12 HAZİRAN — 1938 lagiliz albayı Treskert'un hayatına dair bin bir esrarlı hikâyzler anlatılırdı Si Yazan: Mahni YAĞIZ Mİ | — Yanındaki iki yabancı kim? — Umar yavancı değil o canım; talim beyetinden mütehassıslar | — Uzun boylu zayıf olanı müteha onu tanıyoruz. Ya öteki amiral kılık! Lİ Torpido mütehassısı Halifaka donan. mâ zabitlerinn pek yabancısı Onu tanımıyanlar azdı. Fakat harita mü tehassısı miralay Treskortu çuk mahdut kimse tanırdı. Senelerce evvel Karade- nizin yarıda kalan harilasımı tamamla. inak donanmaya deniz haritaları temin €tmek, ayrıca Türk denizcilerinden hari. ta mütehassısı yetiştirmek üzere dolgun Ücretli bir mukavele ile getirtilmiş olan Treskort, az çalışır, çok içer, İngilizden ziyade İtayana benzer bir adamdı. Pan. talonunun arka cebinde daima dolu bir Viski şişesi bulunur! günde bir iki şişe boşaltmadan bir iş görmezdi. Bu dam ne yapardı; ne yapmıştı? U- Zun çalışmalarının neticeleri nelerdi? Bu nu bilen yoktu. Başta OBahriyenazın olmak üzere kimse Treskortun ne iş gör düğünü anlamamış, anlayamamıştı. Kasımpaşadaki divanhanede bir daire. si vardı. Fakat oraya nadiren uğrar, Bü yükadadaki köşkünde vakit geçirir, ak. şam üstüleri ada önünde duran kotrasına biner, dudaklarının arasına sıkıştırdığı Piposunu eme eme engine açılır, Hayır. $ız adalarıri etrafında dolaşır, bir viski şişesini boşalttıktan sonra döner köşkü. «De çekilirdi. Bu gezintilerine, bazan bir “wiki gece için köşküne misafir gelen genç Rum delikanlıları da iştirak ederlerdi. Miralay Treskortun yaşayış tarzı mu. hitte derin bir tecessüs o meydana getir. miş, İakat hal ve tavrındaki (İngiliz) liği hiç göstermiyen Treskort evinin ve ya- Şayış tarzının esrarını tam o (İngiliz)ce muhafuza edebilmiş, kimse onun hakkın. da bir şey öğrenememişti. Treskortun hayatma (dair bin türlü €rarlı hikâyeler vardı. Bazı mehtaplı Yaz gecelerinde, köşkün çamlı bahçesinde birkaç delikanlının iştirak ettiği içki & lemlerinin yapıldığı bütün adada çalka. nirdı, Treskort bekârdı ve... o köşkünde Yalnız başına oturur, yanında adam na- mina iki ihtiyar İngiliz uşaktan, nezare. tin verdiği iki emirberden (başka kimse bulunmazdı. Emirberler ekser geceler son Vapurla İstanbula dönerler; genç misafir lerin gelişi de bu akşamlara tesadüf eder Limbos, mister Halifaksla omiralay donanmaya getirdiği gece bir €mir ısdar etmiş; bunda: “Ertesi sabah o Marmaraya açılarak "Be torpido endahtı yapmak üzere destroyer İilotillâsının hazırlanmasını,, bildirmiş. Ü. Destroyer filotillâsı komodoru Takı bey akşamdan bütün filotilâ süvarileri. Dİ Muavenette toplamış, onlarla semimi hâsbihal yaptıktan sonra: ıslar, demişti, yarın Halifaks torpido atışlarını deneyecekr hepimiz ha Zırlıktı bulunalım. Öyle hissediyorum ki bu İngilizler, bizi nezarete iyi yetişmemiş le kösterecek bir rapor tanzimini mış bulunuyorlar. Kimse Hakkı beyin bu sözlerinden bir — değildi. | seneler için İngiliz muallimlerin donan- mada kalmasını temine uğraşıyor. Muvalık verilen bir rapor, bilhassa torpido atışları hakkında (o verilecek bit rapor, Cemal paşanın çoktandır düşün düğü ihtimali tahakkuk ettirebilir ve... Hakkı bey durdur, tereddütle etralına bakındı, ilâce etti; — Amiral Limbos istifa etmek İstemese bile istifaya mecbur ettirilir. İşte sebeb bul. Zaten Halifaks buraya kendiliğin. den gelmedi, onu amiral da getirmedi. Bizzat nazır; vereceği rapora göre talim heyeti hakkındaki kanaatini tesbit etmek için Halilaksı buraya gönderdi.. — Demek sabahleyin torpido atışlarile meşgul olunacak! — Yarınki manevra ve tatbikatı bu teş kil ediyor. Emir de geldi; onu şimdi ya- ver size verecek. Yalnız bir şey daha dü. şünüyorum. Mütehassısa bir de gece hü- cumu tatbikatı yapmamızı teklif edece. | Peniz sporları ötedenberi ğim. Nasıl, ne dersinizi Bütün süvariler bir ağızdan cevap ver. diler: — Çok iyi olur! — Bu suretle filotillânın mükemmelen yetişmiş olduğunu isbat ederiz! Konuşmaların sonunda herkes kendi gemisine dönmek için ayağa kalktığı si. rada Cemil kaptan komodordan sordu: — Hakkı bey, biraz evvel yarınki tat- bikatın mahiyetini anlatırken Halifaksın manalı bir rapor vereceğinden, bu suretle İngiliz talim heyetinin donanmadan ay. rılmasını tehir edeceğinden bahsettiniz! — Evet! — Halbuki amiral böyle bir menfi ra. por verdirmek maksadında ise ve Hali. faks da buna karar vermişse biz ne yapar sak yapalım onlar bildiklerini okuyacak- lardır. — Ona imkân yok! Çünkü menfi ra. por verilince nezaret bunun sebebini ben den soracak, bu kadar zamanda neden bu işte muvaffakiyet gösterecek bir rad. deye yetişilmediğinin sebebini istiyecek. Benim vereceğim cevap da nazırı, bizzat huzurunda manevra yapmak üzere da. vet etmek olacak! Binzeraleyh biz mu- valfak olduktan sonra o Halifaksm menfi rapor vermesine imkân yoktur. — Menti rapor zaten gene talim heye. tinin aleyhinde olmaz mı? — Neden? — Nezaret kaç senedir niçin o bunları yetiştirecek şekilde torpido alışlarile meş gul olmadınız! diye Limbosu değiştirme. ğe kalkışmaz mı? Bundan evvelki amiral Gâmbel neden ve niçin ayrıldı da yerine bu Limbos geldi bir defa düşünsenize! — Bunlar başka cihetler o Cemil bey! n elbet bir şeyler duydum ki bu top lantıyı yapmağa ve arkadaşları böylece ikaza lüzum gördüm. Şimdi bunu daha ziyade korcalamıyalım; hepimiz yarınki tatbikat için geceden hazırlıklara başlı. yalım. Bundan sonra süvariler komodor ge. misinden ayrılgılar; herkes destroyerine döndü. Hakkı bey de yarınki tatbikatın programını hazırlamak Üzere kamarası. na çekildi, masasının başına geçti, kâğıdı kalemi aldı. geceyarısına kadar çalışarak etesi günkü tatbikat şeklini kararlaştır. anlamamıştı. Basra süvarisi Cemil |dı. Sabahleyin tasvip ettirmek o üzere a kaptan, bütün arkadaşlarını gözden ge- | mirale vermek için tamamladı, sonra yat Herkesin yüzünde bu anlamayış nt gördü ve komodora sordu; Peki, böyle rapor vermekten kasıt. nedir bunların?. . tebe t bey, dudaklarında çerçeveleneni *sümü dağıtmağa lüzum görmeden live etti; — em olacak; nazır | İngiliz talim inden memnun değil; Limbos paşa. Mine saman donarmadar ayrılacağını saplayıp duruyor; amirale gelince o va Yalnız bugtün için değil, daha bir çok ları tı. Ami oturan in kamarasında geç vakte kadar İngiliz. Limbos, Treskort ve İ Halifaks uzun uzadıya konuştular, Dün. ya siyaseti, Avrupa hâdiseleri etrafında görüştüler. Saray Bosnada patlayan ta. bacanın ne vahim neticeler verecek va» kalara yol açacağını enine boyuna hesap. ladılar, Muhtemel bir orta Avrupa har. binde teşekkül edecek © devlet blokleri hakkında mütalealar yürüttüler, Deniz yarışları Eizde nasıl yapılır? Nasıl Bizde en mühmel kalmış spor şube- izeiliktir. lâtımızda üvey evlât muamelesi gör - müştür, Federasyon işleri ya zaman zaman futbol veya teltizm federasyon. larına eklenmiş yahut da denize men. sup olınak itibariyle bu işi çevirebile- ceği tabii görülen bir bahriye zabiti- nin eline tevdi edilmiştir. Ortada böyle bir zihniyet hâkim - ken bizde denizciliğin neden ilerleme. diğini tahmin etmek pek zor olmax. İlerlemek şöyle dursun bu işl öteden. beri takip edenlere son birkaç sene zarında kat'i bir gerilemeğe gahit ol- maktadırlar, Doğru bir istikamete tev | cih edildiği takdirde memleket genç liği için son derece İaydalı olabilecek olan deniz sporlarmın bu günkü geri vâziyetinin sebebleri bu sütunlara ko- lay kalay sığmıyacak kadar çoktur. Şimdi, yelkenciliği ve yüzmeyi bu İş. lerden daha iyi anlıyanlara terkederek deniz sporları faaliyetinin birinci nu. marfasını teşkil eden kürekçiliği ve kü- Tek yarışlarını ele alalım: Bundan yedi sekiz sene evveline ka- dar kürek yarışları “yeğ kürek, ta- bir ettiğimiz küreklerle ve bildiğimiz iskele sandallarmda olduğu gibi otu. rakları sabit olan “fıta” larla yapılır. dr. O zamanlar teknelerin eb'adı tah- did edilmemişti. Meselâ bir çifteler ya- rışında frtalar dizildiği vakit dikiş iğ- nesi gibi ip ince, narin bir futanın ya. nında onun ikisi kadar, salhurde bir teknenin de yer aldığı görülürdü. “Corci” yapısı tekneler tıpkı şecereli, halisüddem yarış atları gibi revaçta idiler. Onun teknelerinin hemen hep. sini elinde toplamış olan bir iki klüp vardı ki, daha fakir olan diğer klüp- İer, deniz suyunu kendi zayıf teknele- ri dişinda tutmak için bir Herkül gay- reti sârfetmelerine rağmen yine ayaz. maya benziyen tekneleriyle onları geç. mek'için didinip dururlar, aradaki tek- ne farkını kürekçi farkıyla telâfiye çalışırlardı. Sonra 6 zamanın yarışları bugünkü- ler gibi düz değil, gidip gelme idi; ya- nİ futalar muayyen bir mesafeye atıl. mış bir şamandırayı dönüp yarışı, baş. Jadıkları noktada bitirirlerdi. Bu da yolda birçok karışıklıklara sebeb olur- du. Dönülecek şamandıra bir tek ol - duğu Için futalar yolda, bazan bizza- rüre, ekseriya bililtizam biribirlerine girerlerdi. Yarışta kazanması muhte. mel olan kllrekçilere veya ekiplere bu fırsattan bilistifade çapariz vermeleri için herhangi bir klüp lehine yarışa sokulmuş amatör kılıklı profesyonel. ler vardı, O zamanm kürekçisi ayni zamanda bir nevi okilrek canbazı da olmalı, bu gibi manialardan sıyrılma» sını bilmeliydi. Bazı klüpler arafm - dan saçı taranıp bıyığı kırptırılarak amatör diye amatörlerle birlikte yart- şa sokulan iskele sandrlerları, balıkçı. Jar bulunurdu. Maamafih o gamanlar bu profesyonelleri müptedilerle yarış. tırmak en fesat düşüneelilerin bile aX- kindan geçmez; bunlar sistemâtik bir tarzda çalışmış kıdemli kürekçilere yapılmalıdır? künün üç misliydi. Başlama noktasm. karşı çıkarılırlar ve pek muvaffak o- | da bugünkü dürt tekne yerine sırası. Ismazlardı, Bütün bunlara rağmen © zaman kürek çekenlerin adedi bugün- na göre on, on İki teknenin dizildiği Dep Devamı 10 uncuda Çankaya klubü nasıl öldü ? Eski bir Çankaya'lı, bunu acı acı anlatıyor. Ankara bölgesi Asbaşkanı Nusuhi Baydar'a açık mektup Ankaralı bir okuyucumuzdan aldı. Zimiz uzun ve Ankara bölgesi asbaş. kanına kitap eden bir mektupta Çan. kaya klübünün nasıl öldüğü, acı bir lisarla anlatılıyor. Gazetemiz bir Ankora getetesi ol- madığına ve bizim de (Ankaradaki spor işlerinin içyüzünü yakınen bile. miyeceğimize göte, bu mektupla bah, sedilenlerin ne dereceye kader hakk olup olmadığını bilmiyoruz. Buna rağmen, klüp aşkile pek mü. teessir bir vaziyete düşmüş bir sporcu nun kaleminden çıkhığı her satırında anlaşılan bu mektubn sütumlarımıza geçirmekte bir mahzur görmedik.. Bu mektüba cetap vermek lâzımgelirse bu vazife Ankara mntakasına düşe- cektir. Meklup Bilhassa İstanbul halkının çok iyi ta. nıdığı bu klübü gözden ve kâlbden uzak laştıran âmilleri efkârr umumiyeye kıs. men anlatmağı bir müessis ve senelerce formasını taşımak hakkımın verdiği bir cesaretle hikâye edeceğim . Geçen sene — her klüpte olduğu gibi — bazı fikir mübayenetinden ibtilâf hâdis olmuştu, bu ihtilâfın halli mümkün oldu. Zu balde hariçten uzatılan ellerin verdiği kuvvetle ve sizin de buna hemfikir bu- Junmadığınızdan bizi Demirsporla birleş tirdiniz. Birleşmenin temin edeceği menfaati bu İsmuyacağımızdan mutlak emindik. Nite. kim ki tahminimiz bizi aldatmadı anlaş. tağımız formüllerde hergün Çankayalılar aleyhine bir sevir alan nahoş hâhiselerle karşılaştık. Anlaşma taahhüütlerini tanı mıyacık kadar şuursuzluk gösteren D. Spor idarecilerine:Davanın bir gençlik da vası olduğunu ve D.Spor, Çankaya davası olmadığını hulâsaten klüpçülük ihtirasi, le değil bütün şümulü ile cemiyet için temiz ve hayırlı faaliyetler beklediğimizi tam bir samimiyetle klüpten rica ettik ve malümaten de bölgeye yani size müraca- atlamıştık. Müracaatımızın taşıdığı mana en te. miz bir hakikati izah etmiyor muydu? Bu nizam çerçevesini aşmıyan (temenni Karşısında klüpten ne cevap aldık. (A. hi ili hengi bozmak cürmünden idare heyeti kararı ile klüpten uzaklaştırıldınız: ) Hakikatin acı olduğunu bilenlerdenim. Fakat hak ve hakikatler karşısında yüz çevirmiyen karakterimizin mücadele kud retini gene siz zayıflattınız. Gerek tah- mil buyrulan vazife ve gerekse yüksek otoritenizden bizi siyanet etmenizi bek. lemek büyük hakkımızken acı bir inki. sarla başbaşa kaldık. Demirsporun bir umman Kadar geniş olan bünyesinde Çankaya ruhu istenerek öldürüldükten sonra yaptığı bir köngre ile Çankaya isminin atılması Demirspor isminin yaşamasını (kabul etti, Kendi maâzisinden daha parlak maziye malik 0- lan Çankayayı attıran his neydi? Kongre bütün direktifini evvelce almış bir şekilde hazırlanmıştı. Zaten Demir. spor idarecisi bu müessesenin idare âmiri yani devlet demiryollarında mevki sa hibi bulunmaları dolayısile bundan da. ha tabii bir emir ne olabilir. O Üzerinde büyük bir kıskançlıkla durulması lâzım- gelen “Çankaya,, işte böyle öldürüldü, Gençlik başına geçiriler idarecilerden İs. tenilen vâzile, meselâ gençliğe topa vur. masmı öğrelip hasma (o tefevvük etmek midir? Yoksa her türlü ihtirasdan uzak yalnız moralist bir gençlik mi yaratmak- tar?! İşte imtizaç elmiyen bu — zihniyetler karşısında anarşist etiketini bize vura. rak serbest kalmak istiyen idarecilere vie dan şahadeti karşısında yalnız “çok ya. zık,, demekle mukabele ederiz. Fakat bizi ve Çankaya ( varlığınıen cömert bir insanın sarfedemiyeceği bir cömertlikle harcıyanlara kim şefaat ede- cektir. Türkiye sınırları dahilinde bir tek Çankaya ismini taşıyan ve (istikrarını bulmuş heran randıman verebilecek bir olgunlukla orta Anadolu şampiyonluğu. na yükselmiş 1928 olimpiyadına (Şev. ki)sini vermekle gurur duyan bu Sarı. Kırmızı ocak, bir hiç uğruna Sessiz sâ- dasızca aramızdan böylece uzaklaştırıldı. Oraya, buraya dağılmış Çankayalılar bu elim âkibeti istismar edenlere teşekkür mü edecek acaba?!... Saygılar sayın baş. kanım, Çankaya müessislerinden, Remzi Ezbük KE MAM e mk aha kadi