“(Xoü HOOGUCIZ URÜAGİ YA GETGEO — MADEAĞŞÇU Z PUTOLIÇTUNE PÜ >U$$ Leçazmcarız — UrAapoyaM SİYANI UMYO KADANLARİ Yit OU zadek (199)3) vYNİ — Azof zannay Âvd gp odoğ :(3) öğmTEd EP NEsdUYO 39USAIODO -— ' Xepi ise hakkında) gi- yuĞNRUMK — T pÜMOR zaDdNCE etinde Bu dersimizdeki bazı yeni fiil tasrifleriri gözden geçi. relim: 4OUTA v NOJ — V >>0mM3R00 UN Sart) SAYEJ TAÇÜIK EÇBAPNÖDA OE — üz — aliyoduğ :daypodeya god — Hayapasa :arRnbapara ÇAYOA or $- *2aöyı dezp mBd9g UN SUCAL » Yapmak Endek —- OdaĞ iüvedey) HALDETIŞ TLIREAP "ereşilwre araad duxp nag — T FNOKTAŞRCA ENERSAPLEĞ aP AYTOS ORANÖ — I es cerömonles. yowlunönp — Iyet — WeĞayen PUU VRdUĞ ÜTAUU —— #AŞSME : UOJOUL KOK çe ÇLKE — 9006 9E ANERNEY a TOY “EŞADU “PEYRET — VAPŞLMOAY LK “(G) OOUYAMOIATI neydes (NYÜ greşsr — ODEMRÇEE rayErMERELnE bülmaük bulanmuş VouS avez trouvd: Vw aime Üruve “sizin var bulunmuş.,, Buldumuz. — Yüe Von6 aytz: İÖ ow Deiye “ki sizin olsun.,, Sizin olsun. siye truvo). — taşımak; uşduğ Hpunıe — ts0fopo :SUzLLORAP' NUK “moSrES-Uap ap 39 Oğgça OÇ od O — gü ryye Sno4 W “napsuoyÇ PYDA — £ FRANSIZCA DEREBLERİ lorm — gekil - de - Torme: o dö form 3ö kö vu ? kadar ki sizin olsun bu ş (Siz bulmuş oluncaya kadar) siz buluncaya kadar, ti yentk'n 'Yonyal yıyLanıı -— 44 vudet nssy yumasuma vozisk YÜd 1'â ce Yüs VANS Ayez İrouvü, 0—_:yukıck “kendine yapmak bir sevk.” .. Yaptmakta zevk bulmak 39)911)j89Y Y9991U9)999Z23 Yeni kelimeler falre: (fer) —« yapmak se faire: (6ö0 fer) — kendine .. se faire un plaisir: (sö fer ön plezir), Melon şapka merasimlere giderken giyilir, Bu dersimizde göçen tabirler ve mürekkeb kellmeler: y e le melon se porte pou Mrouvâ: truve Porter: port k Trouvor; truve D İ t j t : % t t i e>xma *Su gae ayımsud pusad Tay Tt “SAKYŞUINYUDD HO AETANP YA NUĞN ga sımayıyaz Sadyanho Gaç ayşnsud Yüğygünsese ah Sanıgnop vT 99 9)7099,1 ödnco Tt dÖ mwen Ze MALDM.,, “melon ve silindir taşınıyorlar gittikçe daha YOZlEN VÜĞ <uonpojuca 9p UREİTLU Un Gvep JreJ HNoJ Slmzsoo n ARKLOYD 28 YNRLAŞŞAĞ dU Si HÜ SUYot $ TANAYIPAI DÇ 220D SORNIGLU TUOJ 98 SANIŞEESU GOT ı b | t | Sarcurpua, O 9p TaN BasE Ciepnazıdm wep Ypneyanu”) Çemuğpum v aP yaJ vans N) gL0 asguap ÜyüLyş YO D, teznos aapojdo nun3 egyumüre 3 *Sruoe uapoffe Opudı oumban”,, Konuşma — Avez.vous des faux-cols et des eruvates? (ave vu de fo hbol ce de kravat?) *(WBÖ UY WOHJ DUYE NA PEY SADA NA D) 'gund an Sunndd IÇ SNOA fi b ZaLığa SNOA Ş 5& M N Ş n .Ğ H ğ $ su tönom tu Tâbiyöman pur om.) et, efendim, bDizde bulunur bütün — giyecak için er- zauymasİ SKSİYANI, *1900(33 ÇORİ UdaÇP ETMUNPNONA DY TPNTSKDDOIND) #-4901P19 190 KOĞ YAOOPAĞ WEYE O VY TTULEYDOUYÖ BA,, “anyo azeg (Ür)19) 9p Un3 çsd3de US #t v iH DSuRa efendim, bizde erkeklere mahsus bütün giyecek FPRANBIZCA DERSLERİ şeyler balunur. Le melon et le haut-deforme se portent de moins en 8Ö pol « Yoksa hör mevsime ve her yere giden gu fötr şapka. mo'ns. Melon ve silindir şapkalar gittikçe daha az giyiliyor, — Oui, Monsicur, nous tenons tout Vhabillement pour hommez. Elbiseyi prova için ne zaman (gelebileceğim) geleyim ? “«yahut bir bu fötr şapkaların yumuşak bi uyarlar © bütün mevsimler ve hemen bütün muhitler.,, — Ruand pourraije venir cssayer mon habit? “var sizin kolalı yakalar ve knavatlar?,, Sizde kolalı yaka ve kravat da var midır? (1ö melon € 16 o dö form — Mercredi dana Taprös.midi; (ati, MösYyö, R :'.1 t Er B .i İş “* FB iş 84 Si 54 iş $ Si vi Suo Wxp HeKoM ne “drup ap Bangıd sappaa Engd sas Fuayo mos p xjoyo me aayanınos ap OSsAduza S AnayImm) vT *Enzasp ap söünco gonbyonb vo Sayığıtıy zızmadinc UN Di PARDAYANIN KIZT PARDAYANIN KIZI 61 ;': Mevcuttu. Burada herhangi bir malddün taarruzuna uğramak ihti Vardı. Çünkü sokak böyle bir ta ha VZ çok müsaltti. Fakat Valver bu k%ühm bile etmedi. O — Bo. buw'u'l adımlarla — giderken du, anm söylediklerini düşünüyor hakkr dö Soriyentes'in kudreti & ü;?' dev cüşae Köontün — verdi- haşıl 'nat üzerinde derin bir tesir Bile m"-'mşu. Fakat, kendi kendine z 'TAf etmekten çekindiği bir nok te u"_ı. O da meçhul kadımın Valve bü.q;hk bir endişe hissi vermesi idi, Hlnüyordu: i— Hakikaten adını şimdiye ka hmîl_mediğım bu Düşes Soriyentes Ütütce , Evinde, yanımda kendimi son Müğa l'"inçu, her fedakârlığı yap. di çe Mnade görmüştüm. Halbuki şim 'cimde bir teessür uyandı. Acaba '**lln.“ oluyor? — Yapılan fevkalâde Bimde TAEN Ve valtlerden başka ce Rötürü MN para (7000) adet frank bin _W'uıı. Yedi bin franga, beş ıumn.h’diw iğnenin kıymeti — ilâve Bu, muı.m İki bin frank etmez mi? Vet eli İM bir servet sayılır. Bu ser den hmhz Neden acaba sevincim %nn”“'y!p zıplamıyorum ? — İşte B ".:bebml bir türlü bilemiyorum. ahi a ” terbiyeli Kont Dalbaran, li "; Hdar naz.k, ne kadar terbiye '"'mn':; t Na hanımının, yani hanı lm;,,,__lık k ralm emirlerini bile dinle ledi, k kadar nüfuzlu olduğunu söy & Mln_',l'——'ıuıî Olur, yarabbi acaba na N't ____3; âlver böyle düşünüyordu. O k :lmışh ki ortalığın tamamen m"::'ı,mı. tenha sokaklarda endişe a ge ğ Zelerin dolaşmağa başladığı 5 ferketmiyordu. Nihavet bircok düşündükten sonra kendi kendine göy le mırıldandı: — Bundan bana ne? Na cehennem oluraa olasun. Böyle zengin ve kraldan daha kudretli bir efendi buldum diye şikâyet mi edeceğim? Bana ne dedi, Ben burada Fransıs kralının lehina çalışmak üzere geldim, demedi mi? Bu sözleri aynen söyledi pekâlâ hatı rımda.. Böyle bir kadın yalan söyle meğe tenezzül etmez. Yalan söylemi yeceğine bazımın üÜzerine yemin ede bilirim, O halda emin olabilirim. Ma demki tali bize iyi gözüküyor yakası ni birakmıyalım. Ode, böylece kendini taselli ettik. ten sonra etrafma bir göz gesdirdi. Kendini karanlık içinde yapayalnız görünce içini bir endişe kapladı. Şim diya kadar hiç de böyle bir endise his setmemişti... $ Filhakika Soriyentes konağından aldığı para kadar büyük bir serveti şimdiye kadar asla yanmda taşıma mıştı. Gayri ihtiyar! cebini yokladı. Çantanın yerinde durduğunu görünce kılicinim kabzesine yapışarak — yolun ortasından hralı hizlr yürüdü. Endişe lerine rağmen fena bir tesadüife uğra mâadan Kosmeri sokağına vardı. Evi nin kapısını açtı, içeriye girdi ve ar kasından güzelce kapadı. Merdivenle ri dörder dörder çıktı. Odasına geldiği zaman yüzü sevincinden parlıyordu. Bağırdı: — Bervet getirdim Landri. Seryet.: — Görelim Möeyö, — Bak işte.. . diyerek çantayı aç. t, masanın üzerine haldırdı ve altın paraları silkmeğe başladı. Altınlar de- re gibi akıyordu, Landri hayretle gös lerini açmış söyleniyordu: — Bu ne kadar da çok Mösyö!.. —— Servetinizi temin etmeği deruhte edi: | yorum buna emin olunuz. w Lütfunuz beni son derece mahcup ediyor madam.. Düşes Valvere nafiz bir nazar atfet. ti, Valverin şevk ve meserret içinde ol- duğunun farkma vardı. Düşeş bundan dolayı asla memnuniyet izhar etmedi, Sükünunu muhafaza ediyordu , Sanki bu kadın etrafındakilerin uğruna feda olmasını, kendisine perestiş etmesini Bayet tabil buluyordu. Bir kimsenin daha ona rabtı kalp etmesi kendişi için bir muvaffakiyet değildi. Devam etti — Dalbaran hükümdarınız hakkında koyduğunuz kaydı ihtiyatiyi bana ha ber verdi, Bu noktada biran sustu, Valverin bir söz söylemesine intizar etti. Belki- de nafiz nazarile delikanlının ruhunun derinliklerine güfuz etmek istiyordu. Valver Düşesin nüfuzu altına girmiş olmakla baraber hemen cevap verdi: « Filhakika madam, krala karşı olacak bir teşebbüse iştirak edemem.. Bu o kadar katiyetle söylenmişti ki genç adamın hükümdarına olan mer- butiyetinde asla şüphe bırakmıyordu. Maamafih Düşes ısrar etti ve mütebes- simane dedi ki: — Eğer bunu sizden istesem size ik- ram eylediğim servetten vaz mr geçe- ceksiniz ? — Bilâtereddüt madam.. Kralıma ihanet etmekten ise bütün hayatımda | sefil kalmayı tercih ederim Şunu da| Hâve edeyim ki madam, kralıma karçı hiçbir harekette bulunmayacağım gi- bi onun aleyhinde birisinin bulunduğu- nu görürsem, 6 sahıs her kim olursa ©l un, onunla mücedalaye hazırım. Bu sözleri son derece katiyetle Böy- lemişti. Bu bapta şüpheye mahal bi rakmayacak derecede Valverin şiddet ibraz etmesine mukabi| Düşes tebessü- müne devam ediyordu: Hemen cevap vermedi. Acaba bü sözler onu darıltımış u idi? — Valver Düğese son dereoce dikkatle baktığı hal de bunu anlıyamıyordu. Mamafih Düşes cevap vermiyordu. Valvar içinden endişeye düştü: — Vay!.. Demek beni krala kargl kullanmak istiyormuş, İşte gene tali sizliğim baş gösterdi.. — Müddeti öm rümde bir defa servetle karşılaştım. Ondan da vazgeçmeğe mecburum. Nihayet Düşes söz söylemeğe baş ladı. Mütebessim bir tavırla: — Ne fedakârlık, ne vicdani düşlin celer! Bu sözleriniz sizin için şereftir. Bununla da sizi ilk görüşte iyi tanıdı ğımı anlıyorum. Mösyö, sizi maiye timden ayırmamağa bütün bütüne ka rar verdim. Kralına karşı bu kadar sadık olanın bana da sadık kalacağt na kaniim. Bu sözler Valver'in kalbini meser retle doldurdu. Tasdik —makamında eğildi. Düşes birdenbire ciddiyet kes bederek dedi kit — Emin olunuz, Mösyö, ben bura ya elimden geldiği kudar Fransa kra İmın lehine çalışmak için geldim, Siz den talep edeceğim. Hizmet onun aley- hine olamaz Farkına varmasanız bi le bana hizmet ederken krala hizmet etmiş olacaksınız. — O haâlde Madam, Emrinize daima âmade bulunuyarum. Beni en fedakâr Düşes ciddiyetle: — Biliyorum., — dedi. Sonra elinin yakmında duran bir küçük masaya doğru döndü, Birkaç