13 Eylül 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

13 EYLÜL — 1938 nker oğlunu Konta tercih etti ?rısmı kaptıran kont artistlik yapıyor ü Güzel Konles q::o"lkada dedikodu mevzuu olan ye- İ? raman: Üyik kontesi 25 yaşında güzel bir lqh * İngiliz kontu İle evlendiği za- 'qızül ve hayatı dillerde dolaşmıştı. ıîmıttan ayrılması da ayni şekil- M İtülü ve dedikodulu olmuştur. %unnkontes kocasından bir bangerin %e evlenmek üzere ayrılmıştır. W ** Fiske, meşhur ve çok büyük erin oğludur. Fakat- herhalde Si Onunla evlenmeye sevkeden şey Meğıldıı— Çünkü kont da büyük bir Sahibi adamdır. "Wlk kontesi, kocasımdan ayrılıp, '&lh Bilisiyle evlenmek Üüzere Ame- Bittiği zaman kocası da derhal N onu takip etmiştir. Birçokları ıü%e:ski karısınm banger oğluyla ev- he mâni olacağını söylüyorlardı. %t Varvik kontu Amerikaya kendi Bilmiştir. Uzun zamandanberi sİ. t büyük bir heves besliyen kont, M dan ayrıldıktan sonra Amörika - u'üb Artist olmaya karar vermiştir. bk'lı—tn kont, Holivudda iyi derecede %tir Kontun eski karısıyla Mis- de Nevyorkta yaşamaktadır - K - | Ruüzveltin küçük oğlu n Cumhurreisinin küçük oğlu EIt Bir müessesede 250 lira ma- mıırdur Babasının servetine e Büvenmiyen delikahlı: ““Be- 'ervetim yok, çalışıp para ka- » Gdiyor. Olduğu üzere Con Ruzvelt bun- Ay evvel evlenmişti... ""ııır HABER — 'Alîsnm Dostasi »? h « Avda A bin lira kaza- | nıyordu; bugün aç sas| Londralıları hayran Kurnaz bir casus yakalandı 15 Senedenberi casusluk yapmış ve kimseye sezdirmemiş İngilterede Robinson Valker isminde 49 yaşmda bir adam casusluk suçundan dolayi mahkemeye verilmiş ve kendisi - nin on beş senedenberi casusluk ettiği meydana çıkmıştır. Robinson mühendis olarak bir şirket. te çalışmaktadır. Fakat bu sıfatla birçok hükümet sanayi merkezlerine girip çık- makta ve bu suretle birçok askeri sırla- rı elde etmektedir. Robinson Valker'in teşviki ile ayni iş- lere girmiş olan bir adam daha mahke- meye verilmiştir. Con Burk ismindeki bu adam da birçok işlerde Robinsonla be- raber çalışmıştir. Valker, evvelâ Burku yanına mühen- dis yardımcısı olarak almış ve kendisi - ne: — Size vereceğim bazı plânları çize- ceksiniz, demiştir. Her gece bir plân çiz- seniz yetişir, Buna mukabil size, plân başma 10 şiling, hattâ 1 sterlin verebi- lirim,.. Bu kârlı iş karşısında Burk hiç te- reddüd etmiyor. Çünkü teklif edilen iş hem gayet kolaydır, hem de hiç tehlike- li bir şey değildir. Fakat, Burk daha sonraları Robinson- la beraber diğer işlere de burnunu sü- kuyor ve onun casusluk faaliyetine yar- dım ediyor. Nihayet bir gün aralarında bir kavga çıkıyor. Kavganın sebebi, kazançların taksimidir: Burk, arkadaşının hesabma fazla çalıştığını, fakat nispeten az para aldığını iddia etmektedir. Ve ondan ay. rılıp tek başmma çalışmak arzusundaür. O gün Burk, elindeki mühim bir plânı bırakan lik günlerini Bir zamanlar ay. da dört bin liradan fazla para kazanan meşhur bir canbaz, bu gün beş parasız- dır. Köşkler, ko - naklar, atlar, ara - balar, yüzlerce dö- nümlük araziler bu gün birer hatıra o- larak kalmıştır ve Con Merit bu gün Coön Merit — — tavan — arasındaki bir odada yırtık pırtık elbiselerine sarı. larak oturmaktadır. Kendisi acıklı macerasmı şöyle anlatı- | yor: — Londranın en büyük tiyatrolarında oynardım, En büyük meharetim ip üze- rinde yürümek, hareket eden direkler üzerine atlamaktı ve daha bunun gibi bir çok hünerler gösterirdim. O kadar bü - yük bir göhret kazanmıştım ki, bütün Londra halkı beni görmeye köşuyordu. Hattâ, başka şehirlerden de sırf beni görmeye gelenler pek çoktu, Bu vaziyet karşısında beni bütün ti - yatrolar paylaşamaz oldular ve çalıştı. ğim tiyatro Ücretimi kısa bir zaman zarfında on misline çıkardı. Gece ön ikiye kadar tiyatroda çalışı- yoör, ondan sonra arkadaşlarla#beraber barlara, içki yerlerine gidip sabaha ka- Dünyanın en meşhur atleti * * Robinsona vermiyor ve kendisi alıp gö- |. türüyor, O zaman Rohinson Valker, Burk'un bir hükümet casusu olmak ihtimalini ve kendisini ele verebileceğini düşünüyor ve derhal gidip arkadaşını evinde buluyor. Fakat, yine anlaşamıyorlar ve bu mese- | leden sonra casuslukları meydana çıka- rak ikisi de tevkif ediliyorlar. Robinson Valker mahkemede suçunu İtiraf etmiş, on beş senedenberi Alman- ya, İtalya ve Rusya hesabma casusluk ettiğini söylemiştir Casusun çaldığı plânlar arasında mü. him bir tayyare topu plânı da vardır, Plân casusun evinde bulunmuştur. Fakat düşmana bir kopyasının gönderilip gön- derilmediği belli değildir. Kendisi, plânı |.. — yeni çaldığını, hiçbir yabancı devlete tes- lim etmemiş olduğunu söylemektedir. Muhakeme, diğer şahitlerin celbi için başka bir güne bırakılmıştır. - w ” Şuşnig ağır hasta Viyanadan ingilizce “Taymis,, gazete- sine bildirildiğine göre, eski Avusturya başvekili Şuşnig ağır hastadır ve bu yüz- den, yakında başlanacak olan muhake , mesi geri bırakılmıştır. Şuşnig müthiş bir sinir buhranı için- dedir. Kendisinde eskidenberi bulunan sinir hastalığı, son hâdiseler üzerine, Belveder şatasu ve Metropol otelindeki mMmahpusluğu esnasımda artmıştır. Froyd Çenesinden ameliyat oldu Avusturyanın ilhakından sonra, İngil- tereye gitmiş olan meşhur doktor Froyd Londrada geçen gün bir ameliyat — geçir. miştir. Âlimin yakın arkadaşlarından bi- ri hastalığın endişeyi mucip olmadığını, ameliyatın çenesinde yapıldığını söyle- miştir. Froyd çenesinden bir kere daha ame- liyat olmuştu. Bu ikinci ameliyat için de Valter Corc 1882 de ve 1938 de. Kırk, kırkbeş sene evvel dünyanın en meşhur atletlerinden biri olan İngiliz ko. şucusu Valter Corc buğün seksen yaşın- dadır. Valter Corc dünyada en — fazla rekor kazanmış atlettir. Birçok sürat ve muka- vemet koşularında, Milletlerarası müsa- bakalarda, muhtelif tarihlerde, kazandığı şampiyonluklar on ikidir. Bugün 80 yaşında zayf bir ihtiyar olan eski atlet, bulunduğu bir beyanatta şöyle diyor. I “İçki olarak yalnz bira içerdim. Fakat çok fazla ig,erdim Bundan zarar değil, şişmanlamamak için kendimi ıemekten kestiğim zaman yalnız bira ile ekmek yer dim.,, | birinciyi yapmış olan doktor Viyanadan çağrılmıştır. Froyd henüz hastanededir ve bir müd- det daha kaldıktan sonra yakında çıka. canbaz ı * - Bir evin tavyan arasında İhtiyar:- deolduruyor dar eğleniyordum, Şampanya şişeleri pat İiyor, masamızı bar kızları doldurüyor - du, : Eğlencelerde — harcadığım paralarla kalmıyor, ayni zamanda bütün arkadaş- lara bol bol para dağıtıyordum, Öyle ki, gündüz elime geçen para gece savrulup gidiyordu. Bir müddet sonra, artık yaşım ilerle, miş, canbazlık yapamaz bir hale gelmiş- tim. Elimde de pek az bir param vardı. Bunları da yedim, kısa bir zamanda bi- tirdim, Ne yapacağımı düşünüyordum ve bir iş arıyordum, Fakat o sırada bir yörden bir mirasa kondum, 300 bin lira kadar bir para al- dım, Bu beni tekrar sefahate sevketti. Şimdi kumara da başlamıştım. Kumar - dan sonra at yarışlarındaki bahislere merak sardım. Bahse girip bir at üzeri- ne 2000, 3000 lira koyduğum ve 30 bin, 40 bin lira kazandığım olmuüştür. Nihayet o paralar da suyunu çekti ve ben yine beş parasız kaldım. Artık hiç bir iş yapamıyacak hale gelmiştim, Bu. gün de bu vaziyete düşmüş bulunuyo- rum... Vaktiyle paraları beraber yemiş olduğum arkadaşların çoğu şimdi zen « gin. Fakat hiçbirinin bana yardım etti- ği yok,;, Con Merit'in hayatımnda sükünla geçir- diği bir safhası daha vardır, o da dolan- dırtcılık suçuyla beş sene hapiste Yüt - masıdır, Paraları har vurup harman Sa- vurmağa, mirastan ve kumardan para kazanıp harcamağa alışmış olan adam, herhangi bir işte çalışamamış, para bul- mak için türlü sahtekârlıklara, şarlatan- lıklara başvüurmustur. Bugün hapisten cıkmış bulunuyor ve bir evin tavanarasımdaki odasında ihti - yarlık günlerini dolduruyor. Diri diri yanan tayyareci Havadayken. bayıldığı zannediliyor İngilterede bir tecrübe pilotunun bulut- lar arasından tayyaresi ile beraber düşe- rek diri diri yandığını — yazmıştık. Bu feci kazanın tahkikatı devam etmektedir. Kazanın sebebi olarak iki ihtimal ileri sürülmektedir. İhtimallerden — birine göre, — tayyare, mukavemet edebileceğinden fazla bir sü- ratle gidiyordu. Çünkü, kazanımn olduğu yer civarında tayyarenin makine aksas“ mından iki küçük âlet bulunmuştur. Mu- ayenede bunların, kazadan evvel düştüğü anlaşılmıştır: Demek ki tayyare son de- rece büyük bir süratle — uçuyordü ve bu sürat içinde sarsılan makinenin bazı yer. leri sökülmüştür.. Bundan sonra da mo— tör durmuş ve tayyare yuvarlanmıştır. İkinci ihtimal ise, pilotun bayılmış ol- masıdır. Filhakika, tayyareci Con Hind- marş geçen sene de böyle bir bayılma va. kası geçirmiş, fakat tayyare yere yuvar* lanmadan evvel ayılarak kendisini ve ma kineyi kurtarmıştı. O zaman pilotu mua- yene eden doktor, Conumn 5 bin metreden yukarda bayılabileceğini, bu kadar yük- sekliğe ancak hususi bir boru ile oksijen teneffüs ederek çıkabileceğini söylemişti. Halbuki, Con Hindmarş bu son uçuşuna oksijen maskesi takmadan çıkmış, fakat, tayyaredeki âletin — gösterdiğine göre, 6 bin metreye yükselmiştir. Binaenaleyh, pilotun gene bir baygınlık — geçirdiği ve tayyarenin başıboş kalarak yuvarlandığı da kuvvetle muhtemel — görülmektedir. Belki de, kaza bu şekilde vukua gelmiş, tayyarenin o bulunan iki makine akşamı da kazanım ilk anlarında düşmüştür. İki kaza âmilinin de ayni zamanda — vuküa gelmesi ihtimalden uzak değildir. caktır. — SĞ —. Ş -— görmek hiç de gayritabil değildir. | telgrafr şöyle bir cümleyle bitiyor: edilemez.,, verecek barut fıçısını yer buluyor.. Ö M A A M M bahset. Sinirlerini yenip başka tellerden ses çıkarsan bile herkesin: de bu peşrey çekilir mi?,, diye bağırdığını işitmek, yahut dudak büktüğünü 13 rakamı şeametini 12 ye yükleyebilecek mi ? | ı B UGÜN, başka şeylerden bahsedeyim, - dedim, fakat, gene günün mev" zuundan dışarıya çıkamıyorum: Harp mi? Sulh mü? ' Günlerdenberi, dünyayı heyecanlandıran bu mühim vaziyet sinirleri öyle ı germiş, herkesi öyle kayramış ki istersen başka şeyler düşün, başka şeylerden | “Bugün Dananın kuyruğu, Nürembergteki nazi kongresinde Hitlerin söyliyeceği ' nutka bağlıydı. Dün gelip çattı. Bugün, dün üzerinden bir gün geçmiş, nutuk ' yirmi dört saat değilse bile on küsur saat eskimiş bulunuyor. Sanılryordu ki Almanya, daha — doğrusu Hitler, büyük devletlerin ı aldığı cephe karşısında Südet işinde havasını dağıtacaktır. Umulan olmadı. Hitler kös dinlemiş gibi gene bildiğini ’ okudu. Kapadı gözünü açtı ağzını. Üç buçuk milyon Südetin, Çek tazyiki al- | l yumuşaklık — gösterecek, harp tında inlemesine tahammülleri olmadığını, icap ederse onlara yardım etmek. ten çekinmiyeceğini söyledi. Şimdi ne olacak? Nutuktanı sonra gelen ilk ha- berler şimdi de vaziyetin aydınlanmasını Alman manevralarının bitmesine, Südet - Çek müzakerelerinin sonuna bağlıyor. Bahsetmek istediğim Londra “Bu intizar müddetinin ne gibi sürprizler doğurabileceği şimdiden tahmin Demek ki Hitlerin nutku gerginliği izale şöyle dursun bilâkis teşdit etmiş bir vaziyette:. Üç buçuk milyon Almanın Çek topraklarında Avrupayı ateşe tutuşturmaya teşebbüs etmeleri Hitlerin nut, kile daha kuvvetli bir ihtimal dahiline girmiş bulunuyor. Velhasıl bugün, har- bin patlamasına dünden daha çok intizar edebiliriz. Harp patlarsa, bu, ne Südet, ne Çek meselesinden olacaktır, bence, sebe, bini Hitlerin Südetlere verdiği cesarette aramalıdır.. On üç rakamının uğursuzluğunu on ikiye yükliyecek bir harp çıkar* sa ne olacak? Bu ayrı bir meseledir. Bu meselenin münakaşasmı, politikacıla- rımıza bırakiyorum. Benim bahsetmek istediğim asıl mevzu şudur: 13 rakamı hakikaten şeametini 12 ye yükliyebilecek mi? Dikkat edilsin, Hitlerin nutku gazetelerimizde bugün yani ayın 13 ünde — rr