31 Ekim 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

gd, zi LNY I ” A " İ aa ) ü Denizden çıkrn ceset münasebetiyle yazılan bü yazıda, yor ki: “Dünya milletleri arasında ancak ((? Fransa, Amerika ve İngilterede Devletin gazetesi... Bu yolu ilk açan Sovyet Rusya olm'ştur. Kömalist Türkiye ile Salazar'ın Portekizinde de fikir matbuatı mMmevcut değildir. Acaba Fransada matbuat yalnız İngilterenin mi hür matbuata sahib bu. kürriyetini lâğvedip Avrupada lunduğu görülecek?, |— Le Journal'in İtalya, Portekiz, Sovyet Rusya ve Almanyayı hür matbuat. fan mahrum memleketler arasında göstermek hakkı vardır. Zaten bü memle. ketlerin rejimleri prensip itibariyle de matbuat ve fikir hürriyeti denilen şe. yİ kabul etmemektedir. Fakat Kemalist Türkiyede matbuatm hür olmadığını, fikir matbuatının bulunmadığını iddia etmekle Le Journal sadec haltetmiş o. bur. ' Kemalist Türkiyede matbuat hürdür. ml diğer bir hürri; Türkiyede matbuat hürdür Yazan : Şekip Gündüz PARIS gazetelerinden Le Journal'in 27 ilkteşrin tarihli sayısında üçün. cü sayfanım ilk sütunları başında “Matbuat ve demokrasi” başlıklı bir yazı var, Leon Blum'un başvekilliği esnasında bazı satılmış Fransiz ga. zetelerine bir parça memleket aşkı vermek endişesiyle hazırladığı “evvelce senato tarafından reddedilmiş olan bu kanunun parlâmentoda tekrar mevzuubahs edileceği,, kaydedilerek denili. “Tam matbuat hürriyeti,, vardır. Demokrasi. Ge bu hürriyet, “bir fikir rejiminde her fikrin kendini açıkça izaha hakkı ol. masınm,, tabil bir neticesi olârak gösterilir. Demokrat olmıyan devletler bu hürriyeti haşin bir surette ortadan kald emışlardır. Nasyonal Sosyalist Alman. ya ile faşist İtalyada yalnız bir gazete vardir: » Ve her memlekette, her hürriyet na. _ imha etmek hakkmı haiz değilse, nasıl Fransada da, İn. lterede de, Amerikada da Her hürriyet vatandaşlara muzir olmamakla mü. 'yetse, bizde de bu hürriyet bir kantnla mukayyettir. Gangsterler Amerikada Ruzvelte demokrasinin şahsf masuniyet davasmı Berir zekâlarım ne suretle sülistimal ettiklerini ispat ettiler, Acaba Gangater. - GF Devamı 7 incide — Şekip GÜNDÜZ kanıyn ç büyük demokrasi) adıyla anılan Köylüler arasında ULUS'ta P ıımmuıü;hmı ederek “en ihtiyarımız,, dedi. Yaklaştım, ha. ÇY . ATTAYA İ : ; eliyle de uzakları Doğuyu işaretliyordu. Has Türküz,, Has Türklük bu köyde âdeta bir parola idi. Bay eğitmen ilâve etti; “Biz BH Türklerindeniz.,, Muhtarın evinde — oturduk, Köylü — kadımlarile — konuşuyoruz.. Ayşa kadın torununa seslendi. “Akkız, misafirlere marş oku.,, Çocuklar hep bir ağızdan ön yıl marşını okudular, Karşıki mahalleden davul sesi geliyordu. Ne var diye sordum, * Düğün var, davul dövdürüyorlar, diye ce, ğap verdiler, Ben asıl antropometrik ölçü 1. ğimi yapmak istiyordum. Zemin hazırlamak İâzımdı. Çünkü Aletlerden Ürkebilirlerdi. Tarihten konuşmıya başladık. “Eğitmenin İlk okul tarih kitapları imdada yetişti. İçlerinden okumak bilen çocuklar ıiıalı.rı. Da izahat veriyorlardı. Hele rTesimler daha çok iİşe yarryordu. Nihayet anlattımı 'ki bu kitapları yazmak için birçok çalışmak lâzım Balkan bloku -— CUMHURİYET'de yaseti takip etmek kararile birleştikten son. ra, eskiden bir volkan manzarası arzeden Bal kanların tam bir sulh ve sükün içinde yaşa. makta olduklarını memnüuniyetle kayıt ve İ. fade etmek isteriz. Bu neticeden üç müttefik ve dost devlet kadar Türkiye —Cümhüriyeti kil etmesini temenni etmemek kabil değildir., dır. Bir de bunların içinde ölçü işi yapmak kadmlarile doldu ve boşaldı. Ölçü için iste. ve zürna yamaçlarda gürültülü akisler yapar ken, köy büyükleri onlarım oyunlarmı da, bi ze göstermek istediler, — “Bunların zanatı budur. Biz çaldırır ve oynatırız,, — diyorlar. dL Köyden ayrılış heyecanlı oldu. Bütün köy lü kalabalığı ile köy dışma kadar yürüdük,. Bu akşam kalmız diye yalvarmalarına cevap bulmak güçlüğü karşısmda idim. Mühtarım gelinlerinden biri yaklaştı. “Odamda, hamam içindeki dümbeleği görmediniz. Eğer kalırsa. Güneşin akşam ışıkları, kızartısı bu yağız ve güzel yüzlere en büyük canlılığı veriyor. du. Hepsi ile, bir günkü tanışma neticesi kırk yıllık ahbap olmuştuk. Bu beraberlik ve kan kaynaşması irk kardeşliğinden başka ne ile temin olunur? İrle birliği insanları birleştiren en büyük Amildir. Bü kanaatim Peçenek — köylülerin. den ayrılırken bir kat daha sağlamlaşmıştı. sulh âmilidir e büyük bir iftihar duymaktadır. Dünyanım Şurasında, burasımda ve bilhassa Akdenizin garbında umumi sulh için büyük bir tehlike teşkil öden kaynaşmalar ve boğuşmalar O. lürken Akdenizin şarkımda biz ve müttefik. lerimiz mühim ve kıymetli bir sulh amili 0- luyoruz. Böylece kahraman Türk, Yugoslav, Rumen ve Yunan millet ve orduları, medeni. yet ve Insaniyete büyük hizmet ediyorlar. Balkan birliğinden doğan ve sulhü koruyan kuvvetin, siyaşet dünyası Için bir örnek teş. Hırsızlığa başlıyan balıkçı yakalandı Bedri isminde bir balrkeı Emirgân da mektep sokağında Halidin evine gir miş, fakat boş zannettiği evde Halidin karısı Fatma ile karşılaşmıştır. Fatmanın feryadına meydan verme den döğüp tehdid eden Halid bir ta kım eşyayı alrp kaçmıştır. : Halid biraz sonra Rumelihisarında | yakalanmış ve çaldığı eşyalar da bu- lunmuştür, ' Yedikule açıklarında bir 'sandal ge zintisi esnasında müvazenesini kaybe- derek deniz: düşen ve böğülan iİş ban- kası memurlarından Rağıbın cesedi dün bulunmuştur. D - Şehir meclisi yarın toplanıyor Şehir meclisi yarın son teşrin dev resinin ilk içtimammı yapacaktır. Yarın ki içtimada riyaset divanı ve daimi en öümenler, meclisin diğer encümenleri seç'mi- yapılacaktır. Meclisin bu deyresinde daimi entü men ile diğer enciimenler de seçilecek tir. Havai fişekle ' yaralanan çocuk Dün gece şenlik yapılırken Beyoğ- lu kaymakamlığında bir kaza olmuştur Kaymakamlığın taraçası önünde havat fişenkler atan >dacr Cevad, her nasılsa elindeki fişenkleri patlarken kaçırmış ve fişenk orada Kasımpaşada oturan Muhiddinin on iki yaşındaki oğlu Kena hh — Türk inkılâbınım nazariyesi mudur? Cumhuriyet Gazetesinin bir sütu. nunda dün verilen bir fetvaya bakı. lrrsa Türk inkılâbının bir nazariyesi olmadığını ve hattâ hâdiselerinden nazariyeler çıkarmağa dahi imkân bulunmadığını kabul etmek lâzımge- liyor. . Bu derece kestirme ve dâhiyane bir iddianın menşe — şehadetnamesinde Peyami Safa'dan başka kimin, hangi salâhiyetin imzası bulunabilir? Cumhuriyet gazetesinin zeki bir kontroldan geçirilmediği görülen bu sütununda Şöyle tuhaf bir cümleye de tesadüf ediliyor: “Patentasını hiçbir Avrupa filozo. funun elinde görmek mümkün olmı. yan bu yüzde yüz Türk rejimi, Ata. türkün realist kafası ile hâdiselerin temasından doğdu. Dialectigue'e &v akademik münakaşaya gelmemesinin sebebi budur.., Ne mantık! Avrupa filozof (7!) unun burnunu sokmadığı yerde nazariye aranamı. yor demek, Bir şeyin yüzde yüz Türk olması yok nazari her kıymetten mahrum. bulun. ması mr demek? “Türk inkılâbmm akademik ve di. alectigue bir münakaşaya gelmeme. si,, ni söylemekteki mana nedir? Peyami Safa'nm dialeetigüe keli. mesini bilmiyerek kullandığını kabul etmek büyük bir gaddarlık olur. Cumhuriyet muharririnin bu kelime. “yi bilerek kullandığımı kabul etmek zaruri olduğuna göre de, “Türk İnlâ. lâbr dialectigue bir münakaşaya gel. mez,, cümlesinin türkçesi gu olur: *Türk'inkılâbr isabetli ve hakika. te uygun bir karar verebilmek için metodla tetkik edilemez ve ilmi bir münakaşaya gelemez,. . Acaba Peyami Safa bizim Kema. lizm adını verdiğimiz esasa kendi te. lâkkilerinin teşrifatında bir mevki lütfetse ve ağız dolusu “Avrupa filo. zof?!”u adını verdiği hüviyetlerden biriyle bir odaya kapanıp bir hafta dialectigle ve akadömik bir etüd yapsa bunun eler tutar yeri kalmaz mı? " Biz de müspet bir hâdiseyi bir na. zariyeye tercih edenlerdeniz. Hâdise bir hakikattir. Nazariyenin ise ebe. diyyen hayalf kalması da, herhangi bir diğer nazariye ile . yine binnaza. riye - cerhedilmesi de, bir türlü tat. bikma imkân bulunamayıp kıymetini zamanla kaybetmesi de kabildir, Fa. kat Türk zekâsınm 318 denberi ya. rattığı bir idealden tegafül etmek ha- tasıma düşmek de istemeyiz. Bilhassa bu zekânın Türk cemiyetindeki rolü. nü yalnız hâdiselerin emrivakiine dü. men olmakla hulâsa etmek, bastet. mek hatasına. Hâdiselerin, kendilerine takad - düm eden bir nazariyenin yumruğu ile döğüle âğüle beğenilen bir netice yaratmış olmasını, hattâ bir naza. riyenin kontrolu altında doğup İnki. şaf etmesini bir cemiyetin şuuruna Ve münevver gururuna daha uygun buluruz. Hâdiselerin önünde bir kar. Püz kabuğu gibi sürüklenmeyi ve ta. selinin tesadüfleri ile herhangi bir PAZAR İLKTEŞRİN — 1931 Hilert: 1356 — Şaban: 25 nı sol ayağından yaralamıştır. Cocuk tedavi altına alınmıştır. 6,29 17,08 Hâdiseler ve ikirler... Kemalizm ve içtihat kapısı Yazan: nazari bir mukaddimeden ve hattâ | “yı tebrik etmişlerdir. gt a *$ ça Nizametltin Nazij takaddüm eden bir görüşe sahip bu. lunmak şerefine değişemeyiz. Hâdise bir hareketin muhassalası. dir. Hareket ise müspet menfi unsur- ların çatışmasından döğar. Peki, bu unsurlardan müspetin çarpışma şart. larını tesbit eden, çatışmanın seyrini idare eden, mihenge vuran, ayar eden, neticeye “doğru” veya “yanlış” teş. hisi koyan ve yanlışı doğru haline ge. tirinceye kadar tashih eden nedir? Nazariye değil mi? ! -“Türk inkılâbmı initial bir nazariye. den mahrum addetmek, doğrusu an. cak Peyami Safa'nın insafsızlığı ve “Ampulsif cüreti ile kabildir. Peyami Safa yazısında şöyle bir garabet de gösteriyor: : “Münakaşa değil, tahlil edelim...,, Diyor. Münakaşasız tahlil nasıl ka. bil olur? Yoksa dostumuz, tarafın. dan bügün yapılan tahlili olduğu gi- bi kabul etmemizi mi istiyor? İşte garib bir iddiası, daha: “İçtihad kapısı kapalı, izah kapısı açıktır.,, - İ İ Zavallı dostum!... AAA Kemalizmin inkâr ettiğin nazari. yesi nedir bilir misin? Bizzat Atatür. kün -. kendisi... 'Yani” Türk — in. kılâbınm | yalnız — doctrine'i değil, bir doctrine volkanı da vardır. Ve bu Atatürk kudretle, sıhhatle ve ışıkla. rmt saçarak yaşıyor, Bu demektir ki nazariye, bazı kanunlarını statigue bir hale sokmuş olmakla beraber bin. refis en dynamigüe merhalesine de gel miş bulunuyor. Böyle bir sahada iç. tihadım kapısını nasıl kaparsın?. — Düşünme! Sus! Görme! Yarat- ma!,, mı diyeceksin! ; “ Dostum, Kemalizm, bir bucuk çey- rek asır evvel ilk. .kanunlarını kur. bir tekâmül merhalesindeyiz. Fakat bu, Kemalizmin son merhalesine gel. miş olması demek değildir. Canlı na- zariyenin tefsir ve tahliline lüzum yoktur. Kemalist olmak için Kema. lizmin yeni drektiflerini yapmak, her yeni temposuna ayak uydurmak icab eder. Kemalizm, kendi eseri ve hâdisesi olan Türk inkılâbından evvel doğ. muştur ve kudreti çocuğundan üstün. dür. Nıııınıttın NAZİF Ankaranın yeni garı Merasimle açıldı Ankara 30 (A.A.) — Ankaranın ye- ni istasyon binlası bugün saat 16 da törenle açılmıştır Törende B. M. Meclisi reisi Abdül- halik Renda, Başvekil Celâl Bayar, Siyasi müsteşarlar, vekâletler ve İdev - let demir yolları ileri gelenleri emni- yet direktörü ve kalabalıl: bir halk bulunmuştur. D.D. yolları işletme müdürü Ali Rıza garım inşaatı ve vaziyeti etrafın- da bir konuşma yaptıktan sonra baş - vekil Celâl Bayar kordelâyı kesmiştir. Davetliler binayı gezmişler ayrılırlar- ken devlet merkezinde böyle güzel bir müessese meydana getirilmiş olmasın- dan dolayı nafila vekili Ali Çetinkaya - —a Sovyet elçisi değişiyor mu ? Söylendiğine göre, Sovyetler birli- ğinin Ahkaradaki büyük elçisi Karski" başka bir vazifeye tayin edileceği' için yerine başka bir elçi tayin olunacaktır. Karski geçen sene Karahanı istih- lâf etmişti. Dahiliye ve harl-iye vekil- lerimizin Moskovayit ziyaretleri müna- sebetiyle oraya gitmiş olan elçi o zamann Vakit Sabah Öğle İkindi /.kgam Yatsı İmsak 5,07 11,58 1447 17,08 18,42 — 4,49 noktaya ulaşmayı, elbette, hâdiselere . | Fazlası fena imiş. Hangi <ex muş bir nazariyedir. Bugün bunun | GÖM DA LA -Bayram sabal r BAYRAM günü sabahleyi! vimden çıktım, tra$ M tiyordum, meğer berberler ”P; miş. Halbuki bayram günleri ğ | — benim gibi kıyafetine itinâ yenler bile —, taze traşlı Omd ter. “Bir gün önceden çB hazırlıklı olsaydı!,, — diyem çünkü bir günlük #akal da ':”J tabir caizse “bayramlık çehre y kışmaz. Gerçi evimizde, kendi kendi! traş olmak da var, Hepimiz, İ yin yüzümüzü yıkayıp saçımızi dığımız gibi traşımızı da oluver? yiz. Doğru, doğru ama herkes 0'.”1 lışamıyor; ustura, kullanı ca, hele sinirliler elinde tehlîk'g le olacak bir âlet, Şu “emniyet ' rası” denen nesneler de çok rin — meselâ benim — yüzünü F tıyor. Yıllarca. kullandım, alışt dım. | Neyse! boynum bükük, ei bü bayram günü sakallı sakallı g” 'razı oldum. Berberin kapalr ** önünden ayrılırken iki çocuk d yakama bir kâğıd taktılar, D© q ğguna bakmadan kutuya pll"p tım. Ne olduğuna baksam -rayı yine atacaktım. Sokak da bacak kadar çocuklarla mü” şa edecek değilim ya!... Meğef | zet”, Yeşil Ay'ınmış. Klmıenînıî ne karışmağa hakkım olmadi&' Yeşil Ay kurumunu kuranlara *” na yazılanlara da bir diyeceğim * İster içsinler, ister içmesinler — dalma değilse de — arasırö rim, Onlar da benim keyfime * masırlar. a Alkol insanı şöyle edermis: kiğ edermiş. Biliyoruz ki, kendileri liyor ki bu “lâf” tır. Bakın Frâ” lara, İngilizlere, Almanlara. Htf şarablarmı,. viskilerini,.. biralar çerler; ne şöyle olurlar, ne. dc__b?ğ lası iyidir ki? Ka ul Yeşil Ay'ın çıkardığı mecmğd hiç gördünüz mü? Hele bir taf bir bakın, Yazılarının çoğu ,3 tatsız ve zevksizdir. Onu bilb | mekteblilere dağıtıyorlar, Belk_î p teplileri içki kullanmamağa, 1f nefrete sevkeder, Fakat on nüshâ” okuyan on dört on beş yaşında ©97 ta da zevk namımna bir şey blraml Bu belki değil, muhakkak. ya Fahrettin Kerim o mecmuaya F0 ğu manzumeleri, hikâyeleri bğ: 'rek mi okuyor? Eibette değil. ı“' | de 'niçin çocuklara, hentiz de tenkid hassası teşekkül © y için büyüklerinin gösterdiği hef * zıyı güzel diye kabule hazır | ra onları niçin okutuyor? W Bir adam çıksa da şarabi 'ö için bir cemiyet kursa... A% böyle cemiyetler var, bizde de lir, Memlekette bağerlığın, şâ! | ğın inkişafına hizmet edecek © ü cemiyet de hayirlr bir müessese * A Doktor Fahrettin Kerim ile Yeîl;d,, kurumu azaları o cemiyete Y istel etmek, onun rozetlerini almak u ler mi? O halde bizler, Yeşil AY':,,, raftar olmıyanlar, onun iddiâl gi kabul etmiyenler ona yardımâ mecbur olalrm ? ol Bu, söylemeğe hacet yok, beâ | para meselesi değil, bir. “prif meselesidir. Nurullah ATAE, Ö- -— Münhal mebusluklar Parti mamzetlef! f etrafında ı'iıvııyatı6 Açık olan üç mebusluktan 4 f;:; cumhur başkanlığı genel sekrett yyet san Riza Soyakım, ikincisine b’fjıb;—’ husust kalemi eski direktörü V" partice namzet gösterilecegi VE » Rrzanın seçilmesini müteakip W ziraat vekâleti verileceği yazıl çüncü açık mebusluğa da eski © fettişi orgenereal Saidin namzet " —— danberi memleketitde bülunmaktadır. leceği sövlenmektedir. S

Bu sayıdan diğer sayfalar: