449609 DPOLMA US U4e,, “yofop aa SHwşp dUĞUMMOK OLAUĞ VKNZ ÇUY YOYOYZ A YEUUY W 4400001 VP ND 3939) AOH LABoU Vp np 3ST jUNsSnur 404 y 6Y TINLY WOS VE,, (p you np 33v3) u: D IZ 180 15) 1909 'N V80T3 300 783 Ayay YA ) 'TG wf TOTZ ÜREĞ Çuyarıdam) isving “KAYH BOB YEDÜ dip DPOUNG “AADY,, plaa BAVUMÜ ÖYEK ** v TAZGTZ PUUŞĞ YUMYA YAY “DYÖDE Başünli Pköçy aşe GADONAŞNU. * Tn0 aç KKRIRUMU ZÇIÇ “2A Yösyez geçlr WAGEY Of fupungasj Güf ypm UgvA 1 nnE Tuğn “207 ŞRIÇU gOU UYE AÇA İŞYOYT OŞŞ KOU LAŞARLA d “Dy NĞSP vyup 2 24 IKĞOP SS TUNRÜD “PszDUŞD,, Cof sayu yon şeşa dşa Sğiyyik g oMsUŞ udün AOf ) İaşLe (&p 9on na 119 YPDENTĞ TUt KON TAYDY YOTULAPELU 'UŞKatAMANI SALDUGODUL YOULENUDE YUŞPLaYaŞ YOLUĞLANİ Oyuyu BuDE ap Heğ samng ApRase Taşdok İşüioi AÇ YNO O,, o6 Epunyyem unung “apunyud OYATAAZ ST VULA ÇETPUOY / 2012 Srzyunz pan ça İrzaema put GUF YAPLON HY “aYUAT *(8SI3) S1 “Junjf yen Gene; aaszımas) gam Suzip Uapromı Dayr “aRA) “ "18918 Twuşe,, 5 TSŞURS OUT (OY 1Vn 2w0 Teurğ Te 20T “ HND DA HYU NULŞİ a )9 ZONĞ afILANIMSM “UAfAA Suücüsuüya vosnvaTU Çosmun uoyYasdi 4 paua ya anp 909 “JYDULAĞ FOYAĞAD UÂV IYUL DY 13) vegnur uoydcıda SI YU yöç GUP dagığ YAPASAZ YoOYADUY UÇ2 ITUN YUY K YPRİ UaBAŞI Kegl PrUPUAPAOT “UNDDAMOT UADIZ “g PS P DPOUNA,, ÇUOPMOT SÜD KABDAZ SOY UAĞ 38$ MYY) “HOPUO'Y WAL UAMDAŞI ZAAPI UĞS 191 SOY AMEE BU jdSİSN UNÇU HAŞ (O YORYMUY gum'ısuza d4 PARDAYANIN KIZI Üç günü hiçbir vakaya tesadüf et - meden geçiren Pardayan, dördüncü gün etrarlı bir gezintiden dönerek ©. turduğu ötelin lokantasına geldiği za. man masanın üzerinde bir mektup bul | du. Zarfın üzerindeki yazıdan bunun Valver tarafından yazılmış olduğunu derhal anladı. Mektubu açtı, içinde $u satırlar vardı: “Sizi evimde bekliyorum. Mektubu » mu alır almaz geliniz, çok mühim bir gey söyliyeceğim... Pardayanın kılıcı yanındaydı. Buna ilüve olarak bir de hançer aldı ve her ihtimale kargı cebine bir kese de para koyarak Konsuneri sokağına doğru yü. zümeğe başladı. Konsuneri sokağı o zamanlar baştan başa tavukçu dükkânlariyle dolu bulu- suyordu. Buraya tavuk pazarı demek dahı döğrü olurdu. Pardayan bu s6 » kağa vardığı zaman orada büyük bir kalabalık vazdı. Pazarın tam alışveriş Söatiydi. Şövatye Valverden aldığı mektup yü zünden biraz meraklı olmasaydı, bu ka'abalık arasında bazı şüpheli insan- Jarın bulunduğunu farkeder, ona göre bir tedbir alırdı. Pakat Pardayan zih- nen o kadar meşgüldü ki, çarşıdaki ka | labalığa dikkat bile etmeden Valverin | evine girerek merdivenleri — süratle gikti, Delikanlının — odasının — anahtarı |— üslündeydi Pardayan çabuk çağrıldığı için buna da gşaşmadan, kapıyı açarak içeri girdi. Varver oradaydı. ve yal. nızdı. Şövalyeyi görünce bağırdı: — Nikayet gelebildiniz. mösyö, İki gaattir sizi büyük bir merakla bekli - yordum. — Ne olüyor? Oru siz anlatacakıı- nız, ben de bunu bekliyorum. Pardayan delikanlıya baktı. Onun hayrette kaldığını görmüştü. — Kaşlart gatıldı ve dedi ki: — Çok garib. Beni çağırtıyorsunuz, ben de hemen rum, ne istedi. ğinizi sorduğum zaman da sir bana lTemem için emir verdiniz. Valverin şaşırmasına mukabil Par « dayan tamamiyle soğukkanlılığını mu. hafaza ediyordu. Hakikati anlamıştı. uzun sözlerle vakit geçirmenin sırası olmadığına karar vererek dedi Ki | — Bana krsaca cevab veriniz, Sual sormuya lüzum yok. Ne vakit ve nere- de beklemeniz için size emir verdim? Beni evde beklemenizi kim söyledi? — Buyurunuz. İki saaat evvel gön- dermiş olduğunuz tezkere burada du- ruyor. — Göreyim. — İşte, Valver masanm Üüzerinde duran bir kâğıdı Pardayana uzattı, gövalye dik- katle okuduktan sonra dedi ki: — Doğru. Bu benim yazımdır. O kadar güzel taklid edilmiş ki, ben bile | aldanırım. Bana bakınız Öde, Bu tezke- | re gibi ben de sizin tarafmızdan bir mektup aldım. Bu kâğıdı ben yazmadı. ğuma göre bana gelen mektubu da tiz yazmadınız. Şövalye —atelde aldığı mektubu Valvere uzattı. Delikânlı dedi ki: — Tıpkı benim yazım. — Evet, ben de bunun için hiç şüp- helenmeden geldim. Şimdi iş anlaşıl- dı. Demek oluyor ki, bizi burada bir- Teştirmek istemişler. Bunun altında Fa- uştanın bir bilesi var. Birdenbire kılıcını düzeltti, muhare- İ beye hazır bir vaziyet aldıktan sonra: — Derhal kaçalım - dedi - Tavan ba- DERS:866 ĞA No. tu “Ticaret ve Sanayi” reamile takip edilecektir) ALWNANCA DERSLERİ Kendi kendine 1000 kelime ile ALMANCA DERSİ ALMANCA DERGSLERİ — Ja. Ich bin Mitinhaber der Firma Brown, Co., Lon. — n welcher Branche ist Ihre Firma hauptsâcllidh tütig? —ü.ıı-hı-ut.--ulı_ wir uns Jeicht eini. — Und wile wâren Thre Bedingungen? — Ünser Hauptumsatz ist in Metallen, Wir kaufca unâ verkaufen kommisslonsweise, Zinn, Kupfer und Btei. Sön üç derstenberi üzerinde çalışmağa devam ettiği. miz 24 ümncü resim (Sanayi ve Ticaret) mevzuunu bu derâ. Würde Ihnen das zusagen? | Geçen dersteki vazifeler Çovrilecek olan almanca cümlelerin türkoeleri şunlar, dir: Yaulnrı, evvelâ geçen dersin sonunda almancadan türk. — geye ve türkçeden almancaya çevrilmek üzere verdiğimliz tercüme vazifelerinin yapılmış şekillerini görelim. parça parnça gördüğümüz metni almancasından tam ola. Tak SİZe tercüme için vereceğiz. — Ich für meine Person habe nichts dagegen. Aber ich kann eine Entacheidung in dieser wichtigen Bache olhne Wissen des Mitinhabers nioht treffen. Bitte, Amt Nosden cins und zwanzig swei und Çünfzig Wenn Sie gestatten, werde ich ihn telephonisch rufen, X2152)... Narden 2152? — Danke sehr... Früulcin, Sie haben mich falsdh ver. bunden, ich möchte haben Norden 2152... Bist Du da Re. ger Hör' mal zu! Hier ist eban Herr Brown aus London. Er hat mir ein Angebot gemacht, über das ich mit Dir Sprechen muB... Prâuloin tronnon Sic micht; wir sind noch nicht fertigi... Bisşt Du noch da? Kannst Du gleieh mal Einen Aagenblick, — Nein, hier ist Ost 2152. PKRDAYANIN KIZI — Allah aşkına inmeyiniz - diyor « du. İkisi de durdular, Valver vordu? — Sen misin Landri? Pardayan andriyi dikkatle süzdü. Bu bakışta onun için iyi bir fikir edinmiş olmalı kit — Çıkalım - dedi - * Bu defa gürültü etmekten çekinmi- yerek merdivenleri dörder dörder at - lamak suretiyle yukarı çıktılar, Landri de beraberdi. Her şeyi düşünen Parda- yan hemen anahtarı içeri aldı ve kilit ledi. Kapıyı gözden geçirdikten sonra içini çekerek: — Dört vuruşta kırılacak - dedi. - Fakat bununla meşgul olmadı. Bu tsnada Landri anlatıyordu: * — Mösyö,ben Puare sokağına git | lardı. tim. Sokak zaptiye nazırı Mösyö Lui Sekiyenin askerleri tarafımdan kapatıl- mıştır. Sen Deni sokağında nazırın muavin- leri Fero ve Lafurun askeri var, Bun- Dör elli kadardır. Bunların atasından Beçmiye kalkışmak deliliktir. Biricik çaremir pencereden kaçmaktır ama, bu rada da başımız dönerse yere düşer, perca parça oluruz. — Şu penceryi bir görelim. d -oi düek el £ aÜ li a li Bildi. Valvar evinin bulunduğu sokak- taki boşlukta Konçini ile yirmi kadaf adamı ve baron dö Rospif yak olduğu halda muavinleri RoktâYı Longval, Lövinyak ve Eno görülü * yordu. Bundan başka Pardayanın — gelif « lar, Mareşal Dankr ile diğer şefler de hesaba katılırsa burada da elli Kâ — Bay Berger ile görüşmek kabil mi? zam Büro kömmen?... Wie metnst Du?... Alsa, in fünf Mi. Du hier? Behön, k muken bisi, - DA FDT P FTT gF 3 ifğî’f ÖERLEETE Z