Yazan: Rahmi YAGIZ E.13 limanı panliğs verirken Plengideryada sükün hüküm sürüyordu — AN Büyük bi Harbin ilk günlerinde donan. râlı ve dönanm son (Paşa na i Bu arada iki fırkaya arasından Abdülâzi esk rından istifade edil ayrılan filoların mek bırakıl Düşman tr fona Akdeniz boğazını ya aldıktan ve... Üstelik tek- 27 forseleri Çanakkale harp ra, hare- ması abluka rtarlanan mımtakasını kâtını yalnız altüst etikten K denize red, 1 boğaz müda ikinci fırkayı bu arada Me- bir kale | maksadiy' faası içi dığım gi seyyar istifa manından kalma ! e demerle gemiler ayrılmış; topla | zere bir tarafa | | i eryayı da Yedikule o- ) tu, ziz zamanımda dün- | birinci sınıf deniz kuvvetleri aras donanmasının ilk yanın >elerde muhtelif hiz- 1877 - 78 (93 Harbi), - Rus seferinde, ra sırasiyle nde, Balkan, ide yaptığı çalış çoktan tabii ömrünü tamamlam, ürle hak kazanmışt t, Abdülhami din 33 senelik mut- hmal edilen aşlı (Peleng) büsbütün bakımsız kalmış saçtan zırhı delik deşik olmuş. tahta güvertesi zamanla, köhmeleşmiş, destroyer bir ça- tanarlan daha az mukavim bit duruma girmişti Amiral Ozidomun müdahalesiyle köh- ne gemilerden şamandıra. korkuluk şek linde istif; Italyan salarla teka- wwvetleri ara ince ya ati mbul fimanı- k vazifesiyle Yediku- ıkılmış. Burada harp bo- letilmesi kararlaştırılmıştı. limanmda makarışıklık 13 ün akını günü İs- tinyede Osmanlı filosunun destroyerleri pılan top ateşleri le Pelenge de a yle bir taarı mal vermek değ bunu akla getirmiyen gemi süvarisiyle hatı işin farkında bile olmamtış- Peleng da tam bir sükün vardı. at, mutad vardiyalarına ba- kıyorlar. Rasıtlar aylardır gözetledikleri alışan gözlerini fazla dikkatle yor- orlardı. yunda düşman tah- destroyerleri ara laşmasını ca büa nın ağı le önlerinde b: yunca beki İsatnbul meydana getiren E. an ye setmiş, suy mağa lüzum gör abah İstinye ) iri ile Ostnanlı a geçen ateş Lütfi kaptanla ikincisi İzzet kaptan çay içerlerken duymuşlar, fincanından ilk yudumu alan Lütfü bey seslere kulak ki abartmış - salvo gümbürtülerini dinle. da boş bakışlarla kens i — Galiba gene bir hava şenliği var! ik nci; bu söslerinden mak- diniz kaptan bey.. Hava şenliği — Baksana.. Gümbür atılıyor. Gene İngiliz tayy: galia! — pAZnnetmem.. Çanakkaleden vermediler. — O kuzgunlar her zaman görüli ni İzzet bey?.. Gizli geçmişlerdir. — Süvari bey.. Ben bü top *eslerini tayyare toplarma pek benzetemiyorum. k destroyer toplarının sal. gümbür toplar areleri geldi telsiz vosunu andı LüHi kaplan ikin bekçilikten doğma bi şüyle cevap vermek istem ice bakmış son: r alaylı göz süzü- ona tuhaf DİRİ İt kilan: Tuhaf adamsın, süvari | | ler düşünür, tuhaf fikirler » Bilmem bu bize, Osmanlıla- if i midir, nedir? İstanbul limanında destroyer top- patlaması görülmüş, i biraz daha sürseler Rus donanması Karadeniz boğazını geçti, gel rinci fırkayı topa tutuyor. Diye iddia da bile gecikmiyeceksi İzzet kaptanın bu sdlere canı sıkı muştı. Süvari sözlerine devam ederken ikinci ve daha yakın bir infilâk duyul- du... Lütfi kaptan o sözlerine ara verdi. Yerinden kalktı. İzzet bey — Bu inlilâka ne buyurulur? Lütfi bey biraz bozulmuş bir tavır dı. İzzet beve cevap verecek yerde kapı önündeki postaya seslendi: — Posta! giren neler kumandanına pa- ça ri emri bastırdı: -— Bana bak oğlum.. Fırla yukarı. Bas vardabandıraya sor.. Nedir bu gü- rültü.. Çabuk bana haber getir. — Başüstüne efendim. sordu: al. dakika sonra tekrar süvari. di, Lütfi beye izahat ğındaki vardiya Fa' Ö. limanda bir siyah duman göründü- e bakmamış mı? — Bilmiyorum efendim. Fakat gözle buradan liman görülür gibi az uzaklıkta değil, Belki dürbünle bakmıştır. Bu malümat Lütfi kaptana Postaya: — Peki. Git Dedikten ve nefer odada bir iddiada pi dam tavriyle söylendi: — Limandaki infilâk ve ? Ya bir cephane sandığı patla. ut ta bir kaza filân... udan bir ifadeydi. İzzet nin gözlerine. inanmamış erken mukabele etti: nüniyetinize diyecek yok Lütfi y nız biraz da etraflı muhakeme yürütmek işin doğru tarafını bulup çı- karmağa yaradığı için her meselede fay dalı bir münakaşa ta Bara lırsa biraz evvelki top sesleri ondan son | ra duyuları infilâk, rasıtaltın gördüğü ah dumanlar bir tehlikeye delâlet et- kâfiydi. çıktıktan son le sordu: gibi tehlike bu?.. Süvari sıkıntılı. bir — Arlamadım.. Ne İzzet kaplan izah etti: — Bir iki gündür ortalıkta dolaşan şayiaları hatırlarsanız. — Hangi şayiaları.. Ortada dönen bin bir şayiz var. Var ama hepsi de bir- birinden üstün uydurma şaheserleri... (Devamı ke) Yurttan manzaralar Bolvadine Bağlı olan Çay, .i onda; ka dar iki Ama bu tuhaflığı sade sana mal etmiye- (de bw güzel şoseyi görüyorsunuz. lim. Hep öyleyiz. Durup dururken yok. 9 ei yle yi yayar salağa, aazamaerazndaz Anadoludan reportajlar Doğudan nak- led'len aileler İlkişer odalı, ahırı ve suyu ayrı yeni binalara yerleştirildiler Balıkesir, (Anadol umuhabirimizden) — Şimdi Bingöl valisi bulunan Saib O- kayn Bur bulunduğu #. ralardaydı. konuşuyordum. zli idareciliğe temas dur valiliğinde Kendisiyle Balb Ok ettirerek: — Hükümetin kalkınma düşüncesini tahakkuk ettirecek icra vasıtaları sade- » İş bilir ve enerjik valile- rin vücudu bu memlekete çok elzem: Bunlarm yeri boşalmamalı, ayni kiymet te yedekler bulundurmağa hazırlanma - Yıyız. Demişti, ce valilerdir, O günden bu yana üç sene geçmiştir, bu sözler hiç aklımdan çıkmaz. Biraz dü- şünürsek bu sözlerin nekadar doğru ve yerinde sarfedilmiş olduğuna derhal in- tikal ederiz. Vali deniheo gözümüzün önüne koca ığınla vazife ve mes'uliyetleri otnuzlarma almış bir i. dareci gelir, Öyle bir idareci ki, yapa- cak, yahut yıkacak, Bunun için her gey- den önen dirayet, bilgi, kadret ve cosa- ret gibi hasletlere ihtiyaş var. Fakat 1 üzerinde toplamış in- sanları kolayca bulabilir miyiz? bir vilâyetin müdürü, rla bütün bu vası Aradığımız bulunca da ons tereddiiğ | etmeden “müsteshalık,, pay'esini var - | mek hissini duyarız. İşte Balıkesir valisi muhatabında der. hal bü hissi yaratanlardan biridir. Et « | hem Aykntun hakiki kiymetini 1& İki yil önce buradan geçen sayın İsmet İnö- tik, nllnün ağımdan öğrenmi Babik başvekil onu Balıkesirliye “mil. kemmel bir idareci, kıymetli bir vali ye tanıtmıştı. Şimdi aradan iki yıl geçi m ve elektrikli bir na arajt ağaç hklı ve muntazam bir şöse uzani yor. Ve görliyoruz ki bay Aykut, seym İnönünün sözlerini, vücuda getirdiği 6- serierle teyid etmiş ve böylece manevi bir borcu eda eylemi; Onu makamında ziyaret ettiğim zaman pek meşguldik. Odasmda eli istidalı ye- di sekiz kişi vardı. Beni görünce çehre- #inde bir tebessim belirdi. Oturmaklığım İçin yer gösterdikten sonra, masasnm etrafına gıralanmış olan istida sahible - rins dönerek onlarla konuşmağa başla- âr: Arkadaşlar, tekrar ediyorum; bu iş adliye İşidir. Bu ihtilâfin mahkemeye intikali takdirinde adalet ve hakkaniyet. lâ netleeleneceğine şüphe yoktur. Fa - kat adliye davayı tahkikat, tetkikat ve ive merkezidir. Bilha Vaktiyle Ali Çetinka:| Balikesirde inşası bitmekte yanın karargâh kurduğu Ayvalıkta Muradeli kö- yünde dört odalı bir köy konağı yapılıyor. Köylü, o karargâhta müteaddit akar çeşmeli bir meydan hazırlayacak ve bu mey- dana Çetinkayanın ismi- ni verecek. ——— keşif kanallarından geçirmek ihti; yaemı duyacaktır, İki taraf vekiller - tutacak, reatraf 'vapacaktır. Ayrica aranızda bel ki de iğbirar belirecektir. Bütün bu do, lambaçlı yolları terkederek benim dedi- ğim şekilde hareket etmeniz dahs mu- vafık olmaz mı? Ben sizin aranızda do- Zan anlaşmamazlığın neden ileri geldiği- nİ tamamen kavradım. Bu işi sulhen hal. letmenizi arzu ediyorum. Beni kıracak olursanız köyünüze bir daha gelmem. Vali söylüyor, ötekiler dinliyorlardı, Anladım ki bu adamlar köylülerdir. Lâ- kin kıyafetlerinden köylü oldukları bile belli değil, Tahmin ettim ki ya bir sır anlaşmazlığı, yahut bir su ihtilâf için valiye başvuruyorlar, İlbayın, * nüze bir daha gelmem, şeklindeki sözü bunların Üzerinde bir 6- İektrik tesiri yaptı. Hep bir ağızdan ve sanki daha önce tasarlamışlar gibi: — Sen bilirsin, bayım, Dediler ve öğleden sonra tekrar gel. mek Üzere çıkıp gittiler. Oda böş kalin. ön Etem Aykuta: Gazetemiz adma beş on dakikanızı iş- gal etmek istiyordum. Görüyorum ki çok meşguldüsünz. Bana randevu ver - mez misiniz? dedim. gitmz. Gazetemizi dalma okur ve hüsul bir sempati besle: Siz de ona mensup bir zazeteeli olduğunuz için den çok memnun kaldım. Olurunuz, 'Ba- dece hususi mahiyette bol bol konuşa - lum. Bana İstanbuldan, İzmirden ve gez- diğiniz diğer memleketlerden, mümkün. s6 bizim idareci arkadaşlardan bahsedi- niz. Gazetecileri dinlemek çok hoşuma gider. Evveleo de böyle yapmıştı. Ona Ban- dırmarn tosadüf ettiğim zaman, sual #or mama vakit bırakmadan sualleri sirala- yevermişti. tim: Kendilerine bunu hatırlat « — Nedensa, dedim. Benim gazetecili. Zim sizin karşımızda iflâs ediyor. Bu sözümden müteessir olduğunu his- settim: — Meseleyi, dedi. Bu cepheden müta- len etmeyiniz. Bu bir prensip işidir. Vi Myet hakkımda benden mufassal malâ , mat istemekle kalmiyacağının biliyo- rum. Herhalde meydana getirdiğimiz e- serleri de benim ağzımdan. tesbite çalı. Güldü, Ve bir nebze düşündükten son- ra cevnb verdi: — Ben, gâzeterileri severim, Fakat gazeteye söz söylemek nedense hoşuma kün dü İssebemı 200liira ile 1000lira kıl metinde ev yapmak sır Balıkesir valisi bunu ve vilâyetin her tarafınd büyük inşaat faaliyetini anlatıyor olan köy mekteplerinden bii şacaksınız. Halbuki bunlar ote İ işlerdir. İsterseniz size şim olduğu gibi, sadece havadif bazt malümat vereyim. İlbayla bu kadarek koni eksik olmu; yordu. > Bütün bu işler arasmdt Mİİ li, yapılmış olan işler Zİ nun gabitlaştirdiği prensiptö” makla beraber, yapılmakta e zerinde kısa da olsa izahdt * sirgemedi: — Doğudan buraya bir asri di. Bunlardan bir kısın çeki kemmel evler ve ali bir kısmına da köylerde & k tevzi edilerek yeni Evli EŞİ phi İeti ve Kızılay kurumu uğ de göre ikişer yüz lira g9 yedi, halli ihtiyaç ve icabet göz çal rak bu evleri plân üzerine pi şündük ve biner lira kW©* gö yaptık, Bu evler ikişer bi ahırı ve suyu ayrıdır. rol şarkir alleler şimdi bu güzel nalara yerleşmişler v8 is meşgul olmağa başlamışlarö” di — İki yüz lirayla bin Ji” yapıyorsunuz? a — Köylünün müşterek ri temin eylemiştir. Kimseyi ” ed Sadece bamiyetleri hareket? le isteğimiz tahakkuk otti. > etil leri gören yerli köylüler racaat ederek kendilerin? * bu şekle çevirmek istedik” mektedirler, — Bir nebze de diğef open işir misiniz? ge — Ayvalığın Badoz e darma karakolu yaya. KEZ İ ğın Muradili köyünde dört yy konağı inşa ettiriyoruz. > le saym Ali Çetinkaya kars e tur. Köylü o karurgöhte bi © pacak ve müteaddid yerle meler koyarak meydani ismine izafe eyliyecektir. Dursunbeyin Gökçedağ, Sığırcı, merkezin Divrisöi ” de de yeni inşaat vardir. Sındırgının Göğertepe 2 şast devam etmekte olan 1 6 et. met konağı bu hafta bi e ye” yeri 2 #r. Bu evlerin inşası içi Erdeğin Tatlısı köyün tep yapılmaktadır. Bandırmanm Prama Kö mütenazır güzel bir seri - köyleri rguntazam yollari * dık. Bütün yol işi bu peft9 ları orası köylünün mesi yor. EE Sındırgıda yapılmakts dairesi de bitti. Şim4; d€ lediyn binasnm sz # 7 Bütün işler bu yil > i Bu sene Edremid, AY a niya ile civarında yıllardı memiş derecede mehrvl bol © üç karada zeytin mahsuli lar Balıkesirin sesli yi Önümüzdeki itihsalin ten azalmış olan resmi Va hakkak bitireceğiz. ; yet