakıt ümit edil « miyecek derecede iyi neticeler vermiş olan elektrik tedavisine — başvurmak JAâzımdır. FAZLA SPOK GÖĞSÜ BOZAR Bugünkü hayatın icap ettirdiği gay ritabit şartlar göğüs güzelliğinin e « saslı düşmanlarıdır. Bugünün kadm - lari hergün vilcutlarının mukavemet G | yat ederdik!. Bu korkuyla hepi « | zarı kazarlar. Kalan kemiklerini | sallanıyorlarmış gibi bir manzara a, ' Kristof Kolomb'un | ; Yumurtasına Doğru... ; NAAANIA Nevyorkta otuz erkeğe bir kadın İsabet eden mahalle EE AĞ REK Yazan: Vasfi Rı za Zobu Çin —mahallesinde tercüman seslendi: —- Dikkat edin. Biribirinizden ayrılmayın: Burada hesabsız serse- | riler vardır- Bir köşeden, yahut bir pencereden; hiç farkma var- mazamız bir bıçak atarlar. Üstü- nüzde bir dolar da bulsalar onlar bu serveti kâfi görürler. Bunun i- gin de sizi öldürmekten hiçbir va- kit çekinmezler!. - Nevyorkun ortasmda bu ne vah- ği bir çete teşkilâtı!. Bu haberi herhangi bir adam verseydi. “mü- balâğa” der geçerdim. Fakat ba « gında kasketi, göğsünde markası, hükümetin müsaadesile tercüman- lrk eden resmi bir memur ikaz edi- yordu- Şakaya gelmez, “gık,; de - meden gurbet ellerinde terki ha « dolaşırken, miz etek eteğe tutuşup, biribiri- mizden ayrılmamağa gayret sarfe- diyor; gözlerimizi de dört açıyor « duk. : Tercüman izahatında devam edi- Yordu: — Çinlilerden biri burada ö- Türse, onu bir tepeye (ismini de söyledi ama, ezberliyemedim) gö « merler: Bu ceset, ö mezarda tam iki sene yatar: Müddetin hitamm- da, könserve kutusu açar gibi, me- çıkarıp Çine, memleketlerine gön- derirler:- emsalini çoktan aşan bir şekilde ça. lışmak, kuvvet sarfetmek zaruretinde kalryorlar, Zamanımızm kadmı dai | raa yorgundur ve vücudunu, nisbetsiz bir şekilde zorlayışmın cezasşmı, ifraz guddelerinin bozulmasile ödüyor. Hele bu hayat yorgunluğuna bir de sporun ifratından doğan — yorgunluk Dâve edilecek olursa tam — müânasile sÜrmenaj husuüle gelir. Fazla yorgunluktan ileri gelen şe- kil bozuklukdarı bilhassa vücudun en narin kısmı olan göğüste — görünür. Fazla sporcu genç kız ve kadın göğ- siünün bozulmağa, yıpranmağa başla- dığını çok çabuk farkeder, — Göüğel muallâk tutan ribatlar gevşer ve gö- ğüs guddeleri boş bir torba içerisinde lır. Bu fe€ci netice nereden geliyor? Bu neticeyi iki sebep doğurur: Ev- velâ, sporcu kadım veya kız fazla a. | dalt faaliyet Barfediyor demektir. Bu faaliyet, çalışan vücut parçaların- da kan deveranımı hızlaştırır. F'akat diğer vücut parçalarında kanin do, laşması yavaşlar, Ve kan terkibi bo- zulur. Saniyen spor hareketleri bilhassa iğraf edilecek olursa, sinirleri çok | fazla yorar. Sinir yorgunluğu bütün hörmon ifrazları Üzerine tegşgir eden en mühim sebeptir. Bu vaziyetlerden doğan gşekil bo- zZükluklarında dahi elektrik hrzır gibi sporcu genç kızın veya kadınm yar « dimıma yetişir. YAŞ DA NESİCLERİ GEVŞETİR Muayyen bir yaştan sonra göğüste vücude gelen biçimsizliğin sebebi İse yağlanması yüzünden husule gelen şahmi zahameden ileri gelir. Göğüste, ince bir gışayı mukati al- tında yağ hücreleri birikir. Bu yağ hücreleri bizzat göğüs — guddelerinin Urazı olduğu için göğüste — fazla ve çabuk toplanır. O vakit göğüs gayri tabit şekilde büyür ve ağırlaşır, bu kadar ağır siklete tahammül edemi- yen ribadlar da gevşer, — Bu suretle sarkar. 4 Kan deveranları boözuk kadınlarla dâima aynı vaziyette çalışan kadınlar bü çeşid Ptozlara çok müstaittirler. Bu vaziyette göğüs kan deveranı İ- için çıkmaç sokak halini almıştır. Kan büraya çok gelir, fakat ağır deveran eder ve geçerken ihtiva ettiği bütün yağ hücrelerini burada bırakır. Yağ hücrelerinin — birikmesinden veya yaştan ileri gelen göğüs bozuk. lukları yalnız ameliyatla izale edilir. * ö& & Bu satırları okuyanların — birçoğu bu kısa tariflerde kendi Ârızalarını, endişelerinin sebebini bulmuşlardır. Biz bu endişeleri ortadan kaldır - mak için uğraştık, bilgilerimizi bir arâaya topladık, Ana kitaplara müra, caat ettik, birçok güzellik müecssese, lerile muhabere ettik, bu sahada şöh- ret almış doktoörların reyini sorduk. İşta bu danışmalardan, bu mubabe « relerden bu yazılar meydana geldi, Araştırmalarımızın, tetkiklerimi - zin neticelerini bugünden itibaren parça parça size s#unmağa başlıyo . ruz. gibi de görse yeridir: — Vay zavallıların başımna ge - len! — Çinliler, hemen hemen, hiç bir vakit yeni bir mezar taşı yap- tırmazlar. Müstamel meozar tası satarlar: Ölü için taş kira ila alı- nır. İki sene mezarıt üstünde mer- hümun nöbetini bekler. Sonra ölü Çine sevkedilince, — taş da tekrar satış mahalline gelir- Mezar taşı- nt taksitle alanlar da bulunur. Za- manmda taksitini ödiyemezlerse, taşçı, iki senenin sonunu bekleme- dan mezarlığa gidip, Trahmetliye b adiz koyuverir, kitabeyi de yerindön sökünce alrr götürür: — Demek bizim kefen soyucu- ların bir başka türlüsü... — Efendim, ne dediniz? — Hiç, siz anlamazsmız. Bizim, garka mahsus bir nevi ticaret şek- linden bahsattim- Umumi harbden sonra dünya yüzünde erkekten çok kadın nüifu- su olduğunu — söylerlerdi. (Hoş, şimdi de öyle olacak ya- Yaşıyan- lara ne mutlu): Fakat bu ölçü, Nevyorktaki Çin mahallesine hiç - bir zaman girmemiştir. Dünyada rahat huzur görmiyen bu millete Tanrımnın hmci mi var, nedir; bu zavallılar burada da hayatın en zevkli bir lezzetinden mahrum ya- şıyorlar: "“Nedir?,, diye merak e- dersiniz. Söyliyeyim: — “kadınsız- lık!,, Bu mahallede, otuz erkeğe ancak bir kadm — düşermiş! Bunu duyar duymaz, onlarım nâmü hesa- bıma bana bir hüzündür çöktü. Kadmsız hayatm ne acıklı bir şey olduğunu (ne saadet olduğunu bil- dikleri gibi) bekârlar, çok iyi an- lamışlardır. “Bekârlık sultanlıktır,, sözünü, Çin mahallesinde herhalde erkekler değil, kadınlar dillerine vird etmiş olacaklar: Otuz erkeğin, etrafında döndüğünü gören bir ka- Üi köndini sultan değil, mabud -Konfuçyüs mezhebi saliklerinin ibadet ettik « leri mabede girdiğim zaman, iba- dethanenin rahibi bana bir davul göstermiş, demişti ki: — Bu davula bir defa vuranın evlenmek için kısmeti açılır: İkin- ci defa vurmak aile saadetini tak- viye eder- Üç defa vuranlar, boşan. mak için temennide bulunanlardır. Bu gözleri — dinlerken, gözüm Konfuçyüsün maymunlarma ilişti. Gülümsüyorlardı. Erkekdlerle alay öder gibi insanm suratma bakıyor- lar, Öyle ya, şu Üç temenniden ilk ikisi için bir hayli Çinli kadm, davuluün tokmağını ömründe kal - dırmamıştır. Bu mahallede kadımm kısmeti ve aile saadeti o kader müemmen ki.- Bu hususta onun ne korkusu olur? Kısmet için otuz erkek bekliyor: Birinin nikâhr-al - tındayken, aile saadetini bulamaz- sa, daha yirmi dokuz kişi aver za- ğart gibi nöbet tutmakta- Kadıma ancak, “boşanmak., için davula vurmak duası kalıyor-. Herhalde, hiçbir devirde ve hiç bir diyarda, kadm yanmda erkek bu kadar âciz ve zayıf bir mevkide kalmamıştır: Vasti R. ZOBU Beynelmilel binic dlik müsabakaları Musolini kupasını Almanlar kazandılar Roma 3 — Roma on beğinci — bey. mnelmilel konkuripikleri 27 nisandan beri devam etmektedir. Dün yapılan an mühim müsabakalarda — Musolini kupası şüyle bir netice vermiştir: Birinci: Almanya 8 penalite, İkinet: İtalyan 12 penalite, Üçüncü: Romanya 32 pennlite, Dördüncü: İsviçre, Beşinci: Macaristan . Aynı zamanda milletler kupası adı verilen bu müsabakaya yukarda yazı- lan 5 milletten dörder subay ve dörder at iştirak etmiştir. Her müsabıkın aynı beygirle iki de- fa koştuğu sahada — en az penalite kaydettiren ekiplit birinci gelmesli â- det olan bu Mmüsabakaların — gon bir kaç senelik bilânçosu şudur! 1933 öğ Almanya takırmı —3 şena üstüste kazandığı müsabalkalarla ve ilk defa olarak — Musolinl kupaamı almıştır. Ondan sonra sırasile 1934 de İtal- ya, 1935 da Fransa, — 1987 da İtalya, 1938 de Türkiye, 1939 da İtalya, 1940 da Almanya tarafımdan kazanılan mü sabakalar henüz kupayı — başka bir millele tasip etmemiştir. Bu müsabakala girmek için İtala yaya 'Türk ekipi gitmemiştir. Futbolcülerimiz dün itti Mısira gidecek — futbolcülerimiz dünkü Romanya vapuru ile hart- ket etmişlerdir. Takım bir kısım elemanlarmı izin meselesi son daki- kaya kadar halledilemediğinden Enver ve Salimden —mahrum ola- rak gitmiştir: Galatasaray iİdareci. lerinden Muslih de izin alamadı- ğından kafileye refakat edememiş- tir. Kafileye futbol ajanı Hasan Kümil riyaset etmekte, yardımcı olarak da Niyazi gitmektedir. Galatasaraylılar Bir yüzme antrenö- rü getirdiler Denizcilikte ötedenberi en ileri safta bulunan klüplerimizden biri olan Galatasaray bu yolda bir a- drım daha atmış oluyor. Yakın zamanda muntazam bir programla denizcilik mevsimini &- çacak olan Galatasaraylılar, bir müddet evvel Macar millt <kürek takımını çalıştıran antrenör Pol Bodayı angaje etmişlerdir. Bu antrenörün idaresinde mun- Galatasaray denizcilerine muvaf- fakıyetler dileriz: Voleybol maçları İstanbul voleybol ajanlığı tara- fından tertib edilen müsabakalara dün akşam da Galatasaray klübü salonunda devam edilmiştir. Dün Altrok . Beylerbeyi takımları kar- gılaşmışlar ve neticede Beylerbey- Üler (13-15) (15-13) (15-12) ka- zanmışlardır. Maarif Vekilliğinden 1 — 1-2259 sayılı kanunun tatbikine dair olan talimatnameyo göre ilk okullarım beş sınıfı için ayrı ayrı birer kitap halinde yazılmak üzere beş cilt- ten müteşekkil bir okuma kitabı serisi yazılması müsabakaya konulmuştur. 2 — Müsabaka müddeti 6-V-19d0 dan başlamak ve 6-I10-1941 perşembe günü akşamr bitmek üzere on aydır. 3 — Müsabakaya iştirake karar verenler 6-X11-1940 cuma günü akşamı- na kadar bir istida iİle Maarif vekilliğine müracaat ederek bu müsbakaya girecekler defterine adlarmı yazdırarak bir numara âlacaklardır. # — Müsabakada birinciliği kazanan kitap serisi Üç yıl süre ile okullar- da okutulacak ve müellifine her yıl için 2500 HHra telif hakkı verilecektir. |- kinci çıkan kitap serisini yazana bir defaya mahsus ölmak Ülzere birincinin müellifine verilenin bir yıllığı, üçüncü, dördüncü ve beşinci çıkanlara da bi- rer defaya mahsus olmak Üzere biner lira mükâfat verilecektir. 5 — Müsabakaya gireceklerin esoerlerini üçer nüsha olmak üzere maki- ne ile ve kâğıtların yalnız birer yüzüne yazılmış olarak Maarif vekliiliği naş- #iyat müdürlüğüne makbuz mukahilinde vermeleri veya göndermeleri lâ- zımdır. Kitaba konulacak resim vesairenin asıllarmın yalnız bu nüshalar- dan birinde ve yerlerine konulmuş olarak bulunması kâfidir. Müsabakaya bü- sılmış bir kitapla girenler de kitabm üÜç nüshasını verecek veya göndere- ceklerdir. 6 — Müsabakaya girenlerin eser müsveddelerile birlikte eserleri kabul e dildiği takdirde eserlerini ilân edilen telif hakkı mukabilinde ve her türlü tasarruf hakkından vazgeçerek maarif vekilliğine üç yıllık bir devre için terkettiklerini ve kitabın © devre içindeki her basılışımım son tashihlerinin kendileri veya kendi mesüliyetleri altında tayin edecekleri diğer bir zat ta- rafından yapdlacağını gösterir noteflikten tasdikli bir taahhüt senedi de vermeleri lâzımdır. T — Kitaplarda bulunması lâzımgelen pedağojik ve teknik vasıfları gösz- teren şartname ile noterliğe tasdik ettirilecek taahhüt senedinin - formülü marif vekillifi neşriyat müdürlüğünden alınabilir. Mektupla istiyenlerin altı kuruşluk bir posta pulunu da birlikte göndermeleri lâzrmıdır. (1612) (2781)| hareketlten evvel l Demirspor hugün: Beyoğlusporla karşılaşıyor Demirspor takımı bugün ilk karşılaşmasını Taksim stadında Beyoğlusporla yapacaktır. Bu iki kuvvetli takım arasmdaki müsaba- ka muhitte büyük bir alâka uyan- dırmıştır. Maça saat 16 da başla- tacaktır. Galatasaray - Vefa Mil! küme müsabakaları tehir ödlllüğinden. yarın Öğleden sonra Galatasaray - Vefa takımları Tak- Sim stadında hususi bir müsabaka —a Dört klüp turnmurası Taksim stadı idaresince pazar günleri oynanmak Üüzere Galata- saray, Velfa, Beyoğluspor ve Şişli takrmları arasında husust bir tur- nuva tertib edilmiştir. ——HK<X< —— Boks ajanlığının tebliği Beden Terbiyesi İstanbal Poks | ajanlığımdan: 1 — Memleketimizde boksun y« tiden ihyası düş ile, Talsim- de Siraserviler caddesinde kâin 57 numaralı bölye binasında tanzim olunan idman salonunda boksg an- 2 — Antrenmanlara 6-5-104d0Ü Pazartesi gününden itibaren her akşam sant 18 ile 20 arasmda de- vam olunacaktır. 8 — Antrenmanlara memleketi- mizin tanmmış boksörleri nezaret edeceklerdir. 4 — Bu işle ilgisi olup da çalış- mak istiyen her sporcu klübünden alacağı resimli bir vesika ile mü- , sabaka Saatlerinden evvel ajanlığa müracaat ederek isimlerini kay- dettireceklerdir. 5 — Hiçbir klübe mensubh olmr- yan boksörler ikişer — fotoğrafla birlikte müracaat etmelidirler. — e— aa Yağlı güreşler Her hafta yapılmakta olan yağlı güreşlere yarm da Tahtaka- lede Uzunçarşı Lâle bahçesinde devamı edilecektir. b Galatasaray kongresi Galatasaray klübü fevkalâde kon- gresinin dün toplanacağımı vazmış- tık. Fakat ekseriyet olmadığımndan koöngre dün toplanamamış ve 1lü Mayıs Cuma günü saat 18 & tehir Toni Calento - Coe Luiz karşılaşması Meşhur boksör Toni Clentonun menecerinin ölümü üzerine Coc Luizle yapacağı müsabakanm suya düştüğü Nevyork mahfellerinde söylenmekteydi. Halbuki Toönli Ca- lento menecerinin ölmüş olmasına rağmen müsabakayı — bu aym 29 tnda yapacağını, tehir için hiçbir sebeb olmadığfını bildirmiştir.