orlaili ve Yere lara haber ve. ETEK Almanya Lehistan ile de bozuştu Varşovadan, fransızca “Le Temps, gazetesine bildiriliyor: Bu hafta içinde Almanya ile Lehis, tan arasında yeni bir gerginlik ortaya çıkmıştır, Buna sebeb, Lehistan ma- kamları tarafından Alman Şerpingen cemiyetinin, feshi hususunda, Danzig senatosu tarafmdan vaki olan itiraz ve son defa, yukarı Silezyada, Lehis. | tan kütüphanelerinde Alman makam. | ları tarafından yapılan araştırmalar. dır. Meşhur Leh edibi Sinkeviçin eser. | lerinin ve Mareşal Pilsudski hakkında yazılmış olar kitapların toplanması, Lehistan matbuatında büyük bir infi- al uyandırmıştır. Demokratların gazetesi olan Dzien. | rik Porani, mukabelebilmisil yapılma. | smi taleb eğerek le diyor: “Alman | mecmuasımın satışın, siyaseti dalma mide bulandırıcı bir riyakârlık ve iğrenç bir kurum siyase. ti olmuştur. Diğer taraftan, yarı resmi Iskra a. jansı şunu yazmaktadır: “Biz Polonyalılar hiçbir zaman Al men kültürü ile mücadele etmedik. Biz kalkıp kütüphanelerden Büyük Fredrik ve Adolf Hitler hakkında ya. zılmış olan eserleri toplatsak, Alman. lâr ne yaparlardı? Muhakkak ki öyle bir yaygara koparırlardı ki, bütün dünya bununla çınlardı. Biz bağırmı - yoruz. Biz sadece kültürümüze hürmet gösterilmesini talep ediyoruz.,, Lehistan makamları, Leh kitabları. m toplanmasma mukabele olmak ü- zere Polonyada liç Alman gazetesi ve mehetmişlerdir. Firarilerin emlâkine muvazaa ile sahip mi Adliye ve mili) emlâk müdürlüğü milyonlarca liralık mühim bir sahte. kârlık olduğu yolunda yapılan bir ih. | bar üzerine tahkikata başlamıştır. Bundan bir müddet evvel Galatada kâin bir konserve fabrikasının sahibi firari olduğu halde malın burada bu. Ianan bir ermeni tarafından muvazaa ile idare edilmekte olduğu alâkadar makamata ihbar edilmiştir. Bunun (. | zerine İstanbul vilâyeti milli emlâk | müdiriyeti faaliyete geçmiş, mal sa- hibinin firari olup olmadığını polisten | sormuş ve fabrikaya el koymuştur. Di ğer taraftan bu fabrikayı idare eden zat da milli emlâk idaresi aleyhine Devlet şürasina davasaçmıştır. Polis yaptığı tahkikatta konserve fabrikası sahibinin firari olduğunu tesbit etmiş ve milli emlâk müdürlü. ğine bu yolda cevab vermiştir. Bu işe ait dosya devlet şürasında tetkik edil. mekteyken mezkür fabrikayı idare e. den Nişan Andonyan ismindeki zengin bir Ermeni hakkında alâkadar ma. kamlara ikinci ve çok mühim bir ihbar yapılarak bu zâtın böyle birçok fira- rilere ait emval ve eralâki idare ettiği bildirilmiştir. Bu vaziyet üzerine milli emlâk mü. dürlüğü derhal mahkemeye müracaat etmiş ve Nişan Andonyan hakkında tesbiti delâil yapılmasmı istemiştir. Şimdi mahkeme bu zat tarafmdan ida re edilmekte olan ve yekünu yüz elli parçayı miitecaviz bulunan emlâk üze, rinde tesbiti delâli yapmaktadır. Bu emlikin yüzden fazlasının sahibinin firari olduğu ve mallarının hükümete intikal etmesi lâzımgeldiği iddia edil, mektedir. Bu adamın yalnız bu emlâkten tah. Mısır Kralının yeğeni şehrimizde rens burdda birkaç gün kalacak Misir peenslerinden Nebil Ibrahim dün ma, iyeti erknile beraber şehrimize gelmiştir.! Misir kralı 5. M, Yaruğun yeğen! olan prens dün kendisile görüşen gazetecilere şunları söytemiştir: “.- Son defa on sene evvel gekrinize gel, miştim. Bu müddet zarında Günyenn güzel şehri olduğu şüpkesiz bulunan İstan. bul çok değişmiş, büyük adımlara ilerlemiş. ür... İstanbulda birkaç gün kaldıktan sonrs Avrupaya gideceğim... “Mısır Asya paktına gireceğini şimdi. lik zannetmiyoruz. Herbalde dört beş serey» kadar bu giti bir #hümal derpiş' edilemez. sira halihazırda Mistr hükümeti Asyadexi Mudutlarmdan ziyade Afrika hılutlermın emniyetini teminle meşguldür. Türkiye . Mısır münasebatı bu çerçeve haricinde kalan ve tarnamile kardeş mah'ye tini haiz bulunan meüstema bir svriyettedir. Yürkiye Se fktrm? münasebatımız da mu. e memnuniyettir. Bununla beraber, Vi ion lin daha ziyade tezakki ve i iin sarfadlı, Miyük gayretler vini ati İĞ | mem çıkmış ? sil ettiği icar bedeli ı$ yüz ia liraya yakındır. Emlâkin kıymeti ise birkaç milyon tutmaktadır, Meselenin yalnız bununla kalmadı- ğı ve bu adamın Avrupaya kaçan bir çok zengin firarilerin emlâkini idare ettiği de yapılan ihbarda zikredilmek.. tedir, Tahkikata devam olunmaktadır. İ. işin aslı tabiatiyle tahkikat sonunda anlaşılacaktır. Paşaköyde bir cinayet Bir çobanı arkadaşı öldürdü Paşaköy civarında çobanlık yapan Şabanın bir kaç gün evvel kaybolduğu zabıtaya haber verilmiş, Şabanın gitme. si ihtimali olan yerler aranmış, fakat yeri bulunamamıştır. Dün Kartal civa- rmdan geçen bir yolcu, bir dere için « den Fena kokular geldiğini duymuş, yak laşmca tüyler ürpertici bir maznara ile karşılaşmıştır. Sırtüstü yatmış genç bir adamın vücudu hayvanlar tarafından parçalanmış bir halde duruyor. Yolcu vaziyetten derhal jandarmavı haberdar etmiş, tahkikata ayni zaman- da Üsküdar müddelumumiliği de el koymuştur. Müddelumumt muavinlerinden Or - han ve tabibladii tarafından yapılan muayenede bu adamın bacaklarının kö. pekler tarfmdn yenildiği tesbit edi) » miştir, Ölünün de çoban Şaban olduğu anlaşılmıştır. Şabanın arkadaşları, Samanderede Uzun Ahmet oğlu Osmanın yanında çobanlık eden Çerkeşli Riza ile sık sık kavga ettiğini söylediklerinden, tahii- kata bu noktadan devam edilmiş, neti- cede bir kavga neticesinde Rizanın Ş- banı öldürdüğü anlaşılmıştır. Riza bu Ru itiraf edince tevkif edilmiştir. Lebistanda Yahudi- lerle bir müsademe Varşova 25 (A.A.) — Bialystok civarmda Bransk , Podiaski pazar yerinde müfrit sağ casaha menaup gençlerle yahudiler arasinda bir arbade olmuş 80 kişi ağır sürette yaralar miğ ve birçok mağazalar tahrip edilmiştir. Tayyare seferleri (Baş tarafı 1 incide) General Kâzım Özalp ve Hariciye Ve- kili Tevfik Rüştü Aras olduğu halde dün akşam üzeri Yeşilköye giderek ye ni gelen gerek harp, gerek yolcu tay» yârelerini tetkik etmiştir. Başvekilimiz orada bulunan Milli Müdafaa Vekâleti hava müsteşariyle hava kuvvetleri er - künmdan izahat almış ve tayyarelerin içine girerek her tarafını gözden geçir- miştir, Yügüsidü denizcileri | Abideye çelenk koydular Düa akşam şerefle- rine ziyafet verildi Dost ve müttefik Yugoslav donan - masının Dubrovnik kruvazörü dün saat tam 17 de limafımıza gelmiştir. Dubrovnik limana girerken yirmi bir pare top atarak şehri selâmlamış, Seli- miyeden kendisine mukabele edilmiştir. Yugoslav gemisi limanda Adatepe muhribimiz tarafından karşılanmıştır . Dost memleket gemisi limanda de - mirledikten sonra donanma kumandanı Mahmud bir motörle gemiye giderek fir kumandana (hoş geldiniz) de- Donanma kumandanımız, merasimle karşılanmış ve uğurlanmıştır » Dubrovnik limanımıza (dokuz #aat kadar teahhurla ve akşam üstü geldiği için düne ait proğram bugüne tehir & dilmiştir. Dün akşam İstanbul Vali ve Belediye Reisi Muhiddin Üstündağ tarafınön Perâpalaş otelinde dost memleket de- nizşileri şerefine bir ziyafet verilmiştir. Ziyafette Yugoslav gemisi kumandanı, ve zabitan heyetiyle şehrimizin sivil ve askeri erkânı hâzır bulunmuşlardır. Zi- yaleti, geç vakte kadar çok güzel ve samimi bir hava içinde geçen bir suvare takip etmiştir. Misafir kumandan, bu sabah saat 10,5 da beraberinde İstanbul deniz ku - mandanı Mahmut olduğu halde evvelâ valiyi ve bilâhare İstanbul kumandan:nı makamlarında ziyaret etmiştir. Öğle ü zeri bu ziyaretler gemide iade edilmiş- tir. Misafirler bugün âbideye merasim le çelenk koymuşlardır. Iki tecavüz hâdisesi (Baş tarafı 1 incide) ceplerindeki paraları almağa başalmış ve son olatak da tütüncülden bir şişe ra- kryr zorla almış ve gedeleyin gezmek- ten dönen beş çocuğun ceplerindeki pa- raları da ayni şekilde çalmıştır. Bu suçları yetişmiyormuş gibi bun- dan birkaç gün evvel sarhoş olduğu bir sırada annesine tecavüze kalktığı ve za» valir kadının bu feci hal karşramda fer. yat ederek etraftan yardım istediği ve ancak bü suretle kurtulabildiği söylen. mektedir. 25 — 26 yaşlarında olan İsmail orta boylu, esmer ve kabak kafalıdır. İsmaili ihbar eden küçük kardeşidir. Rivâyete göre azılı herif bu çocuğa da tasallut etmek istemiştir. Suçlu adliyeye verilmiştir. Beykozdaki hâdise Dün gece Beykozda Paşa mahalle. sinde bir yaralama hâdisesi olmuş. tur; Feyzi isminde birisinin karısı dün gece evde makine ile dikiş dikerken birdenbire odanın kapısında bir adam belirmiştir. İri yarı ve siyah etbigeli olan bu adam heman kadının Üzerine saldırmış, tecavüzde bulunmak iste miştir, Fevkalâde korkan kadın avazı çık. tığı kadar bağırmağa başlamıştır. Bu ba reğmen meçhul adam,odadan çik. mamıştır. Kadınım feryatlarıma alt kat. ta oturan bakkal) Said yetişmiş, yuka. ri kata çıkıp da mütecavizle karşıla, şmca kadını kurtarmak üzere Üstüne atılmıştır. Mülecaviz bu hal karşısın. da büyük bıçağını çekmiş, Sadin ka» fasa doğru sallamıştır. Bıçak Sai, di sol gözünden ağır surette yarala. mıştır, Bu sırada kadmın kocası da eve gelmiş bulunduğundan yukarı kat taki gürültüleri duymuş, yukarıya çık mış, odaya girince möçhul adamla “karşılaşmıştır. Evinde neler olduğunu tahkika imkân bulamıyan bu zavallı da mütecaviz tarafından iki yerinden ehemmiyetli surette yaralanmıştır, Vak'a bir cinayet şeklini alacağı sr, Tada Feyzi tabancasını çekmiş, müte, cavizin elinden bıçağını almiştir. Bu sırada zabıta memurları yetişmiş, ge- ceyarısı eve giren mütecaviz karako. Cin - Japon h Tokyo 25 (A.A) — Şanghaydan Asahi #hietesine bildirdiğine göre mareşal Şung Kay Şek, Nankini terkederek sonuna kadar Aponyaya mukavemeti güze aldırmış olduğu Du göstermek Üzere yeni payitahtını Seteha, an eyaletinde kâln Tehingfouda kurmağa karar vermiştir. Payitabtn resmen nakli 3'eylülde ilân edi Tecektir. 400 bin Çinli asker Tokyo 25 (A.A.) — Dünkü kabine içtime. mda Harbiye Nazırının 400,000 İkişiden mü. tekkep 30 Çin fırkasınm Pekin ve Tlençin Meçhul ve karar Nİ mali Çindeki Japon krtaatmı takviye için) şiddeti hir muharebeye Hi” denizaltı Çanakkaleden girdiği ve Marmarada görüldüğü rivayet edilen meçhul kof - san tahtelbahrin izi heniz bulunmuş değildir. Araştırmalara devam edilmek le beraber geminin ya Mafmaraya hiç girmediği ve ya girdiyse bile derhal kaç tığı tahmin ediliyor. Bu meçhul gemi « nin, korsanlık için Marmaraya girmeğe | İşi vardıracak kadar cüret göstermiş olması da pek muhtemel görülmüyor. Diğer taraftan korsan gemisinin Mar marada yakalandığı ve Bostane; önle - rine getirildiği yolundaki şayia da -dün de alâkadar makamlardan sorup bildir. diğimiz gibi - teeyyüt etmemiştir. Ne. reden çıktığı hâlâ anlaşılamıyan bü ri. vayet dün şehirde o kadar yayılmıştır ki herkes rastgeldiğine, bunu sormuş. hattâ tahtelbahiri görmek Ürere Bos » tancıya kadar gidenler ve ters yüzü geri dönenler bile olmuştur. Bir taarruz daha Valencia, 24 (A.A.) — Castellondan bildirildiğine göre sivil vali, milliyeti meçhul bir denizaltı gemisinin Butra - ina İlmanmda demirli bulunân iki tica- ret gemisine birkaç mermi atmış oldu- ğunu beyan etmiştir. Mermiler Kedefletine isabet etme - miştir. Hiçbir hasar yoktur. Denizaltı gemisi, mermileri attıktan sonra kay- bolmuştur. Bulgar gazetesinin neşriyatı Solyada çıkan (Zora) gazetesi 27 tarihli sayısında “Türkiye neden ecnebi denizaltı gemilerinin Boğazlarda gö - rünmetne karşı hassatır?,, başlığı altın. da şu başmakaleyi neşretmektedir; “Montrö konferansında Bulgarista - nın da imzaladığı Boğazlar itilâfı ile, Karadenir ve Çanakkale Boğazları bir nevi Türk nehri haline getirildi. Bugün Türkiyenin Boğazlardaki hukuku, Tu - na nehrinin ber iki sahilini tutan bir devletin hukukunun aynıdır. Onun için de Türk mahafili bazı ecnebi denizaltı gemilerinin Boğazların önünde, içinde ve Marmarada görünmesine karşı aşa - bileşmektedir. Çünkü Boğazlardan g*- gebilmek Türk makamatı huzurunda ütün formalitelerini icra etmiş ticaret gemilerine taallük etmektedir. Bu ti - Ordumuzun misafirleri Dün sabah Büyükadaya giden aşke- ri misafirlerimiz saat 16 da Adadan ha- reketle Floryaya uğramışlar ve oradan sahili takiben Köprüye dönerek Pera palas oteline gitmişlerdir. Misafirler bu sabah saat onda köp- rüye gelerek Şirketi Hayriyenin tahsis ettiği bir vapurla Boğaziçine gitmişler. dir. Vapur Rumeli sahilini takiben Ru- melikavağına kadar gitmiş ve sonra dön müştür. Misafirler Tarabyaya çıkmışlar ve öğle yemeğini Tarabya Tokatyan otelinde yemişlerdir. Misafirlerimizin bir kısmı bu ak- şamki ekspresle memleketlerine hareket edeceklerdir. la götürülmüştür. Yapılan tahkikatta o mütecavizin Çubukluda oturan Halli oğlu Mabmud olduğu ve dalgınlıkla açık bırakılan kapıdan içeri * girdiği anlagılmıştır. Mahmut bu sabah Üsküdar müddelu. mumiliğine verilmiştir. Konantoung ordusunu devi vi vermiştir. Şangay 25 (AA) — meseili 60 veya 70 bir hoda karaya çıkmağs m orf Lotlende giğdetii bir muharei? Japonların lehine meticel Yeni bir muhareb', Nankin 25 (A-A,) — PU mendifer hattı üzerinde “ln metre cenubu garbisisâ? ye “ur b şehir olan Şanghayds ei ön ve haşaılırıştır. 22 agri ran şar yi gemi ileri caret gemileri bir nevi mile geçtikleri için tamamiyle himayesi altındadır. En e “a denizaltı gemilerinin Türk rında görünebilmesi, TÜrKİİ ki otoritesini ihlâl etme Diğer taraftan hakir nizaltı gemileri yalnız B9: im Marmara denizine de ye ş seti o saman İstanbulun v€ yat Tindeki büyük küçük rr il fans nasil temin edilebil Bugün ortada görülen 9” ye Boğazların bekçisidir *€ “ det yut bir imtihan geçirmektedir: HABER — Bulgar çare a yük bir hataya düştüğünü, yat zum yok: yazının her şüncelerle dolu,. Türkiy? 4 pamıya görsün, bakm © * gi den müsaadesiz kuş bile “9 4 Umumi harbin Çanakkale "Mi. gospodin meslektaş pek si müşlar! İngilteredi ik bir casuslU çı” Yeni tipte iki el motörü çal!! sezi İngilterenin tayyare ağar gok yeni bir inkişaf eğ ettiği yepyeni plânda m aa, rü, gizlice, mühteriini e w dan çalınmıştır. Bunların fından çalındığı malak e yor. Çünkü bilhassa bi iğet lanmış, lâboratuvardaki 8 4 el 1emiştir. Neş” esir iyi kavuşan T(8 Tr (Baş! edi rakıp, kahvelerini rakıp kalm seslerle: — Merhabaaa! çekin ve * Diye bağırırlarken, yl ğnçlardan, damlardan VW er, Kr leğenler, güvercinler, saçlar a lar gibi eteklerini ve ea” yak “Pire! Peri” edip lar ve arkanızdan yaşa KOP” lâmlarlar: — Meyhabaaa! vera Bu ses Trakyanın fışkıran neşenin me e > nın sığırları bu temp? 'Trakyanın davarlar! e yavrusuna süt veren “yaa gehirlinin çocuğunu vi ygeli mitnisi Böke Ml > "Turca, Meriç bu Trakyayı sular, Bu ses Trakyalını VE lediği ana İZ laştığıma İnan: tin, meserretin ve EE dir. 4 Meyhabe Mehmet! vg” Meyhaba ns i malar! Meyhaba Fi Maç'habaaa? Mey