TF ' Brüksel konferansı, Yazan : Şekip Gündüz BRUKSEL Konferansı nihayet toplandı. Uzak Şark hâdiseleri üzerinde “büyük demokrat devletler” in müspet bir tarzda müeasir olabilecekle. rini zannedenler, Brükselden gelen ilk haberlerden, herhalde büyük bir teselli duymamış olsalar gerek, Şimalf Amerika Birleşik Devletlerinin, müdebdeb bir tarzda, dünya İşleri üzerinde bir vazife ve mes'uliyet deruhte etmiş olmasının ilk tezahürü gibi ta. lâkki edilen bu konforans, uğraştığı mevzaa güzel bir mocra verebilmiş sayıla. maz Hattâ biraz daha ileriye gidilerek denilebilir ki Brüksel konferanar tam bir iflâs manzarası arzetmektedir. Ruzvelt Amerikasınm, Brüksele gönderdiği murabhaslar heyetine nasıl bir drektif verdiğini henüz tamamiyle bilmiyoruz. Fakat Vaşington mushedesini imza etmiş devletlerden olup da Brükselde temsil edildikleri görünenlerin, her halde, Ruzveltin murahhaslarına, Amerikayı dünya siyasasında faal bir rol oynamağa teşvik edebilecek bir çehre gösteremedikleri söylenebilir. Kat'i ve sarih bir hareket için el ele verecek arkadaş arryan Ruzvelt Ame. rikası temas ettiği Avrupalı devletlerin ve Avrupalı devletlerin tesiri altında. ki bazı yardımcı hükümetlerin ne pelte, ne tenperver ve mugalâta kumkuması olduklarını bu dört gün içinde mutlaka İyice ve bir daha anlamak imkânmı bulmuştur. Brükselde toplanan devletlerin ne lenfavi, ne uyuşuk bir halleri var!. Ne umuluyordu? Ne çıkıyor? İspanya işleri üzerinde giriştiği pazarlıklarda üç büyük demokrasinin İki. sinden, yâni Fransa ve İngiltereden geniş lütuflar, tâvizler ve hediyelerle mu. Xabele görmüş olan İtalya gibi Japonya dahi demokrasilere diş bilediğini açık- ga ilhisas ediyor ve işte o da demokrasilerden tatlı tatlı teklifler alacağa benzi. yor. FM » Brüksol Konferansımna iştirak etmemekle Japonya Çin üzerinde herhangi bir bareket için kendinde her türlü hürriyetleri ve kuvvetleri bulmakta olduğunu iddia etmiş sayılırdı. Bunun karşısına aksi bir iddianm taraftarı olarak öi- Kacak MMMWNWM,MMKNIMMNF tirileceği muhakkak Bir febdid yoluna girmeleri bir zaruretti. Acaba Brükselden böyle Bir tehld yükselmemiş olmasmı neye atfetmeli? Japonya Kkarşızmda Kuruldeak bir “tek cephe,, Üzerinde henüz pazarlıkların bitmemiş olmasma mı? Eğer Böyleyse.. Eğer Bu, Binde Bir ihtimal olarak ele almabilirse, bir par- ga daha bekliyelim, Belki Bir geyler çıkar: Şekip GÜNDÜZ Tıp tale Hukuk ta Bugünlerde bir akşıdm Üstü Beyazıt mey. danımda birdenbire şiddetii bir yağmura ya. kalanınca Üniversite taleberinin devam et ÜBi bir kahveyo sığınmak — mecburiyetinde kalmıştım. Çayımı içerken yanımdaki masa G4 oturan birkaç delikanlı günün — en canlı Tüsselelerinden Biri olan Üniversite — işlerini ve bilhsasa son umum! #mtihanların vermiş İ olduğu nahoş neticeleri, sebebleri ile müna. kaşa eciyorlardı. Biran içinde ben de gay. ri Ihtiyart bir fikir zincirlemecel ile eski tale. belik günlerime ve heyecanlarıma Güönerek ister iatemez kulak misafiri olduğum bu iç. timaf mevzuu alâka ile kafamda — işlemeğe ve düşünmeğe başlamıştım. (Trp talebesi mi, Hükuk talebesi mi çalışkandır?) — iddlasile kendilerini yoran bu talebe grupunun daha ziyade Tıp ve Hukuk faklülltelerine mensup Bençlerden ibaret olduğunu azılıyordum. Bu gök istifadeli münakaşaya fillen — karışınak Ve ikxi tarafın da hakir veya bakasız bulundu. Ru noktaları eşelemek ve sonunda bu cegkun hirstzr mahareti fle nekletmekten de çekine. Tek sırf? gehst kannatlerimi, kaleme dölrmek. Te iktifa ediyorum. Foct imatihan netfcelerini gazetolerde oku. duğum zaman ne küskün çocuk bahaları gi. Bi hizlerime ve me de alelâde bir kart gilt; "Töka rakamı,.nın verdiği dehşete kapılarak, aNt ve afakt bir hüküm verdim. Resmi sta. l Şimdilik Çinin hali harab olmakta Berdevamdır. J! Atatürkün milleti kurtardığı yerde | | RöoV 'a a n—ım“ı&'i!l&'& #afnası ile taarruz safhasını biribirinden SIM VS, bugün de, Salik' ııı.l:.ı-ıınıııı. bu mütevazi — Anadotu ralarmı “Bay Balih' Bozok hatıralarınt — Sakarya maydan muharebesinin 'cereyan ettiği yarla. re uzaktan ellerile işaret ederek anlatırkan Polatlıya gimlş, geçmiştik. Biraz sonra tre. Kköyünün yanmdaki küçücük tepe, öyle mi — Peki bu köyün adı nedir? Bu tepenin Yami ne? Haniya oralarda uzaktan görüle. Hilecek külçük bir işaret bile yok?, Benim birdanbire ağfzımdan çıkan bu su. Gllere cevap alamadım. — Arkadaşım ne bu köyün, ne de o tepenin ismini hatıriryamadı. Etrafrmızda bulunanlara sorduk. Onlar ara, knda da bilen kimse yoktu. Ö vakit kendi kendime söylendim: — Mademki Milit Mücadelenin san zafer safhası burada başlamış ve İzmirde bitmiş. tir. İzmirde olduğu gibi bu tarihi — tepenin üstünde bir zafer abidesi bulunmulı idi.,, de. racaat edince hukuk M.b,(lın.' - bel) aıfatmnı kaldıran ve hepimiz teselli eden birçok ruhi #ebebler buldum. 1 — Liseyi bitirip de Hukuk — Takültesine Yemeklerimizi yediğimiz, geceleri yattığımız yer burası 141. Şimdi göstereceğim: Gündüz. Jerl Atatürkün meydan muharebestni idare #ttiği tepe de bu Yarmanın arkaamdadır... Hakikaton tren Yarma içerisinden çıkmca #01 larafta uzaktan bir öy — görünüyordu. Güzel bir Anadalu köyü, Bu köyün üstünde ::“hlr Lepe vardı. Balih Bozok tekrar işaret — Bak, Atatürkün harbi idare ettiği ta. Yasmut mevkil de buraat 161. Şu köyün 'arka, | “nerelerde ve nasıl mücadeleler fle kurtarıl. | — Güçtilen “Tababet bügisi,ni hergün zengin. 'umdaki tape..., Mmiş olduğunu daha yi anlıyordum.,, W!yhâîü&&hy,n&a:ı—. Bilere dahx çocukluk devresinde başlar. Ev. "'"'*Wmm—mımuucm talıklarta doludur; bugün bir tifo, yarın da Hir dizanteri aalgını karşurmdayız. Apandisit ve buna benzer corrahi haştalıkdar hakkmda yalan yanlış bir gaylar öğreniyoruz. Gazete. lerde, Meemuslarda tababet ve aıhhatin bü. Balkanlılar orduları mümessillerinin Ankaradaki toplantılarına dair SÜNDUR N l de V reaan aa eai llmen geei UNUB NADİ, Bulkanir tç müttefik olan Kat? azimli bir sulh hareketidir. — Antatta Romanya, Yugoslayya ve Yunanistanın | kimaeye taarruz fikri yoktur. O kadar Ki O. daha çok çalışkandır? Yazan : Dr. Rasim Adasal besi mi, lebesi mi içinde Vir izsana hayat bahşetliği zaman 'Tıp talebesi çok Memuttur; ve bu manavi neşe içinde hastasına daha fuzla sarılır; ve gece ovine yörgun dönlüp de yemek — yerye. mez merakla Xitahına sarılır. Hukuk tahallin de ise gayeye, fakülteyi bitirdikter sonra ha. yatın muhtelif faciâlari içinde, — mahkeme. lerde vartlabilir. Hukuk fakültesinin derşa, nelerinde bütün adalet tecellileri nazartdir; tatebe doğrudan doğruya bu yüksek mazevi zevk ile temas edemez. Hekim namaedi ga. yezine çok erken ve daha ilk tahall basama. Bimda başlar ve mütemadiyen — tırmandığı hâlde hep bir serap önünde imiş gibidir; hal buki hâkim ve avukat namzedi mektop . ralarında âdeta bir serap, bür hayal koyala, dığı balde hayata atıtır atılmaz birdenbire hakikat dünyasına düşer ve daba müreffeh bir yaşayışa kavuyur. Önün içindir ki talebe olarak tabih daha çalışkan ve daha nikbin, hukuk talebesi ise daha tenbel ve daha bed.. bin gürünür. Daha doğrusu bedbin — olduğu' için derse o kadar sarılamaz. Yetişikin bekim 1se hukukçuya nazaran ayni derecede çalış. kan olduğu halde çok daha yorgun ve bed. bin gürünür; çünkü tababet maddi verim. ttibarile daha nankördür. $ — Tmp fakültesi hocaları ve bilhassa 1âbo ratıvar va kdinik şefleri talebeyi — daha iyt tanır, Tıp talebesi postalar halinde İstanbu. Tun muhtelif hastanelerinde vo o hastanelerin kt temaatadır. Tülebe hastasının miülşaheda, Bini alarak bütün tahillleri yaparak tirkag gün içinde profesöre takdim etmek mecbu. Fiyetindedir; demek ki sene senunda fmtiha. DA girdiği zaman hocasmın kargrsında yahan ©t bir İnsan vaztyetinde değildir. — Hukuk fakültesinde ise beşyüz kişilik bir kafile 1. çinde en çalışkan ve en tenbel talebeyi tanı. verdiği milabet veya menft cevaplarla tanı. yağaktır. Hiç güğhe yök ki bü zarurt kıy. aet ölçüsü birçok pelkolojik — vasaflardan mahrumdur. 6 — Ayni derecede bir yabancı âile vükıf olan Ihi talebeden hukuk tahsiline başlaya. nr, tıp taleberine nazaran daha güçlükle ee. mebi bir kitabı anlayabilir. 'Tıp Gaha kolay anlaşılan ve daha basit tir Haan la yrılmış olduğu fnkâr edilmez. — Herhalde teğrih veyahut da fenni tedavi kitabını, ma lye veya hukuk felsefesi kitatımdan anla. Taak çok daha kolaydır. Aldanmıyorsam ay. ni kabtliyette ve zekâda bulunan' bir talcbe tp hocasının takririni daha kolaylıkla not ede bilir. Çünkü daha yukarda kaydettiğim gi. bi bu talebe ayni zamanda bu takrirle alâ. kast olan tecrübeleri Jâboratuyarda ve ko. Buşlarda da yapabilmektedir. 5 — Tıp talebesinden imtıhanda olmuşların kadrosunu yükselten — diğer nin çokluğudur. Muhmıı';“ bu talel nin en büyük kısmı müsabaka imtihanların. da seçilmiş olan güzide lioe talebeleridir. Bu milsasaselerde talebeyi kontrol “altında bu. | lunduran bir disiplin mevcuttur. Mukuk ta.' | Met etmiş olanlar elbette var, Jebesinin bir Kat dışatda hayatmı kazan. Taak, hocalık vesaire yapmakla — meşgüldür, Tibbiye talebesi arasında bu'tali ve belki de zarur! olan memuriyetlerle uğraşanlar mah. duttur; çünkü tıp tahsili sabahleyin hastana. lerde, — öğleden — sanra da- — darshanalerde corayan edar. Bir kadavrayı bihakkın didik. leyip mütales etmiyen talebe xat'iyyan teş. W ; el 1 RİN ——— 1984 | — O y a aAT Dil bilenler ; VRUPA'dillerinden hiç o2t , birini bilmenin " bizim çi kadar lüzumlu olduğunu söylebiti a.BİKİNCİ.TEŞ A aA hacet yok. Fakat, bilmem rıllılîe"'ı niz mi? onları ta küçük yaştan Bo y mek bize beklenilen faydayı U, miyor. Fransızca veya almanca e rebbiyelerle büyümüş, de okumuş bir çok kimseler: yo: ecnebi dilleri oldukca iyi biliyofr laylıkla konuşuyor, kltıhlı:l:g rahat ve anlıyarak okuyor. FAK” ğu zaman, bu bilgi kendi lçkfwurı İryor, onu etrafa yayamıyorlar. onların çoğu, bildikleri dili bir vasıtası diye kullanmıyorlar; W“J, di aralarında konuşmakla iktifâ “İy | yor, bazan da © dille yazılmış, hayir şüpheli bir iki roman okuyü” lar. cak Tercüme kütüphanemize bakin” ta küçük yaşta ecnebi dil ağmw;* lanlarımızm hizmeti pek azdır. " | Avrupa'nım ilmini, edebiyatmi S'î:. meğe heves edenler fransızcayi başka bir ecnebi dili, çocukluk gavlk p Sİni geçirdikten sonra heves edip ” h zorlukla, ekseriya kendi yt öğrenenlerdir. Onların bir takımi Burları var: tercümelerinde bir, yanlış bırakıyorlar, birçok % anlamtyorlar, dili iyi bitm tercilmelerinin her sayıfasmda '6#: riyorlar, Öyle ama öuww mrıyan, inkâr edilmez bir A var: tercüme etmek, uğmaıkıeth’ hem kendileri istifade etmek, bef ” etraftr Istifade ettirmek rlafı Küçük yaştan ecnebi dil % olanlarımızın hizmeti niçin bü e küçük kalryor? Bu suale cevab K bileceğimi zannetmiyorum: bu m’;* leyi içtimalyatçılarımız, terbiyecl ati miz balledebilir. Ben, sadece, aKi gelen bir İhtimali “söyliyeceğim: ':” çük yaşta ecnebi dil öğı'eumlc'ı'l * tahsil hayatında omun eksıkliğini $ medikleri için, bize ecnebi dilin 1 mtunu ötekiler kadar anlamıyorlar; y viz | #ebeb da, bu talebe içinde askert tıbbiye eli İç Nünla okumak, onunla İ|a tebinde ve leyit tıp yürdunda "yatılı; talebiz | nunla konuşmakla;iktifa' edip, nti için de ona ötekiler kadar ehtf yet vermiyorlar Frenkçe ke!l#”. düşünmeğe, hatti'onlarla yer ç 6, alışık oldukları iğin onların * gılıklarını aramak ihtiyacmı,duy?tü, yorlar. Hani Zor. ammııdw_” Sani sağ kulağını “elsinet (Aliye') Bol kulağmı da “elsinet'üdiyo've maderzad” & tahais "eti hP küçük yaşta ecnebi amM, dili sol Kulak' la dinliyorlar, onu İ menin kendilerine birtakım | y tahmil ettiğini düşünmüyorlar. leri dllin bir yardımcı, masılâzım geldiğini unıımy_ırllf 'gerlerini bizim dilimize çevirm y tırlarına bile getirmiyorlar. e İçlerinde tercümelerle mrımây;ı y ,Halbuki bu memlekette, küçük ":: fransaızca öğrenmiş ve bunun İçift M cih edilmiş, ötekilerinden üstün tW', muş, kendilerine itibar edilip nab'” gürur aşılanmış olan çok kimse "’î. Comiyete, kendilerinden beklenilei manevi mükâfatı hit Miyetini tebariz ettiren Cumhuriyet başmın. harriri. diyor id: " Parisli (Tan) gazetesinin buraya gelen Bon nüabalarından birinde Balkanlı müttefik İer ordu relsderinin bu y Ankarada yap. makta oldukları toplantıya ait olarak, şeklen küçük, fakat mahiyeti itibarile büyük bir freracık vardı, ki 0 da Ankara — içtimamda Balkanlı müttefikler ordularının her ihtima. Ve kargı müşterek hareketlerinin — hudut ve eşkâli üzerinde çalışılmakta olmasını kuv, vetil bir faraztye olarak haber veriyordu. Bu haberi teyit veya tekzip etmek bize düşmez. günlerden ve günlerdenberi beyhude — yera vakit geçirmemekte olduklarmı herkez kolay bıkda anlar. Müttefik Gdevletler — erkânıharbiyelerinin hangi meseleler — üzerinde — çalışacaklarını şahmin etmek için Balkan Antanlının esasile ettiği tekâmill tstikametlerini düşün. kâfidir. Malümdut Xd Balkan Antantı. * Hin gübelerine termas eden bir çok mevzuları Alâka ile okuyoruz. Mekteplerde talebe ola. Tak da insan makinesi hakkımda — edindiği. Tiz maltmat az değildir. Teşrih ve fizyoloji, kimya ve biyolofi Mimlerina ait unmurt hügfleri bize veren ilso — aınıflarıdır. — Binaenlayeh böyle bir talebe, Trp fakültesine — kaydedilip dernlere başlaymca Hukuk talebesi gibi bir. denbire bir Ebüthevi içine düşmez; kendin! © derece yabaner hismetmez. Evvelce İlsede | u Ş TAL | lebesi 190 çok defa arkadaşımın notunu oku. zun muhafazakârlığı herhangi bir tanrruz fikrine karyı kendi efradımı da bağlamış bu. Tunmaktadır. Balkanlarda — statükoyu baz. mak için herhangi harlef bir devletin taarru gU ittifakm müşterek mukavemetile karşı. Janacaktır. Fakat antant aanasında o kadar samimidir ki ona dabil devletlerden berhan. gi birinin taarruz fikrine dahi . gerçi zımnen fakat kât'1 olarak . yer vermemektedir..,, *Balkan Antantı siyasi bir. — kombinezon olarak bu kadar güzel vazifeler ifm ederken Balkanlı milletlerin kendi aralarındaki itti. baddan çıkan wulh nimeti muvacehesinde ye. ni hakikatlere doğru terakki edecaklerini mu hakkak saymak yerinde olur. — Eikonomik ve kültürel münasebetlerin — aamimileştirilmesi ve sıklaştırı!maaı fik önde gelen raruretler. dir. Bu çevrede mulhü muhafara hususunda Balkan de-letlerinin ittifakı amniyet verici netinalerile hergün büyük bir nimet — olmak mahiyetini yükseltirken Balkanlı miltetlerin kendi aralarındak! münasebetlerde daha sa. mimt merhalelere İlerliyecekleri şüpheaizdir. Hatta.. battâ bu gidişle Balkanlı — millet. lerin bir gün . mili istiklâllere tamamen hür metkâr . bir konfederasyon manzursesine in. kılâp edeceklerin! bile düşünmek acaba faz. 14 bir hayal midir., talebenin adedi az değildir. Du gençler için geçtm endişesi büyük tir mesele tegkil et. mez; ayni sınıfta bir senedan fazla kalaalar bütçelerine o kadar dokunmaz; bunların bir Kısmt hukuk tahsilini belki de bir aile for2) malitesi eaikasile yapmak istemişlerdir. Mu | Hicri: 1356 — Ramazan: $ —— vaffak oldukları takdirde me â1â, olamadık. | — Güneşin doğuşa Güneşla betif lart takdirde de kryamet kopmaz, Tablatile 637 1701 bu derece geniş felsele yürüten kalender ta. | Vakit Sabah Öğle İkindi /.kgam Yatıi ’ Jabe parmakla gösterilecek kadar az olmalı. 613 1158 1642 1701 19,38 dır. —————# Netico itibarile görüyoruz ki tıp talebesini |» yetle yürüyen sevgili çocuklarıdır. ’ tahall emasında mesloğina bağlıyan pelkolo. | Ve bayinleri ayni harçtan dokunmuş , Ak şartlar daha mümsittir ve ayni zamanda | ve çok defa aynl evin mütevazi v tıp fakültesinde günü güntne çalışmak ve | karşııkir olarak oturan bu kardeşleriü. gerek mesul bir vicdana, gerekse inşayi ta ! | * t0 ve bayat gartları müsevi kılmdıktâf Tain eden bir mijessesayo karşı hesap vermele | —Ta “tp talebesi mi, hukuk talebesi mi mecburiyeti vardır. Hukuk talebesinden hılı | kandır?., sualina ve münakaşakma Katen çalışkan olanları bile çok defa gehe | kalmaz'sanırım. ancak bir kısmını tahlil edebildiğim ruht Böf bebler ve zaruretler dolayısile imtihan xat |; gerında (tenbel) mfatı Ne eliketlenir.. İster, ie n bu çocukları p talebasi isler hüku talebesi ölsun hepet |. mürşitlerin vicdan börcu vazifelerin de ayni raemleke'tin ik! muhtelit / & $ SHüt * ğ ÇörÇeVe dahilinde' görecek ve bilhamia nor. mal uzviyetten ayrılarak marazt uzviyetle Uğraşacaktır. Hükük talebesi ise, gayemini teşkil eden mealeğe ait hazırlayıcı bilgilerden mahrum olarak tahsile başlar. 2 — 'T tahsili tedrimat cihetinden hukuk tahsitine nazaran çok daha müsbettir.Tıp tale besl daha İik sınıfta yalnız kalın ve yorucu kitapların sayfaları içinde mahbus kalmaz; Gersanelerde oldtğu kadar rrahtalif Tâbora. tuvarlarda, hastanelerde ve hasta — başında çalışır, Binaenaleyh tabib — namzodi daha mektep — sıralarında iken — bile, mesleğin. den beklediği manevi gayeye varır. — Çünkü bilhassa koğuşlarda çalışırken kendisine tev di edilen bir hastayı ilmen olduğu kadar ma, nen de takibe mecburdur. Hümma ve rstı. raplar içinde krvranan, habis bir ectma va.! kamna, bir'dnin giriigase yapıp da'bir Saat' Vamhhat Ve edület CEphaleFEE döğrü