O Sayı K ükümdarım, bu kadına kendi- sini sizden aradığımı söyle ! Ardeşir, baş gözdesinin üzerinde oğlunun bu ısrarına fena halde içerledi 1i __*"’lıir bu iki çocuğunun birbirini ini görüyordu. - Kendisile :'d.li &rasında göçen vakanm — bun- hş'n""d' da tekerrür etmemesi için *Ghı; verdi;. kendisinden sonra % Daravusun geçeceğini halka bil- - Yani onu veliaht ilân etti. i İranda bir prens veliaht — ilân zaman hükümdar kendisine: © Dile banden ne dilersin? Sorar ve o da bir şey arardı. :.Ğ’h:e olursa olsun hükümdar onu Ank:ı derhal verirdi. İrin anası bu kararı işitir işit- ;:u::lüu! Daravusu ve Aspasyayı "llu . Başbaşa verİp uzun uzun konuş * Daravusun babasından — Aspas- tir Aramasmna karar verdiler. Arde- dm“ilw 1 veliaht ilân ederken hüküm n saltanatının bütün debdebe X Böstermek istemişti. h ınmh bütün, satraplarmı, İranm B altındaki ülkelerin valilerini, Mç Alleri, muhtelif harplerde yarar- Bit Börülmüş kahramanları hep Be. ü da toplamıştı. um“ll alaylar yapıldı. Halka büyük ';':& verildi, nihayet sıra veliah. asından bir dilekte bulunması. SA geldi, a Vus metin adımlarla tahta yak- AÂrdegir oğluna sağ elinin ayası- & a —-.*lt——rpm)ı; Ç:::t:mumu: bütün.. kullarınıza için h inayet ve refah- saçmak Hah; *kolunmuştur. Oğlumuz ve ve. h—:mı Daravus dile benden ne di- İan tahtımın bulunduğu salon yüz ki '“' "'ft * yüz Porfir ve yüz yeşil soma- üz Unla güslü İdi. Bu sütunların ! dolduranlar nefeslerini kesmi _:q © kulak kesilmişlerdi. Bunlar 4, Vüusun sol kolunu yavaş ya- Targ, | dırdığini ve parmağile bir ke- quâ;yaktx duren Aspneyayı işaret üldı: ! gördüler. Boğuk bir ses işi- — Bunut hr'm hiç beklemediği bu cevap Yüklg, JA sendeler gibi oldu. kaşları b;ı"'ngi sarardı. Maamafih e. Mdu darbeyi kargılamak imkânını MA G lümsemeye çalışarak: q.__xumu. - dedi » biz ancak ikti. Tz Bu '& olan bir Iütufta bulunabili. KN blıhd"' bütün hürriyetine sahip kadındır. Onun hakkında bir » bir cari Bu âr iye muamelesi yapamayız. '%,k n yerine getirilebilmesi Kliyği Ndisinin istemesi ile müm. — Aspasiya '—ı— -7— — O halde hükümdarım, bu kadına kendisini sizden aradığımı söyleyiniz. Ardeşir baş gözdesinin üzerinde oğ- lunun bu rsrarına fena halde içerledi. Fakat yine kendini tuttu. Aspasyanm onu tercih etmeye cesaret edemiyeceği ni sanarak: — Ey Satrap karısı olmağa lâyik güzel! diye bağırdı - sevgili büyük oğ- lumuz ve vellahtimiz. Daravus seni kendisine vermemi benden istedi. Ve- Haht olduğu için bu hak kendisinden nezedilemez. Biz, Senit bir köle, bir cariye olmadığını söyliyerek bun- dan vazgeçmesini istedik. Arzusunda ısrar etti. Karar vermek sana düşer, Daravusun karısı olmak mı — istiyor. sun? Eski hayatına devam etmeği is- tersen seni hiç kimse zorlamayacak. tır. Şimdi herkes gözlerini genç kadına dikmiş, ne cevap vereceğini bekliyor- du. Onun Sirüsten sonra Ardesirin sevgilisi olduğunu herkes bilirdi. Genç Daravus bu cüretinden babasmımın gön lüne dehşetil bir kin düşebileceğini nasıl oluyor da sezemiyordu?. Acaba kadın da aynı cüreti gös'erebilecek miydi? Aspasyanm “evet ben de isti. yörüm,. demesi Ardegşirin sarayında Ardeşiri çok gülünç bir hale sokmaya- cak mıydı? Hükümdar, gözdesinin oğ- lu ile olan münasebetine göz yumabilir -miydi? Bütün bu Sualler bir yıldırım sürati. le herkesin beyninden geçerken Aspaâ ya ağır ağır tahta yaklaşıt. Büyük bir heyecan içinde olduğu, bacaklarınm titrediği -görülüyordu. Yüzü hicabın- dan kıpkırmızı kesilmişti, Ardeşirle gözgöze gelmemek İçin gözlerini ka- pamıştı. Ardeşir sesine çok — tehditkâr ahenk vererek devam etti: — Seni kararını hemen vermeğe da- vet ediyorum, söyle! Çabuk söyle! PFoçalı kız bitkin bir halde; inler gi- bi mırıldandı: — Daravusu istiyorum. — Ne dedin? Bir daha tekrar et! — Daravusu istiyorum, Ardeşir bir küfür savurarak tahtın- dan fırladı, geniş adımlarla ve koşar Bibi bir süratle salondan kaçtı. Ertesi gün Aspasya kıyamyan İra- nmım veliahtı prens Daravusun zevce- Bİ olmustu. bir X Ardeşir İrah tahtınm üatünde otu- rurken büütn İranın gözleri önünde şerefine sürüler büyük Jekeyi bir tür- lü unutamadı. Fırsat kollamağa baş- ladı. Hatıralarını anlatan: Mart Rişar Fransanın en meşhur kadın casusu —5- la bağırarak itiraz etti; sonra | harabeden Çıkdığım zeman, taze hava İş : belkide kocasının ölümünden %“utu Maksimden intikam al- Beyı, FETT Oldu. m—d'“'dtn çıldırıyordum , u yolunu — gösterdikden —b.n"’)'îr kadımı terk ettim ve bi Üü ae ETİ, biran evvel Fransa poli- '_ek arzusile yanarak yola lüm tehlikesi Rünlerce kapalı —kaldığım Si bana adeta yeniden can verdi. Kırların aracından bir haylı yörü- dükten sonra nakliye arabalarının dur- madan geçdikleri büyük yola çıkdım. Her adımda sendeliyordum: Burada bir çanta veya torba, — ötede bir tifek" daha ötede bir çift postal... Artık hava da kararmıya başlamıştı. birdenbire sendeleim ve ayaklarımın altından toprak çökmüş gibi, derin bir çukura yuvarlandım. Bu sukutun verdi.- Bir iki ay sonra Babilde bir isyan çıktı. Asüryalılar İran boyunduruğun- dan kurtulmak istemişlerdi. Bu isyanı bastırmağa memur ettiği orduya veli- ahtı kumandan tayin ettti. Ve Daravus , tuttur. du, kâhinlere teslim etti; dedi ki: — Bu kadın fani insanlar arasında dolaşamayacak kadar güzel ve ilâhi- dir. Onu Behişton mabedinde hizmete memur ediyorum. Mabudun bu nezri beğenip İrana büyük lütuflarda bulu- nacağını tahmin Anası Parisatis bunu haber almca gok kızdı, çok sinirlendi. Ardeşire bu Fakat hükümdar anasmın yalvarışıma ağır hakaretlerle mukabele etti. Bu- nun üzerine Parisatis emniyetli adam- larmdan birkaçı ile Daravuza hâdiseyi bildirdi. Veliahtta Babili muhasara etmiş bulunuyordu. Harbı yüzüstü bıraktı, arduyu peşine takarak babasına sal- dırdı. Lâkin bu Ardeşir belki kalpsiz, zevksiz, kaba bir adamdı, ama ney- liyelim ki barp dedin mi bitirmişti. Oğlunun ordusunu mağlüp etmek onun için çocuk oyuncağı gibi bir şey oldu. Ve nası! kardeşi Sirüsü Fırat kı- yısına çöme'tti ise Daravusu da öyle- ce çömeltti ve kardeşnin kafasmı nasıl kendi ellle kesti ise oğlunu da öylece kendi elile kesti. « .. Bir müddet sonra bir gece Bahiş- ton mabedinin kapısı kırıldı. Kirk elli asker Aspasiyayı yakalayıp kaçırdı- lar. Bunları mabede kim saldırtmıştır? Aspasiya gibi bir kadını kaçırmak ne- reden akıllarmıma gelebilirdi? Acaba bu işi Ardegirin emrile mi yapmışlardı? Bu sualler hep cevapsız »kaldılar, Bu tarihten 65 yıl sonra Makedonyalı büyük İskender, İranda hükümdarlık eden bir başka Darayı mağlüp edip Hinde doğru yol açarken gimdi Ma- zenderan vilâyeti olan topraklarda ©nun bir mezari olduğunu duydu. Güya Aspasiyayı öldürmüşlermiş. cesedini koydukları Tâhd kırmızı taş- tan yapılmışmış ve bunu bir yüksek Çinarın altına gömmlüşlermiş. Makedonyalı İskender Büzel Foçalr kızm bu kırmızı lâhdini buldurmak is. tedi, Birçok çinarlar devrildi, birçok yerler kazıldı. Fakat, o geniş bir ülkeydi ve bu ülkede yüksek çinarlar o kadar cçok ve sayı- sızdı ki onun toprağını Aktarmağa ve her çinarından bu sırrı sormağa İz. n ordusu ve iradesi kâf; gel- ği müthiş şaşkınlık arasında — helime kadar çamur içine saplanmış — olduğu- mu görüm. 42 lik bir alman obüsünün açdığı bir çukura düşmüştüm. Bulunduğum korkunç - vaziyetten kurtulmağa ugraşdım. Fakat ayaklarım mütemadiyen kayıyor ve çamura daha Fazla saplanıyorum. Tam bu sırada başımı kaldırınca çu- kurun kenerinda duran bir âadamın ba. na dikkatle bakdığını gördüm. Bu adam nereden çıkmışt:? Onun geldiğini hiç duymamışdım. Bir yabancı şivesile bana ! — Yaralandınız. mı? diye sordu. — Hayır, Daha döğrusu zannetmiyo Tum... Adam çukura inerek, çıkmama yar. dim etti ve: — buradan geçmiş olmam sizin için cidden büyük bir talih! dedi, Yüzü yaralı balıkçı Adam hala bana bakıyordu. Üzerin Cevapları veren: PROFESOR SANERK Grafoloji ve Grafometri mütehassısı CTÜN tafsilâlile karakterinizi; menirıı ve kısurlarınızı; aizi bayrete — düşürecek kadar vazih ve sarih olarak husustyetlerinizi; tuttuğunuz veya düşündüğünüz iyle muvaffak olup olmıyacağınızı; nihayet bep farkla yaşınızı — size söyliyelilirim. Bana bir gazeteden, bir kitaptan veya aklınından yazacağınız dört satırlık — yazıyı; son aylardaki imzalarınızdan ikisini günderiniz, Tetkiklerin çok esaair yapılmasını istediğiniz. — takdirde sağ elinizle — yazdığınız dört aatırı, aynı yazının sol elinizle ya almışmı; baş ve güahadet parmaklarınızın bir kâğıt üzerindeki izlerini; sağ elinizi kâğıt üzerine koyarak bir kürşun kalemle elini. zi kAğıda çıkaracağınız rermini; muhtelif tarihlerdeki imzalârmız, — yazmız sağ el İle kaç dakikada, sol Te kaç dakikada Yazdığınızı; Nâve ediniz. Ktzıntzı vereceğiniz — delikanlmım, tanı dıklarınızın, kadar kaç santim olduğunu dirseklerinizden — bileklerinize dostlarmmızm, — nişaninızm, iş ortağınızın da seciyesini, husualyetlerini, bize imzalarını ve berbangi bir yazısından dört satır yazıyı göcderirseniz size söyli yebilirim, Kendilerine cevap verdiklerim, cevaplar hakkmdaki mütalealarını ioabında neşredilmek üÜzere — gazih adreslerile yazabilirler, Gelen mektuplârda, bir küâğıda muhtelif kimselerin yazı yazıp imza attıklarınt görüyorum. Herkes ayrı ayrı kâğıt. lara yazmalıdır. 26 — Ankara Joli 80 : Parrmak izlerinizin iyi çıkmamış olmasma rağmen yazı ve imzalarınızı tetkik — ettim vardığım neticelerden bir kısmı şunlardır: Karakterinizin başlıca hususiyetleri: hazsa siyet. Fazla sıkıntıya gelememek, Oldukça alıngazlık, âaceleciliktir. Otan, bitenleri izam etmeğe temayülünüz fazladır, bu sebeblerdea dolayı zaman zaman rahataız olduğunuz da muhakkaktır. Vücutça, hünyece bir şikâyeti niz olmadığmıt anlıyorum. — Konforlu ve eğ lenceli hir hayatr seviyorsunuz. Fakat iste diklerinizde kendinizi tatmin edilmiş bulmu yorsunuz. İntizamı geviyorsunuz. Biraz Ih malxârlığınızdan vazgeçmenizi tavniyeye de ger buluyorum. Acelecilik, bir işin bir gayin çabuk yapılmasını, fazla sıkıntıya — geleme mek ve almganlık da hir işte tam bir dik katle devam edememek veya — işlerin tama men veya kzsmen ihmalini tcap ettirir. İnoe ve dikkat istiyen işler için esasında hem is tidadmız ve hem de zevkiniz vardır. İmzalarmızın tetkikinden hayatımızda son seneler içinde esaslı bazı tahavül olduğunu anladım. Fakat imzalarınız — eakilerin ayni olmayıp bana mektup yazdırken rexmedilmiş koöpyeleri olduğu için bunlardan bakkile is tifadeye imkân bulamadım. Mevcutsa — caki asıllarını — tarihlerile beraber — günder menizi rica ederim. Evet, #o0 senelerde hayatmızda esaşlı ta havrüller olmuşlur. Bu tabavüllerin sizi ma nen tamamea tatmin etmodiğini zannetmek testniz Hükümlerinizde acele etmemeniz JA zımdır. Yazdığım hususta parmak izlerinizin ve Imzalarmızı gördükten sonra yazacakları ma dikkat etmek gartile, daha — çok mesut olacağınızı temin ederim. Gençetniz (20—23) yaş. Önünüzde uzun yıllar var. Bunları şim Giden en iyi gekilde hazırlamak lAzmma, Ce vabınizi parmak izinizle aai — imzalarınızı baklamekteyim. ... 27 — Emektar Sokak No, Z. 8. : Gazetede neşredilmak üzere bir işaret bil dirmemişeiniz. Sarih adresinizle size hitapta acaba mühzur yok mu? ... 28 — Kastamoni X. 50 : Gönderdiğiniz muhtelif tmzalar — muntelif zamanlara mrı aittir. Yoksa bunları — ayni zamanlarda mr kullanıyorsunuz. — Mühtelif zamanlara ait ise ve mümkün olduğu takdir de eski İmzalarınızın asıllarını tarihlerile be raber gönderiniz. 2 GKU :9 — Büyükada Can 1: BSevdiğinizi — büldirdiğiniz zatın — yazısmı ve iİmzasmı tetkik ettim. Parmak — izini ve elinin şeklini alamamış ve — yoliryamamış olmanıza rafmen yazı ve imza — tahiilinden çıkan netioeleri yazıyarum: gevdiğinizi bildirdiğiniz zat, 30 yaşlarında kadar olaa gerektir. Hazsaa bir kadım için fazla hassta Sayıimayabilir. Yazımından bu zatın biçbir hususta tiryaki olmadığı anlaşı de balıkcı elbisesi vardı. Kocaman çizme leri dizlerinin Üst tarafına kadar çıkıyor ve kasketinin deriden siperliği gözlerine kadar iniyordu. takriben otuz yaşların- daşuzün boylü, imtçe, sarışın ve güler yüzlü bir gençti. Sol yanağında, kulam dan agzıma kadar uzayan bir yara izi vardı. — Bu taraflarda ne yapıyordunuz? diye socdu. — Fürn'ne gidiyordum. Müstehzi bir tavurla: — Olur şey değil! dedi. Halbuki ben Zuldkut'a gittiginizi zannediyordum. Ani bir dehşet hissettim. —— Zuldkut'a mı? — Tabiü canım! Sizi orada bekliyor- lar yal Bu adam kimdi? düşmanmı?dostmu? —DBunu nereden biliyorsunuz? Diye kekeledim, oda ayni alacı tavır» h: — Ben bir çok şeyler bilirim! dedi. Mesela, Lüsi nin sizi beklediğini de iryor. Bununla demek istediğim şudur: Ya zi ve imzasını gönderdiğiniz zat, eğer bütün icapları yapmazsa, hiç bir geyde — saplanıp Kkalmâaz. Onun için her geyin bir zamanı ve bir modası vardır. Zaman geçer veyahut de Bişirse o da değişir. Âşıikane sözlerden ziyade güzel — giyiniş, KüÜzel duruş ve güzel koku., gibi daha fazla maddi hususlar ona kargı daha — tesirlidir. Bvlenmede, rahatımın ve huzurunun teminini Der şeyden fatün tuttuğunu tahmio etmekte yim. Biz, ne diyorsunuz? *-0/ 0 50 — Falih: 138 8. M : Genç (nihayet 20 veya biraz 0ena razae— dama 5 farkla), orta boylu, — dolgunca bir bünye, Kendinize fazla güveniyorsnumuz, ze kânıza dn ttimadınız fazladır. Etrafınızdaki lere, tanıdıklarmıza birçok şeyleri söylemez #ik Bıik olur. Böylediğiniz bir şeyin çok defa anlaşıldığından şüphe edip tekrar söylediği niz vakidir. Başkalarına mümkün — mertebe benzememek de karakterinizin — husustyetle rinden biridir. Öyle düşünceleriniz vardır ki: Bunlara kübik düşünceler demek mümkün dür. Her işin başmda ve sonunda kendinizi göstermek arzusundan kurtulamıyorsunuz. Öyle ki: Bir işi yaparken — değil, o işe baş 81 — A, U, AK, Kö, Ankarst Pek muhtelif imzalarınından — hangilerini hangi tarihlerde kullandınız, bunu bilmeğe lüzum vardır. Lütfen işaret ediniz. . . * 42 — Maçka Selma: Genç bir yaş.. Asabi olmağa — mütemayif bir Up, Haddrmatımnda ve esasında asabi de Rülsiniz. Fakat hâdiseler içinde asabi olabi Hirsiniz. Son zamanlarda sizi — aıkacak bazı hâdiseler olduğunu ve bu yüzden uzüldüğü nüzü tahmin ediyorum. Böylenilenlere ve yapılanlara oldukça ko laytrkla inanmak gibi bir huyunuz var, Bun dan zarar görmüş olmanız çok muhtemeldir. Olanları ve söylenilenleri evvelk iyice — düşü nüp tahll! etseniz ve bu nevi tahlillere alış manız çok iyi olur. Söz dinlemeğe istidndmız fazladır. Yani uysalamız — ve daha fazla da uyaal olabilirsiniz. İnandıklarımızın söz ve emirlerini münakaşa etmek - ihtiyacından uzaksmız. Yalnız asabi olmağa mütemayti, rubunuzun akisleri, zaman zaman kendin! göstermektedir. Attığınız Üç imzadan her birisi diğerinden farklıdır. Bu tmralar ayni zamana mr alttir Yokma farkir zamanlara mt? Lütfen bu ci heti de tüldirineiniz. biliyorum... Siz Lüsiyi tanryor musuntuz? — Gayet iyi tanırım. Mümkün oldu- ğu kadar süratle kendisine iltihak etme nizi istiyor! Hayretim git gide büyüyordu. Esrarengiz balrkçı! — Korkmayın! dedi. Eizi Zulâkuta götürezek bir araba bulmağa çalışırım. Bu sözler üzerine uzaklaşdı. Ne yapacağımı bilmeyordum. Bu adam bir tasus muydu? Beni Maksime ve (Altın tolgalı sarışın) a mı? Teslim edecekti? Yoksa, bilâkis, çeteyi müttefik etmeme yardım mı edeeekti? Onun avdetini, bir ölüm — endişesi içinde bekledim. Bir haylr müdet sonra, bir kaç nak liye otomobili göründü, bu arabalarda istirahate gelen — bahriye neferleri yer almışlardı. En son kamyonda bizim ga- rip balıkçıyı gördüm. Ver Devami var