19 EYLÜL — 1938 Bir örücü neler anlatıyor ? Yaşasın velinimetimiz Güve Süvelerden âassa yaz yi kenlikler (1) Ühim birer sermayesi yüz Ür gidim yanayakıla gilvelerden Yordu şikâyet , > Aman bu güveler, aman bu güveler! | bu sene, onlara na naftalin hayret- ema ne... Bu güvelerden il, *$ boylu ve gözlerinden fıldır fıldir | İlşkiran genç erkek: “> Yooo bayan, dedi, güvelere dil u- &yınız, çünkü güveler, bence dünya- |, *0 Mübarek, en mukaddes, et sevim- > Köklerine kibrit suyu! M, tekrar itirazla sözüne devam | man, aman, aman, rica ederim, » © mübarek hayvanciklara irki - “meyiniz, yazıktır, günahtır, Bugün m o minimini, nermin vücutlu cıkları ben hiçbir hayvana tercih ik, ©. Bence ne ipekböceği, ne bal a taç batia ne kanarya, ne bülbül, ne Tu, ne güvercin, ne sülün, he kek- W6 bıldırcın, ne kuzu... Bence bunla- “lsbirisi güve denilen o minleik, ner- Vücutlu mahlükun yanmda metelik ü *aler. Onun için, ben ve benim gibi » A * Bevon dostlarım, ortalıkta güve ne | $ok olursa o kadar sevinir, o ka- keyifleniriz. Hattâ, mümkün olsa, Büve sevenler, dünyadaki bütün güve Yag wlahı ve çoğaltılması için eli - nz gelen her fedakârlığı yapmaya Kadim raz edecek oldu: © Lâkin bu çok zararlı mablükun. Bi onun sözünü kesti: Vay Evet, güve denilen düzyanın en se- ty,“ mübarek, cn mukaddes mahlü- *. > siz68 zararlı olabilir. Fakat biz- ta, izin anlıyacağmız küçük bayancı- EN Büve bizim velinimetimizdir. Düşü. tan kere, ortada güve denilen bu Map olmasaydı, şimdi ben sizin “Bizi nasıl alabilirdim? A in Anladınız değil mi? bu zat çarşıda Kay dür, Bir aralık gülerek bana ve: > Keza dedi, bayım, güve olmasaydı be Simdi yarım papelirizi ben nasıl Müygirdim? Şu halde yaşasın bizim 4, vetimiz güve hazretleri" Sa gülümsemeyle cevab verdim: Ki Ve kahrolsun naftalin cenapları! a, Ealirolsun ki kahrolsun! Lâkin ba Üy ; Dazan aralarına naftalin de kondu- Mg lde işte, gerek bu bayanın, gerek #üva sever zatm kim ozkn) yüzümüzü güldürü - * Belki de bunların arasma sizin ay, “$ olduğunuz naftalinler bayatmış, Sana da üzün zaman dolapta dura dura tini kaybetmiş, bizim mübarek elim, Bağa, İz de bu suretle faydalanmiş- Kbabbet artık tatlı tarafından açıl. duğu için örücüdasya sordum: Güvnlerden sonra sizin Yüzünüzü er nelerdir? el rem ütülerdir! Yani kumaş - ii yanıkları... Hele tezcanir ev *hmin. sinirli vasi gelinlerin, ka- hazretleri sonra günleri çalı ütüler, klar, , Için iş! örücüler Ir vasıtası Im parohk masuradır.... yıtsız hizmetçilerin, kullandıkları pek kızgın ütüler yok mu? güvelerden #on- ra bunlar bizim ikinci bir hayır sahibie- rimizdir, — Ütülerden sonra? — Ütülerden sonra, bilhassa yaz gün- leri çalılıklar, dikenlikler, sık orman 4- raları da bizim birer gelir casıtalarımız- dir. — Ne gibi? — Ne gibi olacak? yazm, bele pazar günleri böyel yerlere giden bazı bayan - cıklarla baycıklar, pazartesi sabahı el - | lerinde birer paketle bize damlar ve ©- ralarda dolaşırken, çalılara, dikenlere, yerden bitme ağaş dallarına, fundalara taktırarak sakatlamış oldukları etek - liklerini, entarilerini örülmek (zere bu - raya bırakırlar, — Daha sonra? — Daba sonra birtakım sert içkilerin de bize epeyce yardımlar: dokunur melk pazar, yahut pazârte; üse, ya arabaya, ya vapura binerken paçası bir tarafa taki. hp yırtılır veyakut da kendisi son filis. pit sağa, sola yalpalarken bir yerde ka» paklanıp pantalonun diz kapağı olduğu gibi ezilir. — Daha başka? — Bazı kavgalar da bir hayli işimize yaramaz değil hani! bilhassa alacaklı, verecekli kavgularında alacaklı borçlu - nun yakasma asılıp da zorluca bir çekti miydi, haydi, ceketin yakası aşağıya doğ- ra smtıverir ki bu biçim büyük yıruk. lar, iki buçuk kâğıttan aşağı örülemez. — Ya karı koca kavgaları! — Onlar ekseriya pijama ile yapıldığı için bizo pek hayır etmez. Malüm a, biz Yamacı değiliz. Bununla beraber, bazan, bay daha sokak kapısından içeriye girer girmez taşlıkta başlıyan saçsaça, baş - başa gelmelerden tek tük istifademiz olmaz değil! Bu konuşm arasında baktım, bi » a Devömi 7 incide Ne zaman olundu? UNDAN da harita üzerinde koca deniz üzerime bir çizgi kadar telgraf teile ceğim, demi lik deniz kablosu 1850 de, Manş denizinin altından Fransavia İngilterevi birlestirmiştir. O-zamanm tekaik | icat iz #öne ovvel, 1838 de bir İngiliz, de- nizaltından telgraf tellerini geçirmek için kab- Io kullanmayı düşünmüştür. Bu adam, masanın başin- İnglitereyle Amerika çizmiş ve buradan buraya ni lâstik bir boru İçinde geçire- O bu tasavvurunun plânlarmı İngilte- re ve Amerika hükümetlerine vermiş, fakat bu fikri- nin iyi karşılanmadığını görerek çok üzülmüştür. Fi hakika kablo düşüncesinin hakikat olması kadan sonra hayli zaman beklemek icab etmiştir. HABER — Aksam rosa İMESELE Harp patlarsa.. pı. | Almanya İsviçrenin bitaraflığına riayet edecek mi ? Isviçre sllâhlanıyor ve her hangi bir tecavüze arşı şimal hududunu tahkim ediyor 1914 de Belçikanin Alman orduları ta, tafından işgali, İsviçreliler arasında müs- takbel bir Fransız - Alman harbi sırasım- dn memleketlerinin de böyle bir akıbete uğrıyabileceği endişesini uyandırmıştır. Eski İsviçre hükümeti reisi Şultes, bir Almanya #8yahati sırasında Hitlere a- a şu suali sormuştu: “Silâhlı bir Avrupa ihtlâfı halinde Al- toanyanın İsviçreyi işgal etmesi ibtimali var mıdır?,, Hitler, bir harb halinde dahi, İsviçre bitaraf kalırsa, munhedelere ve İsviç . renin mülki tamamiyetine riayet edece. ğini temin etmiş, müstakil İsviçrenin Av rupa için bir zaruret olduğunu ilâve e- Gerek İsviçreyla daima iyi geçinmek ni- yetinde olduğunu söylemişti. Federal mecliste 1935 Martınm onuncu günü Şultesin yerine geçen Mottanm riyaseti altmda toplanan Federal mecliste Almanyanm bu teminatı tekrar edilmiş ve memnuniyet- 16 karşılanmıştı. Yalaız mebuslardan Hu, ber, Hitlerin verdiği bu teminatm ırkçı ve Alman ittihadı fikrini güden nazari. Yeleriyle tezat teşkli edip etmediğini sor- Muş, ve hükümeti müstakbel bir istilâya karşı askeri tedbirler almağa davet et- miştir, Bu sual Üzerine açılan uzun münakaşa» lar esnasında bazı mebuslar İsviçrenin bitaraftığının daima tehlikede olduğumu İleri slirerek milit müdafaayı temin «de, cek tedbirlerin derhal alınması lüzumu. nu müdafaa etmişler, bir kısmı Hitler ta- rafmdan verilön teminatın hususi bir mü Mâkat sırlsihda söylendiğini, biracnaleyk bu teminatın bird da resmüön ilân e dilmesini istemişlerdi. Nihayet Motta söz alarak, bu teminatf siyasi yollarla wlabilmek için Almanya ile İsviçre arasında uzun siyasi müzake, relere girişmek icab ettiğini, hususi bir konuşma sırasında bile olsa bir devlet re. İsl'tarafından verilmiş teminatın büyük bir kıymeti olduğunu anlatmıştı. Münakaşaların mahiyeti ne olursa ol- sun, ortada kat'i bir vakın var: İsviçre silâhlanıyor ve herhangi bir hâdiseye karşı hazırlanıyor. İsviçre topraklarının her tarafımda, hattâ kudutlara çok uzak yerlerde bile hava taarruzlarma karşı sığınaklar ha. zırlamak, tedbirler almak mecburiyeti konmuştur. Birçök güz maskeleri hazir. lanarak satınığa çıkarılmış, bunlarm sati- Şi hava taarruzlarına karşı müdafaa ku- rumunun kontrolu altına konmuştur. İs- vişrede. her çiftlikte, her köşkte, ve dı, şarıya tek bir işik bile sızdırmayan pan- curlar vardır, Cihan harbinden sonra, İsviçre, top » raklarmın muhafazası işin hiçbir tedbir almamıştı; İsviçrede herkes muahede - lerle temin edilen İsviçre" bitaraflığına riayet edileceğinden emindi. Milletler ce, iiyetinin biribiri üstüne uğradığı mu « ral meclisini ikaz ve vaziyeti olduğu gi- bi rütaleaya mecbur etmiştir. Diğer taraftan İsviçrenin istikbal harb, lerinde bitaraf kalması kendi menfaati iktizasındandır. İsviçrenin bu günkü re - fahını, biraz da, cihan harbinin devamı sırasında milletler arasi bir pazar yeri | l oluşunda aramak yanlış olmaz. Alman plânı Yalnız ortaya atılan şaylalar İsviçreyi korkutacak mahiyettedir, Birçok mem - leketlorde, müstakbel bir Fransız - Al, man harbi için hazırlanan Alınan plânı. nım Belfor istihkâmlarının cenuptan iha- tası esasına istinnt ettiğine dair şaylalar dolaşıyor. Alman ordusunun, bu ihata hareketini yapabilmek için, İsviçrede Hu. ning boğazından geçme mek oluyör ki bu harbin en ehemi birisidir. az müstakbel bir Ni Almanyanm, İsviçre bitaraflığına ria- | yet etmemeğo karar verdiği takdirde Alman orduları bütün İsviçre hudutla - rından içeriye akacaklar, Bunun içindir ki, Marttanberi İsviçreliler hümmalı bir faaliyetle şimal hudutlarını tahkim et , mektedirler. İsviçtelileri İsviçre Ma - ğihosu ismini verdikleri tahkimat plânı ikinci müdafaa hattımı hazırlamak csası- na dayanır, Bu hatlardan bir tanesi Rayn nehri Üserinde olacaktır ki bunun tahkimatını başlanmış ve hir hayli de | ilerlemiştir. Diğeri daha geride yapılmış yollarla bağlıdır. Onun içindir ki İsviğre hükümeti 47 milimetre çapmda yeni toplar almıştır. Bu toplar körkunç bit silâhtır. 3 kilomet- relik mesafeden gayet #ıhhatle nişan 8. br. Yalnız çok ağır oldukları için nakil- leri müşküldür. Frayburg topçu talim komutanı, geçen bafta verdiği bir konferansla İsviçre « yin müdafaa hazırlıklarından bahseder «- ken şunları söylemiştir: “Memleketimizin milli müdafaa bakı, mından hakikaten hususiyetleri vardır. O, sinmlde, cenupta ve şarkta kendisini ihata eden kuvvetli hükümetlere, bita » raflığmı silâhia müdafaa etmeğe makte- dir bulunduğunu anlatmadıkça bitaraf ka» lamâx, Ordumuz yeni vaziyetiylo hakiki bir icab eder. De- | noktalarmdan İ tekâmül eseri gösteriyor, Bu tekâmülü gördükten sonra emniyetle şunları söyl, yehiliriz: İsviçre topraklarma girmek is- tiyenler, her kim olursa olsun, memle - keti mlidafaaya bazırlanmış bütün bir milleti karşılarında göreceklerdir. Yeni bir harbin başlangıcı çok kor- Kunç olacaktır. İsviçreyi böyle bir âfetten korumak üzere askeri talim müddetini uzattık. Sİlâh almak için lâzrmgelen kre, dileri hazırladık. Memleketi, harb takdi. rinde kolay kolay girilemez hale getiri. yoruz.,, İsviçre ordusu İsviçrede daimi ve mecburi askerlik hizmeti yok gibidir, İsviçreliler askerlik- lerini hususi talim merkezlerinde üç sy, kk talim devresi geçirerek yaparlar. 20 yaşındaki İsviçreli, üç aylık asker- lik müddetini yaptıktan sonra serbest bi- rakılır. 20-32 yaş arasında ihtiyat nefe, ridir. 93 - 40 a kadar reditlik, 41 den 48 © kadar müstahfazlık müddeti sürer, Talim gören İsviçreli nefer, silâhı ve bütün mühimmatıyla beraber terhis olu- nur. Bu nefer muayyen zamanlarda ta, lim ve manevral; lâbıyla beraber ge- lir. Her İsviçreli her sene atış karargâh- larma gitmek ve muayyen fişenk atı- rak muayyen vazifeleri yapmak mecbu, riyetindedir. Bu sistemin belki birçok mahzurları Fukat buna mukabil esash bir faydası olduğu inkâr edilemez. Sefer - berlik halinde ordunun yenilen giydi « rilmesine, silâklanmasma ihtiy Asker giyinmiş ve silâhi olarak gelir. Binaenaleyh, #eferberliğin tamam! si müddeti yarı yarıya er: K İsviçrenin inşasma başlanan istihkâm, lert, yenisdn teşekkül eden topları, doğ- Üzere bulunan tayyareciliği ve İs- viğrelilerin dünyaca tanmmış cesaretleri, motörlü kuvvetlerle teçhiz edilmiş mü » kemmel bir ordunun âni istilâer karşism. da bir şey yapamaz diyenler var, Fakat Bölçika ordusunun kahramanca müdafaasınm cihan harbi akıbetinde ne- kadar müessir olduğunu hatırlarsak İs - viçrenin bu silâhlanmasınm sulh lehine hayırlı neticeler doğuracağı ümidini bes. liyebiliriz, vardır. yoktur. rma» “Mariyan” dan NEVROZİN Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma Nevralji, kırıklık ve bütün ağrılarınızı derhal keser. vaffakıyelsizlikler İsvigre büyük ede - İRENMNMEME İcabında günde 3 kaşe alınabilir. y 57) Ha, 7 Gesi İN olduğu anlaşılmış olur. müştür, arasındaki Lirkoln'o çekti. m vardir. yark bele bina yanip kül olmuştur. Manş denizine kablonun indirilmesi 24 saat sür- Nihayet 1898 de İngiltereyle Amerikayı birleşti- ren kablonun açılma töreni yapıldı. İngiltere kraliçesi Viktorya, Amerikan reisicümhuru Kealiçe bu telgrafında Atlas denizine kablo İrâirii- miş olmasından dolayı Cumhurreisini Bu vesile ile Nevyofkta bayram yapıldı. Her taraf do- natıld. Hattâ bu bayram gecesinin acı bir de hatıra- Çünkü bu gece &tılan havai fiçenkler Nev- dairesinin tutuşmasma sebeb olmuş, koca VE YÜ vasıtalarda noksanlığı düşünülürse bu işin nekadar zor binlerce © Kablo ilk telgrafı Centilmenin tarifi NGİLİZ mecmuslarından birisi “Cebtilmen kim. dir?,, diye bir anket açmım... ab gelmiştir. Biz bunlardan yalnız bir ta- nesini tercüme ediyoruz: Tsbil bu ankete “Centilmen içersi de diş: gibi temiz olan adamdır. O zenginlerin önünde eğilmez, fakirlere de hor bakmaz” Gururlanmadan kazanmayı ve şikâyet etmeden kaybet- r, tebrik ediyordu. Kadınlar ra şefkatle muamele eder. mağrur, kimsenin kuyusunu kazmıyacık kadar Alice. ve ihtiyarlara hürmetle, çocukla» Yalan söylemiyocck kadar nab, tembel olmıyacak kadar uyanıktır. Eline geçen her fırsatta fani dünyanın zevklerinden İstifade eder ve başkalarının da bu zevklerden tadmalarımı hoş görür.,,