a ajansı da Nor. I VR Srilında şu mâ. Dini Andalsnes böl esi üzerine bu sa. şehri üzerinde | Ke ee Elarma kt tadır. | işi, Pielerde vaziyet | İDDLALA i TEKZALARINI *İ mahfelleri, An. —. *liy,, anda Krrko iy mi 4 bildi ir > er kkanda yeni tah uzu otomokil r ls taşıtan 15 hüzirmns kas ik ödemireç Si n E. a, pe an Vi Südet ki. Civarında hududu Makamtarıma teslim e Na iki Südet küçük za- * alışamadıklarını in &omüniat © mebir, Ma Ve beleci/e re. Pesdiimek © üzen, e ia #danna nakledil. başka RO komünist Mdnöztdn bir kaleye İNE başkumandamı, taşım, lerinde fotoğraf da, 1 menetmiştir. e, <Blenle cam veya Totoğrat makinesi ir. Kenet urla an Yanı “en kral Po. ml edilmiştir. N. Mpg YUnO: YUŞA SLAV Alman » Mİ ikta komitesi Yısta yapacak Sür ii mlstesarı Dr. yaset ettiği AL aaa önümüz" ünü muvasalat vap en —— pe Mİ Ege ticaret na. A Tiyaset edecek KEN hatırafarımdan İŞ im seyler öğ- Meme simdiye esine çalışı. ü v pi 4 i #5 77 oy ova çıka- Za rihİ meseleler m Mm ni istirahat #itim, ken. ve yakm. iğ azarmda hiç Kü hip amı alamaz. iğ Mey aden olursan, i tahmin v5; ben, Hitlerin Mağ N— var. U bir nazarla ede. delsnesden İngiliz kıtalarının çe. kilişi esnas nda bir miktar malze- me kaybedildiğini kabul etmek. le beraber (kıymeti takdir edil - ek derecede gök gansim) haklında o Almanyadan | v n haberleri fantazi mma Jü telâkki eylemekte Avam kâmarasınd N Norveç ! sahillerinde İngiliz bahriye zayiata dair olarak Al- manlar tarafından bi leketlerde ve ezcümle da ortaya yayılan omübalâğal haberler hakkında istihbarat na. zırına sualler sorulmuştur, Nazır Sir Jon Reith, bu sual- | İere şu mukabelede bulunmuş. tur: — Alman haberleri o kadar mübalâğalıdır raf memle- *l alı tefsirata sebep. clabilmekteği TAYYARE AKINLARI İngiliz hava kuvvetleri Jut'andın şimalinde Ry nün sahilinde bulunan, Almanlar tarafından nor veç harekâtında kullanılan Ry hava üssü ve demiryolunu mu. vaffakiyetle bombardıman et . miştir. Hücumlar, dün akşam başlamış ve bütün gece devam r tayyareleri (o karar. gihın civarına dağıtılmış bir vaziyette bulunan takriben 20 düsman baraka bombala - mıslardır. Tavyare karargâhma ve civa- | rındaki korulara, keza, tahrip ve yangm bombaları atılmıştır. Sahanm ortasında bulunan İki düşman tayyaresi ateş almıştır. « Stavanger hava. üssüne de gün düz hava hücumu: yapılmıştır. Ayrıca “Stavavger “Te “Poraeli hava meydanları (geceleyin de bombe edilmiştir. iliz tayyarel leri, ayni zaman bütün gün Andalsnesden ha. reket eden İngiliz kıtalarını ta şiyan gemiler kafilesini Alman hava kuvvetlerinin hücumlarına karşı mühafaza için de kullanıl. Mişter. İngiliz hava kuvvetleri, bu ha- rekât esnasında hiçbir tayyare kaybetmemişlerdir. FRANSIZ AJANSINA GÖRE Frânsiz Havas ajansı da Nor- etrafında (o şunları İgiliz kuvvetlerinin » Trond. heimin cenup mıntakasından ge- ri çekilmesiden şonra, Norvaçte- ki barekd: vam etmektedir. Bu stratejik hâdiseye rağmen şurazını tebarüz çttirmek İcap e. der ki, bugün Norveçteki vazi- yet, bundan bir ay evvel Norve- çin Almanya tarafından ix den evvelki variyetten sarih rette çok dıha lehtedir. M fikler, simdi, Almanya için haya. | bilirsiniz sanırım. Mütecessis na- #arlarım onun en İnce hüsusiyetle- rine kadar nüfuz etmiş ve hakiki | Hitleri görmüstür. Buzüm, Almanyalın kaçmaya muvaffak olmuş O bulunuyorum. Bunları Fransada yazıyorum: Hü- rüm ve her istediğimi yazabilecek vaziyetteyim. Birkaç gün sonra Fransadan Brezilyaya hareket ede- ceğim. Bunun için, Fransa gibi bir hürriyet memleketinde o bulundu- ğum $u günlerden istifade ederek, hatıralarımı, Hitler ve Hitler Al- manyası hakkmda bildiklerimi, İ gördüklerimi, bütün serbestimle yazmak, bu suretle dünyanın ha- kiki Hifleri tanrmasına yardım et. / mek istiyorum. Hatıralarım ara- sma Hitlerin hususi hayatı, ka- dınlarla olan dostlukları, etrafın. daki adamlar, mahut Berhtesyade. nin esrarı hakkında halilkati gös. termeye calısacağım. Yazdıklarımın hepsi ya gözümle gördülerimdir, yahut da son de. rece itimadım olan kimselerin gö- rüp anlattıklarıdır. Bunları nakle. derken de son derece objektif kalmaya çalışacağım. Çünkü mak. sadım su veya bu sebeble yalan söylemek değdi, büyük ve samimi bir arza ile, hakikati bilirmektir. Mğer hatıralarım, İitlereliğe karsı miendele edenlere, hakiki hüviyetini öğretmeye biraz daha | kolları, 18 esir almış ve bu su- iza geçmişlerse de ciddi ti ehemmiyeti haiz elan demir madeninin nakline deniz yolunu kapamaktadırlar. Müteaddit Fransız Alp taburları, halen Morveçteki ba rekâta girmişlerdir. Vaziyet, bir çok noktalarda, t takviye kıtaları T ir araya toplanma. sı ilerledikçe daha ziyade mü it tarzda inkişaf etmektedir. Müttefik kuvvetler, şimdi Nar- vik mmtakâsında bütün noktalar- da Alman kotalarile temasa geç. miştir, Almanlar, geri çekilmek - tedir. Frensiz Alp avcıları keşif avci retle bir keşif kolunun nelere kadir olduğunu göstermiştir. Nümsos mıntâkasında hiçbir değ ik yoktur. Almanlar münakale yollarını ve AÂndalsnes, Molde ve Nâmsos İmanlarını bombardıman etmiş. lerdir, © İngiliz | tayyareleri de Stavanger, Oslo ve Alberg hava meydanlarını bomkardıman eyle- mişlerdir. MÜTTEFİKLER NAMSOS- DAN DA ÇEKİLMİŞLER Paris, 4 — Norveç harekâtı etrafımda Stokholm membaların. dan gelen haberlere göre, mütte- fik kuvvetler Namsos limanından Trondheimin 12 kilometre şima - line çekilmişlerdir. Aftenbladet tarafından neşre. Gilen bir habere göre, Alman tayyareleri, İngiliz (o kıtaatının gemilere irkâb esnasında taarru- hasara yapamam: şlardır, Bu hücum es- nasında bir İngiliz muhribine bir bömkta isabet etmiş olduğu söy İehmektedir. wp ALMAN RESMİ TEBLİĞİ Berlin, 3 (A.A.) — Resmi tebliğ: Almanlar tarafından işgal edi- len Andalznes şehri ve mıntaka. si son İngiliz kıtaatından da tah- ve edilmiş olduğundan Norveç - te temizleme hareketi seri terak. kiler kaydetmektedir. Batı Nor - vecinrde Norveç kıtalarının terhi. si devanı ediyor. Alman müfre - zeleri bazı yerlerde henüz umu- mi vaziyetten haberdar olmuyan küçük ve münferit Norveç kıta. larının mukavemetile karşılaşı- yorlar, Narvik mmtakaşmda düşman kıtaları yavaş yavaş mevzilerimi. ze yaklaşmaktadırlar. Düşmanın buradaki hücumları Alman ileri müfrezeleri taralından püskür- tölmüştür. Alman deniz kuvvetleri Ska. jerakta denizaltı takibine muvaf f#akıyetle devam ederek iki düş. man denizaltısını tahrip etmiş- lerdir. Alman tayyareleri 1 mayısta düşman filesundan bir grupu dağ'ımış ve bir tayyare gemisi yardım edebilirme kendimi bahti- yar sayacağım ve Berehtesgadende geçirdiğim senelerin boşa gitme- miş olduğunu düşünerek teselli bu. lacağım. 1 MÜNİH HAPİSHANESİNDEN TECRİT KAMPINA Hitlerin, Alman meclisine “Bas- vekil” sdatile girdiği gün ben Karlsruhcde Müllerin ko'acı dük kârında çamaşırlık ediyordum. Fakat herkalde bu başvekilder daha mes'uttum, çünkü Aşıktım! Sevdiğim, yine Müllerin dükki- Bında çamaşırları paket eden, u- | faktefek | yanan, Kurt ismin- de güz“ dellkanlıydı. Alman. yada, sanki kıyamet kopmuş gibi. bir gürültüdür gidiyordu. Fakaf ben, dünyayı görecek vaziyette değildim: seviyordum ve sevgilim le evlenmek üzereydim. On gün sonra evlendim. Kurt beni alâr, balayı seyahatine, Berli ne gittik. Berlin, mahşerdi. Fakat biz yi- ne kendi âlemimizde, mes'ut yaşı. yor, gezip tnztiyorduk. Bu #andetimiz uzun sürmedi. Bir Iki gün saira bir telgra? aldım. “Baban Levkif edildi. Gel Annca, * HABE R— Akşam Postası ilikiler bildiriliyor Nu Başkumandanlığı karargâhının yeri değiştirildi ile bir deştroyeri muhakkak ola. rak, diğer bir tayyare gemisini de muhtemel clarak tahrip ets maştir, İki düşman avcı resi düşürülmüştür. 2 mayısta Alman düşmanın deniz tayyareleri kuvvetlerine Bir te tekrar hücum etmişlerdir. kruvazör hasara ehemmiyetli — su ğramıştır. Bomb: kruvazöre yaptığı te- zünden tesbit edileme,. r. Bir nakliye vapuruna bombalar isabet ötmiş ve vapur batmıştır. Norveçte ve Danimarkada bir kaç hava meydanı düşman tarâ- fından neticesiz bir surette bom- Lardıman edilmiştir. EŞ Şİ Londra, 4 — Norveçte Trond- heimin cenubu. şarkisinde Aes. terdal'da, Narvik ve Namsos mın takalarında, eskisinden daha şid- detli müsademeler olmaktadır. Narvikte Almanların sahil bo. yunca tahaşşüt eden kuvvetleri üzerine bir hava taarruzu yapıl- miştir. Nörvoçiler; Roros'da kazan. dıkları muvaffakıyetten istifade için Asterdal vadisinde şiddetli muharebelere girişmekte ve biri zabit olmak üzere bir miktar e - sir aldıklarını haber vermekte. dirler. Norveçliler, şimdi topçu kuv- vetlerile de techiz olunarak, Al. manların Trondhelme doğru i- leri hareketlerine mani olmak üzere, Tolga . Tysnet hattı Üze- rinde kuvvetli surette yerleş. mektedirler. Cenupta harekâtı idare etmek- te olan Norveç kuvvetleri baş- kumandanı, karargâhını başka bir mntakaya nakletmiştir. Press Association, kral Ha- kon'un hâlâ Norveçte bulundu. ğunu temin eylemektedir, İngi - liz seferi heyeti askeri makam- ları, kendilerinden gerek âdet ge rek malzeme itibarile çök faik Alman kıtalarını bir çok defa hirpalamış olan Norveçlilerin kahramanlığını çek övmektedir. INGİLİZ TEBLİĞİ Dün İngiliz harbiye nezareti Şu tebliği vermiştir: “Müttefik krtaatın Trondheim yakınından geri çekilmeleri hak. kındaki umumi plâna tevfikan, bu kuvvetler, dün gece, Namsosdan gemilere irkâb edilmişlerdir. Ge. rek çekilme hareketi, gerek irkâb ameliyesi tam bir muvaffakıyetle ve hiç zayiatsız yapılmıştır. Narvik bölgesinde ( ilerleyen müttefik kuvvetleri, 1 ve 2 mayıs tarihlerinde düşman tarafından rruza uğramışlardır. Tuz da pöskürtülmüş. tür ve düşman ileri mevzilerimiz. de birçok ölü ve bir miktar esir rakmıştır.., Bubam sosyal demokrat partisi. ne mensuptu ve ateşli bir adamdı. Neden dolayı tevkif edildiğini bil- miyordum, öğrenemezdim de. Zira babam gibi daha birçoklarının da tevkif edildiğini duymuştum. Telgrafı alır almaz kocamla be- rabör bizim kasabaya döndük. Doğru annemin evine koştum: ka. Pr açıktı ve içersi boştu. Biçare va- ziyetimi gören komşulardan bir kadm, beni teselliye çalışarak: — Birim eve gel, deği. Annen vok- erim yuvalarından fırlıyarak i sordum: — Ne oldu? Komşu kadın başını önüne iğdi, saata. Sonra anlamıştım: Annemi de tevkif etmişler ve meçhul bir yere ürmüşlerdi. O gündenberi ne babamdan bir »eber alabildim, ne annemden. Kolum, kanadım kırılmış bir va- ziyetteydim. Daha bir gün evvel kendisini dünyanm en mesut insanı sayan zavallı ben. şimdi dünyanm en zavnilı, en felâketzede kadınıy- dım, Fakat meğerse o mtırab, o felk- değilmiş, ondan sonra © gördüğüm azab at kat göçteekmiş— (Devamı var) tayya. | İ Ahlâk ve seciye kusurlarımız Çalışma Yabancı memleketlere ait müşahedeler Bây Ahmet Muhtar Kevakibi ta- rafmdan gönderilmiştir: Muhtelif ırklardan zdamlarda İ meram. kabiliyet, azim, metanet tahammül; sebat, ikdam gibi mertebede olmadığı gibi “kudreti sây - capacitö de İrnvall,, ih, “ka- eti sây » aptitude au travaji, ve “semerel sây . rerdemeni de travail,, m ayni derecede olmadığı aşikârdır. o Bu farklar (o “kuv- vei omaneviye - force (moral nin, “kuvvci nönliye - force mus- culaire" nin, “kuvvel maddiye - force phsigue,, nin ve “kuvvel mn“ kaveme - force de resistance” m ayni mertebede olmasından ileri gelmektedir. Meselâ Rus nmelene İngiliz, Fransız, İtalyan, Belçikalı, Holan- dalı, Finlâindiyal: amele kadar ça- lışabiliyor ve ne Avrupalı amele kudar iş çıkarabiliyor. Eski Donanma (Cemiyetimiz Armstrong tersanelerine Osman evvel, Reşadiye (o öritnotlarını 15. marladığı vakit, Rusya hükümeti Karadenizdeki Rus donanmasını kuvvetlendirmek Jüzm olduğunu anlayıp derhal Armatrong şirketi ile Sivastopol tersanesinde İki kuv- vetli dritnot inşa ettirmek için bir mukavele yapmıştı. Bu mukavele- de Armstrong şirketinin bütün malzemeyi ve mühendisleri ve us- tabaşıları İngiltereden o getirmeğe mezun ise de amelenin mutlakâ Rus olmak ve gemilerin iki senede ikmal ve teslim edilmek şartı var- dr. Armstrong şirketi bu dritnotları inşa ettirmeğe başladıktan bir se- ne sonra Rusya bahriye nezaroti- «© müracat ederk ya İngiliz a- mele getirmeğe İzin verilmesini ve ya gemilerin üç senode ikmal ve teslim edilmesine müsaade edilme- «ini isteği. Rusya bahriye nazırı bu talebin sebebini sorunca Armstrong şirketinin Oo murahhası şu cevabi verdi: “Ustabaşılarımız, ne kadar n6- raret ve teşyi ederlerse etsinler, fazla iş çıkaranlara mükâfat ver- «ek ve iyi çalışmıyanları cezalan » dırsak Rus apelenin İngiliz amele kadar iş çikarsmadığı tahakkuk etti. Rux amelenin sâyi ile bu drit- otların iki senede ikmal edilme. si mümkün değildir. Kuvvei maneviye, kuvvei mad- | diye, kuvvet adaliyinin boy bos, Iriyarılıkla münasebeti olduğu da muhakkakaltardır. Meselâ gemiler yelkenle yürür ken Fransadan .(Fiçı) adalarma ancak üç ayda varılabiliyordu ve bittabi yelkenli gemilerin mürette. batı Okyanuslarda her gün çalışıp siyade yoruluyorlardr, fakat gemi- ler (Fiçi) adalarına vardıkları gün #ski tabirimizle (ufaktefek) olan Fransız bahriye neferleri karaya çıkıyorlardı; ve zabitler, Fransız neferler ile (Fıçı) adalarmın aba- lisi arasında kuvvet ve kudret mü- sabaknları tertib ederlerdi. Bütün bu müsabakalarda (Fıçı) / adalarının yine eski tabirimizle (devasa) iriyarı zeneileri, yorgun argın, ufaktefek Fransız bahriye- lilere dalma mağlüb olurlardı. Hangi bir Fransiz bahriyeli nefe. rin kolayca elli iki dereceye çika- rabildiği kuvvet terazisini, en cüs- seli ve en kuvvetli zencilerin, otuz beş, kırk dereceden yukarı çıkara madıkları görülürdü. En iri ve en kuvvetli zencinin, küçük bir Fran. sız bahriyeli nefer kadar uzun müddet yük taşımağa, ve ağır İş yapmağa tahammül edemediği gö- tülürdü. İngiliz bahriyelileri, Ho- landa ve Portekiz bahriyelileri ile zenciler arasında da Önima ayni kuvvet va kudret ve tahammül farkı görülmüştür. Fransada, İngilterede toprağın birkaç yüz metre sltmdaki kömür ocaklarınân dokuz saat durmaksi- un çalışan amelenin, ocaklardan çıkınca gayet İyi yıkanıp ve iyi te- mizlenip ve temiz elbise giyip ve ocaklara epey mesafede bulunan ikametgâhlarına yaya gidip hafif kahvalti ettikten sonra “biraz lâhanalarımıza, prasalarımıza ve çiçeklerimize bakalım,. diyerek gir- ketler tarafından Inşa ettirilmiş o- lan küçük evlerinin önlerinde ve &rkalarmdaki ufak çiçek bahçesin- de ve sebzelikte birkaç saat çalış- tıklarmı gördüm. Pariste, Romada, Liyorda, Nis- İte, Napolide, Barselonda, tramvay kudreti- mizi artıralım arabelarındaki vatmanlara ve bi- letçilere hassatan sorardım: seneğenberi vatmanlık ve bi lik yapıyorsunuz?” Kiminden “ mi sene,, kiminden “on beş s#n6,,66 vabını alınca sorardım: "Bunca 88. ne böyle hör gün sıcakta ve soğuk« in ayakta çalışmaktan yorulmadi- niz ve yıpranmadınız mi?,, Mübnlâğasız söylüyorum, ki, hiç birinden “Şüphesiz yoruldum, yıprandım, ve bıktım. sözlerini i- gitmedim; bilâkis bu sualin çoğu- nun hayrelini ruclb olduğunu gör düm; bazılarından: “Efendi, bizim işimiz havasız ve güneşsiz kömür ocaklarında kazma ie seri kömür damarlarından koca parçalar ko - parmak veya vapurların altında 4- teş karşısında ocüklara muttasi kömür atmak gibi yorucu ve yıp- ratıcı bir iş değildir Temiz havada günde dokuz saat ayakla çalış- maktan, neden yorılacağız ve yıp- ranacağız?,, cevabmı aldım. Pariste bazan şafak sökerken bir caddedeki apurtımanm balko « nuna çikip sokakları süpüren ve yıkayan adamları seyrederdim ve bu adamların şevk ve meşeyle ve adelâ zevi az zamanda kora caddeyi hir köşede toz birakmıya- rak pek mükemmel süpürüp yıka. dıklarmı görürdüm. Bilhassa bu a- damlardan birkaç kere sordum: “Kaç #enedenberi bu hizmeti yapı- yorsunuz ?,, Kiminden: “yirmi beş senedenberi,, kiminden de: “yirmi senedenberi" cevabını aldım. “Bu kadar zaman, bu ağır işi yapmak sizi yormadı mı, yıpralmadı mi?,, Diye sorunca, bu çalışkan ağam. lardan: “Efendi, bizim vazifemiz yalnız sabahları caddeleri va 80- kakları süpürmek ve yıkamaktan ibaret değildir. Bir günde daha nice iş yapıyoruz. Bu kadar çalış” mak bizi neden yorsun ve yıprat. sın?,, cevabını aldım. Avrupanın hangi memleketinde kaldımsa, o iremleketli ahçi kul. landım. Çoğu kadındı. Hem narin ve zarif kadınlardır. Bu kadınlar, mutfağı, eski tabi. rimizle (gül) gibi temiz tutarlar- dı, tencereleri, kuşbaneleri, tava- ları - mübalâğasız - hergün te mizleyip parlatırlardr. Bir gün ye- Mmekleri iyi yapmak, diğer gün boz. mak gibi garib tabiatli bir ahçıya tesadüf eylemedim. (Merano) da ön yedi yaşında zarif ve narin Tirollü bir ahçı; açik gümüş! keten fistarı ve beyaz ipek kumaştar blüz ile yemek pişirirdi. Yistanmda ve blürunda asla wfak bir leke dahi görmedim; mutfağm en kuytu bir yerinde « baseatan Aıkça teftiş eylediğim halde » 192 ve kir bulamadım. Bu genç Tirol kiz ahçılıktan başka bütün apartı. mani temizler, parkeleri cilâlar, safrada hizmet eder, gümüş ve ta- bak ve su takımlarını yıkard. Bu hizmetleri mükemmel yapıp bitir. dikten sonra temiz mutfakta ken- disi ve nişanlısı için (şanday) ö- rer, dikiş diker veya sofra örtüle. yini ve havlularmı ütülerdi velhş- sil bir an boş durmazdı ve İş gör. mekle eğlenirdi. İsviçrede, Tiralde epey köy ve her köyde birkaç ev genğim. Her evde çam ağacmdan döşeme tah- talarnı cilâlı denecek kadar par- lak ve temiz, mutfağı gül gibi ta. miz, evleri frenklerin (grenye) dedikleri çatı kalına kadar hayre- ti mucib olacak dereernde temiz, yatakları, imrenilecek kadar te » miz, kadm ve erkek köylüleri ve bilhassa çocukları gıpta edilecek kadar temiz gördüm. Köylerin #0- kaklarını, kahvehanelerini, küçü. elik postahanelerini, ufacık beledi- ye dairelerini evler kadar temiz gördüm. Yirmi sene evvel Avrupa- dan avdetimden sonra memleke- timde de senelerce ayni tetkiksti tekrar eyledim. Kuruçeşmedek! kö. mür depolarında çalışan, vapurlara kömür götüren amelenin, İşlerini bitirince halsiz ve mecalsiz düşüp kömür tozuyla kapkara olan yüzle. rini ve ellerini yıkamaksızm ya - mek yediklerini ve bu halde yat » tıklarını gördüm. Hangi vatmanı ve kiletçiye: “Her gün dokuz on saat ayakta ça- lışmak sizi yormuyor mu, yıprat- mıyor mu,, diye sordumsa' “Bu iş kimi yormaz ve yıpratmaz Ah, bittim beyim, bacaklarımda der. man kalmadı. Belim ağrıdan kur. tulmuyor. Zaten yedi seneden faz- İs dayanan vatman « veya biletçi - pek azdır. Şirket, çoğumuzu yedi senede çürüğe çıkarıyor. Allah be. ni bu işten kurtarsm,, cevabın aldım. (Sonu yarm)