6 Nisan 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

oj y L hi Nevyorkda küçük çocuklar için Mevçut binlerce kreşten bir tanesi bilhassa sinemayı çok alâkadar & den bir işle meşguldür. Bu müessese fotoğraf acentalarına, ilân müessese- lerine, sinema stüdyolarına isteni- len yaşta, istenilen boyda, bosta mi- ni mini sevimli bir bebek temin e- der. Farzediniz ki Rebisol — sabun fabrikası, reklâmlarının üstüne res mi konmak üzere üç aylık esmer, mavi gözlü yanakları bir veya iki gamzeli bir bebek arıyor. Derhal bu müeSseseye müracaat eder. Kreş de bu istenilen vasıfları'haiz bir çocuk muhakkak vardır. Sabun fabrikası derhal bu çocuğun annesile icabına göre birkaç aylık bir mukavele im- zalar,. Bu çeşit bir müessesede da mevcuttur. Stüdyolara — verilen film senaryosu bir çocuğa ihtiyaç hissettirirse bu müessese icap eden çocukları bulmak için halk hastane- lerine müracaat eder. Bol para ve- rir ve istediği şekilde çocük bülur. Karol Lömbar ve Cymes Stuvart' n son filmlerinde bu suretle kiralan mış bir çocuktan istifade edilmiştir. Fakat bu çocuğu aramağa başlama- dan evvel mini mini yavrunun sıh- hatini muhafaza için icap eden bü- tün tedbirler alınmıştır. Bundan sonra Losancelos doğum evlerinde Holivut bistenen evsafı haiz bir çocuk aran- mağa başlamıştır. Filmdeki çocuük | bir erkek çocuğudur. Fakat bu yaşta Yalnız henüz bir ayına basmamış ol ması ve fotojenik olması lâzımdır. Bu araştırma yapılırken Boni Bel isminde on günlük topuz — gibi bir kız çocuğu bulundu ve — derhal üç günlüğü 225 dolara kiralandı (bi- zim paramızla 276 lira). On günlük bebekler film çevirme- ğe başlıyacağı gün muhteşem siyah bir otomobil hastanenin kapısı ö- nünde durdu. İçerisinde bir — dadı, ihtiyatile şöhret kazanmış bir şoför ve rejisör muavini vardı. Çocuk bir gün evvel doktor — muayenesinden geçmiş ve film çevirmesinde — sıhhi bir mahzur olmadığı tesbit edilmiş- ti. Stüdyoda herkes Roni Beli bekli- yordu. Sinema dekoru bir banyo salonunu gösteriyordu. Burada ha- va cereyanı olmaması için icap eden bütün tedbirler alımmıştı. Salonun sıcaklığı gayet iyi tanzim edilmişti. Boni Bel dadısmın kucağında stüdyoya girdi.Karol Lombar,Cey- mis Stuart ve Lücil Vatson isminde: ki üçüncü bir aktris yerlerinde idi- ler. Artık filmin çevrilmesine hiçbir mani yoktu. Iİşıklar mümkün oldu- ğu kadar halifletilmişti. Rejisör: — Filmi çeviriyorum! dedi. Yıldızlar sözlerini söylerken kâ tip bir kronometrede saniyeleri sa- yıyordu. Çünkü yayrunun — bir defada otuz saniyeden fazla stüd- yoda kalamıyacağını doktor hatır- latmış ve bu şart mukaveleye yazıl- mişti. Onun için çevirme müddeti ancak yirmi dört saniye sürdü. Bir y E erkek ile kız arasında bir fark ol ma- dığı için bu mesele mühim değildir. çeyrek saat içerisinde herşey bitmiş ti. Yavru yalnız üç dakika yirmi sa niye ışık karşısında kalmıştı. Stüdyodan çıkarılan Bel — tekrar hastaneye götürüldü. Muayene edil- di. Sıhhati yerinde bulundu ve çocu: ğun annesi ve babası, yavrularının ) günkü çalışma ücreti olan 73 do- ları havi bir çeki alddar. Çocuğun gündeliğinden içtimal sigorta bedeli olarak 1,5 dolar kesilmişti. Bü kadar küçük yavruların sine- mada film çevirmesi hayli nadir va- kadır. Maamafih Mari 'Antuvanet filminin çevrilmesine on altı gün- lük bir çocuk iştirak etmiştir. Fakat Boni Bel alnının terile para kaza- nan en küçük insan değildir. Bu re- koru kıran çocuklar da vardır. Çün Bunun filmi uyurken çekilecektir. kü Amerikada panayır panayır do- | laşarak “hayatın — sırları,, ismini | verdikleri bir manzarayı teşhir eden heyetler mevcuttur. Burada vaktin- den evvel doğmuş çocukların kuluç- ka makinesine benziyen bir makine içerisinde mışıl mışıl uyuduklarını görmek mümkündür. İşte bu yav- rularda anne ve babaları — için iyi bir gelir olmuşlardır. Boni Bel, çevirdiği filmde Karol Lombar ile Ceymis Stuartın oğlu ro | lünü oynar. Fakat film aylarca de- vam eden bir vakayı — tasvir ettiği için daha iki mini mini bebeğe ih- tiyaç görülmüştür. Bunlardan bir tanesi yavruyu sekiz aylıkken tahay yül eden Silviya Makolur isminde bir kızcağızdır. İkincisi de Sekitay- lor isminde bir yaşında bir — erkek çocuğudur. Silviya Makolur film şevirirker. Boni Bel kadar itaatli olmamıştır. RESİMLERİN İZAHI: Üslle soldan tlibaren: Şarlü asker filminden bir sahne; “Şarlo acemi,, filmindi! Amerikan kömik filmlerinin en meşhill yıldızlarından birisi ile; sanalkârın ilk şöhrelini y0 pan Şüarlo hırsız filminin bir sahnesi “Şarla boksüre de.. Diğer resimler: Şarlonun 1915 de çevirdiği film” ler kisa filmleridir. Bu filmler üç, dörl hafla fı_—ı-rı'.aı'ıl"f: de çabucak çevrilebiliyordu. Resimlerimiz “Şarlo vVEİÇ| âemir müaske,, “Şarlo ifaiyeci,, filmlerine alllir. A Şarlo Çaplin elli yaşına basıyor. da Londranın fakir bir mahallesi olan doğmuş olduğuna göre nisanın 16 sında elli basacak demektir. Bu elli sene içerisinde Şarlonun şöhreli bütün dül yayı kapladı. Halbuki arlist doğarken sinema ve sİ" n 16 nisan 188? Vitechapelde yaşınd nemacılık pek iptidai ve pek basit bir sanalli. ! Ju müddet içerisinde sanalkâr bir taraflan tahia” j tin kendisinelverti1it Kabiliyetlen istifade — ederek; ğ L diğer taraflan çafışarak sinemacılığı yıkılmasına imkân olmadığını nettiği bir dereceye kadar yükseltti. Şarloya göre sessiz sİinema her türlü,* hissiyatı mimiklerle ifade Tırsalını veren mükemmel bir sanat sahası idi. Sessiz sinemanın inhilalı ve ölümü bu sevimli s:ııı:ılk:'ıı—ı da i'ı!ıli'ıı'clıî mü? Şarlonmun bundamn sonra hiçbir (lliu çevirMedtiğiul fârzetsekern diyerkadar' Çevirdiği Tilmle* otün ytrşadığını isbala kâfi M“l scektir. ll:rlf— onu bir havadis filminde görse dahi derhal çılgıncâ alkışlıyor. Hem de bu alkışlar, yalnız büyük şehirlere inhisar etmiyor. Küçük kasabalarda| hatlâ X.rnpı'll“](l.l köy köy dolaşan seyyar sinema truplarında dahi Şarf lonun meydana çıkışı derhal bir neşe kaynağı oluyor. Yi Şarlo ollı yaşına basacak diyoruz. Fakat Şarlonun yaşı yoklur. O ebedi; vasıyacak.. Hallâ Şarlonun me vcut filmlerinin kopyeleri birer. lınıl' orli ııl:ın Lnxlmlm dahi gene bu ismin unululması imkânsızdır. Zira o bit tip yarattı. Bugün Şarlo sayesindedir ki bayatın ıstırablarını, seyinçlerini tahakkuk etmiyen ümillerini ı)ıce öğrenmiş oluyoruz. x l:ııl'ı olarak > bilhassa arzularını, Halbuki çocuk huysuzlanıyor, bir türlü uyumıyordu. Ancak stüdyo- hu yu satlerce karanlık bıraktıktan ve İR iki yıldızın kolları arasında bir hay J“ li sallandıktan sonra uyuyabildi. Çocuk uyur uyumaz rejisöre müj hi de gitti: — Uyuduü. İs Işıklar tekrar yakıldı. Yıldızlar he yerlerine geçti. Ve film çevrilebildi. Çeki Taylor ise örnek olacak bır itaat gösterdi. Gül İdenilince güldü. Ağla denince ağladı. Çocuğu ağlatmak için karşısındaki adamın gözlerini oğuşturması, güldürmek için bu işten vaz geçmesi İ kâfi geliyordu. , W £ ç' n d Karol Lombar —- t ve çocuklar — PU İ