| h » v T A K Fo y OBt No n ığ , Bi : îğâgğ H <ei ğğ%ğ Hİ Hi ğ'ğ%'gğnşî 'ğ,“-.'ğğğ o | ĞE ite | GS li îğ Hi N Hi Ti İ E ŞUK B BŞ a Hi ;=Şğğ Z EREsEtFEREEHİ ğiğg*î&âîğ% Peplişit iig Bi OğEm ğğiE?»İ 4 sE %*i'iîf"-ğ GAT AT Gi yti GişiK DĞ : L HİA DİŞ : GA Dilİ : K llt E Tz PEçi (Di . ö BiP ' p ÇUSe İ O p 5 kllimlı ; ni H Selli %îğîğ e do blLik * nu gördükçe, bu günü bu kadar tatlı geçirmekte olduklarıma adetâ İInana- mıyorlardı. — Öyle ya... Yemek, içmek, kumar. Hern de bu kumarda bir hayli de al . tın kazanmak. Bunlardan daha fazla ne istiyebilirler ki... Bu oyun yarım aaat kadar böylece devam etti. Yarım saat sonra Dalba. Fausta tekrar masaya döndü, üç kâ- dehi de şarapla doldurdu, yavaşca ar- kasına baktı, İki muhafız da Dalba - ranla meşguldüler, O 'zaman Fausta, Dalbaranın cebin- den aldığı küçük şişeyi cebinden çıkar. dı ve beyaz su dolu bir ilâcın yarısını len sevinç pek fazlaydı. Oturur otur . maz Fatısta kadehini aldı, diğerleri . ninkiyle vuruşturduktan sonra - içti. Grengay ile Eskargas da içtiler. Fa . kat kadehlerini boşalttıktan sonra Mçwınıwwtbu. daklarşn dibine baktılar, bir şey göre. medijer. Her iki muhafız da bundan zerre ka dar şüphe ıunmiolıdl.üiılbw., Badece: _N..ı.ı.ınn—_.uaıı Fausta tabit bir tavırla cevap ver. * di: i — Şiğe dibi, dedi. Harhâlde tor. S ĞA, ,t İT Li ' .-.'“"% B ; =gâ 'I—ğî—ğ DEd sç ğğ Üür îğî“ ite Eİ HL o KUN DES S DÜD D aü 35 Şi 0 GŞ 3SSi 1ğğli £ © £3 ö0k &5 ğâ;ğ vi gğ:gğ idı iğ * DH ea gö rdbak ğ bi ğ i âğğ .4 Edi PD dl1 hf & -| $ © î ö y & 5t gı Dpdll! ğğîfâ P g Pini Tit T l £OĞ SEElŞ ğâğâââ İ İrbe * RS4984 * Zadda 'E'-Ğ'öğu - D e ai l Z 'ğ ,..Np;.ın_ğ nğnanvn_pğ—anqn KŞT ü S | ĞSÜ ga aşilğe Eskargas ile Grengayın kalplerine şüphe girmişti; fakat bu şüphe Faus . tadan değil, şaraptandı. Bu defaki do. hu kadehleri âdetleri filâfma birden . bire boşaltmadılar, pek az İçtiler. Ve ikisinin de yüzü güldü: — Oh... Bu âlâ işte - dediler . Fausta: — Bundan sonra şişelerin diplerini içmiyelim! tavsiyesinde bulundu. Oyuna devam ettiklerinden hâdise unutuluverdi. On dakika sonra ilâç te sirini göstermiye başladığını Fausta karşısındakilerin yüzlerinden farket - ti. İki muhafız da sarhoş gibi sallan. mıya başladılar. Başları omuzlarma düşüyor, ciğerleri kopacak gibi esni - yorlardı. Gözlerini açık tutabilmek 1L Ççin son derece gayret güsteriyorlar, fakat muvaffak olamıyorlardı. Sanki göz dılar, fakat bunun sebebini bir türlü anlıyamadılar. Daha doğrusu anlrya - | cak vakit kalmadı. Evvelâ Eskargas fenalaştı, birden . bire beli büklldü. Mazayı tutmak iste. di, fakat muvaffak olamadı, yere düş. tü ve hareketsiz kaldı. Hemen horla - nadığını iş işten geçtikten sonra anla. mıştı. nı gören Fausta, gülerek ayağa kalktı O vakte kadar ot minderler üzerinde uyur gibi yaparak yatan ikl adama da işaret etti. Bunlar derhal Eskargas ile — Hiç olmazsa dört saat kadar uyu. yacaklardır. — Şimdi en aşağı saat dokuzdur. Dört saate kadar bütün işlerimi bitir. — Şu kılrer al, h—hılıh-“h rise sen geleceksin. Sonra diğerine döndü: — — Şu hançeri de sen al, relsini h. maye et. Ben Paristen bir sedye gön. dereceğim, ona koyar ve konağa geti. Ayağa kalkmak için bütün kuvveti. | rirsin. ni topladı, dudakları kımıldadı, bir &ey söylemek istiyordu, fakat sesl Bir işaretle iki İspanyolu da Dalba. vanım nuğmmşMwM kat, o gün istirahat günü olmasına rağmen, yatıp kalr mış olmasından teessür duymuyordu. -V Bu küçük oda, sabah erkenden kalkmp işine gltmede evvel geçirdiği birçok yerlerdeki odalardandı. Savoir (bilmek) masdarının hâl sigasını tasrif edin,